20 mayis 2009 da sukru saracoglu nda olmak

klasik fenerbahçeli mantığı olan "o değil de bak sen tee şu zamanda şöyle olmuştun ona ne diceksin"li muhabbetlerin baymasına rağmen, beşiktaşlı olarak şunu hatırlatmadan geçemeyeceğim.

redwinemania geçenlerde çok güzel bir açıklaması vardı. arkadaşlar arasında aynen şunu demişti;

"sen kendi evinde belediye 9 kişiyken, belediyeyi zor yeniyordun, beşiktaş 9 kişi ve kalecisizken seni evinde dağıttı"

doğru söze ne hacet, haklı.

tanım: bilet alarak gerçekleştirilebilecek durum.

galatasaraylı kardeşlerim 8 senedir, fenerbahçelilerin galatasaray hakkında söyledikleri sözlere, bıkmadan usanmadan uefa kupasını adres göstererek yanıt vermişlerdir. ki fenerbahçe avrupa da bir kupa kazanana kadar da bu böyle devam edecektir. lakin galatasaraylılar nasıl bir gaflet uykusunda olduklarını, maalesef hala anlayamamışlardır. bu gaflet uykusundan uyandırmak için tromsolar, helsingborglar yoğun uğraşlar vermiş fakat üzülerek belirtmek isterim ki ezeli rakibimizin güzide taraftarları bunu anlayamamıştır. biz bir kere uefa kupasını aldık, her uefa ya katılışımızda kupayı hedefliyoruz tarzı düşünceler, değil 8 sene 18 sene daha kulübün avrupada ciddi başarı göstermesini engelleyecektir. eğer galatasaraylılar her başarısızlıklarında, büyük başarıları olan uefa kupasını bahane göstermeselerdi, bu 8 sene içerisinde değil uefa kupası, şampiyonlar ligini kazanırlardı. galatasarlı dostlarıma naçizane tavsiyem, başarısızlıklarını kazandıkları uefa kupasıyla örtmesinler, gelecekteki olası başarılarına taş koyuyorlar. başarızılığın arkasındaki nedenleri, bir hagi nin, bir fatih terim in, bir popescu nun olmayışını irdelesinler.

sonuç olarak belirttiğim düşünce tarzından vazgeçmezlerse, 2020 uefa kupası finalinde, rakibimiz olarak portsmouth u düşünüyoruz diye zırvalarlar gene.

uefa kupasında kendilerinden başka bir türk takımının almasından ölesiye korkanların ortaya çıktığı andır bu an. ben şimdilik galatasaray tarafından bakabiliyorum bu duruma.

şimdi hacım. bu işler öyle bik bik konuşarak olmuyor. önce icraati görelim. galatasaray'ın kazandığı iki avrupa kupasına tesadüf diyebilen zihniyetlerin nasıl olduysa bir kere becerdikleri bir çeyrek finale toz kondurmamaları enteresandır. ki bunun öncesinde galatasaray bu çeyrek finali 2, yarı finali de 1 kez yaşamıştır kupa 1'de. o yüzden tesadüf üzerine konuşulacaksa bunun esas muhattabı fenerbahçedir. fenerbahçe avrupa'ya türkiye'yi tanıtıyor denmesi ise güzel bir sanrıdır sadece. biz nice futbolcular biliriz fenerbahçe dendiği zaman "galatasaray'da mı oynuyor kendisi?" diye soran.

kadıköy'de final olmadan önce kazanılan kupayı küçük düşürmek için fuar kupası diyen şuursuz tayfa ölümüne korkmaktadır burada bir türk takımının hele ki galatasaray'ın bu kupayı kazanmasından. çünkü ömür boyunca silinmeyecek bir yara açacaktır bu onların böğründe. normaldir.

sonuçta korkmak insani bir davranıştır, herkes korkabilir. ama taraftar bazındaki korku karşı tarafın en büyük eğlencesidir.

o yüzden siz korktukça biz daha çok güleriz. zira bu korku bazı karşı takım taraftarlarının bu olasılığı bizden daha çok düşündüklerini hatta inandıklarını gösterir.

bize de şunu demek düşer;

cocuklar inanin, inanin cocuklar
guzel gunler gorecegiz, gunesli gunler
milan'ı kadıköy'de devirecegiz
sampiyonluk sarkilari soyleyecegiz.

cska moskova'nın olduğu kadar arapların satın aldığı manchester city'nin hedefidir istanbul'da final oynamak...

o tarihte bir şey daha o stadda olacak: üstünde galatasaray yazan uefa kupası...

http://www.jamd.com/searc...&text=uefa+cup+trophy

fenerbahçe ülkemizi şampiyonlar ligi'nde temsil ettiği için fenerbahçe taraftarlarının tadamayacağı duygudur.

fenerbahçe belediye'yi zor yenmiştir, beşiktaş fener'i 9 kişi yenmiştir. buna göre beşiktaş sevilla'dan güçlüdür ve uefa kupasının en büyük favorisidir. tabi beşiktaş en 1,5 sezon önce yenmişti fenerbahçe'yi ya, neyse. bu mantık karşısında "forza beşiktaş" diyor, uefa kupasında başarılar diliyorum. demek ki belediye'de uefa'ya katılsa çeyrek finale kadar yolu var. diyarbakır'da zamanında beşiktaş'ı yendiğine göre, onlar katılsa ne yapar? neyse, hesabı karıştırmayalım. dediğim gibi uefa'nın mutlak favorisi beşiktaş'tır.

ayrıca celal kolot'ta kahveden maç izleyen insanlarla aynı kategoride tutulacak biridir. bakmayın zamanında yöneticilik yaptığına.

celal kolot başkanlık için adaylığını koyacak olan, dolayısıyla her kulübün her eski yöneticisi gibi mevcut takımın mevcut sistemini ve yöneticilerini eleştiren birisi olduğundan, saçma sapan beyanatlar vermesi normal gibi gözükmekle birlikte, fenerbahçelilerin konuyu saptırıp da kendisinden demeçler verdiği ve bu durumu [tanım kısmı burası] haklı göstermeye çalıştığı görülmektedir. sonuçta bir fenerliden farklısını beklemek çok da mantıklı değildir.

ayrıca fenerbahçelilerin kendi mantıklarını sorgulamaya başlamaları sevindiricidir. "bak şimdi ben onu yendim, o da onu yendiyse ben onu yenmiş sayılırım" mantığı.

uefa finalinin oynanacağı gün seyirci olarak tribünlerde ya da türk takımı olarak sahada bulunma durumudur. ev sahibi sorunlu olunca özel bir anlam da bürünmüştür bu eylemde.

fenerliler, yaratılışları gereği kendilerini ligde 17+1 olarak görürler. gerek tribünlerdeki pankartlardan gerekse başkanlarının demeçlerinden rahat anlaşılır bu durum. çatlarlar kıskançlıklarından. bir türk takımının orada olması düşüncesi bile onlar için cehennem azabıdır. doğru ya yunan takımıdır galatasaray, doğru ya ermeni takımıdır beşiktaş!

kendi başkanları daha geçen sene şampiyonlar ligi için final oynamak istediklerini söylerken bu bir amaçtır. fakat gs başkanı uefa için aynı isteği belirttiğinde bu bir ütopyadır.

diğer futbol takımlarını adam yerine koymadıklarını belirtirler bu tavırlarıyla, gel gör ki başkanları geçen sene galatasaray'ı yenemedikleri için hayatlarında ilk kez gördükleri cl'deki çeyrek final başarısına rağmen teknik direktörlerini kovarlar. evet zico, volkan'ın elinden kaçan top yüzünden kovulmuştur. bu kadar eziksinizdir işte. rekabet değil kıskançlık, bir nevi çatırdama işaretleridir bu durum. gülerim şu hâlinize, galatasaray-beşiktaş finali denince tüylerinizin diken diken olmasına.

takım hâlinde bulunmanın zor fakat imkansız olmadığı bir durumdur o gün o sahada olmak. beşiktaş yeni transferleri ile göz doldurmakta, galatasaray ise 3 sene cl'deki final maçında oynamış 2 oyuncuyu kadrosuna katmıştır, şimdilik verim en önemli sorundur.

bir roberto carlos transferi ile 3 ay avaz avaz reklam yapan, bağıran fener tayfası neden kewell, baros transferleri için "onlar eskidi liverpool bilmem ne yedeğii" diye zırlamaktadır? bok atma çabasıdır bu. kendilerini tatmin etme yoludur bu.

o gün büyük bir başarı olur da beşiktaş orada olur. gs'li olmama rağmen çekerim bjk formasını gider desteklerim, siz anlayamazsınız bu duyguyu! siz o sırada ertesi günden itibaren "nasıl gölge düşürmeliyiz bu başarıya" diye kara kara düşünmeye başlarsınız.

keşke olmasaydınız siz...

fenerbahçe'yi galatasaray'da oynayan bir futbolcu zanneden kişinin futbol cehaletiyle kendi takımını öven , göklere çıkaran zihniyetin , bir türk takımının başarmasından hatta kupayı kaldırmasından korktuğunu sandığı mevzudur. bir kere biraz futboldan anlayan , biraz aziz yıldırım'ın koskoca konuşmasından çekip çıkardığı tesadüf kelimesinin arkasına önüne bakan birisi zaten bilir ki beşiktş'ında, galatasaray'ında ve evet fenerbahçe'nin de avrupa da final oynaması pek mümkün değildir zira aziz yıldırım'ın bu tesadüf kelimesi geçen konuşmasında aslında anlatmak istediği , altyapı eksikliği 3 güzide kulübümüzde de göze çarpmaktadır. dolayısıyla yapılan bir kaç iyi transferle kazanılan birkaç sezonluk başarılar sizi bir machester bir barcelona yapmaz. önemli olan bu başarının devamının gelmesidir.

lakin hala 'uefa kupası, 2000, süper kupa, süper mario' diye bikbikleyenler varsa onlar için gelsin. olum varya çok korkuyoruz saracoğlunda kupa almanızdan. ama nasıl korkmak böyle altımıza filan sıçıyoruz yani. evet o derece...

fenerbahçelilerin, ulan bizim 20küsür yıldan beridir daha türkiye kupasını alamadığımız stadımızda el oğlu gelir de nasıl uefa finali oynar da kupayı alır diye düşünmesine ve korkmasına neden olan olay. zaten öyle birşey olursa bilinki o stat ertesi gün yıkılır. yerine başkasını yaparlar. paraları çok yaa bunların. övünürler hep bizim klübümüzde çok para var falan diye. ulan paran olsa ne olur. 10 yıldır şampiyonlar ligi şampiyonu olcaz diyosun en sonunda abi çeyrek final oynadın o kadar. bizim paramız var carlosu aldık.. ee aldın da ne oldu.. o carlos varya geçen seen sivasa bi gol attı sonra hep yattı.. reklamlarda oynadı paso.. aferin lan size ne büyük klüpsünüz siz öyle. ama olsun sizin paranız varya o da yeter dimi size. carlos sahada değil reklamlarda oynasın. aurelio gitti olsun yaa bizim paramız var oraya daha iyisini alırız.. Xavi yi mi iniestayı mı xabi alonsoyu mu alsak diye düşünüyoruz ama karar veremiyoruz işte. şimdi xavi yi alsak iniesta darılcaktı o yüzden josicoyu aldık. tabi tabi.. aferin size gidin guizaya verin dünya kadar parayı semih-evet guizadan kat kat daha iyi olan semih-yedek kulübesinde oturmaya devam etsin. çünkü sizde bi topçunun oynaması için yılda kaç gol attığı veya ne kadar mücadele ettiği önemli değildir siz kime çok para verirseniz o oynar dimi.

antep'te rezilleri oynayıp evinde de 9 kişi kalan takımı bile ite kaka yenen taraftarların 2009 şampiyonlar ligi finali için roma'da olamayacağını anlayıp hemen bir kontra yapayım mantıklı mantıksız farketmez yeter ki yaygara yapayım amacıyla açtığı başlıktır.
beşiktaş'lı taraftarlar ki biri ben cevabımızı şöyle vermişizdir:
çocuklar inanın inanın çocuklar
güzel günler göreceğiz güneşli günler
uefa'da finali biz oynayacağız
kadıköy'ü siyah beyaz boyayacağız.

tanım: beşiktaşlı taraftarların olmak istediği durumdur.

(bkz: galatasaray) Milan Baros, Linderoth, Lincoln, Nonda, Meira, Arda var burda denildiğinde insanların yazdıklarını geri almasını gerektiren acizce bir küçümseme.

Geçen sene kupayı (bkz: fc zenit) in aldığı göz önüne alınınca ve aynı fc zenit in süper kupa da man utd çaktığını varsayarsak ve (bkz: Galatarasay)ın o kupayı aldığını hatırlayıp eşitsizliğin diğer tarafına atarsak bana o adar imkansız gelmiyor.Şu anda yola (bkz: Galatasaray), (bkz: Beşiktaş) ve (bkz: Kayserispor) olmak üzere 3 kişi çıkıyoruz belli olmaz Fenerbahçe gruplarda tökezler uefa ancak gider onu da alıyız yoldan.Sözün özü cemaati müslimin futbol sürprizlerin cirit attığı bir oyundur aklınızın köşesinde bulunsun.Ha 20 mayıs da bir çok türk orada olacak kimse kaçırmak istemez dimi böyle bir olayı inşallah en az bir Türk takımı(gönül ister iki)çimlerin üstünde yerini almış olur..

kadıköy'Ü siyah beyaza boyamak isteyen beşiktaş taraftarlarının bir an önce unutması gereken temenni.

--alıntı--
çocuklar inanın inanın çocuklar
güzel günler göreceğiz güneşli günler
uefa'da finali biz oynayacağız
kadıköy'ü siyah beyaz boyayacağız.
--alıntı--

hayaldir...

zenit'in şampiyonlar ligi grubunda 3. olup uefa'ya, daha sonra da finale kalması durumunda içinde bulunacağım eylem, aktivite. sözlükçüler de geler miii? *

ispanyol, ingiliz veya italyan taraftarlarla yanyana maç izlemek için güzel fırsat.

finalist olan takım hangi takım olursa olsun iki takımdan hiçbirinin beşiktaş olmayacağı olgu.

(bkz: #3906784)
(bkz: #3906917)

ben demiştim demekten nefret ediyorum lakin beşiktaş taraftarının tadamayacağı duygudur. kadıköy'de olacak beşiktaş taraftarı da finalde kendi takımını izleyemeyeceklerdir malesef.

şimdi biz zamanında "gerçekçi olalım, ayaklarımız yere bassın" dediğimizde bir kısım güruh çıkıp pek güzel ahkam kesmiş; hatta olayı "fenerbahçe bizi kıskanıyor"dan tutun da türkiye kupasına kadar bağlamışlardı. ee, ne oldu şimdi? "tur kesin bizim" diyerekten gidilen bir deplasmandan daha hüsranla dönüldü..

2 gün önce serdar özkan çıkıyor tv'ye ve metalist maçı için "o iş istanbul'da bitti" diyor. ulan forzabeşiktaş bile "uefa'da zorlu sınav" diyerek daha ciddiye almış maçı. beşiktaş'ın ukrayna'ya nasıl bir psikoloji ile gittiğine sanırım en güzel örnek bu.

keşke haksız çıksaydık da beşiktaş final oynasaydı; bizde gidip izleseydik. ama işte malesef lafla peynir gemisi yürümüyor.

bazılarının yeni gelin gibi sarıldığı düşünce. beşiktaşımız uefa'dan elenince "ben dediydim işte" diye daha önce almış olduğu ayarların acısını çıkarmaya çalışmak komik. kimse "kesin final oynarız"ı bırak "final oynarız" bile dememiştir. çok küçük bir ihtimal bile olsa fenerlilerin korkusuna dikkat çekmiştik ki beşiktaş elenir elenmez yeni gelin gibi tüm fenerliler bu düşünceye sarılınca ne kadar haklı olduğumuz ortaya çıktı.

öldüreceğine tırsıt demiş.

hayal değil ihtimaldir. eksiklerini dikkatle kapatacak, galatasaray ruhunun hakkını verecek bir galatasaray' ın uefa kupası finalindeki taraflardan biri olması kesinlikle hayal değildir, galatasaray bunu başaracak güce sahiptir. yalnızca galatasaray' ın şu andaki formuyla zor bir ihtimaldir.

kiminin rüyasıydı, kabusa dönüştü.

acılı yüreklere diyecek bir şeyimiz yok.. ne diyelim ki, kayseri - gs finali izleyeceğiz anlaşılan.

edit: unutmadan, beşiktaş'ın uefa finali oynamasından gerçekten çok korkmuştuk... *

bu sene üç türk takımının sahip olduğu şanstı. her üçü de bu şansı iyi kullanamadılar.

(bkz: olmak ya da olmamak iste butun mesele bu) *

dün gece galatasaraylı olan nuit'ye fenerbahçeli olmama rağmen söz vermiştim, galatasaray finalde kadıköy'de olursa ben de senin için, seninle birlikte gs bayraklarıyla kadıköy'de olacağım diye.

bir anlık hayal edilendi, güzeldi. olmadı.