bugün

sivillerin kendi sahislari adina tasima veya bulundurma ruhsati alarak ya da ruhsatsiz olarak silah edinmesi. atesli ya da atessiz.

"Ülkemizde 2005 yılı itibariyle, jandarma ve polis bölgesi olmak üzere toplam ruhsatlı silah sayısı 2.145.000'dir. 2003 yılı itibariyle Türkiye'deki ruhsatlı silah sayısı ise 1.954.303'tü."
kaynak: 28 Eylül 2005 Bireysel Silahsizlanma Günü Umut Vakfi Etkinlikleri TÜRKiYE'DE BiREYSEL SiLAHLANMA SORUNU: ÇÖZÜM ÖNERiLERi ARAMA TOPLANTISI Basin bildirgesi.
http://www.umut.org.tr/28...a_toplantisi_basin_04.htm

Ülkemizde bireysel silahlanma yüzünden ölen ve sakat kalan binlerce kurban var. Gün gectikce bu sayi artiyor. Medyada hergün bir sürü siddet haberiyle karsilasiyoruz. 16 yasinda cocuk arkadasini bogazindan bicakliyor ve bunun gibi bir sürü aci olay. Sonucta -allah korusun- bizden birinin cani yanmadikca, ocagi sönmedikce pek de önem vermiyoruz. Nasil olsa alisilmis haberler, hergün oluyor benzerleri.

Bunca olaya ragmen televizyonda alenen mafyanin vatansever gösterildigi diziler, filmler yayinlaniyor ve dünyanin rating'ini aliyor. Sinemada filmler yayinlaniyor ve yurtdisinda 16 belki de 18 yas siniri getirilen ayni filmi bizde herhangi bir kisitlama olmadan herkes izleyebiliyor.

Internet cafe'lerde 10-15 yasindaki cocuklar saatlerce vahset oyunlari oynuyorlar, arkadasini -oyunda- kafadan vurup öldürmenin rahatligiyla evlerine gidiyorlar.

Mac oluyor, Fenerbahce yeniyor ya da Galatasaray. Bir "spor" olan futbol müsabakasi sonucu 22 adamin pesinden kostugu bir top bir kaleye giriyor, ya da girmiyor. Hakemin cinsel tercihi tartisiliyor ve bitis düdügünden sonra sehir magandalari cikariyorlar tabancalari hatta tüfekleri. Ates ediyorlar havaya, o kursunun düstügü yer umurlarinda degil, önemli olan tuttuklari takimin maci kazanmis olmasi.

Sonuc olarak herkes özeniyor ates etmeye, belinde silahla gezen adam oluyor, "abi" oluyor, "baba" oluyor. Medya da atesliyor kendi silahini, olaylar daha da popülerlesiyor. Olan yüregi yanan analara oluyor. Iki gün sonra tekrar ayni bant...
havaya kursun sıkmayı erkeklik yada bir cosku gösterisi sanan,insan postu giymiş hayvanların nasıl bir tehdit olusturdugu aşikardır,şiddetle önüne geçilmesi gereken bir durumdur.
ülkenin kolluk kuvvetlerine ve adalete güvenin yitirilmesinden dogduguna inandıgım
madem memleket cezasını veremiyor ben vereyim mantıgına dayanan, insanların kendinde baska birini oldurme yetkisini bulabilmesiyle sonuclanabilen sey
at avrat silah üçlemesi olan bir ülkede, serserilerin vatanı kurtaran aslan rollerinde olduğu dizilerin (bkz: kurtlar vadisi) reyting rekorları kırdığı bir ülkede, askerliğini yapmayana kız vermem diyen zihniyetin kol gezdiği bir ülkede, yaptığı katliamları kitabında öve öve anlatan katillerin (bkz: oral çelik) saygı gördüğü bir ülkede başka ne bekliyorsunuz yiğitler.... bireysel kütüphane sayısında artış mı?
okullardaki şiddetin artmasında payı büyük...
(bkz: benim cici silahım)
beyinleri olmadığı için haklarını aramak için zoraki kavga etmesi gereken kavga etmeye de g.tü yemeyen,kendi kendilerine "delikanlı" lakabını takan bireylerin çalışmalarıdır...

devletide bu konuda kınamaktayım sağlığa zararlı olan ve 30-40 sene içerisinde insan bünyesini öldüren sigaraya savaş açmasına karşın insan bünyesini 30-40 saniyede öldüren silahla adeta dost hayatı yaşaması pek bir çelişkidir... ***
rtük denilen gereksiz kuruluşunda destek verdiği kampanyadır...zira vurdulu kırdılı mafya dizilerinde oyuncuların içtiği sigaralar mozaiklenirken,en ufak aile arasında dahi kullanılan argo tabirler biplenirken maşallah silahlar dandun gözümüzün içine sokulmaktadır...

(bkz: sigara kullanmayan küfür etmeyen yeni nesil kovboylar yaratmak)
silahı iktidar sembolu olarak görenlerin silahsal bireysellenmeye dönüştürdüğü, ters tepen eylem.
sanki meretlerin namlusundan süt akıyor, efendim, çiçek çıkıyor, bir ihtimam, bir ihtimam...

iki eliyle silgisini tutamayan adamlar yirmi beş metre ötedeki sineği gözünden vurmakla övünüyor arkadaşım, ne diyosun sen!
silah sahibi olan insanın ya karşısındakini öldüreceği yada kendisinin öleceği düşünüldüğünde çok sakıncalı birdurumdur
"bakın benim pipim küçük, özgüvenim, cesaretim de yok, hiçbirşeyi değiştirmeye çalışmayacak kadar da aptalım"
işte budur o silahın insana kattığı.

"silahı kötü amaçla kullanacak bütün insanlarda silah var, hırsız da var, mafyada var, maganda da var, niye bende olmasın"
gibi bir savunmaya güvenenlerin durumu ise daha bir beterdir.
mke'nin elinde kalan silahları satması için taksitli silah satışı başlatmasından sonra bireylere kızamadığım durumdur.

(bkz: allah belanı versin mke)
(bkz: Bireysel silahlanma ve savunma hakkı)

http://www.bssah.com/
(bkz: aklı başında bireysel silahlanmaya evet)
(bkz: türkleri silahsızlandırmak isteyen devletler)
dünyanın ne kadar berbat bir yer olduğunu gösteren durum.
bir hiç uğruna ölümlere neden olacak maganda yapılanması. kişisel tatminkârlık duygusunu depreştirmek için etrafa terör estirenlerin vazgeçilmezi. gazetelerde üçüncü sayfa haberlerinde rastladığımız oluşum.

anlaşmazlık mı çıktı; davran emanete. yan mı baktı, getir beyliğimi! bu infazcı; cellat karakterliler olduğu müddetçe basına daha çok malzeme çıkar...
oda bir özgürlüktür. itinayla kullanılmalıdır.
özvarlığını devlet denen kurumum himayesine vermek zorunda olmamalıdır insan.
sağlığı yetersiz olanlara kesinlikle verilmemelidir.
(bkz: bireysel silahsızlanma)
(bkz: silah karşıtları)
bilinçli insanlar tarafından yapıldığında gayet güzel ve faydalı olan şey.

bir insanın güvenlik maksadıyla silah bulundurması en doğal hakkdır.

ayrıca atıcılık olimpik bir spordur. yapılması zevkli eğlenceli bir iştir.
40 50 liraya bile kuru sıkı satılan güzel ülkemde şu an evimden çıksam maksimum 30 40 dk içerisinde 50 liraya elimde bir silah ile girerek evimdeki veya etrafımdaki insanlar için apaçık bir tehdit unsuru olabilirken hangi mantıklı açıklama bireysel silahlanmanın iyi bir şey olduğunu söyleyebilir.
şu sıralar kabul ettirilmeye çalışılan yasa ile teşvik edilendir. birey 18 yaşında tek bir raporla pompalı tüfek alabilecekmiş. silah reklamları da serbestleştirilecek eğer yasa kabul edilirse.
Şu sıralar mecliste tartışılan tasarı.

iç savaşın temelleri atılmaktadır.
silahlanmanın hızla artması ve dünya çapında nükleer savaş tehdidi:
işte bu en kurumsallaşmış ve en ileri derecedeki paranoyadır. tüm dünya hastadır.
bu hastalığın sonucu; kendimizi kendi nükleer bombalarımızla yok etmektir.
emir kipiyle kurulmuş bir cümledir. 'bireysel silahlanma haber ver grupça gidip alalım' mesajı barındırır.