bugün

cogunlugu flamanlardan olusan ve flamancasi Antwerpen olan belcika vilayeti.
(bkz: ibrahima yattara) *
kisin oldukca rüzgarli olabilen, insani yerinden kaldirip sehirdeki nehre aticak siddetli sert rüzgar enstantenelere tanik olan, güzel sokaklara sahip, sahilindeki uzun koyda rüzgar olsa dahi böle bi 5 kere gidip gelinerek üsünmeye ve savurucu rüzgara aldirmadan radiohead dinleyerek ruha huzur vererek bira icilesi hos belcika sehri.
belcikada bir sehir.
elmas isleme isiyle un yapmis bir sehirdir. ve yanlis hatirlamiyorsam belediye meclisinde turk uye(ler) var.
zamanında efsane olan undernete giriş yolu. /server antwerpen.be.eu.undernet.org
belçika'nın kuzeyinde ,flemenk bolgesinde bir elmas işleme,ve alışveriş merkezi şehiri.çok zengin.
en küçük boy elmasta bile 80 tane yüzey yapabilme teknolojisine sahip elmas işleme merkezi aynı zamanda.
fransızcası anvers olarak okunur.
kendinizi türkiye'deymiş gibi hissedebileceğiniz, belçika'nın hollanda'ya en yakın şehri.

bu şehrin sokakları aynen istanbul sokakları gibidir, hiçbir zaman temiz olmaz. akşama doğru sokakta klasik müzik çalan konservatuar öğrencileri görebilirsiniz. çok güzel bir sahil şeridi vardır, akşamları ayrı bir güzel olur.

istiklal caddesi gibi bir caddesi vardır, haftaiçi çok sakin olur. haftasonu ise çok kalabalık olur. görebileceğiniz neredeyse bütün binalar tarihi eserdir.
istiklal caddesi'nin minyatür bir versiyonu olan meir straat'ı içinde barındıran, belçika'nın küçük ve güzel şehirlerinden birisi.
hele ki kar ve yağmur yağdığı zamanlar, meir straatta dolaşmak, istanbul'a olan özleminizi bir nebze olsun dindirmenize yardımcı olur.

ayrıca; onze-lieve-vrouwekathedraal, het steen, zoo antwerpen gezip görülesi yerlerdir.
Zengin yahudilerin bol oldugu şehir. Elmas borsası da vardır bu güzel şehrin.
üç 'arrondissement'ten oluşur:

- Antwerp (merkez)
- Mechelen
- Turnhout
antwerp (anvers) 'arrondissement'inin yerleşim bölgeleri:

- Aartselaar
- Antwerpen (Antwerp) (merkez)
- Boechout
- Boom
- Borsbeek
- Brasschaat
- Brecht
- Edegem
- Essen
- Hemiksem
- Hove
- Kalmthout
- Kapellen
- Kontich
- Lint
- Malle
- Mortsel
- Niel
- Ranst
- Rumst
- Schelle
- Schilde
- Schoten
- Stabroek
- Wijnegem
- Wommelgem
- Wuustwezel
- Zandhoven
- Zoersel
- Zwijndrecht
(bkz: hele hele hele hele antwerpli)
ikinci dünya savaşından sonra gazi antwerp olarak bilinen şehir. *
antep ile sadece isim benzerliği olduğu görülen.
dünyanın en büyük 4. ve avrupanın en büyük 2. limanına sahip belçika şehri.
- zara mağazasındaki müşterilerin dörtte üçü türktü
- amsterdamda ki kadar olmasa da bi red light ta bunlarda var.
- bizde yanyana cadde boyunca kuyumcu olur ya , hah bunlarda elmas dükkanları...
- şehirde sürekli ring atan bi metrosu var, bileti metro içerisinden de alabiliyorsunuz. dışarıdaki makinelere göre biraz pahalı oluyor ama.
- taksileri ucuz. şehrin bir ucundan diğerine 15 euro falan tutuyor.
- knoxx diğe nehrin kıyısında hangardan bozma bir clubleri var. ortam ve müzikler güzel. biz japonyanın ejdarha yılına girişini kutladık orda.. çok yakuza vardı ama eminim normal bir günde tatminkar bir mekan.
- perşembeleri öğrenci günleri. gece mekanlarda alabildiğine öğrenci var.
- merkez tren istasyonu oldukça güzel. tarihi dokusu göz alıcı. istasyon ortası flah mob için ideal.
- hayvanat bahçesi hemen istasyonun arkasında , 50 metre ileride de akvaryum müzesi var.
- düvel diye bir biRaları var. sakın içmeden gelmeyin. krema gibi köpüğü var.
- tren istasyonunun karşısındaki meydanda endonozya mutfağından tutunda, kuala lumpur mutfağına kadar bir çok restoran var. mexican da t-bon yiyin. yanına muhakkak mantar sos isteyin
- striptiz klüpleri falan var. şimdi ayrıntı vermiyim. ama cin tonic 8 euro.
- ayak masajı yaptırmadan gelmeyin. bunun için istasyon etrafında bir çok yer var.
- bu tarihte buz gibi. fuar için gitmiyorsanız bence biRkez daha düşünün.
Antwerp içinde büyük bir limanı barındırdan ve limana giderlen 3 farklı pilot değişimi yapılan bir kanalı olan hatta limanın bazı bölümleri için panama benzeri (bkz: Panama Kanalı)havuz sistemi olan güzelim bir Belçika şehridir. Red light district çakması bir oluşumu da vardır. (bkz: red light district). Tünel şeklinde güzel bir girişi olan sevimli bir şehirdir.
tren istasyonunun hemen yanıbaşında bir yahudi mahallesine evsahipliği yapar. eski şaşasını yitirmiş bu arkadaşlar, şehirden izole, inbred bir yaşam formu sürdürürler.

şehir çok güzeldir, görmeye değerdir.

şehrin adı el-fırlatmak** anlamına gelir. merkezde koca bir el heykeli vardır.

Scheldt River şehri ikiye böler: göçmenlerin yaşadığı fakir bölge ve merkezi bünyesinde barındıran zengin bölge.
bu nehirin altından iki tarafı birbirine bağlayan, yaya-bisikletli kullanımına açık, uzunca bir tünel geçer.

dümdüz bir şehirdir. bisiklet kullanan sayısı, ghent' teki kadar olmasa da bir hayli yüksektir.
(bkz: antwerp fıstığı)
erasmus için bugün geldiğim ve bilenler tarafından bütün gün gezdirildiğim şehir. çözmesi çok zor olmayacak gibi, düzenli bir avrupa şehri. çok pis bilgiler edinirsem şayet bu başlığı da uçururum.
Rome medieval total war da imgiltere ile fethedip bu ne amk boyle sehirmi var hemde tam hollanda ile belcikanin olmasi gereken konumda adini amsterdam olarak degistirdigim sehirdir vay be daha dun yaptim hemen bu sehirle ilgili baslik acilmis cok etkilendim sozluk.
sanki uzun süre yaşamak zorunda kalınsa can sıkıntısından ölünebilir izlenimi veren belçika kenti.
burada bir tren garı vardır 5 katlı mı neydi her kata trenler yanaşırdı böyle bi acayip hafif korkunç. film gibi.
bira satan dükkanlarında yüzlerce farklı marka model şekil aromalı bira vardır.
Nedense ismini her duyduğumda aklıma Antep fıstığını getiren şehirdir.
Medieval 2 de alması zor bir şehir. Aldiktan sonra da para basar.