bugün

yine bir facia yaşandı ve yine unutuldu. klasik türkiye.
ülkede neler unutulmadı ki bu unutulmasın denen gene de unutulmaması gerek olaydır.
Zor şartlar yaratmıştır ve zor şartlar her zamanki gibi yaratıcılıgını konuşturmuştur:

http://video.milliyet.com.tr/default.asp?id=24267
başkalarının yaşadığı acılara değil, duyarlı görünmek için yalanlar söylemekten çekinmeyen şerefsizlere takan komik(!) yazarları bize göstermiştir. sorguladığım acı değil, yalancılık.
başkalarının yaşadığı acılara, çok takan komik yazarların bizlere olduğunu göstermiş, beraber okuduğumuz okulumuzdan 7 insanı kaybettiğimiz acı olaydır.

herkesin acısı, bundaki samimiyeti sahteliği kendine.

bunun sorgulamasını yapmak kimseye düşmez.
nasıl kabak gibi haklı olduğumu gösteren olay. sahtesiniz dedim. yalan söylüyorsunuz dedim. mesajlar yağdı, cevap entryler girildi. herkesi kendin gibi sanma dediler.

(#4451055) numaralı entryde inandığım bir tespiti yaptım.
(#4458313) numaralı entryde de herkesi kendim gibi sahte olmakla suçladığım söylendi.

şimdi soruyorum size, canınız acıyor mu ufaklıklar? yalan söylediniz ve yalanlarınız yüzünüze vurdu diye mi bu kadar sinirlendiniz? hiçbiriniz söylediğiniz kadar üzülmediniz, bunu hepiniz biliyorsunuz. sadece içiniz burkuldu. entrylerinizi yazdıktan çok değil 15 dakika sonra karşı cinsten birisiyle msnde alt metinlerinde cinsellik yatan şakalar yaparak pis pis sırıttınız klavye başında. bu da yalan değil. bu da zorunuza gidecek.

edit: bir de ölüm acısının sahtesi olmaz demiş birileri. 6 milyar yıldır kaç kişi öldü tanımadığımız. yaşamasak daha iyi olurdu o zaman. e malum tanımadığımız insanlar ölünce canımız yandı edebiyatıyla insanları kandırmak normal bir davranışsa acıdan ölmeliydik..
(bkz: moderasyonun ankara faciasına tepkisiz kalması)
sözlükteki bir grubun neredeyse sevindiğini görüyorum; ''öldüler de başkent doğalgaz müdürü istifa etti'' diye. bu adamlar gazı açıp intihar da eder murat karayalçın seçimi kazansın diye.
PARILDAYAN GÜNEŞ

Onlar parıldayan bir güneş gibiydiler,
Yaşadıkları en güzel mevsimin
Tatlı sabahında ölümün ani
Ve sessiz gelişiyle
Karanlık sulara doğru
Çıktıkları yolculukta
Yitirilip giden,
Yemyeşil bir nilüfer çiçeğinin
Ayrılmaz yapraklarıydılar...

Yaşayacakları daha çok
Güzel mevsim varken;
Neden ölüm çanlarıyla uyanıp,
Kuyruklu yıldız gibi
Dünyaya veda ederken;
Yaşam umudu
Yeryüzüne düşen
Son yağmur damlası gibi,
Kapkaranlık gecede
Gülümseyen ay dede gibi
Onları da sisli bir gecenin
Alacakaranlığında aydınlatmadı ki?
kendi şahsım adına inşallah imanlı ve temiz gitmişlerdir dediğim 7 genç alan facia. aklı sürekli bel altına giden yobaz birisi değilim ancak orada vefat eden 7 gençten* bir tanesi bile benim yakınım olsaydı yine aynı şeyi söylerdim. inşallah imanlı ve temiz gitmişlerdir.

not: yazar öbür tarafa yolcu olurken temiz ve imanlı gitmek istediği için görüşünü bildirmiştir. başka bir amacı yoktur.
birde yılmaz özdil görüşüne yer verelim;

''Doğal Sonuç'' yazısını bu olaya göre derlemiştir kendileri. kanımca sonuna kadar haklıdır.

http://www.hurriyet.com.t...sp?yazarid=249&gid=61
ülkede nasıl gerizeklaı nasıl odun nasıl hayvan kişilerin olduğunu gösteren olay.
gençler çıplak mıydı diye soruluyor lan sana ne?

orada 7 kişi ölmüş hem de boku bokuna, dikkatsizlikten sen çıkmış çıplaklar mıydı hepsi aynı yerde miydi?

öyle değil ama olsa bile ne değişecek? sen değil misin porntube'lardan grup videoları 14 yaşındaki çocukların videolarını izleyen? sen değil misin yaşın 70 olduğu halde 14 yaşındaki kıza sarkan sonra da adli tıp'ta iki oyunla beraat eden?

insanlar sokak ortasında soyunup bir halt yemedikçe karışamazsın arkadaş sana zararı yok! o mükemmel ahlakınla seni başbaşa bırakıyorum.
gencecik 7 bedeni alıp giden felaket. suçlusu, sorumlusu kim ise en yakın zamanda adalet önünde hesap versin. yüce adalet önündeki hesabı zaten kesin ondan kaçışı yok...
kanal-d'nin eveleyip geveleyip 1 saatlik haber bülteninin 38 dakikasına ağlamaktan yırtınmaktan tükenmiş çıldıran ebeveyn videolarını utanmadan koyduran facia. monica levinski-clinton olayından hiçbir farkı kalmamasına sebebiyet veriyor, farkında mısınız?
daha fazla sövmek için:
(bkz: doğan holding)
1 ocak sabahı annem ağlayarak bana sarıldığı için uyandım ben. 7 kişilermiş dedi, üniversite öğrencisi, zehirlenmişler. tanımıyorum hiç birini ama küçücükler, daha hayatın başında, belki de ilk defa evden uzak yılbaşı kutlama heyecanındalar. kimbilir belki oyun oynadılar, film seyrettiler, geyiğin dibine vurdular. biri sevgilisinin kucağına yatmıştı, diğeri kediyle uğraşıyordu belki. hissedemediler ölümün geldiğini. canları acımadan öldüler ama çok can yaktılar.

kimse gerçekten üzülmez belki tanımadığı insanların ölümüne bazılarına göre. benim hala ingiliz konsolosluğunun önünden geçerken orada ölenlere içim acır, hsbc binasını görünce iki damla yaş birikir, 3 gündür aklıma geldikçe ağlıyorum ben bu çocuklara.

bu ders olsun kızlar erkeklerle beraber bir eve gider mi diyenlerin kafa yapıları, arkadaş çevreleri incelenmeli, acaba gerçekten arkadaş olarak gördükleri bir tane mi kız yok, ya da rezil olmanın ölümden bile beter olduğunu mu düşünüyorlar. eminim o kızların ailelerinin hepsi kızlarını ölümden kurtarabilecek olsa canlı yayına çıkıp bizim kızımız erkek arkadaşlarıyla aynı evde kalıyor diye açıklama yaparlardı. rezil olmayı düşünmeden...

allah rahmet eylesin deniyor, eğer rahmet eğleyecek olan bu dincilerin, yobazların, allahın gazabı bu dedikleri allah ise gerek yok rahmete falan.
adı üstünde faciadır. yürekleri dağlamıştır. şimdi o çocukların ailelerinin durumlarını tasavvur bile edemiyorum. burdan kimsenin ''iyi olmuş, müstehaktılar zaten'' sonucu çıkaracağını düşünmek istemiyorum. bu tür anlayışa sahip olanalr için benzer konudaki 1 agustos 2008 konya da ogrenci yurdunun cokmesi başlığındaki #4062603 no'lu entrymi burada da tekrarlıyorum.
eğleniyor, yeni bir yıla yeni dileklerle, heyecanlı sürprizler ve bilinmedik güzellikler dileyerek giriyor, uyumaya değil uyanmaya dalıyorsunuz yeni yılın yeni sabahına, ama uyuyakalıyorunuz. meğer bir daha hiç uyanamamaya...
işte bu facia insan hayatının bu kadar basit olduğudur. daha da hayatın tatmamış kadar gençseniz daha da sorgulanası, daha da isyan edilesi, zorluğuna rağmen inadına daha da yaşanılasıdır. güzel yüreklerin mekanları da cennet olsundur.
kaybedilenler yakınlarımız olmasa da içimize acı düşüren, gözlerimizden yaşlar döktüren facia. gencecik "7 can" ömürlerinin baharında yitirilmiştir. *
7 okuldasımın. daha hazırlıkta universiteye yeni gelmis belki ilk defa arkadasının evinde yılbası kutlayan yedi gencecik bedenin gocup gitmesine sebep olmus olay. ego gorevlilerinin ihmali, dedektor almayanların ihmali, birilerinin hatası. cok onemli degil artık gitti onlar. arkadasımda kalacagım dedigim annemin arayıp sabah aglayarak sesimi duydugundaki korkusunu hissetmek bile yetti anlamama evlat acısının nasıl birsey oldugunu. allah tan ailelerine sabır diliyorum. vakit gazetesine de nefretimi iletiyorum.
akşam okuldan gelmişim yorgun argın buz gibi soğuktan, zaten canım sıkkın bu pisi pisine aramızdan ayrılan arkadaşlarımız için, kapıyı çaldım, annem açtı bi baktım ki ağlıyor, hem de nasıl içli içli, cenazelerini görmüş kadıncağız dayanamamamış, ağlayıp durmuş tüm gün.

7 tane gül gibi gencecik çocuklar ihmalden ötürü ölmüş, başkent doğalgazın müdürü çıkmış diyor ki; aman o durumda kimse görmesin, gençler çıplaktı. tırnak içinde söylüyorum ki 'değillerdi'. hepsi gayet masumdu onların, mutlu bir şekilde uyur gibi öldüler. en güzel giysileri içinde bulundukları yere yavaşca uzanarak

ve gençlerin ölümünden aklanmak için, siyasi çıkar için, rant kaybı olmasın diye sen bu gençlere iftira atıyorsan; için acımıyorsa, sen hakikat olarak vicdansızsın. o kadar vicdansızsın ki bu çocuklara (benle yaşıttı hepsi) annelerinin kuzularına ahlaksız ibaresi yapıştırıyorsun. seni hala o koltukta oturtuyorlar. ama sen o koltuktan kalktığın anda umarım artık herhangi bir yere oturamazsın çok sayın Veysel Karani Demir.

ve vefat eden arkadaşlarım siz rahat uyuyun. size bunu yapanlar elbet cezasını çekecek, size bunu diyenleri ben öldürmesem bile ölünce mezarına tüküreceğim. sizin için.

edit: iyi oylayan arkadaşlarım, teşekkürler. benim gibi düşündüğünüzü bilmek güzeldi. bu kadar. söleyecek bir şeyim kalmadı.
insan kiliginda aramizda gezinen haddini bilmez kalpsizlerin ne kadar igrenclesebileceginin kaniti olan, mutemadiyen kufrettiren facia.

daha bugun konusu acildiginda biri diyor ki "vay anasini daha hazirliktalarmis, ne cabuk kaynasmislar da ev partisi yapmaya baslamislar, helal olsun vallahi". bunu ciddi ciddi dusunup, soyluyor "adam". ulkeye faydali bir genc olabilmek icin universite okuyan biri bunu diyen.

henuz hazirlikmislar da, kendisi bile o kadar hizli biri olmasina ragmen boyle cabuk kaynasamamis kimseyle de, kesin alkolun de etkisi varmis da, kim bilir ne icin toplasmislar da...

daha ne kadar igrenclesebilirsiniz? daha fazla igrenclesebilir misiniz gercekten?

*

haydi diyelim feci halde sarhostu bu gencler; oradaki toplanmalarinin tek amaci da ayip seylerdi, topluca seks yapma niyetindeydiler. ee?

öldü lan bunlar! artik her yilbasi buruk gececek onlarin evinde. aileleri her yeni yila giriste bir kere daha hatirlayacaklar evlatlarinin acisini.

sen haklarinda yavsak yavsak atip tutarken onlarin ana babalari kendilerini parcaliyor lan bunlarin. öldü bunlar. henuz 18-19 yaslarinda öldüler. aliyor mu beynin?

*

bakin sozlukten bir vatandasin konuya yorumu nasil: (#4451055)

sahtesiniz siz demis. uzuntuleriniz sahte demis. 18-19 yasindaki genclerin olumune uzulmeniz yapmacik demis, boylesine uzulmeniz mumkun degil demis.

ölüm acisinin yapmalastirilacak bir yani olmadigini bilememis. herkesi kendi kadar sahte, kendi gibi kalpsiz sanmis...

*

bakin yine aramizdan bir baska vatandas olaya nasil bakmis: (#4454439)

kizlarinin bir eve dolusup erkek arkadaslariyla yeni yili kutlamasi nedeniyle utanctan yerin dibine girmesi gerektigi halde, ölen cocuklarinin acisiyla kendilerini sokak ortalarinda yerden yere vuran aileleri ne de heyecanli, hevesli elestirmis. onlar bu rezilligin verdigi utancla eve kapanmaliydilar, nasil olur da cocuklarinin yasini tutarlar?

*

cok uzuluyorum bu ulkenin, ulkemin haline. boyle nesiller yetistigine sahit olduguma cok uzuluyorum.

uzuntume inanmayacaksiniz yine, lakin guvenin bana, size ve bu sigliginiza karsi olan tiksintim haddinden fazla gercek.

midemi bulandiriyorsunuz. suratiniza kussam, kusmuguma acirim.
ölenlerin yakınlarından birinin feryatlarının akıllara kazındığı facia...

"ablam... gitme dedim... gitme dedimm..."
http://www.ntvmsnbc.com/news/471017.asp
Ne güzeldi onlar,ne güzel gözleri vardı hepsinin,umutları, anıları, yaşayacakları... Gelecekleri vardı onların,kimisi sevgili,kimisi arkadaş,kimisi sırlarını paylaştı belki son kez. Kimisi son sigarasını içti belki. Ama ölüm yavaş yavaş yanıbaşlarında nefes alıyordu,farkında değillerdi. Mayışmaya başlayan gözler,buz gibi kesildi belki. Sessizlik... Belki eli elinde iki sevgili. Belki rüyalarda artık yaşanacaklar. Belki de...
huzurlarınızda deliriyorum!

vakit'e göre çeşitli rezaletlerle birlikte (!) facialara da sebep olmuşlar... vakit artık kendi ideolojisine ters yaşamış merhumların arkasından da konuşmayı kendine vazife biliyor anlaşılan! lan vakit nerden biliyosun n'aptıklarını lan! orda mıydın!! yoksa her yılbaşı gecesi evde toplanan kızlı erkekli üniversite öğrencileri illa ki içip içip sevişir mi? ben biliyorum vakit, her zaman sevişmiyorlar/sevişmiyoruz içip içip... hepsi sevişmiyor/hepimiz sevişmiyoruz artı sevişseler/sevişsek de sana ne be!!! sen bilemezsin vakit bence sen hiç sevişmedin adam gibi!!!

vakit mi allahsız ben mi bilemiyorum! *
http://www9.gazetevatan.c...6370_11&Newsid=216370

haberi duyunca, daha nasıl öldüklerini bile bilmeden, aralarında izmirli de olan kızlı erkekli 7 üniversite öğrencisinin hem de yılbaşı gecesi aynı evde son nefesini verdiğini duyunca, tamam dedim, birileri 7.4 yetmedi mi diyecek!!! sonra, yok dedim fazla fesadım, bu kadarını da yapamazlar, orta çağda mıyız!!! ben fesadım, ben kötüyüm...

sözlüğü korka korka açtım lan! korka korka açtım, bunu da hissettirdiniz, iğrençsiniz ibneler! yazmamış olsunlar, yazmış olamazlar, bu kadarı da olamaz falan dedim, ben fesadım ben kötüyüm...

gazetevatan linkini ekledim, belki dedim gazetevatan abartmış olabilir mi dedim belki abartmıştır, vakit'in bile sayfasını açtım, ki işyerinden yazıyorum, patron da bilgisayarımı elbette takip ediyor, lan bu kız vakit'e mi bakıyo diye düşünmesini bile göze aldım * *, ama yok, kelimesi kelimesine aynı haber, bi de gazeteyi paralı yapmışlar, iyi olmuş, kimse bu rezilliği okumak için para vermez...

yazmaya çekinse de oh çekenler var mı bu memlekette hakikaten?
yanılıyor olayım, fesat olayım, kötü olayım ama yapmayın... yapmayın çünkü bazılarınız bilir ki böyle şeyler geri döner.

geri dönmemesini diliyorum tabi. allah'a havale ediyorum varsa oh çekeni, yoktur bence hala, olamaz, olmamalı! çok sinirlendim, feci sinirlendim, lan şu sıralar bu sözlük de beni deli ediyor hakikaten ne yazdığımı bilmiyorum bazen.

allah rahmet eylesin.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar