bugün

tıp fakültesine adım attıkları ilk günden başlarlar, "tıp okuyom ki ben yha çok karizmatik, artık kızlar teklif eder bana ehehe" diye gezinir dururlar. Zamanla kendi kantinleri yetmez giderler fen-edebiyat, hemşirelik ve özellikle eğitim fakültesi önünde dolaşmaya. Sınıf olur 6, tus çalışmaktan popo göbek hayli büyümüş, saçlar dökülmüş yani iş işten geçmiş hala en yakın arkadaşı "kamil".. Tek çare yemekhaneye dahi beyaz önlükle gitmek. Sonunda gerçeklerin farkına varır aslında ne kadar düz, ne kadar boş bi adam olduğunun.

Mesele önüne verilen slaytları ezberlemekte değil mesele kendini geliştirebilmek.
genelde basına yansıyan sopa yeme hadiselerinin sebebidir.
tıp öğrencisi kız ergenler tarafından kendilerine aşık olunur hatta bazen bekaret bile sarı çarşaflı bekar evlerinde bırakılır.
Diş doktorum biraz ama çok sempatik olsundu.
(bkz: hastası çok olunca tabi)
Şansı yaver gitmeyen yazar söylemi. O kadar erkek doktora rast gelmişimdir bir tanesi bile öyle değildi.
Erkeklerde bi havalar falan.
'Okuyom ben ya'cılar.

Geçen cildiye doktoruna gitmiştim bayandı. Çok tatlış bir kadındı. Buradan ona sevgilerimi gönderiyorum.
Böyle bi kasıntılar, insanı siklememe falan hayırdır amk?
Bir yandan da hak veriyorum aslında 4 sene tıp fakültesini ben de okusam eminim en az o ukala doktorlar kadar havalara girerdim.
Tıpın 6 sene olduğunu bilmeyecek kadar cahilim amk. Bırakın kasılsın adamlar.
Sanki herkes kendisine hayranmış triplerine giriyor bazısı cidden.
erkek kadın diye ayırmayacağım ama böyle bir şey gerçekten var. Özellikle yaşlı hastalara karşı o kadar ilgisiz, o kadar kaba, o kadar sert davranıyorlar ki bazıları, senelerce okumuş doktor olmuşsun ama adam olamamışsın diye bağırası geliyor insanın. Bence doktorların da öğretmenler gibi davranış üzerine eğitim alması gerekiyor. Ha alıyorlarsa da, aşırı eksik bir eğitim bu. insan kesip biçmeye alışmaktan vicdanlarını mı kaybediyorlar artık, bilemem.
hele bir de yakışıklıysa böyle efendim dağları ben yarattım duruşu, canım ben çok zekiyim bakışı, ilerde çok para kazanacağım ama çoluk çocuk keyfini sürecek ses tonu ile tamamlanan bir ukalalık.
Haklı ukalalıktır ama kadın hemşirelerdeki ya da sekreterlerdeki ukalaliğa tahammülüm yoktur anında ezerim.
Gelmiş geçmiş bütün sınavlardan en iyi dereceleri alıp, en zor dersleri görmek, üstüne yıllarca okuyup kendini sürekli olarak geliştirmek zorunda olmak. Siz yapın, sizi görelim?
Şimdi Allah var hepsini aynı kefeye koymak olmaz, içlerinde çok beyefendi nazik olanlara da rastgeldim. Ama arada bir ukala tabir edilenlere de rastlıyorum. işin ilginci ukala olanların hepsinin tipsiz olmasıydı. Neyin kasıntısı bu arkadaşım? Hani yakışıklı olsan ondan kasılıyorsun diyeceğim de... Genelde bu ukala ve kasıntı tavırların sonu hasta yakınlarından dayak yeme ile son buluyor.
O kadar da olmalı senelerce okumuş adamlar .
öhöhöhömm...
ukala değillerdir efendim. sadece samimi olmamaya çalışırlar, o kadar. laf kalabalığı yapmaya kalkanın sözünü kesmek pek ukalalık sayılmaz. çünkü hasta laf kalabalığı yapmayı sever, doktorun ise zamanı kısıtlıdır. siz farkında değilsiniz ama birçoğunuz fazlaca laf kalabalığı yapıyorsunuz, kusura bakmayın. dolayısıyla doktorlar, meslekleri icabı "mecburen" cool olmak zorunda olan insanlardır. bunun bayanı-erkeği olmaz. he cerrahlar genelde erkeklerden çıkar, onlar biraz daha buz görünümlüdürler. çünkü hasta hiçbir zaman yüz vermeye gelmez! istedikçe ister, sen iyi niyetini gösterdikçe o suistimal eder, birçok konuda hemde. siz öyle olmayabilirsiniz. sonuçta buradaki herkes belli bir seviyedeki insanlar, üniversite mezunu vs. fakat köyden kentten gelen adam inanın halinizden anlamıyor ve bir süre sonra aşınıyorsunuz ve hep öyle olmak zorunda kalıyorsunuz. yakın arkadaşlarım tarafından hep söylenir, oğlum hastanedeki ile bizim yanımızdaki sen birbirinden çok farklı. onlara da böyle anlatırım, hak verirler. çünkü ofis ortamında makinalarla çalışan bir iş hayatımız yok, insanlarla yüz yüzeyiz. binbir çeşit insan hergün o kapıdan giriyor. tinercisinden tutun da hayat kadınına, psikolojisi bozuk dokunmaya gelmeyen genç kızından tutun da, pimpirikli anne baba çocuklara. siz müdürünüzden bir azar yediğinizde tonla laf söylüyorsunuz. en azından o müdür ve size işinizle ilgili birşeyler hakkında eleştiri yapıyor, bilen biri olarak. ya hastalar? adam hem cahil, hem azarlıyor, hem de tıbbı google'dan araştırarak senden daha iyi bildiğini iddia ediyor. hangisi kötü?
bazı kimseler bunun kaynağının hemşireler olduğunu, onlar tarafından gururlarının okşanarak bu hale getirildiklerini falan düşünür genelde. külliyen yanlış! siz hemşireye yüz verdiğiniz an yandınız demektir, o tepenize daha çok biner. hemşireler, gerek üniversitede yetiştikleri ortam gereği, gerekse genelde hemcinsleri ile okumalarından ötürü çok lakayıt insanlardır, eğriye eğri doğruya doğru darılmaca gücenmece yok. çizgiyi koymadığınız zaman fena çuvallarsınız. hemşirenin, personelin elinde oyuncak bir doktor. eğer siz bunu bir doktora yakıştıracaksanız, hadi eyvallah der, susarım.
edit: imla.
Kadınını erkeğini bilmem, bir çoğunun temelinde zamanında bi ezilmişlik var.
Aslında erkek kadın fark gözetmeyen ukalalıktır.

-hocam sırtım çok ağrıyor röntgen çektim buyrun.
+ tamam bir şey yok lokal omurga instabilitesi. Bir merhem vericem bir de bir kaç egzersiz hadi kafana takma geçmiş olsun (sekretere yönelerek) sıradaki hastayı al banu.
- hocam nedir bu yani.
+ geçmiş olsun ilaçları kullan sen.
aptal ve ukala insanların yaptıkları zorunuza gitmezken doktorların ki neden gidiyor? çünkü kıskanıyorsunuz! onlar gibi başarılı disiplinli olamayacağınızı biliyorsunuz. elinizden gelen tek şey laf atmak kalıyor geriye.
başlığı sürekli sol panelde görünce ekleme yapmak durumunda hissettim.
şimdi öncelikle burada doktorun görev tanımlarını belirlemek lazım.
doktor, herhangi bir şikayet üzerine gelen kişiyi, şikayetlerini dinlemekle, muayene etmekle, rahatsızlığı ile ilgili bilgi vermekle, bu konuda gerekli tetkikleri yapmakla, kaçınması gereken şeyleri açıklamakla ve tedavi etmekle yükümlüdür. hasta ile konuşurken siz diye hitap etmeli, hakaret türevinden suç teşkil edecek sözler kullanmamalıdır.
hasta ile ilgili işi bittiğinde hastayla hastalığı dışında başka muhabbetlere girmek gibi zorunluluğu da yoktur. hasta konuyu dağıtırsa muayene işlemi sonlandırılır ve sıradaki hasta beklenir.
şimdi aşağıyı okuyunca kızacaksınız ama durumu resmetmek adına üşenmeden yazdım.

bütün bunların haricinde ister hastanın yüzüne gülmez, ister suratına bakmaz, ister kibirli olur isterse bilmiş(!) görünür. senle ilgili muayene-tedavi işlemlerini hallettikten sonra isterse seni tanımaz, sallamaz. ha böyle olmalı ya da olmamalı demiyorum. karşısındaki kişinin tavrına göre insiyatifini alır. yani bilmiş davranma bana! diye bir şey yok. ki adam kendi işini senden daha iyi biliyor, zaten olması gerekendir. bu tavırları sana ukalalık olarak gelmesin. mesai haricinde senin sorularını cevaplamak zorunda da değildir. gittiğin bir doktorun kendine kibirli görünmesi, kendini üstün görmesi gibi hissiyata kapılabilir ve bu nedenle içinde biriktirdiğin öfkeyi burda kusabilirsin onu anlıyorum, ama görev tanımını da bilmen lazım.

şimdi yukardaki bahsettiğim doktor tiplemesi çok da iç açıcı değil, bunların tersini yapsa yerine göre daha iyi olabilir. ama unutmaman gereken şey, işini doğru yapması önceliğidir, haricindekiler onunla allah arasında ya da inanmayan birinin kutsalı neyse onun arasındadır, nezaket değerleriyle ilgilidir.

ayrıca bazıları dayağı hak ediyor diyen mağara kaçkınları da maalesef aramızda mevcut. onlara diyecek çok söz var ama ufak bir hatırlatma yapalım. doktor, herhangi bir sözlü ya da fiziksel şiddete maruz kaldığında beyaz kod verir. kod verdiği şahıs hakkında hukuki işlem yapılır ve yaptırım olarak hapis ve para cezasına çarptırılır.

özetle; hasta, hekim için önemlidir. hastalığı için tedavi edilmeli, yapılabildiği kadar şifaya kavuşturulmalıdır. insan hayatı kutsaldır ve bu bilince sahip olmalıdır. hasta ve yakınları ise doktorun işini halletme-sonuçlandırma işiyle primer olarak ilgilenmelidir.
lisenin ilk yılları grip olduğum için doktora gitmiştim. şu diyalog yaşandı.
+neyin var?
-grip oldum doktor bey.
+bırak o teşhisi ben koyayim. belirtiler nedir?
(annem devreye girip bahseder)
+biz de bunu annelere sorarız zaten...

trip mi attı,Benden önce canını mı sıktılar acaba ne oldu bilmiyorum. Mal herif.
Tek kötü Örneğim bu.

goraya bir selam çakayım.
'şimdi diğer doktorlar dese Biz dostuz tamam. ama bu ibne.. bak nasıl ağzımı bozduruyor.'
6 yil basini kitaptan kaldirmadigi icin oldukca asosyal yetisip mezuniyetin verdigi ve getirdigi egoyla asosyalligini kamufle icin olan ekstra cabadır. ukala insan ne mevkide olursa olsun antipatiktir.
acile gitmiştim doktora bir iki bir şey danışayım dedim adam öyle bencil ve ukala hareketler yapıyor ki anlatamam onunla aynı havayı soluyorum diye utandım.

not: bu arada bir dişçiye gittim şimdiye kadar gördüğüm en iyi hoş sohbet ve ilgili olanı, özellikle hastalarına ismiyle hitap etmesi çok hoş bir şey.