bugün

(bkz: seize the day)
insani etkileyen bir klasik...
1989 yapımı oscar ödüllü unutulmaz bir film.

orjinal adı için; (bkz: dead poets society)
insanların tutkularının ne denli vazgeçilmez olduğunu anlatan, önce okunası üstüne izlenesidir.
disiplinin aşırı baskısını eleştiren mükemmel robin williams filmi. finalde öğrenciler sıralara çıkıp bağırır: ' hey kaptan! bizim kaptan! '
işte o zaman öncelikler kafa karıştırmaya başlar, önem sırası aklı bulandırır.
dostluk bitmez öyle ki.
kişileri yaşamları boyunca hayallerini ertelememe konusunda öğütler veren bir tarzı olan film. toplumun yapmaya çalıştığı siz olmayan, kendi başınıza kendinizi yaratın toplum sizi öyle kabul etsin cıkarılacak tez olsa gerek.
muhtesem bir film, kitaptanda cok kopulmamıs. izlenmesi gereken bir film.
ah ben ah yaşam!!!
whitman!
müfredat sorgulatan, bunun yanında gerçekliğin saydamlığında, otoriter yapı ve daha çok baskının sapır sapır dökülüp erimesini anlatan, biraz donuk ama güzel bir işleyiş ve inanca sahip peter weir filmi.

ayrıca sagopa kajmer bu filmden 3 ayrı skit almıştır, ne de olsa şiirsel bi film.
"anı yaşa" savını öne çıkarmasıyla derin mesaj verme imkanı olmayacak film. tüm isteğimle (bkz: memento mori)
gençlerin zincirlerini kırmasını salıklamasıyla da artı puan kazanmıştır,
(bkz: ironi)
bir sahnesinde türk bayragının göründüğü filmdir.
http://img45.imageshack.u...mg45/7536/bscap000rr7.jpg
Bence her lise öğrencisinin okuması gereken N.H. Kleinbaum tarafından yazılmış kitap. Okumaya başladıktan sonra bir çırpıda bitiverir. Ama okuduktan sonra fazla gaza gelmemek lazım...
bir iki kelime spoiler içerebilir
arkadaşları öldüğünden sonraki karların üstündeki o koşturmaları, o üzüntü anları insanı duygulandıran, izlenilesi filmlerdendir.

(bkz: carpe diem)
11.09.2007'de (yani bugün) saat 22:00'De cnbc'e de verilecek film. hala izlemeyen varsa buyursun izlesin.
kalıp dışına çıkmak isteyen beyinlere şiddet ile tavsiye edilecek filmdir.
ne zaman izlenirse izlenilsin her seferinde aynı duyguyu hissettiren film. *
(bkz: carpe diem)
1959'da geçen bir filmde nasıl olur da 1972'de çekilmiş the godfather'daki marlon brando taklidi yapılır ki. aym konfiyuzd. bunun dışında birkaç yüz tane daha goof barındırması haricinde güzel film.
takdire şayan bir film.
geçen salı wow oynayıp bir yandan da göz ucuyla cnbc-e'de dizi seyrederken bu film başladı ve öyle sardı ki oyundan çıktım ve oturup izledim. yaa ya.
robin williams ve robbie williams ı ayırt etmeden üzerine yorum yapılmaması gereken film. *
#2314297
insana lugatındaki tüm küfürleri o gerzek babaya saydırıp, hüngür hüngür ağlamasına sebep olan filmmiş. *
içinde sanatçı bir ruh taşıyorsa tıp okusun diye çocuğunuzu zorlamayın temalı öğretmenim canım benim filmi. hababam sınıfı'nda öğrencilerle birlikte maç yapan, öğretmenler odasında çoraplarını giyen bıyıklı avni hocanın ecnebi versiyonunu oynayan robin williams için izlenebilirliği olan filmi çekiminden yıllar sonra bugün * izlediğinizde ethan hawke'ın ergenlik dönemi babyface günleriyle nostalji yaşabilir, son sahnedeki kara murat benim tarzı masaların üzerine çıkma muhabbetinde duygu yoğunluğu hissedebilirsiniz.
adını çocukluğumdan beri bildiğim okumaya yeni fırsat bulduğum geç kaldığım için üzüldüğüm güzel kitap. okuyun okutturun.
geleneklerin de zamana ayak uydurması gerektiğini vurgulayan efsane film. sonrasında Robin Williams 'a, Patch Adams filmi için referans bile olmuştur belkide. "mutlu adam" rolü robine hep yakışmıştır.
robin williams ın oyunculuğunu döktürdüğü bir peter weir filmi.

filmin en ilginç yanı; mevcut ezbere dayanan eğitim sistemini şiddetle eleştirmesidir ki bunu gayette güzel yapar.

özellikle filmin sonunda, okuldan ayrılan robin williams a öğrencilerinin destek vermek için, sıraların üzerine çıktıkları sahne çok etkileyicidir. burada güzel bir gönderme yapılarak williams a ''seni bizden ayırabilirler ama öğrettiğin şeyleri bizden asla alamazlar'' mesajı verilmiştir ki bu ayar beni mest etmiştir.
an itibarı ile tv 8 ekranlarında yayınlanan klasik. Uyku ile kavgalı bünyelere iyi bir alternatif.