Haberi alıp attığın tivitin bana olduğuna emin gibiyim. Olan onca şeye rağmen ufacık bir umudu gizlediğimi hissediyorum hala (!). bilmiyorum belki de ufak bir tebrik mesajı bekliyorum belki gizliden atılmış bir tebrik mesajı da olurdu. Senden gelecek ufacık bir mesaja muhtacım. Ne ahmakça, ne zayıf bir hal. Utanıyorum kendimden hala böyle hissettiğim için.
üzerinden çok zaman geçti. başka bir şey de geçmedi.
Sensiz geçen yıllar ve seni yıllar geçse de düşünmediğim adını anmadığım tek bir günün olmayışı. Kimi düşünürsen oda seni düşünüyordur diyorlar hep sahi sende beni düşünüyor musun neden aklına geldiğim halde beni arayıp sormadın hiç. Artık hissizleştim senin kokunu unuttum sesin yarım yamalak aklımda görmeye cesaretim yok görsem aklım çıkar diye korkuyorum. Birini sevemem yalanını sana söylemeyeceğim elbette birilerini seveceğim ama seni asla unutmayacağım. insanın hayatında bi zirvesi vardır. Aşklarım oldu sevdim sevildim ama en çok seni sevdim ve hiçbir zaman senin kadar kimseyi sevemeyeceğim. Belki kızıma adını veririm yada senin isminde biriyle evlenirim bilmiyorum ama adını hiçbir zaman unutmayacağım. Seni çok seviyorum.
Kendimi kimseye dokundurtmadım dedin şimdi de gelmiş ben biriyle olmuştum diyorsun.tatlım hangimiz salak ben anlamadım.
Seni o kadar çok seviyordum ki,
Sana “keşke çocukluğunA gidip seni üzen ne varsa değiştirebilsem” dedim.

Bunu kaç kişi, kaç kişi için dilemiştir?
Bunu bana biri söylese erirdim sanıyorum...

Seni öyle çok sevdim ki bunlar süslenmiş cümleler değil, engel olamAdığım istekler...
Artık sadece bir nokta gibisin benim için; sürekli koyduğum.
Daha dün aramızda konuşmuştuk arkadaşımla,umarım onu onun kadar seven birini bulur ben bunu beceremedim demiştim.Dualarımızı yükseltmiştik göğe doğru.

Bugünse bu duanın gerçekleştiğini öğrendim.Gerçekleşti mi emin değilim ama en azından tekrar sevmeyi denediğini öğrendim ve kendimi suçlamaktan vazgeçtim.

Umarım senin onu sevdiğin değer verdiğin kadar sever ve değer verir hayatındiki kişi.Çocuksu davranışlarını sevebilir,ona verdiğin değerin kıymetini anlar ve seni hep mutlu eder.Senin masumiyetin kadar büyük bir masumiyettir umarım taşıdığı.

Keşke bende sevebilseydim seni,keşke hayatının merkezinde olmak hoşuma gitseydi ama öyle biri değilim.Olmaya değer biri olarakta görmedim hiç kendimi.Benim kırmızı dediğime yanlış geldiği halde sırf beni sevdiğin için kırmızı demendense beni yıkmanı isterdim,güneş olmayı değilde aynı sistemde yan yana dönen iki gezegen olmak isterdim olmadı.Suçlamıyorum seni,kendimi de affettim.

Bunları da buraya günah çıkarırcasına yazıyorum okumayacağını bile bile,sana yazsam yazamam yazmakta istemem.Canını sıkmak ve ya kafanı karıştırmak en son isteyeceğim şey.Tekrar mutluluklar.
gavat loading. gideceksin benimsin diyeceksin.
O eski fotoğraflar var elimde
Fakat tanımıyorum seni.
Sana ağlayacak halim yok.
Nereden başlamalıyım bilmiyorum,
Ölümlerde ne biri teselli edebilir, ne de insan kendi kendine çare olur.

Kimilerine göre yalnızlığını paylaşacak ve zamanı gelince gidecek bir dosttan ibaretsin keşke süreç bende de böyle ilerleseydi.

Benim oğlum gibiydin,üzüldüğümde teselli bulduğum,bir plan yaparken dahil ettiğim,mutlu olduğumda sarıldığımdın.Çok kısa zamanı paylaşabildik , daha neler yaşayacaktık oysa.

Bugün yemek yaptım,dolabı açtım senin için fazladan aldığımız sebzeler var,tezgahın üstünde seviyorsun diye dün sana topladığımız meyveler duruyor.Sırf sana alınmış sana ayrılmış o kadar şey vardı ki.Bir an alışkanlık sana ayırdım maydanozlardan sonra aklıma geldi dün gece bizden ayrıldığın. Hemen kovdum aklımdan düşünceleri.Bir saatte bitecek işleri bir güne yaydım düşünmeye zamanım kalmasın diye.Bahçeye indim merdivenlerde aklıma geldin,sonra balkona çıktım bahçeye gözüm takıldı tekrarevini dağıtmış babam görüp kötü hissetmeyelim diye.Her aklıma gelişinde nefesim daralıyor.Sen de son nefeslerinde böyle mi hissetmiştin?

Ne hastalıklar atlattık seninle,kaç yolculuk yaşadık.hepsini bir şekilde atlattık.Ufacık bir yaranın bu kadar soruna yol açacağını tahmin etmemiştim.Keşke ilk farkettiğimizde götürseydik veterinere pansuman yapmak yerine,küçüklüğüne aldırmadan.Kendimi suçlu görmekten başka yapabileceğim bir şey yok.Yaşlandı öldü desem daha çok gençtin,hastalığın var desem yoktu .O kadar şeye kafa tuttuk birlikte beni neden bıraktın?Son ana kadar güçlü olmaya çalıştın biliyorum son ana kadar yaşamak için uğraştın,son nefesine dek bırakmadın kendini biliyorum ama hep daha farklısını istiyorum.
Uyuduğun köşeyi görüyorum kötü oluyorum,kolumda çizdiğin yere bakıyorum tek kalan bu o da gidecek yakında diyorum.Fotoğrafların ,videoların hariç görebileceğin hiç bir yer yok artık.Yokluğunu görmezden mi gelmem gerek dayanabilmem için ama yapamıyorum.

Seni çok sevdim ve sevmeye devam edeceğim.
Üstünden çok zaman geçti boşuna eşeleme hiçbir şeyi. Temiz bırak temiz kalsın.
Halledebilir, halledebilir, halledebilirdik. Üstesinden gelebilirdik...
Birilerinin güzel bir parçasıdır aynı zamanda.
Özenle bezenmiş nasırlarım bile tutmuyor ellerimde.
Pul pul dökülüyor bütün yorgunluklar, akıl da olmasa şahidim yok merakıma.
Sorduğum sen değil, senden kalan nasırlarım.
Gücendiğim ise bir avuç yalnızlığım!!!
Ne yapmalıyım?
Çocukluğuma gidip kendi kendimi sevsem düzelir mi hissiyatım?
Doğum günün kutlu olsun zoro.
Bak yine hava puslu yağmur yağdı yağacak geceden ama olsun benim üstüme çiğ yağıyor günden. Daha ne anlatmalı senden bilmem. Seni gören gözüm çok olsun diye uyumak elimde değil.
Helal olsun sana çocuk.
allahın belası karı beni terk ettiğinden beri bir tane karşı cinsin yüzüne bakamadım. 2 yıl oldu. mecburi aseksüel oldum senin yüzünden.
Bana hiç yazmıyon.
son bir senedir çıktığım her yol sana gelmek icindi. sabah yolcuyum bu sefer yollar beni sana getirmeyecek ve bu hüzün tarif edilemez. her sey icin cok üzgünüm.
Az önce babam anneme şey demiş, bu kızın hiç derdi yok mu bağıra bağıra şarkı söylüyor niye böyle umursamaz hahahahahah baba bu yazı sana..kızın duygusal bir top aslında beni her şey çok üzüyor söylemiyorum ühü.
Dört mevsim hüzün, gel benim beşinci mevsimim ol.
görsel

Hayallerinin gölgesinde yürümek usandırıyor ..
Dünya sahte ve kızgınken,
Yaşamaya çalışmak sorun oluyor kimi zaman..
Boğucu sözcükler ve paramparça kalpler,
Hoşgeldin değil bir hoşçakal gibi acıtan kelimeler..
Her anı sevgiysizce çoğalırken,
Zihinlerde yara oluyor kimi zaman..

Öz gelemeyen hayat..
yazmaya üşendim ama şurdan dinleyebilirsin.

http://www.youtube.com/watch?v=WPRMzyKbMTg
tabiki arka fonda james in sesi. "do you feeling, do you feeling like l do?"
evet james aynen senin gibi hissediyorum. hatta bir 10 dakika sonra chivas gibi de hissedecegim. yeter ki kötü kalpli bir insan gibi hissetmeyeyim. tesadüfe bak şimdi unforgıven çalmaya başladı. eşim seni çok özlüyorum.
anksiyetem korkunç ağırlaştı son zamanlarda. daha ağır bir sınav ve farkındalık arttıkça yük daha da ağırlaşıyor. geçecek biliyorum. kaç insan normal hayatına devam edebilirdi ki benim gibi.
yazmayı deniyorum boğazımdaki bu daralma hissinin gitmesi için.
sıcaklık altı derece. daha çok doğa kıyafetleri giyiyorum. iklime alışmakta zorlanıyorum.
ölümün yeni, seni bulduğum an yeni, gökyüzü yeni, ev yeni, bir tek acılar eski ve çok tanıdık.
tanıdık olan şeyleri çabuk aşarız aslında. yazı yazmaktan kaçtım uzun süredir ondandır bu aşamayışım.
şimdi yüzleşme vakti kendimle... kabullenme vakti...

bugün kocaman bir pencerenin kocaman iç kısmına öylece oturup "hayır, nabzın durmadı senin sen koskocaman öldün." demeyi başardım farkında olmadan ağlarken.
yalnızlık üstüme yağmur ne demek tufan gibi yağıyor son beş aydır. öldürmeyen güçlendiriyor. tıpkı eskiden öğrendiğim gibi.
bu yazıyı düşmanlarım okuyor şimdi ve dostlarım da. imtinayla kaçtım beş aydır yazmamak için. sonra dedim kendi kendime dost düşmandan sana ne? neyle huzur buluyorsan ona dön. biliyorum yazmak iyi gelecek iyileştirecek beni.
tek istediğim olabildiğince hızla toparlanmak. kimsenin yanımda olmasını istemiyorum çünkü kendi dünyamda dünyayı seyrederek yaşıyorum artık. seyrettiğim dünyadaki orospu çocuklarınla kaybedecek kadar uzun değil hayat.
biliyor musun en zor olan ne?
şu yakın gözlüklerini takmak...