insana verdiği mutluluğun yanısıra, işyerinden eve nasıl gideceğiniz düşüncesini de aklınıza sokuyor. Evet, sebepsiz bir mutluluk kapladı içimi, dışardaki homeless köpekler gibi karın içerisinde fingirdeşmek istiyorum. *

(bkz: kar yağdığına sevinmek)
(bkz: gönülsüz yağan kar)
(bkz: melankolinin efendisi)
kar yağmasına hasret kalan ankaralının özlemini dindirmiştir.
http://www.youtube.com/watch?v=R7m5kU9Mpfs yılmaz erdoğanın şiiri ile birlikte seyiri dah güzeldir...
(bkz: homeless köpek ile sokak köpeği arasındaki farklar)
kar yağdı bu gece ankaraya

bu gece kar yağıyordu şehre ben otobüse koştururken…

ankara’nın betondan silüetine, ruhsuz griliğine, somurtgan suratına en çok yakışan şeydi kar. beyaz beyaz noktalar dökülüyordu gökten. sokak lambaları cılız sarartılarıyla tanıklık ediyordu bu şölene. gökten masumiyet yağıyordu.

hayatınızda duyabileceğiniz en sessiz şarkı çalıyordu yukarıda bir yerlerde ve herkesin hoşuna gidiyordu. çünkü o sessiz şarkıda kim ne isterse onu dinliyordu.

kar yağıyordu şehre. gri beyaza dönüyordu. kirli sokaklar temizleniyor, kirli işler unutuluyordu. insanlar bile “insanlaşıyordu” giderek. gece daha fazla aydınlanıyordu. sabahın berraklığı geceden vurmuştu kaldırımlara. her taraf ışıl ışıl parlıyordu. camındaki buğuyu silip izleyenlerin dudaklarında hafif bir tebessüm oldu her kristal tanesi.

kar yağıyordu şehre… hüzünler depreşiyordu derinlerde. kalplerde ince sızlamalar oluyordu yer yer, sonra susuyordu yukarıdan gelen şarkının sessizliği. karın parlaklığına bakan insanlar, kendi dertlerini görmeye başlıyordu yavaş yavaş. anılar ağlıyordu kuytu köşelerde sessiz. kar tanelerinin süzülürken çıkardığı ıslık sesine eşlik ediyordu hıçkırıkları.

kar yağıyordu şehre. sokaklarda havuçsuz kardan adamlar boylu boyunca uzanıyordu en yavan haliyle. yarına hazırlık yapıyordu çocuklar. kar kalınlığı yer yer kızak kaymak için elverişli oluyordu yüksek kesimlerde. validen gelecek oyun müsaadesine müsait hale geliyordu zemin. geceden hazırlıklar yapılıyordu çocuklar, ertesi günün acı verecek tecrübelerine. kıçının ya da kafasının üstüne çakılmaya hevesli afacanlar, yokuşlardan aşağı su döküyordu. sabah olunca giyeceği ayakkabının hesabını yapıyordu bir taraftan. okul için alınmıştı o ayakkabılar ama çok da güzel kayıyordu.

şehre kar yağıyordu hala… eski günleri yad edenler oluyordu kalorifer peteklerinin kıyısında. kestaneden gelen patlama sesleri kulaklarda peydah oluyordu yıllar sonra. elini uzatıyordu peteğe amcalar, sobanın samimi sıcaklığını arıyordu. kömür kokusu yoktu artık odalarda, güğümler kaynamıyordu artık. bu yüzden hava kuruyordu. hastalıklar çoğalıyordu bu yüzden. teyzelerin ayakları daha çok üşüyordu.

kar yağıyordu durmadan, umursamadan titreyen köpekleri… sokaklarda yalnızlık dışında kimsecikler dolaşmıyordu. arabaların üstü dört parmak kar olmuştu neredeyse. birileri hala gökyüzünü dinliyordu. kendi şarkısı içinde yankılanırken, kendisi gibi yukarı bakıp düşünen uzaktaki sevgilisini hayal ediyordu.

kar yağıyordu ana arterlerdeki tuzlama çalışmaları devam ederken. yollar kapanmasın diye gece harıl harıl uğraşıyordu birileri. belediyeler alarma geçti saat 3:30 sularında. çankaya’dan aşağı kaymakta olan araçlar, park halindeki diğer araçlarla haşır neşir oluyordu. dikmen istikametine gidecek olanlar ikişer kere düşünüyordu.

şehre bir yıl aradan sonra yeniden kar yağıyordu. kartopu yaptım otobüs gelmeden. elim üşüdü. duraktaki tabelaya fırlattım kartopumu. içim sıcacık oldu

28 aralık 2008 pazar, 02:03

serdarsl06
şu dakika itibariyle gerçekleşen durumdur. resmen tipi...

bu kadar kar yağarken kar delisi 8 yaşındaki yeğenimi evde tutmaya çalışmak; Tecavüzcü coşkunun ormanda yalnız bir kız görüp yanından geçmesini beklemek gibi bişey...
ikliminden dolayı olağan durumdur. ama bu yıl fazla oldu o ayrı.
görüntüsünü çok güzel yapan durum. kahverengiden iyidir beyaz.
evinizin manzarasını daha da güzel bir hale getirir. sıcacık çayınızı da elinize alıp dakikalarca ayrılamazsınız camın önünden.
gene mi ulan diye çılgına döndürür insanı.
kardan adama döndürmüştür beni paltonun üzerinde biriken kar kütleleri yüzünden.
şiddetin artması nedeniyle arkadaşlarla buluşamamaya sebep olan kardır.
bir aydır nerdeyse hergün olmaktadır.Eğer böyle devam ederse evde sosyallesmek zorunda kalan halkımızın nüfusu 9 ay 10 gün sonra 1,5 milyar nüfuslu Çin'i geçebilir o kötü...
sıkan hadise. (bkz: god hates us all)
CAN SIKICI OLSA DA GÖZE HOŞ GELEN DURUM.
kar çok bozdu önünü alamadık.
mandalina göğüslü çankaya kızlarını mutlu etmiştir. kalın giyinip kamufle edecekler kendilerini köftehorlar.
gelinlik bir kız gibi bahara hazırlık yapıyor.
elinde kılıflı iphone 3 bulunan çankaya kızlarını fotoğraf için bir kez daha sokağa döken hadise.
arkadaşlarla buluşma planını yine ve yeniden iptal eden karın yağmasıdır.
egede bol güneşli bir gün olması kadar olağandır.
her sene yaşanan olaydır, garip olan ankaraya kar yağmamasıdır.
ne bahar hazırlığı efendim, şeyimiz donuyor afedersiniz.
elim sikimde beklediğim olaydır. kaleye çıkılıp dumanlı ve puslu ankarayı elde scigara ile izlemenin verdiği hazzı master cardın satın alamayacağı şeyler bile veremez. kar yağsa da ankaraya gitsek.
iş seyehati için geldiğim başkentimize bu sabah böyle uyandık.

görsel
An-kar-a böyle çok güzelsin..
Şairler doluşur şimdi. "ne de yakışırdı kar sana" diye story atıp, kahveyle poz verecekler.
Pusuda bekliyor sanki ibneler.