bugün

kendisi ayaklı karizmadır.hayatı boyunca acımasızlığından ödün vermemiştir ve disipliniyle mükemmel bir katil olmuştur.ancak drizzt le tanışmasından sonra hayatını ve yaşam amacını düşünmeye başlamıştır drizzt ona hayat felsefesindeki yanlışları göstermştir adam etmiştir.
soğuk assassin.

2 elinde de birer silahla suratında hiçbir ifade olmadan fırtına gibi dövüşür. özünde hırslıdır. en iyi olmak ister. bu onda resmen hastalıklı bir kompleks halini almıştır.

tuzaklarla kaplı bir odaya girer, işini halleder, çıkarken tuzakları tekrar kurar, üstüne üstlük odanın sahibine, "tuzaklarınızdan biri bozuktu, çıkarken onu da tamir ettim" diye not bırakır.

hayvani bir dexteritysi vardır. jarlaxle bunun üzerine 1 dakika boyunca ufak hançerler yağdırmış (ki saniyede 10 hançer gibi bir hızla yapar bunu jarlaxle denilen kişilik), entreri de hepsini kılıcı ve hançeri ile karşılamıştır. hastadır. süper bir karakterdir.
r a salvatore nin drizztin bokunu çıkardığını anladığı ve "böyle gitmez kardeşim okunmucak artık" dediği vakitte kurtarıcısı olmuş human assasin. drizztten daha kusurlu ama o vakit insan olmasının yanında karizmasıyla kendine aşık eden karakterdir. sayesinde salvatore dotu kurtaracak, "yeter lan drizzt tanrı işte artık bişe çıkmaz burdan" demeye başlayan okurlarına yeniden okuma heyecanı kazandıracaktır. lakin entreri abimiz drizztin renkleri ters çevir halidir ve in lan lloth deme safhasına gelmiş drizzt yiğidimizi ha şöyle ol drowum durumuna getirmiştir.

çoğu yönden çok benzeşirler. misal entreri tüm vakti zamanını merhametini yok edip harbici bir assasine dönüşmek için adamıştır*. özellikle üstün savaş yeteneklerinin yanında zehir gibi zekası da vardır. dexteritysi haddinden fazla olup elindeki hedeler saygıdeğerdir. belirmeden geçemeyeceğim tüm bunlara rağmen oyum drizztedir, mor gözlü aslanımadır**. ayrıca entreri abimiz son zamanlarda Jarlaxlela takılıp beraber güzel bir ikili oluşturmaktadırlar. bi iki diyaloğunu da yazalım tam olsun:

--spoiler--

Jarlaxle: "Hazırlıksız yakalanmayacağız."
Entreri: "Neredeyse öldürdüğüm herkes buna benzer son sözler dile getirdi."
Jarlaxle: "O zaman bir kere daha benim yanımda olduğun için mutluyum"
Entreri: "Çoğunlukla bunu da söylediler."

Entreri: "Tüm ihtimallerde ki rolünü anladın mı?"
Dwahvel: "Sadece senin altını çizdiğin her ihtimalde"
Entreri: "O zaman tüm ihtimalleri anlamışsın"

Jarlaxle: "Her zaman için aklında bulunsun dostum, eğer inanıyorsan bir illüzyon seni öldürebilir."
Entreri: "Gerçeği ise inansan da inanmasan da öldürebilir."
--spoiler--
dnd dilinden konuşmak gerekirse; dexterity'si bir insan için aşmış seviyededir. bir eliyle rakibinin böğrünü deşerken diğeriyle patates soyabilir pekala kendisi.
articularis vertebrae diye okuduğum ve şaşılığımı bir kere daha kanıtladığım başlık olmuştur kendisi..hatta hemen müdahale edicektim çekimleri konusunda.. (bkz: sözlük açıkken ders çalışmaya çalışmak)
tanım: hayvan.

şimdi baştan söyleyeyim. bu adamı drizzt'den daha çok seviyorum ben. birkaç kez çarpıştı bu ikisi değil mi. hatırlayalım şimdi, neler oldu orada? ilkinde drizzt ejderha altında kalıyordu, bacağını kırdı falan filan. onu kim taşıdı o hengamede güvenli bir yere? artemis. çünkü o süper bir adam. hayatını kurtardı ulan, daha ne yapsın.

lağım karşılaşmalarında artemis hafiften yaşlanmaya başlamıştı. ilk kanı drizzt döktü, ayağında gümüş halhal da var tabii, seke seke tünelden çıkabiliyordu. hızlıydı çünkü.

daha sonra silent blade de en sağlam dövüşlerinden birisini yaşadılar. drizzt merhamete mi gelmişti, ne olmuştu hatırlamıyorum. ama artemis iyice yaşlanmıştı, hız kaybetmişti.

şimdi drizzt i bir kenarı bırakırsak, bu adamın calimport a gelişine hayran kalmıştım ben. önüne çıkmış bir tane lavuk, para istiyor artemisten. la sen kimsin? bıçak çekmiş bir de, denyo. çocuğa bir yüzlük attı, yoluna devam etti. paragrafların izin verdiği kadar karizmatikti.

sonra o drow büyücüyü öldürüşü. gözle görülemez bir biçimde böğrüne sokuşu o mücevherli hançeri. hatta şehrin denyo assassin inin tuzaklarla dolu evine girip, çıkarken tuzakları tekrar kurmuş idi. ikinciye geleceğini bilen denyo assassin tuzakları sağlamlaştırmış, yenilerini eklemişti. sonra ne oldu? bir gece eve girdi, karşısında artemis. yalarım arkadaş ben böyle adamı.

yanarım yanarım, o drizzt lavuğunun laflarını dinlediğine yanarım. hayatı boş imiş, herşey kavga değil imiş, bir sürü şey. ömründen ömür çaldı o düşünceler adamın. ki yaşlandıkça yavaşladı, yavaşladıkça drizzt tarafından ezilmeye başladı. drizzt charon s claw ı da almıştı artemisin elden ayaktan düştüğü vakitler.

ama ben her türlü artemis derim. drizzt kafasını falan karıştırdı ama, adam en iyi bildiği işi her türlü yapıyordu. hem de drizztten daha karizmaydı. bi kere drizzt büyülü eşya ile donatmıştı kendini. artemisin bir enerji emen hançeri vardı, o da drizzt e hiç girmedi zaten. sağlam adamdı drizzt de, yiğidi öldürürüm hakkını yemem. ama artemis in gelmesi ile birlikte ikinci planda olmaya mahkum kaldı o adam. araya ayyaş wulfgar ı falan soktu salvatore, ama yemediler. artemissiz kitap mı yazılır lan?!

en taşaklı adamların bile dizlerini titretirdi, bir bakışı ile dağları delerdi. hey gidinin entrerisi. özledim ulan. gidip gümüş damarlarını bulayım ben.

edit: kristal parçasına drizzt ve jarlaxle ile birlikte hükmedebilen üç adamdan biri olduğunu söylemeyi unutmuşum. üstelik onlar drow iken bu human idi. iradesini de yalarım.
kendisine birisini öldürmesi için ödeme yaparsanız o kişi o an ölmüştür. sadece henüz bunu bilmiyordur.
kitaplarda yaratılmış en iyi karakterlerden biridir.

bir kendisi bir de dirk pitt..
(bkz: road to mithril hall)
duygusuz davranması normaldir. duygusuz olduğu anlamına gelmez ama bu. taş kalbinin en derinlerine gömer sıkıntısını, sevgisini, nefretsini. öyle bir saklar ki onları; diğerlerini geç, kendisi bile bilemez. varlığını unutturur.

detaylı ve komplike planları vardır. ama günlük yaşar. yalnız kalmayı seçer. yanaşamazsın yanına çünkü tehlikelidir. takip edersen, izlendiğini bilir.

sessizdir. yardım kabul etmez, işlerini tek başına halleder. açıklama yapma gereği duymaz. sorgulatmaz kendisini.

küstahtır; soramazsın -neden diye- sorma cesaretinde bulunursan da cevap alamazsın, hançerini hissedersin aniden ürperip susarsın; soğuktur. ileri gitmiş olursun çünkü.

artemis entreri

karanlık gözlerindeki ironik gülümseme ölümcüldür sana bakarken!
drizzt do'urden'in merhameti sayesinde yaşamını sürdürebilen üstün yetenekli katildir. jarlaxle ile yakın arkadaşlardır.
--spoiler--
Jarlaxle: "Her zaman için aklında bulunsun dostum, eğer inanıyorsan bir illüzyon seni öldürebilir."

Entreri: "Gerçeği ise inansan da inanmasan da öldürebilir."
--spoiler--

--spoiler--
Jarlaxle: "Cezbetme öğrenilen bir sanattır."

Entreri: "Cinayet te öyle."
--spoiler--

--spoiler--
Jarlaxle: "Hazırlıksız yakalanmayacağız."

Entreri: "Neredeyse öldürdüğüm herkes buna benzer son sözler dile getirdi."
--spoiler--

--spoiler--
Jarlaxle: "O zaman bir kere daha benim yanımda olduğun için mutluyum"

Entreri: "Çoğunlukla bunu da söylediler."
--spoiler--

--spoiler--
Entreri: (Dwahvel'e) "Tüm ihtimallerdeki rolünü anladın mı?"

Dwahvel: "Sadece senin altını çizdiğin her ihtimalde"

Entreri: "O zaman tüm ihtimalleri anlamışsın seksi buçukluk"
--spoiler--
Drizzt'ten daha çekici bir karakterdir.

ilkokul çağında okuduğum kitapları düşünecek olursak unutulmuş diyarlar evreni içerisinde en dikkat çeken karakterdir.

Drizzt Do'Urden'i mi? Artemis'i mi okumak istersin? diye sorsalar düşünmeden Artemis derim.
fantastik edebiyat muhabbeti açılmışken bugün arkadaşlarla aklıma geldi bu adam. okuduğum birçok fantastik seri içerisinde, yaratılmış en karizma 2 karakterden biridir, diğeri de raistlin majere.

unutulmuş diyarlar serisinin en güçlü ve en yetenekli suikastçisidir. insan olmasına ve genç yaşına rağmen, karanlıkaltı'nda drow ırkının gördüğü en muazzam savaşçı olan zaknafein'in yetiştirdiği ve 70-80 yıllık tecrübesi olan drizzt ile denk dövüşebiliyor olması dahi kendisine daha çok hayran olmamı sağlıyor, ki üstüne drizzt'in dantrag'ı öldürdükten sonra ondan aldığı bileklikleri ayağına takarak seri hareket etmesini sağlayan eşyaları falan da var ama artemis ona rağmen denk dövüşüyor. bregan d'aerthe ve jarlaxle ile falan da takıldığı zamanlar cidden zirveleriydi unutulmuş diyarların.