age of empires

microsoftun en güzel oyunudur kendisi. Savaştan savaşa koşarken bire bir yaşarsınız oyunu. kimi zaman paladin olursunuz kimi zaman knıght. oyun sonunda anlarsınız ki asıl savaşmanız gereken boyun ağrılarınız ve bulanan gözlerinizdir.

hemen koyun ve odun kesmeye baslamaniz lazim, oyle tas devrinde falan kaliyorsunuz yoksa.

Yiyecek odun altın ve taş olan 4 kaynağın en iyi şekilde dengelenmesi ve askerlerin arasında hep taş kağıt makas döngüsünün ve mekanın birebir bulunduğu en sevdiğim Rts oyunu..

(bkz: uludağ sözlük age of empıres zırvesi)

serideki en iyi oyun kesinlikle 'age of empires 2 the conquerors' dur. halk arasında adı 'eyc of' dur *. oynadığım en güzel oyun olmakla beraber şu sıralar yine bu oyunu fazlacana oynamaya başladım.orta okulda hayatıma giren bu oyun beni gerçekten çok eğlendirmiştir, haz vermiştir.
oyunda ki en iyi ırkların birkaçını kendimce sıralamak isterim.
saracens
spanish
turks
mayans
franks
bu sıralamayı tamamen askerlerinin kalitesine göre derecelendirdim. sonuçta bunları iyi kullanmak, bunları üretecek ekonomiye ihtiyacınız var. özellikle paladin ve saracens kale adamı olan mameluke çok pahalıdır. bunları yapmak saglam ekonomi ister.paladin yapan kazanır derler. paladinli ülke isterler. çözümünün halberdiar oldugunu da herkes bilir.halberdiarın çöüzmünün de champion oldugunu herkes bilir. ama bunları iyi kullanabilmek sizi iyi oyuncu yapar.
britons,mongols,chinese gibi okçu ülkeleri hiç sevmezdim etkisiz sanırdım. ama oynadıgım son oyunları hep bu ülkelerle kazandım.gerçekten melee savaş yapan askerler arkasından böle pierce atacklı askerler çok etkili.100 e yakın chinese kale adamı olan choo-ko-no ile sayısız paladin ve benzeri kesdim.
oyunda eagle warriorlar hızlarıyla bir ayrıcalık olurken, mele atacklı diğer askerler arasında samurai(japanese), jaguar warrior(aztec), teutonic knight(teuton) kapışırlar, zor yenişirler,diğer meleleri çok fena haşat ederler.

yılların efsane strateji oyunlarından biri. türlü taktikler dolaşır oynayanların arasında, muhabbet açılınca her kafadan farklı bir ses çıkar. çok orjinal taktikler de görülüyor, çok klişeleşmiş olanlar da.

ama işler takım oyunlarında çok değişiyor, ve hangi ırkın ne yönden iyi olduğundan çok kimlerin elindekini iyi değerlendirebildiğine bakıyor. 4v4 oyunda bir takıma aztec ve spanish bile verseniz adamlar hödükse* oyunu kaybedebilirler çok alakasız görünen takımlara karşı bile.

--spoiler--
bilmeyenler için hatırlatayım, aztec ve spanish ırklarının takım bonusu tamamıyla ekonomiyi tavan yaptıracak iki bonustur. aztecler reliclerden, ispanyollar da marketlerdeki trade cart ve limanlardaki trade cog'lardan %33 daha fazla gelir elde ederler. tabii tüm takım bundan yararlandığı için paraya para demezsiniz ve yığarsınız ne varsa.
--spoiler--

paladin sapıklığına genelde halberdier ve camel ile karşılık verilir, ama farklı taktikler de mevcuttur. şahsen favorim hunlardır, hızlıca büyüyüp yayılması ve atlılarla çabucak baskın yapabilmesi/kaçabilmesi nedeniyle tercihimdir. en kısa sürede castle age'e geçip bol miktarda odun,yiyecek,tarla ve ahır ile seri şekilde light cavalry sıçabilir, rakibi hazırlıksız veya az hazırlıklı yakalayabilrisiniz. buna benzer olarak paladin beklemeden 5-10 knight ile de dalıp işçileri katledebilir ve uzun vadede rakibi kitleyebilirsiniz.

castle age'e geçer geçmez çatır çatır şehir merkezi kurmak* relicleri her şartta toplamak gerekir, eğer beşini de alırsanız saniyede 5 altın kazanırsınız. bu da dakikada 300 altın eder, ki hiç de azımsanacak bir sayı değildir.

daha konuşulabilecek çok şey var ama buralara yazmak çok zor. kısacası oynamak ve tadını çıkarmak gerekir, özellikle de arkadaşlarla.

bir microsoft games klasiği.

bu oyunun yıllara direnebilmesinin en önemli sebebi ise oynanabilirligi ve her ırkın askerinin dengeli oluşudur. hemen hemen tüm ünitelerin bir anti ünitesi vardır ve genelde pahalı ünitelerin antisi ucuz ve capulcu fonksiyonel ünitelerdir.

örn/ okçu - skirmisher , paladin - halberdier gibi...

bundan sebep, oyunun basında darbe almış bir oyuncu haritanın ucra köselerine işçi kacırarak pes etmeden diğer oyuncuya direnebilir. hatta biraz şansı varsa oyunu bile kazanabilir.

bu sebepten pahalı asker büyük bir güç anlamına gelmez. özellikle de defansı düşük pahalı asker ise.

(bkz: mameluke)

çünkü defansı düşük pahalı askerler her türlü range atak asker ile fayda/maliyet oranınca tokatlanırlar.

lakin belli sayının üzerinde paladin ciddi bir güçtür. zira iyi savunma kasamamış bir ülke için zibilyon tane halberdier bile fayda etmeyecektir. çünkü paladin atlı bir ünitedir ve suratlidir. kullanan kişi ebleh degilse ve ciddi bir zarar vermeyecekse, hiçbir şekilde halberdierlerin üzerine sürmez bunları.

oyunda oyuncuların en buyuk hatalarından birisi range unitelerin üzerine surulen atlı ya da piyade birliklerin yarı yoldan geri çekilmesi işidir. buradan yetkililere seslenmek istiyorum:

canım kardeşlerim! bu askerler savaşsın diye ordalar. "tamam tohumuna para saydım aq" dediginizi duyar gibiyim. ama yarı yoldan piyade birliklerini cektiniz mi daha kötü. yarısı hiç savaşmadan telef oluyor. en azından range birlikleri dururken yakaladıysanız hiç acımayın salıverin. yeter ki aynı ordu kısa zamanda birikebilsin.

bak birikmek dedim de aklıma geldi... bak kardesim! bu oyun bir kere ordu kurasın diye oynanmıyor. askerler savaşmak için basılır. dosta guven, düşmana korku versin diye degil! bu arada asker basmak kelimesi bu oyun için kalıplaşmış bir kelimedir. üretmek manasında kullanılagelmiştir. savaşan askerin kısa bir surede yerine yenisini getiren ve surekli bir savas içerisinde kullanan; yani ekonomik döngüsünü tüm kaynaklarınca esdeger düzeye yakın bir ölcüde tüketip askere dönüştürebilen kişi oyunu kazanır.

bu arada... mongols candır !

her ne kadar multiplayer deathmatch oynanması pek görünen birşey değilse de, olur da böyle bir şeye denk gelirseniz goth alınarak, 5 dakikada 200 kişiyi tamamlayarak rakibi yıkabilirsiniz.
ama dediğim gibi genelde deathmatch oynanmaz ve özel askerlerin barakalardan çıkması, süper hızlı ve süper ucuz çıkması haricinde hiç bir ekonomik özelliği bulunmayan goth'lar baya etkisiz kalır.
ben maya seçerdim, ama saracen de iyidir. moğol oynamak zordur ama beceren iyi oynar.

köylülerin ezildiği, dünya düzeni gibi bi oyun.düşünsenize, ameleler var oyunda* ve her şey bu üç beş adama yaptırılıyor. ameleleri it gibi çalıştırıp duruyoruz, ne bir tatil ne de bir ikramiye. koş amele odun kes, yok efendim tarla sür, hadi git şimdi şantiyeye, bu ne yaa? bir de aldıkları para da para olsa: 50 food; karın tokluğuna çalışıyorlar valla. ve şayet ordu büyük bir sefere gidecekse askerlere yer açmak için idam ediliyorlar bu ameleler, neymiş, paladin yapacakmış da population limit olmuş, çok amelesi varmış, biraz eksilse ne olurmuş? sana göre bi şey olmaz tabii, peki sen o amelenin evinde bekleyenlerini düşündün mü hiç? onu bırak hiç mi anısı yok şu adamcağızın senin üzerinde? paladin yaptığın çiftliği tek başına inşa etmişti o, haberin var mı? heay gidi heay, dünyanın kaderi herhalde bu; güçsüz olanı ezmek, sömürmek. hadi filleri koşsana işe, yoook! niye? e onlar fiil. yaaa, onlar güçlü diye kayırıyorsun di mi, adamlar hem yer kaplıyor, hem boş boş bekliyor hem de deli gibi para yiyiyorlar, ama sen yine de onun tarafını tut, hiç nasibini alamamışsınki "köylü milletin efendisidir" lafından. bırak hocam bırak, son söz emekçi amelenindir

en hoş olanı the conquerors versiyonudur.

igzone un kapanmasıyla birlikte voobly de oynanmaya devam edilen oyun.

ayrıca amma atıp tutuyorlar en güçlü ırk diye, en zayıf ırk diye, oysa yok öyle birşey, her ırkın üstün yada zayıf olduğu bir tarafı mutlaka var.

saracens atlıları alır filleri alır
bizans saracensleri alır
gothsler okçuları darma duman eder
kore arabaları okcuları darma duman eder
okcular saracenslerı darma duman eder
saracensler kore arabalarını darma duman eder
astekler zayıftır ama ıspanyolları bıcer

CBA
CBF
URUK HAI TD
RAMBIT TD
SMOOSH

en iyi haritalarıdır.

arkadaşlarla oynandığında dünyayı unutturabilecek bir strateji oyunu.

1999 yılında ilk bilgisayarımı aldığımda delta force demosuyla beraber demosunu oynadığım oyundur. gayet güzeldir. tabi o zamanlar bu işlerden pek anlamadığımdan mest olmuşumdur.stratejik düşünmenize yarar. ama çok uzun zaman alması, bu sebeple sizi ve bilgisayarı yorması en büyük dezavantajı.

küçükken 2 arkadaşımla birlikte ailemden zar zor izin alarak internet cafelerde saatlerimi harcadığım oyun.

bir bilgisayar oyunu.

ayrıca babamın afyonudur. ben doğduğumdan beri her akşam bu oyunu oynamaktadır.

age of empires serisinin ilk oyunudur. oynananışı direkt olarak etkileyen bazı hatalar ve eksikliklere rağmen hayranlıkla oynadığım bir oyun idi vakt-i zamanında, ki hala da oynarım ara sıra. nüfus sınırlamasının 50'de olması fazla asker çıkaramamanıza neden olsa da oyunda şöyle bir hata vardır: oyunda starcraft'taki gibi binadan birimi çıkarmak için tıkladığınız an nüfus sayısında artış olmuyor, yani nüfus 49/50 iken normalde bir birim çıkarabilmeniz gerekir fakat bir birime tıkladıktan sonra o birim çıkana kadar diğer binalardan birim çıkarmaya da basabiliyorsunuz, sonuç olaraksa 50'den fazla birime sahip oluyorsunuz. ikinci oyunda da nüfus birim çıkınca artsa da bu hata yoktur.

ayrıca, tüm gün oynamamla birlikte gözlerimde ağrılara, sulanmalara yol açan bu oyun en sonunda beni geçici olarak önümü net göremeyecek düzeye getirerek hemen hastaneye gidip yapılan muayene ardından gözlük almama neden olmuştur ve bir süreliğine sırf bu oyun yüzünden gözlük kullanmışlığım vardır. starcraft ile birlikte bir efsanedir. sonrasından gelen serinin devam oyunlarında ise ikinci oyunun genişleme paketi olan "age of empires 2 the conquerors" en başarılısıdır kanımca.

age of empires 2 de araba şifresi ile 20 arabalık ordu kurulup geri kalanla uğraşmadan kazanabileceğiniz strateji oyunu.

En güzel haritasının gold rush, en iyi ırkların türkler, ispanyollar, bizanslılar ve persler olduğunu düşündüğüm, herşeye sıfırdan başlayıp geliştiğinizde çok daha fazla keyif veren oyundur. Strateji oyuncularının kariyerlerinin başlangıç noktasıdır, zira bunu oynayıp hakkını veren diğer oyunlara terfi eder.

son zamanlarda bazı insanların sürekli yaşadıklarını sandıkları dünya.

yok efendim israil'e saldırıp 3 saatte alacakmışız, yok iran israil'e dalıp 3. dünya savaşını çıkaracakmış.

savaş dediğin 30-40 asker çıkarıp biraz odun biraz altın yapıp yürüyün aslanlarım diyerek olmuyor gençler.

ilk oynamaya başladığım zamanlarda, uzun uzun şehir ve bölge planlama yaparken saldırıya uğrayıp, sürekli kaybettiğim oyun.

Ensemble Studios tarafından çıkarılıp geliştirilen oyuna Bill amca* başlangıçta sobada pişirilmiş mumbar tadında bakmış ise de 12 yılda sadece üç oyun* çıkarınca köylü gören masum ufo kılığında ziyaret ederek tüm personeli basur ettiği rivayet edile.

how do you turn this on * *

efendim çok sade ve bağımlılık yapan bir oyundur.

kuzeni için (bkz: medieval total war)

bir başlarsan saatlerce kıçını koltuktan kaldıramayacağınız bir oyundur.
fevkaladenin fevkinde bir oyundur üzerinden yıllar geçmesine rağmen.
multiplayer oynamanın verdiği duygu bütünlüğü paha biçilemez.
en büyük yıkımı planlarken elinizin titremesi soğuktan parmaklarınızın uyuşması heyecandan avuç içlerinizin soğuk terlemesi vazgeçilemez.

bir dönem fazlasıyla zamanımı alan en güzel* strateji oyunudur..
hele multi olarak oynamanın zevkinden hiç bahsetmiyorum bile..