bugün

Mansur Yavaş Başganın Ankara için uyguladığı bir projenin kahramanıdır.

Veresiye defteri kapatmak yıllardır Anadolu topraklarında uygulanan iyilik uygulamasıdır.
içerdiği harfler q klavyede birbirine çok yakın olduğundan bu harfler aslında bir öbekmiş gibi yorumlanabilecek kelime..
(bkz: death note)
yazıldıkça anlam kazanan, belki de milyonlar tarafından okunacak bir eserin atası olandır.
ingilizcesi notebook olan yani not kitabı anlamına gelen bir adet kalem ile içine istenilen bilginin nakşedileceği değeri anlaşılmayan bir gereklilik öğrenim için şart.
sağdaki sayfalarına yazması sevilen.
Bilgileri kayıt etme, türlü sebepler için kullanılan ve ağaçtan üretilen kağıtların biraraya getirilmesiyle oluşturulmasıdır.
türk - moğol siyasi sisteminin çeki düzen parçalarından birisidir. bürokrasi temeli eskilere dayanan persler ve arapların, " defter " düzeninde o kadar başarılı olmadıkları bilinir.
defter, kelamın albümü.

önce kelam döküldü ademden. sonra taşa yazdı derdini, baykuş bakışlı. papirus nilin hediyesi, belki çin maçin, ırmak. sonra taşı kağıda değdirdi, yazma. grafiti usta işi, kurşun defterin kalbinde, yara. kanıyor hala. nobel barut kokuyor keza, nişanı sol tarafta. şimdi note book, anlamadığım.
Eylül ayında satış rekorları kıran okul araç - gerecidir.
nerede hangi çeşidini görürsem göreyim ilginç bi' dürtüyle almak istediğim, üzerine çizim yapılması veya yazı yazılması amacıyla birleştirilmiş çizgili, kareli yahut çizgisiz kağıtların genel adıdır. durduramıyorum kendimi, hep alıyorum hep alıyorum. içses şu şekilde tabi: bi' şey yaparım ben bunla ki. sonuç ise oda dolusu defter ve tabii çoğunca boş.
konu ne olursa olsun üzerine bilgi yazılan zemin.
zeka yoksunu öpretmenlerce kaplanmasının estetik patlaması yaşayacağını düşündüğü, yıllr ilerledikçe "orta" sayısı artan, yazı yazılmaya elverişli selülozdan mamül okul gereci.
Yazı yazmaya yarayan bir araç gereçtir. Kara kaplıları çok tehlikelidir.
bu bazen içine kolaj yaptığınız, bazen yazdığınız, bazen boş boş baktığınız bir araçtır. içi boşken defter, doldurulunca kitap olur.
ozellikle ilk ve ortaokul yillarinda ilk iki bilemedin uc sayfasina ozene bezene yazilip harflerden inciler dizilip hemen sonrasinda icine sictigimiz(hadi en azindan sahsim adina konusayim) nesne. sonraki yillarin farki, baslar baslamaz sicmamizdir.
en son ortaokulda kullandığım ders araç gereçlerinden biri.
Nicholas Sparks'ın yazdığı ve daha sonrasında da filmi çekilen mükemmel bir aşk romanı.Arka kapağında şunlar yazılıdır."Öyle özel biri değilim; bu kuşkusuz. Ben sıradan düşünceleri olan sıradan bir adamım ve sıradan bir yaşantım oldu. Adıma dikilmiş anıtlar yok; ismim de kısa sürede unutulacak. Ama, ben birini sevdim, hem de bütün kalbimle. Bu da benim için her zaman yeterli oldu. Şimdiye kadar okumuş olduğunuz en etkileyici aşk öyküsü bu satırlarla başlıyor..."
(bkz: kırmızı defter)
(bkz: paul auster)
birçok çeşidi olan kağıtların birbirine tutturulması ile oluşturulmuş eşya. (Telli, haritametod, çizgili, kareli, düz, 3 ortalı, 5 ortalı). Bir de kullanım amaçlarına göre sıralanabilir. Küçük kızlarda her çeşidini bulmak mevcuttur. Hatıra defteri, anket defteri, günlük (özel), ajanda (genel)...
bir de bakkal defteri vardır. bakkallar defterlerini düzgün tutmadığından olsa gerek -defterin bakkal defteri gibi- şeklinde bir söyleyiş vardır.
edebiyat dergisi.
söz uçar yazı kalır.
yıllara göre büyüklüğü ve sayfaları da artan birbirine bağlı kağıt parçaları. ilkokulda iken 30 sayfayı geçmezken ortaokula doğru harita metod gibi kafa yaranlarına sahip oluruz. ilkokul döneminde kaplarken ortaokula doğru soyundururuz. üniversiteye gelince ise hiç kullanmayız, fotokopi icat olunmuştur çünkü.
Genellikle hafif bir kapak içerisinde, yazı yazmak için bir araya tutturulmuş kâğıt yaprakları.