bugün

iffetin, hayanın, namusun, ahlakın en büyük nimetlerden olduğunu bilen şairdir. muhtemelen benim gibi kendiside kadınlar/kızlardaki hayasızlığın, iffetsizliğin, ahlakın, namusun eksikliğini hissedendir.

not : orospular ve kovboyları rahatsız. yaralar tuz olmaya geldim.
çok doğru söylemiş şairdir.
(bkz: ne çeyizi sevim)
sözleriyle her kızı tavlayan, evlenene kadar çok çeyiz bozmuş şairdir.
en iyi çeyiz öpülmemiş dudaklardır diyen şakirt.
dudaklardan kastı ruhunun temizliğiyse katıldığım yazardır. farklı birşeyden bahsediyorsa katılmıyorum. sonuçta ruhu orospu olanın bedeni bakire olsa ne yazar.
şair değil davarın önde gidenidir.

1- dudak dediğin şey mal mıdır ki çeyiz olsun?
2- dudaklar öpüldükçe eskir mi?
3- şöyle bir tümce kuran davarla evlenecek kadın ondan daha davar olmak zorunda değil midir?
genç dulları ve bol öptürmüşleri çemkirten başlık.
orospuluğu marifet sananları rahatsız eden şairdir. siktir gidin ne bok yerseniz yeyin kodumun cehennemlikleri...
suskunlar izlemiş şairdir.
Abazanlıktan düz duvara tırmanıyordur.
yüz görümlüğü nedir diye merak ettiren cümledir.
öpüşmeyi orospuluk zanneden yazarlarla aynı oksijeni soluduğumuzu ispatlayan cümledir.
kaÇıncı yüzyılda yaşıyorsun sen dostum denilip gerÇek hayata döndürülmesi gereken şairdir.
sapik olan sairdir cok opesi oldugu icin evleniyorsa kafasina sokayim.
acaba hangi dudaklardan bahsediyor şair.
Ekşiden

efendim her zaman boyle nostaljisi kandilli cumlelere denk gelemiyoruz artik, hazir denk gelmi$ iken aciklamakta faide var, eski donem genc kizlari icerisinde ceyiz safligi, temizligi simgeleyen, genc kizin hayatinda cok onemli yer tutan bir olgu idi. agirlikli olarak beyaz cali$malar yapilir, el emekleri, goz nurlari dokulerek olu$turulurdu ve genc kizimiz kendisini hayatinin kalanini beraber gecirecegi ki$iye dogru giden yolda hazirlar idi. o zamanlar kutsalligi cok daha temiz, cok daha saf olan evlilik kurumu, beraberlik, bir yastiga ba$ koyma olgulari oncesinde mendil du$urmeler, goz suzmeler ya$anir, zaman zaman serenatlara varan kur donemleri ya$anirdi. genc kizlar ceyizler hazirlarlar, etrafta cocugu olmayan kom$ular kendi kizlari gibi gordukleri bir genc kiza ceyiz duzmesinde destek olur onu kendi kizlari yerine koyarak avunurlar, genc kiz onlardan gelen ceyizleri kabul ederek onlari onore ederdi. hanimlar birbirlerine gezmeye gittiklerine genc kizin ceyizine bakilir ma$allahlar soylenir "tu tu tu" denerek nazardan saklanirdi. ceyizine bakilan genc kizin guzelligine ili$kin maniler soylenerek safligi ve temizliginden dem vurulur, alnindan opulurdu.

zamanimiza geldigimizde ise genc kizlarimiza soylenen "orospu mu olacaksin" laflarindan tutun ya$am derdine du$en insanlarin ceyiz olarak "aman evlenirken masraf olmasin elime para gectikce bir kenara koyayim" mantigi ile aldiklari cama$ir makinalari, televizyonlar ile ku$anmi$ bir evlenme cagi genc kizi profili gormekteyiz. artik hayatin gercegi midir, kara mizah midir, ulke gercegi midir, takdir sizin.-vay be..-

Şimdi bu yazarın emeğini alıp buraya yapıştırmak gururuma dokundu ama lanet olsun yazamıyorum böyle.
Ayrıca tamamı şu şekildeymiş:

" bir kızın en güzel çeyizi öpülmemiş dudakları ve çalınmamış kalbidir."
Utopyada utopik ruya goren sairdir.
yerinde bir söz söylemiş şair.
dejavu oldum.
13 yaşındaki çocuklara dadanmaya azmettirir.dolaylı pedofili vakasıdır.
yok yani kız olarak buna kalıbımı basıyorum lise bitimine kadar öpüşmemiş kız kalmıyor hangi hayal aleminde yaşıyorsunuz ?
hangi şair demiştir diye düşündürür.
her daldan gül koparıp, koparılmamış gül istemek türk yavşaklığıdır. geri kalmış ülkemizde, geri kafalı insanlarda görülür.
çok özel olması gereken olayın günümüzde basite indirgenmesini açıkça anlatmış şairdir. (bkz: liselilerin pastane yüzüğü)
çok doğru söylemiştir ama gel gelelim ki günümüzde böyle dudaklar yoktur anca yapmadım deyip yalan söyleyen tipler vardır.