bugün

akp nin ve cemaatin emrinde olan cumhurbaşkanıdır.
ne zaman görsem lan 30 yaşında üniversitede doktor olan bir adam 15 yaşında bir çocukla nasıl evlenir sorusunu aklıma getirdiğim hede hödö. adamın yüzüne baktıkça ben utanıyorum. yok cahil adam da değil üniversitede doktor adam.

Hadi cinselliğini tatmin ettin sorun etmedin, rahatsız da olmadın sonuçta çocukluk boyunca abdullahın ne gibi travmalar geçirdiğini, gençlik yıllarında kadınlarla nasıl sorunlar geçirdiğini bilmiyorum vardır bir arka planı.

iyi de evlilik sadece Cinsellik değil ki, yani en azından insanların evliliği sadece cinsellik değil. 30 yaşında doktor bir adam 15 yaşında bir çocukla,eve geldiğinde ne konuşur, ne paylaşır, bu adamın evdeki kadına bakışı nasıldır, Evde erken yaşta evlendirilmesinden ötürü travma geçirmiş bir çocuk, 30 yaşında abdullah, açar tvyi izler çocuk da herhalde çay falan getirir sonra bir köşede sinmiş bir şekilde oturur yaşı da ilerledikçe bugün gördüğümüz suratındaki o arkasında ne kadar fazla travmatik duyguların olduğu herhalinden belli olan o garip gülüşü ortaya çıkartır.

valla garip, bu adamın siyasal islamcı olmasından çok Türkiye Cumhuriyetinin başında 30 yaşındayken ve sosyo kültürel olarak üst seviyede olmasına rağmen 15 yaşında bir çocukla evlenebilen biri, kadına bu şekilde bakabilen birinin (işin bilimiyle uğraşanlar Patolojik vaka olarak kabul edebilir mi bilemem) olması koymaktadır.
(bkz: abd ullah gül)
işgalci cumhurbaşkanı.

kendileri çankaya köşkü'nü tadilata sokup dışişleri bakanlığı konutunda ikamet etmekteydi. bahanesi tadilat idi. ancak tadilatın bitimine az bir süre kala, görev süresi bitinceye kadar dışişleri konutunda ikamet etmeye devam edeceğini açıkladı. bu durumda da mevcut dışişleri bakanı açıkta kaldı.

adam gibi adam olduğu ileri sürülen işgalci tosuncuk dışişleri bakanlığı konutunu boşaltmadığından dolayı mevcut dışişleri bakanına aylık 20.000 $ kirası olan bir villa tahsis edildi.

demem o ki necip milletim;

çalışırken kıçımızdan akan terlerin karşılığı olarak verdiğimiz vergilerle devletimizin başındaki deri koltuk eskiticilerine konut tahsis etmemiz yetmiyormuş gibi, bir de ekstradan kiralık ev ayarlıyoruz en safiyane halimizle.

"cumhur"u kendisine adam gibi adam diye sesleniyorsa, bu işgalcinin başkanları olmasında hiçbir mahsur göremiyorum netekim.
bir çeşit emir cümlesi. mutlu ol! bu bir emirdir gibi...
Cumhurbaşkanlık makamını hükümetin onay merkezi haline getirmiş devlet görevlisi. Tarafsız olamadığı için, bir devlette olması gereken dengelerin bozulmasına katkı sunmuştur.
başkomutan
ne kadar çekemeyenler olsada adamın kralıdır kendisi.
1991 yilinda bir ingiliz gazetesine verdigi demecte, türkiye cumhuriyetinin sonunun geldigini söyleyen simdiki cumhurbaskani. sadece türkiye de görülen olaylar
türkiye'nin avrupa birliği'ne hiç bir zaman alınmayacağını kendisi söyleyen cumhurbaşkanı.
http://www.facebook.com/h...=1152233575608&ref=nf
tayyip erdoğan'ın resmi noteridir.
yirmi sene sonra amerikan ajani olduğu bilinecek bir zat.(tansu çiller bilindi gibi)
tanıdığım en iyi ingilizce konuşan bıyıklı.
http://w9.gazetevatan.com...l_katkisi/252961/1/Gundem

önümüzdeki 21 martta tv ye çıkıp newroz u kutlamazsa top olayım!
Turkiye'nin Cumhurbaskani.
tayyip'in atadığı cumhurbaşkanı.
akp nin cumhurbaşkanı.
her makam gibi gelip gecici bir makam olan, cumhurbaskanligi makamina sahip kisidir. o makam, cumhurbaskanligi koltugunu zorla alan kenan evren' e bile kalmamistir, ki gul' e mi kalacak?

ayrica bazi durumlardan anliyoruz ki; bunlarin sadece makyajlari degisiyor, soylemleri ve yandaslarinin soylemleri hic bir zaman degismiyor. misal seve seve degilse sike sike imis. bugun done done kufrettikleri, biz ondan degiliz dedikleri erbakan da 'kanli mi olacak, kansiz mi olacak?' diyordu.
bana ve ozellikle ataturk' e yakismadigi icin bu insanciklara sike sike ataturk' e saygi duyacaksiniz demiyorum. cunku ataturk' un sizin sikilmis sayginiza ihtiyaci yok. bu da boyle biline!

ha birilerinin benim sikilmis saygima ihtiyaci varsa cok bekler. ne saygima tecavuz ettiririm ne de dusuncelerime.
"faşizmin tanımını yap" desen "kem, küm" edecek adamların sahip çıktığı türkiye cumhuriyeti cumhurbaşkanı sıfatına sahip kişi.

ben kendisini "cumhurbaşkanım" olarak görmüyorum şahsen. referandumda da "hayır" oyu verdim demokratik hakkım olarak. -referandum konusuna da ideolojik olarak değil, altyapısı hazırlanmaksızın yangından mal kaçırır gibi bir eylemin, parlamenter sistemin altına dinamit koyan bir eylem olduğu için hayır dedim açıkça belirteyim. isteyene uzun uzun anlatabilirim de aynı mevzuyu.-

velhasıl, ben "benim cumhurbaşkanım değil" deyince "faşist" oluyorum, taban tabana zıt şekilde "bu adam cumhurbaşkanıdır, kabul edecekseniz, seve seve etmezseniz, s.ke s.ke edeceksiniz" diyenler ise faşizm karşıtı yılmaz demokrat.

lan ben faşistsem, sen faşistin ağa babasısın düdük.
bir sosyalist olarak attığı sayısız olumlu adımı sonuna kadar desteklediğim liberal cumhurbaşkanı. cumhurbaşkanlığı makamına gelmeden bir yargı mensubu iken insan hakları ile ilgili ders verip cumhurbaşkanı olunca askere alınmış gibi resmi söylem lakırdıları eden "hukukçu" bir fırdöndü olmadığı için kendisine bayağı bir çamur atılmakta faşist gundikler tarafından.

abdullah gul rolls maaaaaaaan!
sosyalist olduğu iddiasındaki amerikancı kürt faşistlerin pek hoşuna giden cumbaba.
sosyalistlerin hiç mi hiç hoşuna gitmeyen bir insandır bu insan. en azından bir sosyalist olarak benim hoşuma gitmiyor, giden sosyalistleri de görmedim henüz. o da her burjuva siyasetçisi gibi halkın ve sınıfın değil, zenginlerin yararına çalışıyor ama kürt meselesinde düzgün tavır alıyor arkadaş. genel olarak hoşuma gitmeyen bir siyasetçi olabilir ama düzgün yaptığı işte takdir etmeyi de bilirim. zaten ben olayı değerlendiriyorum burada kişiyi değil.
türkiye'nin gelmiş geçmiş en yakışıklı cumhurbaşkanı.
değişim adamı. *
--spoiler--
Böyle önemli bir anlaşmanın, bu şekilde imzalanmasına, biz Refah Partisi olarak, metot, usul ve esas yönünden kaşı olan tek grubuz, tek partiyiz. Şurada Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir yazıyor. Bunun anlamı nedir? Bu kadar önemli bir karar alınırken, milletin bu konuda bilgisi olması ve milletin bunu bilmesi gerekir. Bunun anlamı budur. Şimdi soruyorum: Türkiye Gümrük Birliği ne girdi. Türkiye Cumhuriyetinin en önemli antlaşmasına imza atan bu hükümet, halka gerçekten bir bilgi vermiş midir? Parlamentoya bilgi vermiş midir? Bu, demokratik bir anlayış mıdır?

Türkiye nin Avrupa Birliğine giremeyeceği kesindir. Bunu Avrupalılar söylemektedir. Çünkü, Avrupa Birliği bir Hıristiyan Birliğidir.

Avrupa, Türkiye yi işte kendi avantajlarından faydalandırmayarak bir mekanizma bulmuştur ve Türkiye yi Gümrük Birliği ne böyle sokmuştur. Birçok sanayi, özellikle orta ve küçük ölçekli sanayi Türkiye de batacaktır. Yarın göreceksiniz, batan sanayi karşısında, odanıza iş diye gelen insanların sayısı on misline çıkacaktır. Bugün, sanayi ile uğraşan büyük sanayiciler, göreceksiniz yarın sanayiden vazgeçecek. Avrupa da, onlar ithalatçı durumuna düşecek ve ithal ettikleri malı satacaklar. (…) Bu da Tanzimat Fermanından Mustafa Reşid Paşa ile başlayan zihniyetin devamıdır. Bunun için halka sormaktan korkulmuştur. (…) Düyun-i Umumiyeyi hatırlayın, tekparti devrinin ideologları, onları tenkit ede ede bu halkın beynini yıkadı; fakat, ne yazık ki aynı duruma Türkiyeyi düşürmekle meşguller.
--spoiler--

1995 tarihinde RP grubu adına TBMMde yaptığı konuşma.
neden güzel ülkemin cumhurbaşkanı, neden canım atamın cumhurbaşkanı sıfatını şu anda o taşıyor dedirten eski akp dış işleri bakanı ondanda eski başbakan ve yeni cumhurbaşkanı. halk egemenliğinin, demokrasinin, çoğulculuğun ve temsiliyetin başka yüzünün lideri.