bugün

Performans sporlarında 1 lt idrarda bulunan 12 mg lık kafein konsantresi doping olarak kabul edilir. Bu da 4-5 fincana denk gelmektedir.
Şike ile beraber uzman olduğumuz konu. Nerde başarılı bir sporcumuz veya takımımız var bunlardan birini yapmış çıkıyor.
Dünyada ve yurtta doping uygulamayan sporcu kalmadığına göre artık doping kontrolü yapmaya da gerek yok.
Dünyada doping yurtta doping! nasılsa hepsi dopingli aynı kulvarda aynı koşulda atlarını koşturabilirler artık. Dopinglinin dopingliyle sınavı. No problem. doping yapmayan bir iki kişi çıkarsa da onları diskalifiye etsinler bu sefer. Zaten doğal diskalifiyeler bu halde.
son zamanlarda özellikle atletizm'de adı ülkemizle özdeşleşmiş,yarışmalarda kullanılmaması gereken ilaç,enerji verici yasaklı maddeler.
normal ilaçlarda bulunan bazı maddelerin bu grupta kabul edilmiş olması bazı sporcuları doping aldı diye yanlış anlaşılmasına sebep olur. bu nedenle sporcuların aspirin bile alırken dikkat etmesi gerekmektedir
90' lı yıllarda içi fındık kreması dolu çikolata. (bkz: cici)
internet hizmeti veren bir markadır. Alternatif telekom sektörünün öncülüğünü yapan Millenicom Türkiye’nin ilk 16 Mbps ADSL2+ hizmetini tüketiciyle buluşturduğu Doping ADSL2+ markasıyla 120.000’den fazla aboneye ulaşmıştır.
etimolojik olarak "dop", güney afrika'da yaşayan zulu kabilerinden birisinin güç ve cesaret vermesi için üzümden yaptıkları bir içkiye verdikleri addır. güney afrika'ya yerleşen hollandalı göçmenlerin dili olan felemenkçeye giren bu kelime, sonraları ingilizceye de girmiş ve "dop'lama" anlamında "doping" sözcüğü ortaya çıkmıştır.

(Kaynak: Tübitak Bilim ve Teknik Dergisi Ekim 2012 sayısı)
Doping, kelime kökeni olarak Felemenkçeye dayanır, ''doop'' Felemenkçede ''koyu çorba, ağır içki'' anlamına gelen bir kelimedir. Hollandalılar ilk olarak yeni dünyaya ayak bastıklarında yerlilerin kendilerine verdikleri içkiyi bu kelimeyle tanımlıyorlar. Bu içkinin içeriğindeki maddeleri tam olarak bilmesek de alkolün kısa süreli enerji arttırıcı etkisinin yanı sıra uyarıcı etkileri olduğu tahmin edilmektedir . işte ingilizce kökenli bir kelime olan doping ''doop-ing'' yani doplanmak manasına gelir.
MÖ 480 olimpiyatlarında doop içerek maratonu kazanan romalı atlet Dromeus, tarihin bilinen ilk dopingli şampiyonudur. Yani bu işin ucu çok eskiye dayanır.
günümüzde tıbbi ilaç sektöründeki gelişmeler doping'e de yansımış ve bu kavram; vücutta doğal olarak üretilen glikoz yıkımını arttırıcı maddelerin, veya bu maddelerin fazladan üretilmesini tetikleyecek kimyasalların doğrudan alınması manasına ermiştir.
uluslararası olimpiyat komitesi ve dünya anti doping ajansı tarafından yasaklanmış madde veya yöntemlerin sporcu tarafından kullanılmasıdır.
kadınları erkekleştiren erkeksi bir madde de denebilir.

insanın vücudunda bulunan, en zor şartlar(ölüm tehlikesi) için kullanılabilen ve gizli tutulan enerjinin açığa çıkarılmasını sağlar. bu sayede iki kat daha fazla performans alınması mümkündür.

son derece sakıncalıdır. psikolojik sıkıntılar açığa çıkabilir.

bu işin bağımlılarının kendine gizliden iğne vurabilecek kadar gözü dönebilir.
takım sporlarında yapanın yanına kar kaldığı performans arttırma metodu.
neye göre nasıl ceza verildiğini anlayamadığım madde.

bir yerde doping kullanan sporcuya ömür boyu men verilebilirken diğer yanda cska'lı iki futbolcuya birer maç men verilmiş. maddeye göre mi ceza veriliyor yoksa ahlaki meseleye göre mi. sonuçta yapılan şey doping. bilinçliyse eğer cezası uzun olmalı, bilinçli değilse ve kanıtlandıysa ceza verilememeli.
kerem gönlüm'ün ipini çekenler uefa'nın bu hafta aldığı kararı nasıl karşılayacaklar merak ediyorum.
(bkz: Kerem gönlüm)
90' lı yılların vazgeçilmez çikolatası.
tahin-pekmez, bal-zencefil...
yarı iletkenlere (genellikle silikon) dışarıdan elektron ya da hole ekleme olayına verilen addır. durumu silikon için açıklayayım. elektron ekleme olayı, en dış yörüngesinde 5 ya da daha fazla elektron taşıyan atomlar eklemekle yapılır. hole ekleme olayı ise, en dış yörüngesinde 3 ya da daha az elektron taşıyan atomlar ekleyerek yapılır. silikonun 4 adet değerlik elektronu vardır. doping işlemlerinde silikon için genellikle, P (+5) ve B(+3) atomları kullanılır.
(bkz: futbolda doping kullanımının tarihçesi)
önce sevinci, ardından hüznü taddıran değişik bir şey.
vücuda overclock yapmaktır. karaciğeri ele almak ile işlemciyi yakmak arasında teknik bir fark olduğunu da hatırlatalım.
spor musabakalarinda kullanimi yasaklanmis, testlerle kontrol edilen, kullanana enerji ve direnc saglayan maddeler*.