bugün

Aşk kim birader insan bile değil alt tarafı bir duygu. Biz burda koca koca adamlar ağlıyoruz her allahın günü, biriniz de çıkıp ahmetin, mehmetin gözyaşları diye başlık açmıyorsunuz. Yazıklar olsun size. Aşkın da amına koyayım...
13-14 yaşlarımda ananem ben kuzenim karşı komşumuz Ayşe abla ve çetin abiye üst üste iki gün Filistinli zehranin gözleri diye bir sinema filmi izlemeye gitmiştik.

israilli bir komutan Kör olan oğluna dokuları uyumlu bir göz arıyor. Bunun içinde Filistin'deki ücra köşelerdeki okullara sağlık muayenesi diye gidip milletin gözünü dokularını vs inceletiyor.

Bizim annesi babası şehit dedesi ile yaşayan küçük kiz Zehra'nın gözleri uyumlu çıkıyor komutanın oğlunun gözlere.

Ondan sonra başlıyor ufacık bir köyün israil'e karşı ufacık bir kızın Gözlerini koruma mücadelesi.
Kamera iki de bir kızın gözyaşlarına zomluyordu

Yani sevgili yazarlar aşkım gözyaşlarının ta amına koyayim
tarkan'ın aacayipsin şarkısı her akla geldiğinde akla gelen şiir.

a acayipsin b acayipsin c hicbiri d hepsi... (senin mi)
Bugün çiçekçi sanıp girdiğim resim atölyesinden utanarak çıkarken, dükkan sahibi tarafından bana uzatılan bir dal çiçektir.
dördüncü kitabını çıkarmış olan seridir.(hamuş)
Üç seri halinde olan kitaplar bütünüdür.
- tebrizli Şems
- Mevlana
- kimya hatun
Mevlana'sız mevlana'yı, Şems'siz Şems'i anlama çabalaridir. Saçmadır tıpkı "Nietzsche ağladığında- irvin yalom" Nietzsche'siz Nietzsche gibi.
gökhan semiz otunun hıyarlığıdır.
ilk defa üç sene önce yurt müdüresinin elinde görüp ilgilendiğimi hatırlıyorum bugün aklıma geldi. sonra bir kaç yerde daha gördüm, belki yine elime alıp bıraktım sanırım. bu kış tekrardan elime aldım bir kitapçıda, almayı düşündüm sonra rafına geri koydum. sürekli gözüme takılmaya devam ettiler. en son bu ramazanda, yan iftar masasında bir hanımda gördüm kitabı. rica ettik aldık, baktım. önünde alan kişiye ait özel el yazmalı notlar vardı tam da bakamadım kitaba o yüzden. o gece rüya gördüm, bir köşeye çekildim bitirdim bütün kitabı. serinin hangisiydi hatırlamıyorum.

üç yıllık bir hikayemiz var neredeyse. baka baka bir hal olmuşum. şart olmuş alıp okumak demek ki.
sinan yağmur un içli ve hüzünlü romanıdır. Okunması tavsiye edilir.
Offf..
Üzülme bebeğim, sakın üzülme,
Olmadı işte ayrıldık..
Kızmadım sana kızamıyorum,
Yeterki sen üzülme,
Ben sana hiç kıyar mıyım?
Yani o kadar da hıyar mıyım?

Hıyar dedim de aklıma geldi.
Yeni sevgilinle aran nasıl?
O da beni benim seni çok sevdiğim gibi seviyor mu?

Arasıra görüşelim olur mu?
Misafir ol gel bana,
Yumurta kırayım sana,
Param pulum yok ama,
Borç yazdırırız bakkala..

Seni nasıl sevdiğim senin hiç şeyinde.. eee.. umurunda değil..
Hatırlar mısın bilmem?
O mahur beste çalar, müjganla biz fenalaşırdık..

Aa sahi geçen gün bekledim seni..
Saza niye gelmedin??
Seni bilmem ama ben acayip gaza geldim..
Sonra soda içtim, geçti..

Hatırlamalı,
Sevgiyle anmalı,
Unutmamalı,
incitmemeli,
Uçan memeli,
Kaçan memeli,
Tutan memeli,
Öbürüde gelmiş.."Hani bana hani bana" demiş..

Biliyorsun ne yapsam ayrılamam senden asla.
Hafife alma aşk vurur insana..
Birde yer vurur sonra..
Masa tenisi..
Bu kadar kolay sanma.
ilvanlim..

ilvanlim, ilvanlim, ilvanlim ammann aaa aamaaannn neyse..

Sen çok güzelsin..
A acayipsin
B acayipsin
C hiçbiri
D hepsi
Senin mi??

Hatırlar misin sazlar çalınırdu çamlıcanın bahçelerinde?
Benimde arabanın teyibini çalmışardı.
Şimdi de seni çaldılar benden..

Ve simdi içiyorum her gece,
Her gece başka bir işkembe,
Paça, kokoreç, kelle..
Gel beni kısmen yelle..

Ha unutmadan ebabil bir kuşsa
Saka daha kuştur..
Saka kuş olarak kalacaktır..
Kuştur,
Kuş olacaktır..
Kuştu..
Kuştunuz..
Kuştular..
Kuşarlar..

Şiirime burada son verirkene..
Bi dakka doktor bey geliyorumm
Şiirime burada son verirkene..
Seni çok sevdiğim söylemek istiyorum..
Bide yeni bi kedi aldım,
Oda çok seker..

Gidişim suskun olmuştu,
Ama dönüşüm muhteşem oldu..

Yaslı gittim şen geldim,
Aç koynunu ben geldim..
Şeytanda bir şey hariç bütün insani özellikler mevcuttur. Şeytan aşkı bilmez. Aşk şeytana verilmemiştir. Aşk Ademoğullarına verilmiştir. Şeytanın insanı kıskandığı çekemediği aşksızlığındandır... Şeytan aşktan yana bahtsızdır o kadar. Şeytanın sana secde etmemesinin sebebi seninle bu sırrı geçmek istemesiydi... Günah burada işlendi... Şeytan sınırı ihlal etti... Insanla birlikte, meleklerin kaldığı yerde, daha ileriye gitmek, yeniden huzura kavuşmak istedi... Belki insana bu yüzden secde etmedi... Ihtiraslı bir çılgın gibi... insanı kıskandığı için... Allah' a en yakın olabilmek için... Ama şeytan bilemedi aşksızlığından Allah' a kavuşamayacağını, insanı bundandır çekememesi yani aşktan mahrum kalmanın ezikliği şeytanın kaprisi.
yüreğimize akan, gözle görünmeyen yaşlardır.
sinan yağmurun muhteşem romanı.
müthiş biyografik roman. okurken insanı alıp götüren, mucizevi hikayeleriyle insanı cezbeden kitaptır. ayrıca mevlanayı kim mevlana yaptı o'nu bilmeyenlerin okuması şarttır.
(bkz: Aşkın Gözyaşları / Tebrizli Şems)
Sinan Yağmur'un kaçıncı baskı olduğunu bilmediğim çok okunan kitabı.
--spoiler--

yeter ki sen üzülme,
ben sana hiç kıyar mıyım?
yani o kadar da hıyar mıyım?
hıyar dedim de aklıma geldi,
yeni sevgilinle aran nasıl?

--spoiler--
(bkz: (#14624106))
Sinan Yağmur'a ait aslında satılmayacağı düşünülmüş olan ve tanınmamış bir yayınevi tarafından basılmış kitaptır Tebrizli Şems kitabı. Sonraları çokça satmıştır ve fiyatları da gayet uygundur. Aşk ve tasavvuf üzerine okunması tavsiye edilir bu kitapların.
yakın bi arkadaşımın tavsiyesi üzerine yeni başladığım, sinan yağmur'un 3 kitaplık serisi.
1. Tebrizli şems
2. Hz. Mevlana
3. Kimya Hatun

bitirdikten sonra ayrıca fikirlerimi entry maskesi altından sunacağım elbet.
zamanında ferda anıl yarkın'ın üzülme, nazan öncel'in aşk beklemez, muazzez abacı'nın umrumda değil, ahmet kaya'nın mahur ve saza niye gelmedin, tarkan'ın unutmamalı ve aacayipsin, yıldız tilbe'nin delikanlım, sümer ezgü'nün ilvanlım, çelik'in içiyorum her gece, uf er'in ebabil bir kuşur sözünden dönen puşttur, mfö'nün geldiler ve kadir tapucu'nun dönüşüm muhteşem olacak şarkılarını tiye alan ve sazlar çalınır çamlıca nın bahçelerinde şarkısıyla akdeniz marşına selam çakan grup vitamin şarkısı. hem güldürür, hem de düşündürür.
bir sinan yağmur kitabı;

''kötü bir şey yaptığında, insanların bunu öğreneceğinden korkuyorsan, o zaman kötülükte iyi bir şey vardır. iyi bir şey yaptığında insanların bilmesini istiyorsan, o zaman iyilikte kötü bir şey vardır.''
sinan yağmur tarafından hazırlanmış şems-i tebrizi hakkındaki biyografik romandır.

okumayanı dövdükleri elif şafağın aşk romanında konunun daha çok mevlana tarafından ele alınmasından mütevellit bir de şems gözünden merak edenler için güzel bir kitaptır. aşkı bir de şems gözünden anlamak isteyenler için ( her ne kadar ona göre aşk kitaplardan öğrenilmese de, kitaplara sığmayacak kadar bal kahrı olsa da) okunması gereken başarılı bir kitaptır. dili ve anlatımıyla işin ehli tarafından yazıldığı anlaşılmaktadır. şems gittiğinde mevlana'nın yaşadıklarının yanı sıra şems'in hayatına düşüncelerine ve aralarındaki mektuplaşmaya yer verilmiştir.

fakaat tebrizli şems hakkında bilgi sahibi olmayanlara, iyi tanımayanlara; gaddar, kindar, bir duasıyla insanları öldüren biri gibi anlaşılması işten bile değildir. dil ve anlatım hataları da bolca bulunmaktadır.

farklı bir bakış açısından bakmak isteyenler için güzel bir eserdir. spoiler vermezsek olmuyormuş diyolla:

--spoiler--
hüzün dalgası çarptıysa bir insanın yüreğine ya mevlasını özlemiştir ya da mevlası onu. mevla'yı özleyen gönül ya hüznü bekler ya da hüzündedir. bela, gam ve keder mevla'nın sevdiklerine gösterdiği kamçıdır. vurdukça kendine çeker. Hüzün ki, mevla'nın mevlana'mı özlem özlem içime dokuduğu kumaş

''şeytanda bir şey hariç bütün insani özellikler mevcuttur. şeytan aşkı bilmez. aşk şeytana verilmemiştir. şeytan insanı kıskandığı, çekemediği aşksızlığındandır.

--spoiler--

edit: jamall adlı yazarımızın dedğine göre serinin adı aşkın gözyaşlarıymış. bahsedilen şems tebrizi ile ilgili kitaptır.
"aşkın gözyaşları 1" ve "aşkın gözyaşları 2" adıyla Mevlana ve Tebrizli Şems konulu biyografik romanlardır. Yazarı Sinan Yağmur'dur. Biyografik roman olmaları bakımından dikkatimi çekmişlerdir. Ancak anlatım dili o kadar bozuk, anlatım hataları o kadar demotive edicidir ki okumakta zorluk çekmeme sebep olmuştur. Bundan dolayı mıdır bilmem, bu kitapları okumak zevk vermemiştir...
bir sinan yağmur romanıdır. bir bölümün başındaki söz insanı baya etkiler. " insanlar maşuk aramıyor, bencil duygularına köle arıyor. Köle buluyor ama aşkı bulamıyor. "
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar