bugün

raistline olan askından cok cekmis rahibedir. bu ask onun gozlerine mal olmus ama olgunlastırmıstır da. sonunda ;kalbim kordu gozlerim goruyordu ,simdi gozlerim gor kalbim goruyor gibi bir seyler soylemistir.
kadınlar serseri sever inanışının en büyük örneği.aşkın gözü kör müdür bilmem ama bu paladine rahibesinin gözlerini aşk kör etmiştir.
yeni bir yazar.

(bkz: hoş geldiniz)
yüz kasları için bunun daha iyi olduğunu bildiğini tahmin ettiğim ve gülmekten çekinmeyen sayın saygılı sevgili yazardır.*
margaret weis'in okurlara saf iyilik tutkusunun da en az kötülük kadar zararlı olabileceğini göstermek amacıyla kullandığı paladin rahibesi karakteri.

(bkz: ejderha mızrağı)
raistlin bariz bir şekilde kendisini kullanırken ve hatta adam yerine koymazken onun peşinden ayrılmayan yalaka dragonlance rahibesi. fena itici.
aslolan aşktır deyip, gurunu kırmış; kişiliğini ve hatta gözlerini kaybetmiş rahibe. aşka bakış açısını sevdiğim, salak, yalaka ya da benzeri şeyler dense de, allah'tan gelen, aşkının elinden çektiği her şeyi kabullenişine hayran olduğum roman kahramanı. öyle ki; samimiyetten uzak şu yüzyılda saygımdan adını kendime nick seçtim.
kalemi cok kuvvetli yazdıkları cok degerli 5. nesil yazar.
hoş gelmiş..
istemeyerek olaraktan acıktırılmış bir yazar.
" kekle mi acıkıyorsun? tatlı o bişe olmaz." dedim ama olmadı herhal birisi ona tatlı yetiştirsin.
çok genç olmasına rağmen, olgun çağdaki insanlarda görülemeyen anlayış ve düşünceye sahip olan yazar. duyarlılığı karşısında, kendimi, yaşça büyüğüm bir psikolog karşısında gibi hissettiğim, saklı tuttuğum yaraları görüp, sızlatan dünya tatlısı. imla hatası olmayan satırlarce entryi, cümle düşüklüğü yapmadan giren, çok da zevkle okutan bir yazar. kardeşsiz oğluma bir abla gerekli. hem de çok gerekli. biricik annesinin affına sığınarak, beni anne çeyreği, hattâ çeyreğin de çeyreği kabul etse yeter. madem kendisi de istedi, seve seve kabulümdür. bu sözlük, onun gibiler olduğu için güzel. her şeye rağmen.
iyi yazıyor bu yazar. gerçekten bir egeli sıcaklığı var onda.
desteğini görmekten dolayı büyük mutluluk duyduğum ve her zaman yanında olucağım güzel yazan, güzel düsünen, güzel insan..
ayrıca raistlin'in aşkı crysania nın adını nick olarak kendisine seçmiş olan ve gerçektende bu ismi hak eden , mağrur ve idealist yazar.
korkak, kendine fake bir insan. gölgesinden, ruhundan, kalbinden kaçan kendini bilmez!

kendine dönebilene, kendi olabilene dek konuşmayacağım şahıs.

(bkz: kendine küsmek)
sozlukten ayrı oldugum zaman zarfında ogrendimki kendine kusmus yazardır.
ama farklı olmanın ilk adımlarında yanında olucağım yazardır kendisi ve buda onun farklılığına ulaşabilmesi için ilk adımı umarım en kısa zamanda kendisiyle barışır.
çünkü her zaman oldugu gibi asıl mesele kendinle barışık yaşamaktır.
"Leydi Crysania'yı görmek istiyorum." dedi Raistlin.

Şimdi Astinus kafasını kaldırıp baktı; şimdi kalem durdu. Tarihçi herhangi bir şey karşısında pek nadir hayrete düşerdi; çünkü her şeyi görür, duyar, hissederdi. Yine de bu talep onu şaşırtmıştı.

"Leydi Crysania'yı görmek mi? Neden?" diye sordu Astinus. "Ona ne diyebilirsin ki? Ona yaptığın şey için üzgün olduğunu mu? Onu kullandığın için mi? Bu bir yalan olur. Hep yaptığın şeyi yine yapmayı seçeceğini kardeşin Caramon'a söylemedin mi?"

Raistlin döndü. Beyaz ve solgun yanaklarında bir renk belirtisi oluştu.

"onu kullandım. Peki ya onun beni nasıl kullandığına ne demeli? ikimiz de aynıydık, sadece farklı renk giysiler giyiyorduk..."
şemsiye koleksiyonu yapan insan.

ne isyanlarda, ne kırgın, ne küskün... sadece yorgun!
bana gerçekten çok yakın davranan ve yardımcı olan harika bir yazar. çok sıcakkanlı ve şefkatli ona tekrar teşekkür ediyorum...
sevdim seni yazarı, ayrıca lafını esirgemez.
ilk fırsatta diri diri yakılacak yazardır.
durdu ve arkasına baktı , adam hala peşindeydi ve hiç çekinmeden takip ettiğini belli ediyordu amaç korkutmaktı, öyleyse korkmak yok.
köşeyi dönerken yavaşladı, adamın hızla köşeyi döneceğini biliyordu ve o sırada hamlesini yaptı, koca adam yerdeydi elinden düşen zarfa doğru uzanıp 'sakin ol ne yaptın sen' dedi.

birşeyi farketti sonra, bazı şeyleri kendisi yapabiliyordu ! öyleyse kendi kararlarını da verebilirdi ? büyüdü artık o ...
sihirli değneği ile, gecenin bir vakti gelip hadisemi şişme kadına çevirmiş yazar . ne istedin aşkımızdan .
sürekli elinde bir defter gezip duruyor etrafı. diyorum evladım sil benim borçları yoksa bi tarafıma kaçacak yok diyor ben aşk zabitiyim .
yaşından başından utanmamış, bir çay koymaya gittiğinde ortalığı karıştırmış insanlara elindeki değnekle saldırmış yazar.

ayakları 42 numara ve üstelik santrafor!
dünyayı ele geçirme planları ortaya çıkan templar sebebiyle guantanamo üssü'nde bir süre misafir edilecek kişi.

guantanamo üssündeki sorgusunda "templar neden başlığın altına yazdı?" "hımmm templar'ın doğum günü kutlamışsın, seni köftehor, doğum gününden kastın dünyayı ele geçirme planını hayata geçirmesi mi?" şeklinde sorular soracaklarmış benden söylemesi bunlara iyi çalışsın.

şimdi ben akıl vererek ahkam kesmeyeyim, ne diyosun arjen abi? çalışsın di mi, bir akıl ver şu fukaraya hadi be abi?
gölgelerin gücü adına zorla evlendirme çalışmalarına karşı koyan zavallı talihsiz. hem 52 çocukla kim alır onu?

(bkz: su an agliyorum ve entry giriyorum biliyor musun)