bugün

ağa camii
aslında tanım girecektim ancak şiir o kadar güzel tanımlıyor ki gerek yok dedim.

nazım hikmet şiiridir.

havsalam almıyordu bu hazin hali önce
ah, ey zavallı cami, seni böyle görünce
dertli bir çocuk gibi imanıma bağlandım;
allahımın ismini daha çok candan andım.
ne kadar yabancısın böyle sokaklarda sen!
böyle sokaklarda ki, anası can verirken,
işıklı kahvelerde kendi öz evladı var...
böyle sokaklarda ki, çamurlu kaldırımlar,
en kirlenmiş bayrağın taşıyor gölgesini,
üstünde orospular yükseltiyor sesini.
burda bütün gözleri bir siyah el bağlıyor,
yalnız senin göğsünde büyük ruhun ağlıyor.
kendi elemim gibi anlıyorum ben bunu,
anlıyorum bu yerde azap çeken ruhunu
bu imansız muhitte öyle yalnızsın ki sen
bir teselli bulurdun ruhumu görebilsen!
ey bu caminin ruhu: bize mucize göster
mukaddes huzurunda el bağlamayan bu yer
bir gün harap olmazsa türkün kılıç kınıyla,
baştan başa tutuşsun göklerin yangınıyla!
adapazarı'nda bulunan bir cami.
rezalet çölü'*nün ortasında bir vahadır.
istiklal Caddesi'nde yer alan camii.. 1597 yılında ismail Ağa tarafından yaptırılır. Caminin duvar yazıları, Hattat ibrahim Altınbeşer'e ait. Çinileri yakın zamanlardaki onarımlarda değiştirilmiş. iç avluları yeşil-mavi Kütahya çinileriyle süslü.
istiklal caddesindeki tramvayın ihtiyari durağıdır.
bir zamanlar nazım hikmet'in de inançları olduğunu gösteren şiir.
beyoğlu camisi.
1594 yılında şeyhülharem hüseyin ağa tarafından yaptırılmıştır.
cami avlusundaki şadırvan mimar sinan eseridir.
orhan karaveli'nin tanıdığım nazım hikmet adlı kitabından :

bir çete kurmuştuk arkadaşlarla. hava kararınca, daha çok gayrimüslimlerin oturduğu cadde - i kebir (grand rue de péra / istiklal caddesi) ile civarında dağılır ve buradaki düşman bayraklarını, özellikle yunan bayraklarını utanmazca asıldıkları yerden indirir çöpe atardık.
bir keresinde beyoğlu'ndaki, tam da cadde üzerinde bulunan küçük ve sevimli ağa cami'nin tepesine kocaman bir yunan bayrağı çekilmiş olduğunu görünce deliye döndüm. çatıya tırmanıp bayrağı yırttım ama oradan geçen devriyeler tarafından az daha yakalanıyordum.
sayfa 73.

ardından o gecenin akşamı ağa cami şiirini yazmıştır.