bugün

11 eylül 2001 beyaz adamın doğudan gelerek işgal ettiği yeni dünyada, başından beri talan ve terör üzerine kurduğu devletinin, kendi topraklarında uğradığı en büyük saldırının tarihidir. iki büyük dünya ve sayısız orta ve küçük çapta savaşa dahil olup da, döktüğü kanı ülkesine bulaştırmayan abd'nin, maddi/manevi merkezine yapılan saldırının tarihidir.
yakında ergenekon davasıyla birleştirilecek terör olayı.
hatırlatma yapalım..

http://www.youtube.com/watch?v=J0Qu6eyyr4c
amerika'nın kendi kendini vurduktan sonra, el-kaide'yi suçlu gösterip saldırdığı ve bir netice elde edemeyip, dünyanın diline düştüğü olayın gerçekleştiği tarihtir.
(bkz: komplo teorileri)
işgallerine meşru bir zemin hazırlamak için kendi vatandaşlarına kıyan abd'nin halt yemesidir. ama nasıl oluyorsa olur hep birterörist saldırıya maruz kalan abd' dir.
amerikanın afganistana girmesi için yaptığı ön çalışmanın yıl dönümü.
abd tarihinin en büyük * terör olayıdır. o tarihe kadar armageddon, the siege ve deep impact gibi felaket senaryolu filmlerle halkın bilinçaltına bir korku duygusu yerleştirilmiştir. sonrasında halkın desteğini alması ise hepimizin gördüğü gibi çok kolay oldu. zihin kontrolü bunun için var.
keşke tarih tekerrür etse de, bu sefer amerika'ya komple girseler.

insanlık açısından vahim bir tarihtir tabi. suçsuz günahsız kişiler ölmüştür. saldırı yapıldığı gün kulelerde 1 tane bile yahudi olmaması ayrı bir ilginçlik olayıdır.
salı günüydü. okuldan çıkmış eve gelirken beyaz eşya satan bir mağazada millet oturmuş uçakların binaya çarptığı görüntüleri izliyordu. içimden "vay be, ulan sinema teknolojisi amma gelişti, ne film çekmiş herifler cumartesi gideyim izleyim" diye geçirmiştim. eve gittiğimde ise evdekilerden tarihi bir olaya tanıklık ettiğimi öğrendim.

sonuçta abd'nin "be clever el kaide is here" ayarını aldığı bir gün olsa da, bu tarz terör saldırılarında suçlular yerine masumlar zarar gördüğünden dünya tarihine kara leke olarak geçmiş gündür. artık ne abd'nin, ne de başka bir ülkenin böyle olaylarla karşılaşmadığı günleri görmek herkesin dileği olmalı ama gözünü kan bürüyenler ülkemiz de dahil olmak üzere dünyanın her yerinde mevcut. gidişat iyi değil.
o tarihde orada olan insanlar icin anlatilmasi imkansiz bir gun. * *
haber bültenlerinde yine reha muhtar şovun yaşandığı gündür. yok ikiz kulelerden çıkan duman insan yüzü şeklindeymiş yok adamın biri yere çakılırken arşa doğru yükselmiş gibi kubidik şeylerle travma yaşatmıştı bize reha o günde.
evet plan kusursuz. tebrik etmek lazim. cok buyuk beyin i$i. ama oyle de olsa boyle de olsa aci bir hadisenin ya$andigi bir tarih. bu tarihten sonra ozellikle new york'taki degi$iklikler hakkinda bir kitap olur. polis sayisi ve yetkilerinin arttirilmasindan musluman ve ogrenci olanlara bakilan gozlere kadar.

bugun i$te seramoniler, agitlar, mumlar her sene oldugu gibi. gel gor financial district'te birak arabayi park edecek bir spot bulmayi, kaldirimda bile yururken dort bir yani sarmi$ asker ve polislerin keskin baki$lari arasinda okulun i$in yolunu buluyorsun.

halk mal. olaylarin ic yuzunden haberleri yok --kolluk kuvvetleri hakeza.
abd ve new york icin cok keskin bir donum noktasidir 9/11. (bkz: 911)
fahrettin yereyatmaz ın doğum günü.
Kalplerinde ve beyinlerinde kötülük olan insanların yaptıkları, tarihin en unutulmaz insanlık suçlarından birinin işlendiği tarih..
(bkz: 9 11 the falling man)
Amerikanın dünyanın tozunu daha rahat attırmak için geliştirdiği ''önleyici savaş'' dokrinine temel olan vahim, elim ve şüpheli saldırı.
george bush'un "kaza anını canlı olarak tv'den izledim. o an aklıma saldırı ihtimali gelmedi. o an tek düşündüğüm ahh ne kadar kötü bir pilot oldu." dediği kaza. ama o sırada ikiz kuleleri çeken hiçbir canlı kamera olmadığı tespit edildi...

11 eylül saldırılarında ikiz kulelerde yarısından fazla insan o gün işe gelmemişti...

bu saldırıyı bal gibi de amerika planlamıştır.
hayatımın en mutlu günlerinden biriydi. ilk başta "japon intikam tugayı" falan deniliyordu. kim olursa olsun abd bunu hak etti diye düşünmüş ve sevinmiştim...
abd'nin, kendi kendine yapmış olabileceği hiç aklıma gelmedi, hala da bu ihtimale inanmam.. çünkü "abd'nin ilah olmadığını" göstermiştir.

ha evet, bana kızacaksınız, bir sürü insan öldü falan. hiç oralı olmam: biz ölürken iyi mi a.q.? abd'li olmayan insanlar abd yüzünden ölürken iyi mi? hiroshima ve nagazaki'de hala insanlar kan ağlıyor. ve abd'ye kimse bir şey yapamıyor... bu kadar naif olmayın canım siz de!..
ırak ın ve afganistan ın ipe çekildiği gündür.
ortadoğu da ve asya da sırada bekleyen kaç kurban ülke vardır, amerika ya sormak lazım.
devletlerin kendilerini var eden vatandaşlarına dahi korkunç şeyler yapabileceğini bizlere gösteren olay.
amerika'nın ortadoğuya dalmak için bahanesiydi.
kaz gelecek yerden tavuk esirgemediler sadece.
tanıdık geldi mi?
11 Eylül 2001 Salı günü ABD'de kaçırılan dört yolcu uçağının ikisi New York'taki Dünya Ticaret Merkezi gökdelenlerine, biri başkent Vaşington'daki Amerikan Savunma Bakanlığı binası Pentagon'a çarptı. Sonuncu uçak ise yolcular ve uçağı kaçıranlar arasındaki mücadeleden sonra 150 mil uzakta, Pensilvanya yakınlarındaki Shanksville'e düştü. Tüm bunlar, 11 Eylül 2001 sabahı yaklaşık bir buçuk saat içerisinde gerçekleşti.

görsel
görsel
görsel

Tarihte hiç bir olay hakkında, bu kadar çok komplo teorisi üretilmemiştir. Teorilerin bazıları son derece gerçekçi olmasına rağmen, bazıları fantastik olarak adlandırılabilir. Saldırılarla ilgili ortaya atılan alternatif teorilerin yanında; ABD Hükümeti'nin 11 Eylül 2001 tarihinde gerçekleştirdiği operasyon ve tatbikatlar da oldukça ilgi çekicidir.

Operasyonların baş aktörü, Kuzey Amerika Hava Savunma Komutanlığı Karargâhı NORAD'in (North American Aerospace Defense Command) olay günü devam eden tatbikatı Operation Northern Vigilance, Hava Kuvvetleri'ne ait uçakları Alaska ve Kanada'nın kuzeyine konuşlandırmayı da içeriyordu. Tatbikat; Rus Ordusu'nun, Rusya'nın kuzeyine uzun menzilli bombardman uçakları yerleştirdiği tatbikata cevap niteliğindeydi. 11 Eylül saldırılarının başlangıcını haber alan NORAD, anında "gerçek hayata" geri döndü. Amerikan hedeflerine saldırı haberini alan Rusya da tatbikatına anında son verdi.

Aynı tarihte, Birleşik Devletler Strateji Komutanlığı'nın (United States Strategic Command) NORAD ile ortaklaşa yürüttüğü "Global Guardian" tatbikatı komuta seviyesindeydi. Bu tatbikat, NORAD'in "Vigilant Guardian"; tatbikatı ile birlikte yürüyülüyordu. Vigilant Guardian; tüm komuta kademelerini kapsayan, yılda iki kez gerçekleştirilen bir tatbikattır. Bilgisayar üzerinden, gerçek uçaklar kullanılmadan gerçekleştirilir. Bu tatbikatın 11 Eylül 2001 tarihindeki programında, geleneksel "uçak kaçırma senaryosu" oynanıyordu. ilk uçağın Dünya Ticaret Merkezi kulelerine çarpmasından 30 saniye sonra, bu bilgisayar oyunu "gerçek hayata" uyarlanmıştı. Olay günü yaşananlarla ilgili ses kayıtlarının dökümü, Ağustos 2006'da Vanity Fair dergisinde yayınlandı.

Bu tesadüflerin hepsinden daha enteresanı, Amerikan casus uydularından sorumlu, Ulusal izleme Ofisi - NRO'nun, olay günü binasında gerçekleştirdiği personel tatbikatıydı. Tatbikatın senaryosuna göre, NRO'nun iki binasından birine, küçük bir uçak çarpacak; binadaki personel zarar gören bazı çıkış kapısı ve merdivenlere rağmen kurtulmanın yolunu bulacaktı. Kötü haber alınınca tatbikat iptal edildi, personel evlerine gönderildi.
(bkz: abd kendine saldırdı)
her ne kadar amerika'nın ortadoğu için planlanmış bir oyunu olsa da orada masum insanlar ölmüştür. hiçbir şeyden haberi olmaksızın her günkü rutin işlerini yapmak için oraya giden binlerce insan.. ben mi abartıyorum bilmiyorum ama o günkü insanların ruh halleri gerçekten de içler acısıydı. ağbim 2. uçağın çarptığı an oradaydı yani orada derken ikiz kulelerin birkaç bina* ilerisindeydi. kulelerin pekte yakınında sayılmazdı fakat biz istanbul'da olanları duyar duymaz direk nerede olduğunu değil, kulelerin içinde olduğunu varsaydık ve kıyamet senaryoları ürettik ailecek. hatta annem kendini çok kaptırmıştı, ilk başta ağbimin öldüğüne inanmıştı. tabii daha sonra telefonla kendisine ulaşınca bütün aile bir rahatladı. neyse, ekşisözlük'te olayın yaşandığı gün yapılan yorumları okuyunca çok şaşırdım. bazılarında bir sevinç, bir neşe. ne oluyor şimdi? bir ülkenin yaptıklarını o ülkenin sivil vatandaşlarının ödemesi çok mu adil bir şey? kimse o acıyı içinde olmadıkça yaşayamaz. "öldü mü, kaldı mı, noldu?". o an içinizde olan o belirsizlik var ya.. sadece yaşananlar olarak hiçbir zaman unutmayacağım ve unutturmayacağım bir olay, bir gün. dün akşam da nereden aklıma geldiyse hürriyet arşiv'den 11 eylül 2001 günü manşetlerini okuyup nostalji yaptım. biraz hüzünlenmek istiyorsanız da alın izleyin: http://www.youtube.com/watch?v=ulzalcvcxuu&feature=related
güncel Önemli Başlıklar