18 nisan 2007 malatya yayınevi baskını

hristyanligin yayilmasini engellemek amaciyla yapilan fakat islam dinini insanlardan sogutan bir olay. yeni yetisen nesil bu tur olaylari gorup kendi dininden tiksinmekte. yapilan barbarligin sonucu ise muslumanliga degil turk halkina fatura edilmektedir.

avrupa'da yasayan asiri dinci muslumanlara ayni olay yapilsa ortaligi ayaga kaldiracak olan geri kafali zihniyetin yapmis oldugu bir saldiridir.

sözde allah adına işlenen bu cinayetleri allah bile affetmez, allah'tan daha allah mıdır ki bu piçler kendilerinde can alma hakkını görüyor, hesap sormaya kalkışıyor. kuş kadar beyinleriyle en azından böyle düşünselerdi. kaldı ki dava yanlızca bir misyonerlik, din elden gidiyor davası da değil, tarihimiz katliamlarla dolu. açık açık faşizm uygulanmakta ne günü bekliyor bu memleket! faşizme karşı omuz omuza durmanın zamanı gelmedi mi artık?
Uyan artık uykudan uyan Uyan esirler dünyası !

turkiye'nin nereden nerelere geldiginin getirildiginin gostergesidir. insanlarin colugu mu var cocugu mu var diye dusunulmeden olduruldugu bir ortama donduruldu. hemde bir hic ugruna neymis efendim incil satiyorlarmis. sen kuran satiyorsunda ne oluyor? artik bu asiri dinci ayaklarinin kesilmesi icin halkin bilinclenmesi gerekmektedir. osmanli devleti avrupadaki ulkeler birbir sanayi devrimlerini tamamladiktan sonra matbaayi getirebilmistir, simdi ise laik demokratik turkiye cumhuriyeti'nin fertlerinden bazilari matbaada calisan insanlarin bogazlarini kesebilecek kadar vahsilesiyorlar. *

(bkz: döktükleri kanda boğulacaklar)
(bkz: it ürür medeniyet kervanı yürür)

din dedikleri buysa elimizden gitsin.
adalet dedikleri buysa yere batsın.
düzen dedikleri buysa yıkılsın.

kabus sürüyor.. milliyet - 19.04.2007

+anne ben musluman olmak istemiyorum.
-niye oglu bak ne guzel hak dini.
+ne hakki anne bu mu hak?
-nasil yani?
+bak adamlarin bogazini kesmisler. bende buyuyunce karsi komsumuz hristiyan cevdet amcayi oldurmek istemiyorum.
-olum olur mu oldurmeyeceksin tabi.
+ama anne gordugum butun muslumanlar boyle yapiyor.
-ama sen oyle musluman degilsin oglum
+oyle boyle musluman diye kaca ayriliyor ki anne.
-(cat) sus essek sipasi

bir tarafta kutlu doğum haftası sebebiyle kötü niyetle gönderilen ingiliz askerlerini affeden ve ülkelerine hediye eden iran diğer tarafta kutlu doğum haftasından bile haberi olmadan insan boğazlayan türkiye. ezikliğin, hazımsızlığın, acizliğin sözlükteki karşılığıdır bu durum. yıllardır yapılan geri kalmış ülkeler ya da geri bırakılmış ülkeler geyiğinin son noktasına geldik sanırım.
(bkz: geri kalmaya çalışan ülkeler)

2007 yılında tüm bildiğim küfürleri bana ardı ardına saydıran şey. ney!? baskın. saldırı. orospu çocukluğu. nereye gidiyoruz biz. ne yapıyoruz. hadi şimdi git islamiyet hoşgörü dinidir de. bakıyım seni kim dinliyor.

şöförün hatasıdır. biz hükümetimiz sırasında 7000 kilometre duble yol yaptık, bu kazadan mesul değiliz. önceki hükümetlerin işi. durun lan frekans karıştı.

dün itibariyle, din denilen kavramın, doğduğun ülkeye ait değil, vicdana ait olduğunu kavrayamayan bir kaç şerefsizin yaptığı katliam. adam incil basar, isterse tevrat basar, isterse kur' an basar. hani dinde zorlama yoktu, hani işlam hoşgörü dini idi? ben müslümanım diyen kaç kişi, bir misyonerin vaazı ile din değiştirir, veya değiştirir ise kime ne? sen dinini adam gibi tanıtamıyorsan, cuma vaazında 0-6 yaş gurubu insana hitap eder gibi hitap ediyorsan, allah' ı sürekli ceza veren olarak lanse ediyorsan, suç misyonerde mi? din değişende mi? yoksa ...?

ne demiş katil kişiler efem; din elden gidiyordu, din düşmanlarına ders olsun. lan orospu evladı, almanya' da yüzlerce cami açtın,cami sayın 3000 e yaklaştı belkide geçti, fransa' da veya hollanda' da camilerin var, sittiret sivil halkı, hangi ırkçı geldi imamını vurdu, camini taşladı, din adamının boğazını kesti. kur' an nerede emretmiş allah' ın verdiği canı almayı, nerede emretmiş zulüm etmeyi. islam dinini korumak ; bir kaç maşanın orospu evlatlığına ve onları besleyen, zehirleyen, beyinlerini yıkayan ama şu anda ellerini ovuşturan sararmış dişleriyle smeagol gibi gülen hilkat garibelerine kaldı ise, küllüm yanmış bitmiş.

e şimdi ne olacak ? olay kapanacak, br kaç meczupun işidir denecek, saldırı münferittir denecek vs. argümanımız nedir ? avrupa' ya medeniyeti biz öğrettik, saraylarına sıçıp, elleri ile yemek yiyorlardı. e peki şimdi sana soru ; kim daha medeni ?

bazilarinin bati hayranliklarini, saksakçiliklarini ortaya koydugu baslik olmus. dünya radikallesiyor sizin haberiniz yok. bati'da camilere bir sey olmuyormus ha... tabi, bati hayranligi ile görmezsiniz. acaba bir kaç yil önce camileri yakan, kuran i kerim'i yakan, cami'nin içine domuz kafasi atan batililar degil miydi... bir kaç ay içinde, o dönem kaç cami yakildi bati'da haberiniz var mi? yok...

demek istedigim, bu yapilan serefsizlik, ibnelik ülkemize has degildir. hele hele bati'da bir sey olmuyor demek bilgisizlikten baska bir sey degildir. tamam bati yine de bu hususlarda ilerdedir ama oralarda hiç bir sey olmuyor demek dogru degildir. tabi buna münferit diyecekler mutlaka çikacaktir. dünya, bati dahil!, radikallesiyor kafanizi kaldirin biraz...

misyoner faaliyetleri ile ilgili ülkede neler oluyor diye düşündüren olaydır.

dini bir ögrenci yurdunda egitim gören 4 gencin gerceklestirdigi acımasız katliam.

din elden gidiyor mantığının 77 sene sonra tezahürüdür.

batı hayranlığının olduğu, çünkü batıda bu tip bir bok yendiği zaman, sorumlularının anasının ağlatıldığının bilindiği bir başlıktır. konu batı hayranlığı değil, insani değerlerdir.

rahibi vurdun, olay kapandı,
ermeniyi vurdun, vuranı kahraman yaptın, olayı kapandı,
3 kişiyi kurban gibi boğazladın, olayı kapatma yolundasın.

peki tersine dönelim, türklerin yakıldığı solingen katliamında neler yaşanmış?

--spoiler--
Beş Türk'ün ölümü ve 14 kişiyi öldürmeye teşebbüsten yargılanan Felix Kühnen (16), Christian Rehe (17), Christian Buchhold (21) onar yıl gençlik hapsine, Markus Gerdman (24) onbeş yıl normal hapse mahkum oldu. Olay gününde 18 yaşın altında olanlara onar yıl hapis cezası verilmesi bazı Alman hukukçularını bile şaşırtmıştır. Zira bu cezalar Alman ceza yasasında en ağır cezadır. Böylece Solingen katliamının nefret ve ırkçılık nedeniyle işlendiği anlaşıldı. Karar gerekçesinde yargıçların ortak görüşü, 'Sanıkların suçluluğundan şüphemiz yok. Bu, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra gerçekleşen en kötü olay' şeklindeydi. Türkler kararı olumlu karşıladı.
--spoiler--
http://www.diyanet.gov.tr...a/temmuz/Metinler/y13.htm

peki sen böyle bir mahkeme kararı verebildinmi bu güne kadar ?

Ahmet hakan'dan bir yazı:

OlacaĞI buydu
-----------------------------------------------------

NE zaman bir "misyonerlik" tartışmasına girişsem...

Kurduğum tek cümle hep şu oldu:

"Sen nasıl kendi dinini anlatmakta ve yaymakta özgürsen, misyonerler de özgür olmalı."

Ama gelin görün ki...

Her tartışmada yeryüzünün bu en kabul edilebilir, en makul ve en mantıklı cümlesi, kucaklara bırakılan fitili çekilmiş bomba muamelesi gördü.

Cümlenin sahibi olarak payıma düşen de...

En kibarından "Bu işler bu kadar basit değil... Saflık yapma" nasihati oldu...

Normalde ultra özgürlükçü takılan dindar abiler...

Kendilerine yapılan baskılardan yakınan islamcı babalar...

Kendi dinlerini özgürce anlatmak için çırpınan dini önderler...

Hepsi ama hepsi...

iş "misyonerlik" meselesine gelince...

Yan çizdiler...

"Misyonerlik farklı bir olay" dediler.

Sesleri öyle gür çıkıyor, o kadar fazla yandaş buluyorlardı ki...

"Herkes dinini anlatmakta özgür olmalı" şeklindeki basit mi basit ve tamamen ahlaki kaygıların harekete geçirdiği düşünceyi seslendirmek bile riskli hale geliyordu...

Söyledikleri şunlardı:

"Tebliğ başka, misyonerlik başka..."

"Misyonerliğin siyasi boyutu var, masum bir olay değil."

"Adamlar Anadolu'yu ele geçirecekler."

Bu sözleri söyleyenler, kendi dinlerini yaşamak ve anlatmak konusunda en küçük bir engelleme girişimine bile tahammülü olmayanlardı...

Ayrıca...

Olaya milli reflekslerle müdahil olup, "Topraklarımızda misyonerler cirit atıyor" diye olayı kızıştıran ulusalcılar da vardı...

Siyasiler de kendilerini bu "En büyük tehlike misyonerlik" masalına kaptırmışlardı.

Açın bakın arşivleri...

Baykal'ından Ağar'ına, Erdoğan'ından Mumcu'suna...

Hepsinin nasıl da "misyonerlik düşmanlığı" yaptıklarını görün...

Sözün özü şudur:

Malatya'da vandal yüreklerin harekete geçip, misyoner boğazlamasının benim için şaşırtıcı hiçbir boyutu yoktur.

dün hrant dink in katillerini kahraman ilan edenler , bugün bu katliamı hazırlamış oldular...

bizler , bu topraklarda kardeşçe yaşayamadıktan sonra bu topraklar bizi nasıl kabul edecek içine...?

birilerinin çıkıp yine provokasyon diye örtbas edeceği olay. bu hep böyle oldu bundan sonrada yine birileri sözde islamiyet adına kafa kesmeye kalkıcak, sonra yine provokasyon diyecekler, onlar gerçek müslüman değil diyecekler, oyuna gelmeyin diyecekler, belki de bunu yapanlar aslında bizim zıt görüşümüzdekiler bize bok atılsın diye yapıyorlar diyecekler ama kimse bu olayları durduramayacak. islamiyet hoşgürü dinidir demeye artık insanın dili varmıyor.

yaaa onu bunu bırakın adamları kesmişler işte, koyun gibi bağlayıp kesmişler..sözün bittiği yer burası işte.

ihlas yurdu'nda kalan 5 gencin yaptığı itlik. kaldıkları yere dikkatinizi çekerim, atatürk tekke ve zaviyeleri kapatırken ihlas yurtları gibi yerlerin açık bırakılmayacağını da umut etmiştir, maalesef ona layık olamamışız.

ey fatih'in torunları, fatih kalksa da mezarından, gösterse dinini anlatanı bıçaklayana ne yapılmalı!

provokasyon kokan eylem..

dış mihrakların ülkemiz üzerinde oynadığı bir başka oyundur .

(bkz: yersen)

şapkayı önümüze koyup düşünmenin vakti gelmedi mi artık ?? her sansasyonel olaydan sonra bu yorumları yaparak nereye kadar kelimizi balçıkla örteceğiz acaba ??

(bkz: yazık)

ayrıca , gazete ilanıyla mit'e personel alırsan olacığı budur .

türkiye olarak topyekün yeni bir rezaletle karşı karşıyayız. ülke gündemini bir hatırlatalım;

6-7-8-9 nisan günleri; aşağılık terör örgütü ininden çıktı. 3-4 gün içinde 10 un üzerinde şehit verdik.

-12 nisan günü; gen. kur. başkanı yaşar büyükanıt önemli mesajlar verdi. k ırak a girmeliyiz dedi, cumhuriyete sözde değil özde bağlı cumhurbaşkanı görmek isteriz dedi.

-13 nisan günü; cumhurbaşkanı sn. necdet sezer cumhuriyetin hiç olmadığı kadar büyük tehlikelerle karşı karşıya olduğunu söyledi

-14 nisan günü; bölücülüğe ve irticaya hayır diyen 1.000.000 türk ankara tandoğan da bağımsızlık ve atatürkçülük ateşini yaktı. cumhuriyet düşmanı odaklar ne yapacaklarını şaşırdılar. ulusalcılık çığ gibi büyüyerek toplumun her kesiminden insanına yayıldı. türk halkının iç dinamikleri daha önce hiç olmadığı kadar mükemmel çalıştı.

ve 18 nisan günü gerçekleşen bu rezil olay; tamamen ülke gündemini değiştirmeye yönelik -tıpkı dink suikastinde olduğu gibi- hatta muhtemelen ulusalcıların üzerine yıkılmaya çalışılacak bir rezalettir.

faturanın ülkücülere çıkartılmak için uğraşıldığı ama adresin belli olduğu, insan olanların yapmasının mümkün olamayacağı baskındır.

(bkz: yanlış milliyetçilik)