bugün

cümleleri ve anlatımı güçlü biri.
helal olsun denilesi kişi.
saygılar sunduğum, an itibarıyla dinlediğim sonrasındada dinlemeyi umduğum kişi.
son albümünden sonra sözlükteda popüler olmuş başarılı sanatçı.*
sevgilisinin bir gün özliyeceği ümidiyle yaşayan insan. umarım kavuşurlar.
istanbul Fm tarafından düzenlenen 10. iFA yarışmasında en iyi çıkış ödülünü kazanan müzik adamı.
bir dokuz eylül iktisat insanı.
An itibari ile Konya' da konseri bitmiş sanatçı.Konser güzeldi hasılat güzeldi.Kazandık baya.Sağol emre aydın *
fena şekilde mateja kezman'a benzeyen genç şarkıcı. o kadar benziyor ki; formayı giydirip kadıköy'e çıkarsanız, seyirci kendisini kezman diyerek tribüne çağırır.
beyaz show'a çıktığı gece, beyaz'ın saldırısına maruz kalmış sanatçı. *
önceden sezen aksu ile çalışımış daha sonra, 6. cadde isimli grubun solistliğini yaptığı zamanlarda sabuha isimli cover parçasıyla sing your song adılı müzik yarışmasında manga ile dereceye girmiş grubun solisti, olan emre aydın daha sonra grubun dağılması sonucu kendi albümünü yapmış ve bir çok kalite isimlerden destek almış* olan, şarkıcı..
6.cadde grubunun eski elemanı.herkesin hayran olup ta benim bi türlü ısınamadığım adam.şarkı sözleri vasat bile denemicek nitelikte.yurdum insanı yüceltir pes doğrusu insanlarımız bööle işte
gayet sıradan sözlere sahip şarkıları olan rokçu. pazarlama harikası.
Dokuz Eylül Üniversitesi iktisadi idari Bilimler Fakültesi iktisat bölümünde eğitim gördü. 2002 yılında SingYourSong beste yarışmasında 6.Cadde isimli grubuyla Türkiye birincisi oldu. 2003 yılında solistliğini ve şarkı yazarlığını üstlendiği grubu 6.Cadde`yle ilk ve tek albümlerini yayınladı. Aynı yıl gruptan ayrıldı. 2006 yılından itibaren şair olarak da bilinmeye başlandı. Aynı dönem internet üzerinden yayınladığı "Belki Bir Gün Özlersin" isimli şarkısıyla özellikle genç kesim tarafından tanındı ve desteklendi. Solo kariyerinin ilk çalışması olan "Afili Yalnızlık" albümü Ekim 2006'da Sony Music BMG/GRGDN tarafından yayınlandı. ilk klip albüme de adını veren "Afili Yalnızlık" şarkısına çekildi ve klipte Emre Aydın yerine ünlü oyuncu Şebnem Dönmez'in oynaması kitlelerde geniş bir ilgi uyandırdı. Son olarak ise, istanbul Fm tarafından düzenlenen 10. iFA yarışmasında, en iyi çıkış ödülünü kazandı.

Afili Yalnızlık, 2006. Sony Music BMG/GRGDN
Afili yalnızlık
Git
Hareket Vakti
Ve Gülümse Şimdi (Bebeğim)
Bu Kez Anladım
Kim Dokunduysa Sana
Belki Bir Gün Özlersin
Kalan Sağlar Senin Olsun
Unut Gittiğin Bir Yerde
Dayan Yalnızlığım

http://www.emreaydin.org/
pek bi depresiftir bu çocuk medyadan da gördüğümüz kadarıyla pek bi utangaç ve pek bi asosyaldir. kameralar önünde konuşamadığı çok açık ama bu kadar ağır şarkılara böyle sözler yazıyorsa içinde kesin fırtınılar kopuyordur. çökmüş durumdayken şarkıları extacy etkisi yaratmaktadır tamamen dibe çekmektedir. bence türkiye adına çok değişik bir ses ve kesinlikle çok da yetenekli bir sanatçıdır.
kendisine büyük ihtimalle eski sevgilisi senden adam olmaz demiş git ve kim dokunduysa sana ona git şarkılarında buna ısrarla değinmiş.
aylar sonra gelen edit:iş bu entry penguen'de patates baskı adlı köşede kullanılmış lakin kaynak belirtilmemiş ya da aynı şey düşünülmüştür nokta.
muhtemelen, dün geceki makina'ya katıldığına katılacağına bin pişman olmuş şarkıcıdır.

öncelikle, programa çıkarken mahçup bir çocuk edasıyla, tek kelime etmeden, sahneden geçip yerine oturdu. gelir gelmez, okan'ın "merhabalar emre aydın" deyişine, kendisinin bile duymakta zorlandığı ve biz seyircilerin ancak dudaklarının hareket etmesinden anladığımız bir "merhaba" ile cevap verdi. zaten programa çıkışı da, haluk levent'in şarkı söylediği ana denk geldi. öyle sessiz sedasız çıktı programa velhasıl.

emre aydın, sessiz sedasız yerinde otururken, yüzünden okunan ve her hareketinden * * kendisini belli eden heyecanı ve tedirginliği okan bayülgen'in de dikkatinden kaçmadı ve şovmen sürekli onu konuşturmaya çalıştı. ancak, çekingen şarkıcımız, takdir edersiniz ki pek konuşkan değildi. sustu, sustu ve sustu. ta ki, önündeki su bardağını yanlışlıkla eylem şenkal'ın üzerine boca edene kadar. o ana kadar çekingen ve tedirgin tavırlar takınan şarkıcımız, üzerine bir de mahçup duruma düşmüştü. bir anda ayaklandı, durumu kurtarmaya çalıştı ama nafile.

emre'nin bitmek bilmez çilesi bununla sınırlı kaldı mı peki? tabii ki hayır. son dönemin en popüler adamlarından birini programa konuk olarak alan ve ancak onun sesini sadece şarkı söylerken duyabilen okan bayülgen, ısrarla emre aydın'ı konuşturmaya çalışıyordu. işte tam da bu noktada, okan, baktı ki kendisi konuşturamıyor, topu slovakyalı güzelimiz sylvia'ya attı ve emre'nin sylvia ile konuşmasını, diyalog kurmasını istedi. malumunuz, sylvia kızımızın yaptığı tek iş olarak, cüretkar pozlar verdiği bir adet takvim vardı elimizde. okan da bunu kullandı ve emre'den takvimdeki fotoğrafları yorumlamasını, sylvia'ya yorumlarını aktarmasını rica etti. gel gör ki, merhaba derken dahi sesi duyulmayan, heyecandan, tedirginlikten elini ayağını kontrol edemeyen bir adam için, slovak bir afet karşısında konuşmak, hem de bunu kameraların karşısında yapmak, yetmezmiş gibi bir de model kızımızın üstsüz fotoğraflarına bakıp bunlar hakkında konuşmak bir çeşit işkenceden farksızdı. nitekim öyle de oldu. sevgili şarkıcımız emre, konuşamadı, konuşsa da sesi duyulmadı, eylem şenkal kendisine "utandı çocuk" diye hitap ederek sanki bayramda el öpmeye gelen çocuk misali davrandı, sylvia üstsüz fotoğraflarına bakmaması için kendisini uyardı, takvimi masaya kapalı bir şekilde koyduğu için kızdı, kameralar sürekli emre'yi çekti vs. nitekim, bahtsız şarkıcımızın çilesi bir türlü bitmek bilmedi.

en nihayetinde, saatler 4 buçuğa doğru gelirken, okan bütün stüdyoyu boşalttı, konukları, orkestra elemanlarını gönderdi ve salonda sadece okan bayülgen, emre aydın ve kameramanlar kaldı. bayülgen'in bütün gece süren emre aydın'ı konuşturma çabaları bu noktada da devam ettiyse de, şarkıcı yine "az ve az * konuşma" düsturundan ödün vermedi. yine de, program boyunca kurduğu 5-6 cümlenin 3-4 tanesini bu safhada kurmuş olması da yadsınamaz elbet.

uzun lafın kısası, okan bayülgen'in deyimiyle "afili yalnızlığı olan, romantik prens" emre aydın'ımız, canımız, ciğerimiz; bir şov programına, hele ki makina gibi her an ne olacağı belli olmayan bir programa bir daha zor katılacaktır muhtemelen. kimbilir belki de, zaman bizi yanıltacak, emre bir gün cevval bir şov programı konuğu olarak karşımıza çıkabilecektir. tabi bu, bütün salon seyircisiz, kendisinden başka konuk olmadan ve saat 4 buçuk civarında olursa mümkün olur ancak. aksi halde, sonuç ortada. *

not: bu entry, tamamen makara ve geyik amaçlıdır. yoksa, bir şarkıcının kameralar önünde çekingen davranması, tedirgin olması yaptığı işe herhangi bir darbe vurmaz. kaldı ki, bir şarkıcıdan beklenen de, iyi konuşabilmesi, cevval olması değil iyi şarkı söylemesidir. ben peşinen söyleyeyim de.
Harbi efendi çocuk.
şu an itibariyle kral tvde canlı şarkı söylemektedir ama beğenimi alamamıştır canlı performansı. olsun stüdyo kayıtları yeterlidir bizim için.
afilli yalnizlik diye diye afilli bir yalnizlik yasayacak tek sarkilik gelip gecici sarkici.*
Bolu konserine gelmiş hepimize süper dakikalar yaşatmış va parçalarını canlı dinleme şansı yakaladığım ancak konserini kısa tuttuğu için üzüldüğüm gelecek vadeden ikinci albümünün bu albümünden daha fazla satış yapacağını düşündüğüm mükemmel söz yazarı ve sanatçı.
nedense bana hiç samimi görünmüyor. yapmacık bi şeyler var bu adamda. şarkılarıda öyle.
bağıra bağıra söylenip ağlanabilen şarkılar yazan mucize kişi. saygılar.

(bkz: belki bir gün özlersin)
bugün kayseri'de konseri olacak sanatçı. * *
şarkıları hakikaten çok güzel hem besteleri hem de sözleri. ancak burdan kendisine yalvarıyorum, "s" leri "ş" diye söylemesin. çünkü şarkının tüm havası yok oluyor. insan tam duygulanacakken bir anda sinirleri bozuluyor ve tüm konsantre dağılıyor.
bazılarının sözlerinın cok koydudugunu soyledıgi,türkcesi japonyada dogup ıspanyada yasayan birinin almancasına benzedıgı degısık abımız.**
popüler olmasıyla orantılı olarak dinlenebilirliği azalan şarkıcı kişi.
güncel Önemli Başlıklar