babasız geçen genç kızlık dönemidir. ortada etlinize sütlünüze karışacak bir baba figürü olmadığından. fazlasıyla rahatsınızdır. özgürsünüzdür. anneyi takmazsınız. size kimse söz geçiremez dünya benim sanarsınız. biton da hataya yanlışa düşersiniz. sonra yaş ilerledikçe geriye bakıp hatalarınıza yanlışlarınıza bakıp keşke babam olsaydı ben böyle olmazdım demekten başka bir şey elinizden gelmez.
yokluğu yaptığınız hatalarla birlikte içinizde büyür de büyür. kız akdaşlarınıza bu konu hakkında derdinizi yakınsanız size şaşırarak bakarlar. keşke ben senin yerinde olsam tarzı laflar söylerler. ama dışı seni içi beni yakar denmelidir onlara. kendi kendinizi içinden çıkılmaz durumlara soktuğunuzda kolunuzdan tutup sizi o durumdan çıkaracak kızacak azarlayacak ama yanınızda olacak bir baba yoktur. çünkü.
erkeklerde böyle genç kızların durumundan faydalanmaktan çekinmezdirler. sahip çıkanları yoktur nede olsa. sonra bu kızlar ciddiye alınmazlar.
böyledir. babasız geçen genç kızlık dönemi.
kesinlikle bekaretin elden gittiği dönemdir. kötü yola düşme tehlikesi vardır. en kötü ihtimalle cici baba şart yetkililere duyurulur.
baskın karakterli biri değilseniz babasız geçen çozukluktan da zordur. hayattan aldığınız her büyük darbede sahipsizliğinize yorar , daha bir içine kapanırsınız..
kötüdür. muhakkak ki amcaya, dayıya ihtiyaç vardır.

böyle bir dönemde kendi ayakları üzerinde duran kız takdir edilesi kızdır. ona annelik yapan ''anamız'' ise eli öpülesi kadındır, her insanın harcı değildir.

sahiplenme, korunma güdüsü var ya. şimdi yazıya dökünce anlamsız gelir ama yaşayan bilir en iyi. hiç birşey yapmasa da varlığı yeter kendini korunmuş hissetmek için. görmek bile birşeye ait olduğunu hissettirir sana. ama olmazsa, işte yalnızsan duygu fırtınası yaşarsın, erken yaşta olgunlaşırsın.

kimsenin başına gelmesin.
o boşluğu herhangi bir erkek herhalde dolduramıyor. hemen gidip evleniyorlar ya da çok fazla partner-eş değiştirerek o eksiği kompanse etmeye çalışıyorlar.

normal diyebileceğimiz bir sevgili ya da eş arayış içindeki insan karşısındakini bir boşluğu doldurmak için tercih etmez, sevdiği ve yanında olmasını istediği için seçer ve seçilir.

herkes baba ile büyüyecek diye bir kaide de yok tabii. ne babalar var olmasalar o kızlar için bin kere, milyon kere daha iyi.
zordur. karşı cinse olan güven duygusunun geliştiği dönemde babasızlık güvenin sağlam olmamasına sebep olabilir.
birde genç kızlık dönemidini babasız geçirmiş olanlar daha bir aç olur sevgiye ilgiye dikkat edilmelidir.
hem bir baba figürü hem bir arkadaş olması gerekir sevgili olacak şahısların zordur. zorludur. genelde bu kızların erkeklerle ilişkileri güçtür. hep hüsrandır. çünkü hiç bir erkek dolduramaz o eksikliği.
asla denilen gibi değildir.

hatta bu durum bazen tam tersi etki yapar. size hayat dersi olur. ve siz babasız kaldılar okuyamadılar,babasız kaldılar kötü yola düştüler gibi saçma sapan düz mantıkta sıçmış lafların söylenmemesi adına çok çok daha dikkat edersiniz kendi adınıza...

bi kere şunu bilelim. insanın karakteri varsa, oturmuşsa babaya ihtiyaç duymaz kendini kontrol etmek için. zaten babam kızacak babam sevmiyo diye yapılmıyo diye görülen herşey yapılır. eğer allah istemiyor emrediyor diye bakarsa o kişi hayata hataya düşmeyecektir...

ben, babası 14 yaşına kadar olan ama bu süre içinde babasından her türlü hakareti her türlü ilgisizliği(asla kıskanmazdı sakınmazdı beni) her türlü kazığı yemiş üstüne üstlük babası onu 14 yaşında,kız kardeşini 12 yaşında, annesini bir dünya borçla terketmiş bir kızım. ama allah şahidimdir ben bugüne kadar annemi ve annemin sülalesinin başını öne eğdirecek birşey yapmadım. hatta ve hatta şu an mühendislik okuyorum ve not ortalamam 3.81 evet atmıyorum yüzde yüz doğru mühendislik fakültesi gibi bi fakültede okul birinciliğine oynuyorum. bugüne kadar hiçbir erkeğin bırakın elini tutmayı sevgili olmadım bile neden mi? çünkü annemi düşündüm hep. annem babamdan dolayı şanssız bir kadındı. ve ben ona evlatlarıyla gurur duyma şansı verdim.
ben hiçbir zaman babamın olmamasından dolayı gevşeklik duymadım. hep ailemin gurur duyduğu, hocalarımın gözdesi, arkdaşlarımın idolü oldum. ve benim şu an ki yaptıklarım yapacaklarımın onda biri bile değil,

bilin istedim...

1 yıl sonra gelen edit; hala bölüm birincisiyim ve çift anadal yapıyorum başka bi mühendisliğe.
acıdır, ağrıdır, dünyanın neresinde olursanız olun zordur, daha fazla sorumluluktur , gözler üzerinizdedir. uludağ sözlük yazarı olmuş adam bile bekaret muhabbetini buna bağlayabilir, dünyada böyle tipler çoktur. yaşamayan bilmez ve kimse yaşamasın efenim , her bünye kaldıramaz zaten.
kizin rahatca erkek arkadaslariyla gezip tozabilecegi tek donemdir.
her babasız olana orospu damgası vurabilen gavat kişilerin rahatça atıp tuttuğu durumdur.

babasız kalmak kızın suçu değildir hiçbir zaman... insan bi şeyi yapacaksa veya yapmayacaksa bu kendi karakteriyle ilgilidir. eğer bir kızın içinde zaten orospuluk varsa babasından gizli gizli çatır çatır yapar.

yoksa siz her orospunun babası yok mu sanmıştınız?
babasi olmasina ragmen orospu cocugu olanlarin inat ve israrla artik anasi sikilmislikten mi yoksa kanindaki serefsizlikten mi bilinmez hakkinda ileri geri konustugu donemdir.
kızın bakireliğini verdiği dönemdir.
kısa süren dönemdir. akabinde babasız geçen kadınlık dönemi başlar.
annesiz geçen bir ömür kadar can yakıcı değildir .
her erkekte baba sevgisini aramak fazlasıyla güvenmek fakat yanılmaktır. acı verir.
fiziksel olarak bir babaya sahip olup aslinda manevi olarak bir babaya sahip olmadan gecen, sadece annenizin omuzladigi yukleri gorerek gecen ve o fiziksel babanin hayata sadece kendi zevkleri icin geldigini gorerek gecen, size ve annenize hatta kardesinize cektirdigi aci ve izdirabi gorerek gecirdiginiz onca yildir. kacip gitmek istediginiz onca yildir. boyle olacaksa keske olmasaydi bi babam dedirten yillardir.
Koruyucu kollayıcı rolünün genellikle abi yada amca gibi büyüklere verildiği, bir kızın babaya en çok ihtiyaç duyacağı dönemde kolsuz kanatsız geçen dönemidir.
Baba nedir unutmaktır.. hayalinde bir adam vardır, kim olduğunu sorgular sürekli.. Çocukluğunda kalmış ve kaybolmuş bir masal kitabıdır o adam..
Nazını şikayetsiz çekecek kimsenin olmamasıdır,
Kendini 30 yaşında hissetmektir..
Aniden ağlayabilmektir..
evet öyle bir boktan durumdur ki izlerini bir ömür taşırsınız.
o genç kızlık döneminden asla çıkamazsınız sanki.
hep küçüksünüzdür. bir babaya ihtiyacınız vardır büyümek için ama ölmüştür.
büyüyemiyorsunuzdur.
ölen babayı hem özletir. hemde kızdırır hayata karşı.
hiç bir erkeğin sevgisi yeterli gelmez.
ilişkiler bu yüzden yürümez belki de yetersizdir her şey. ve siz büyümeyecek bir çocuksunuzdur.
baba kişisi küçük yaşta hayatından çıkıp gidiyosa ilerleyen zamanlarda bok gibi bir ilişki hayatı demektir. deli gibi ilgi duyduğu insana bile teslim olmaya korkmak demektir, güvenmemektir. elinin tersiyle itmektir. tam anlamıyla sorunlu yetişmektir. zorlu biri olmaktır. sık sık "yalnız ölücem." demektir de.
her haliyle kötüdür. bizde ana candır, baba kandır. '' babasız hayat kanı çekilmiş bir bedendir '' tabir eder bir büyüğüm.
genelde sert olurlar. sürekli annelerinin senin baban yok öyle yapma senin baban yok laf ederler demelerinden . milletin dedikodularindan dolayi ya kimseyi takmazlar yada hep korkulu büyürler. kendilerinden bi 5 yas büyüklerle evlenmek isterler. cünkü kendilerini korumaktan biktiklari icin. her sorunu yalniz halletmekten biktiklari icin kendilerine olgun birisini isterler. yani sonuc olarak karsitarafda aradiklari babalaridir sonuc ama hep hüsran olur. her yedikleri kazigin faturasini babasikliklarina yazarlar. özleyince mezarina gitmek isterler. babasinin arkasindan is cevirenlerede bela okurlar. babasi olan arkadaslarini kiskanirlar. baska babalara bakip ic cekerler. hele bide abileri varsa boku yemisdir.
Kesinlikle çok zordur bir kız için, özellikle baba kavramını yaşabilecek başka bir figür yoksa ama burada bile hala kızlık gider,namus diyenleri ıslak odunla dövmek lazımdır.