bugün

entry'ler (80)

beşiktaş

bu seneki kadroya bakıyorum, samet etkisi ve oyun anlayışı dikkate alınmazsa oyuncu kalitesi bakımından, 2-3 takviye ile ilk üçte yer alır iyi bir sezonda şampiyonlar ligi görebilir gibi geliyor bana hatta şampiyon bile olabilir.

kalede cenk var, trabzon hariç her takım alır bu adamı daha iyi yedek kaleci bulamaz çünkü. bu adam bizde yedek kalacak mcgregor daha tecrübeli ve stabil bir performans sunabilir.

defansa gelecek olursa, sivok kalitesi ve performansıyla yerini garanti altına alır, toroman da aybaba kontenjanı ile oynayacak gibi. keşke escude ya da ersan çıkıp kesse şu adamı o zaman egemeni falan aramayız,bu bakımdan da öyle ahım şahım bi savunma olmasa da ligin iyi savunmlarından diyebiliriz, ne galatasarayın ne de fenerbahçenin defansından eksik tarafı olmaz gözümde. ama beklere gelince işler değişiyor. ismail hucumda istediğimizi verir de savunmada eskisi gibi saç baş yoldurabilir. uğur boral zaten yedek kalır her türlü, son maçta gördük ki ne önde ne geride bu performansla adam kesemez. hilbert de fena sayılmaz en kötü bu kadar oynar, en iyi de 2 kere kademeye girer 3 orta fazla yapar 2 de bindirme yapar işte maç boyu. savunma geçen seneden kötü değil ama bu demek değil ki iyi, unutulmasın geçen sene 4. oldu beşiktaş.

işte zurnanın zart dediği yer burası. orta saha. sol taraf olcayla geçen seneden daha diri. ismail de oynamaya başladığında daha da iyi olabilir. sağ taraf ise o kadar aydınlık durmuyor. sağda olcay oynasa solda kim oynar, belki uğur belki veli ama yok işler zor. holosko da oynayabilir kanatta ama biliyoruz neler yapabileceğini. göbekte de işler karışık fernandes var başka da birşey yok. her şey fernandesin üstüne kurulmaya çalışılıyor ama sistem işileyecek gibi durmuyor, fernandesden lider bir oyun kurucu olabileceğini sanmıyorum. inşallah yanılırım. veli istekli göbekte oynadığı zaman ama sol kanatta daha başarılı olabilir. ilk resmi maçına çıkan hasan türk ne kadar olur bilinmez ama daha çok genç bu sene bol bol şans bulursa önümüzdeki seneler için faydalı bir kazanım olabilir. ama takıldığım nokta şu ki transfer yapılmayacak gibi duruyor e o zaman takımın daha eksik bölgelerinde gençler denenebilirdi. hasan oynamasa da necip oynasa hatta toroman oynasa aynı işi yapar ama bir kadir arı bir muhammed takıma kazandırılsa daha faydalı bir hamle olabilirdi. artık önümüzdeki maçlara bakacağız. bunun yanında da necip iyi bir kesici ama çift yönlü oynama konusunda kendini geliştiremedi bu haliyle oyuna iyi top sokabilecek bir stoper olur. belki o haliyle orta sahadakinden daha değerli bir futbolcu haline gelir.

forvet her zamanki gibi, ilhan mansızdan sonra golcümüz olmadı. batuhan çözer mi bilmiyorum ama mustafanın gole daha yakın oynatılması gerekiyor. onu da kazanmak gerek

ben bu takıma 3-4 takviye şart olduğunu düşünüyorum. birisi illa ki q7. bu adamı satamiyorsun arkadaş gördük işte. ee tek başına koşan adama o parayı zaten vereceksin, o zman sahada bi iki hareket yapsın. başlarda gitsin diyordum takım oyunu oynasın takım bi kişiye bağlanıp kalmasın diyordum ama ilk resmi maçta gördük ki o olmayınca da fernandese bakıyo herşey o da oynamak istemiyor. yaratıcı hiç bir adamın yok. bir de bu adam başarısız değil ayrıca disiplinsiz. onu da samet aybaba çözecek. bu adamın yanına da türkiye liginden bi kaç takviye ile her türlü korkulan kafaya oynayan bir takım olabilirsin, şampiyon olursan kimse süpriz demez olmazsan da aykutun fenerini altına alırsın.
benim gönlümden, erman kılıç, popov, holmen geçiyor. bir de üstüne galatasarayın elinden çıkarmaya uğraştığı baros olursa her türlü kafaya oynar. hem böylece samet aybaba da kovulmaktan başarısız olmaktan kurtulur. erman az daha geliyordu ama bişey oldu gerçekleşmedi. holmen orta sahada işi çözer. popov transferi ambarat transferi kadar sükseli olur. baros elzem olmamakla birlikte olsa iyi olur. bir de bunların yanına veysel sarıyı alsalar q7 ye de gerek kalmayabilir.

çok şey isityoruz ama artık yıldız transferi değil eksik yerlere iyi oyuncu istiyoruz. gençler oynasın romantizmi ile işler sarpa sarar ve bu beşiktaşın kadrosu çok dar biraz derinlik kazanır. holosko, falan da yollansın işte yedekler ersan olsun, hasan olsun, kadir olsun mami olsun. ama sahaya çıkan kadro ne yaptığını bilen bi takımo olsun.

19 ağustos 2012 ibb spor beşiktaş maçı

12-13 sezonu için hazırlanan kadroyu ilk resmi maç olan ibb maçında izleme şansına sahip olduk. hazırlık maçlarında tüm futbolcuları görme şansına sahip olsanız da gerçek bir performans değerlendirmesi yapmak zor oluyor. ibb maçıyla sahada yer alan 14 oyuncuyu hakkıyla izleme ve değerlendirme şansı bulduk. ve üzülerek belirtmeliyim ki bu sene bu beşiktaşın işi gerçekten çok zor. takıma takviye şart e zaten bunu herkes söylüyor da öyle yönetimin ya da samet aybabanın dediği gibi bir leblebi gibi gol atan adamla bir sağ açık alarak bitirilecek gibi durmuyor transfer çok eksik var çok.

ibb maçına bakacak olursak fazla bişey söylemeye gerek yok, beşiktaş bu adamları en iyi kadrosuyla, en formda olduğu zamanlarda dahi rahat oynayıp yenemedi. bu bakımdan bakarsak önceki seneler gibi bir şey olacağa benziyor. ibb iyi takım, çok diriler ve gerçekten etkili adamları var. öyle kayseri, antep gençler gibi yumuşak bi takım değil, çok can yakabilir.

neyse dönelim biz beşiktaşa; öncelikle diziliş ve oyun mantalitesi hakkında konuşacak olursak söyleyecek yeni bişey yok hatta söyleyecek hiç bişey yok. 4-4-2 dendi alakası yok, ya mustafa ya almeida kanatta kayboldu gitti maç boyunca, olcay gizli forvet gibi içeri giremedi. giremedi diyorum çünkü oyun anlayım çift forvet olacak diyosan bas bas bunun altını çizip ilk resmi maçında elindeki belki de en bitirici adamı kanatta oynatıyosan ben de ikinci forvet ararım sahada. dizilişi geçtim belki de tvden anlaşılmıyordu diyerek suçu kendimde arıyorum, ya o zaman oyun anlayışına gelelim. defensaif değil, atak futbol değil, hiç bişey değil ya, bu kadar kötü olamaz. ilk 20dk gerçekten topa hakimdi beşiktaş ama ileriye top taşıyamıyordu, sürekli yan yoplarla orta alanda top çevirdik durduk. veli çıkıp necip girince ister istemez orta sahada top tutma kabiliyetimiz de azaldı. bir de üstüne ibb ısırmaya başlayınca orta saha ve oyunun kontrolü direk rakibe geçti. beşiktaş topları ya fernandese ya da almeida ya ulaştırmaya çalışıyor, fernandes isteksiz top istemiyor, kullanmıyor ruh gibi dolanıyor. almeida da hep yalnız zaten hava topu alamadı ama alsa da yakınında indirebileceği adam yok. mustafanın daha yakın oynaması lazım. ve o toromanı bu kadar şişirmek nedir ya. aybabanın geldiği günden beri tek destekçisi toroman topun sahibi gibi bam güm şişiriyo biri de çıkıp aga sen napıyosun bi sakin ol demiyo.

bu oyun anlayışı ve takımla önümüzdeki hafta alınabilecek 1 (yazıyla bir) puan samet için kardır, başarıdır. bi kere çok terso zamanda yakalandık bu adamlara. senin orta sahan genç, zayıf, formsuz, adamların ki fena. senin savunman formsuz, beklerin çok kötü savunma yapıyor rakibe bakıyoruz, türkiye liginin en formda adamı umut, en çok yoran adamlarından biri elmander, keza emre çolak formda zannediyorum melo sahada olacak hamit de sağ çizgide o da uğuru yoracak en azından rahat oynatmayacak. en kötü yeri savunması galatasarayın ama onlar da birlikte oynuyor kaç zamandır. keşke fatih terim savunmayı sabri-g.zan-ceyhun-çağlar dörtlüsüyle oynatsa. o zaman çok iyi olur.

final dönemi uydurulan şiirler

Harbi ayıp ettin bize Adalet Hoca,
Bir de ödev verdin, dedin yapın mutlaka,
Bizde ne ödev var ne de iyi bir vize,
Bu okul nasıl bitecek sorarım size
A.P.

şekerbank

bozüyük'te bir şubesi olan bankadır. o da kapanmadıysa tabi *

baba olmak

ne çocuk sahibi olmak gibi ne doğal seleksiyon gibi ne de bir sıfatla öyle kolay kolay anlatılamayacağını düşündüğüm bir süreç, yeni bir yaşama şekli ya da yeni bir hayat. şu an hiç bir şeyden emin değilim daha 15 günüm var önümde ve yarım saatte bir aklıma geliyor ve benim tek yapabildiğim korkmak. onu mutlu edememekten korkuyorum, onu sevdiğimi gösterememekten korkuyorum, onu incitmekten korkuyorum, onu koruyamamaktan korkuyorum her şeyden korkuyorum daha doğmadan daha gelmeden. onu kucağıma alacağım anı düşünüp heyecanlanıyorum. hele bir de onun beni tanıyacağı ve beni gördüğünde mutlu olacağı zamanlar gelecek ki işte o zaman ne halt edeceğim bilmiyorum. hadi kızım seni bekliyorum.

zlatan ibrahimovic

boyu uzun diye hakan şükür tipi demek bu adama hakarettir, zira carew için -ki carew hakan şükür'ü katlar böler ortalayıp kendi ortasına gol atar- onun topla yaptıklarını ben portakalla yaparım demiş bir adam, yapar da ayrıca. bu hakan şükür tiplemesini duysa ne der acaba. egosu yüksek ama bi o kadar da değerli, barcelona anadolu lisesi futbol takımında oynayamadı diye kötülememek gerek.

ligimize gelmiş geçmiş en kötü yabancı futbolcular

popularizm yapmaya müsait bir anket daha, ya arkadaş diyarbakırspor'un ıraklı, ziya doğan'ın getirdiği onlarca bilmem nereli topçuları akıllarına getiremeyim de, yok ferrari, yok hogh yok muslera yazılıyor nasıl kafa var arkadaş sizde. iddaa ediyorum guiza bile yazılmaz bu listeye, anketin mantığına aykırı, ne soruluyor en kötü yabancı, adam ispanya gol kralı olarak alınmış, kötü müdür burda kötü oynamış olabilir.

ekşi sözlük

çok sıkı bir şekilde takip ediyorum aslında bu sözlüğü, neredeyse bilgisayarlarımda en çok açılan web sayfası bu site. gel gör ki son zamanlar da artık tiksinerek açmaya başladım, inci sözlüğü beğenmeyen liseli bebeler sarmış hepten. ataist, dindar beni pek ilgilendirmez ama 3 konu var ki o konular artık bu sözlüğün takip edilmeye gerek olmadığını gösteriyor.

1-yetmez ama evetçi zihniyet var ya, kendilerini solcu, insan haklarını savunan, özgürlükçü diye tanımlayan, liberal pustlar. he işte onlar gibi bi akım var bu sözlük, sözüm ona onlar da yetmez ama evetçi tayfaya tepki gösteriyorlar ama benim bunlarda sevmediğim yön şu; soktumun dangalakları, iki tane taraf gazatesi okuyup analist oluyolar, iki tane sikindirik gazete okuyup özgürlükçü, solcu oluyolar sonra başlasın pkk propagandası. ya sığır pkk seviyosan yine sev, ama git dağda sev. böle sosyal medyaya yazılar methiyeler döşeyip sevme, böyle yaparak anca kendin gibi sığ beyinleri kandırırsın. liseden çıkıp gelmiş, uluslar okumaya başlamış toylara yedirirsin böyle solculuğu. bi de bazıları var ki bu denyoların solculuk, özgürlükçülük diye yutturduğu, azınlık milliyetçiliğini, ırkçılığı, bölücülüğü, ayrımcılığı, terörizmi yiyo ya, sonra way babam türkler vahşi, türkler silah kullanıo,
birincisi sen nesin lan göt, ikincisi o sevdalısı olduğun orospu çocuklarının kullandığı silahlara karşı korunmak için kullanılıyor o silahlar.

2-yukarıda bahsettiğim şeyle 2 noktada kesişiyor, yine liseli veya üniversiteli ergenler hayatlarında futbol izledikleri hepi topu 3-5 sezon e tabi o 3 sezonda da barcelona güzel top oynadığı için gelmiş geçmiş en büyük futbol takımı, guardiolayı da futbol ilahı ,ilan ediyorlar. bebeler bilmiyor ki real madridin zidane lı ronaldolu kadrosunu, bu dediğim adamları tanımıyorlar atıyorlar xavi iniesta ya lütfen lütfen liseliler durun artık. bir diğer nokta da katalunya muhabbetti, bu bölücü ibineler, özerk kürdistan sevdalarını katalunya üzerinden gerçekleştirme sevdasındalar.

3-bi de bu galatasaray sevdasına ayar olmaya başladım, son 10 yılda uefa kupasından ve süper kupadan başka bi haltı olmayan takımı sürekli bu iki başarı üzerinden değerlendirmeleri diğer takımlara bok atmaları, tüm türkiyenin bildiği gibi şikecinin ağa babası olmalarına rağmen en şanslı başarısız sezonlarını yaşadıkları için bu sezon adlarının duyulmaması falan, sürekli liseli ergen muhabbeti. keita alemin en kral topçusu, q7 bok, baros süper golcu, almedia tras makinesi vs.

işte bu sebeplerden ve buna benzer onlarca liseli ergen ego tatmininden dolayı artık iyiden iyiye soğumaya başladım.

ego tatmini dedim de bu yazarlar bi de resmen kız düşürmeye uğraşıolar ya sorsan entelektüel adamlar.

akıl fikir ihsan eyle yarab.

once turk musun musluman mi

elhamdülillah beşiktaşlıyım.

21 temmuz 2011 gaziantepspor fc minsk maçı

bu minsk tsigalko'yu neden oynatmadı anlamıyorum :D

çük şişmesi

(bkz: ereksiyon) sayılmaz mı?

aziz yıldırım maskesi ile maç seyreden fenerli

misal (bkz: mehmet topuz)

fb nin küme düşmeyerek eksi 30 puan ile başlaması

-30 değilde misal son sene aldığı puanla küme hattı arasındaki fark kadar eksiden başlasın o sene kendileri düşsün öyle daha eğlenceli olur. misal 82 mi aldı bunlar buca da 24le mi düştü, başlat eksi 58 den, sonra otomatik pilota al işte takılsınlar kafalarına göre.

ama disiplin yönetmeliğine göre öncelik küme düşürme, bi de buna -30 eklenirse ohh 2 sene fener yok ligde pek şahane olur. da digiturk indirim yapmazsa trt şifreli yaparsa maçları hepten tilt olurum.

peşin not: organize işler united spor taraftarıyım

ntv spor

izleyici tweeti: yıldırım demirörenle ilgili haberler doğru mu?
sunucu : evet demirörenin ŞÜPHELi sıfatıyla ifade vereceği doğru.

ohh bütün fenerlilerin içinin yağı erimiştir. feneri savunmayı, fener yanlılığını geçti artık beşiktaş düşmanlığı, gs trabsozn düşmanlığı yapıo. yok trabzon da uğraşmış şike yapmaya sürekli tekrar edilio, yok adalı i akınla konuşmuş, gs aldığı kalecinin hep yediği golleri gösterio.
akıl fikir

yıldırım demirören

ntvspor ve hürriyet sporun yogun cabaları sonucunda ibreyi aziz yıldırımdan demirörene çevirmeyi başardılar. sanıyorlar ki demirörenin ifadesi alınınca fener aklanacak.

fenerbahçe nin şike yavşaklığından utanıyorum

bunu söyleyen, söyleyebilen delikanlı adamdır

fenerbahçe

şike yapıldığı kanıtlanırsa bundan en çok zararı taraftarı görecek gibi. bu sene şampiyon olmasaydı nolacaktı taraftarı yine gidip kombinesini alacaktı, formasını alacaktı, elenecekleri şampiyonlar ligi ön elemesinde sahada olacaklardı. yersiz olmuş bu çabalar.

veysel bozkurt

yarıda bıraktığım yüksek lisans eğitimime devam edebilmek için aftan yararlanıp kaydımı yenilemeye gittiğimde, bölüm başkanımızın emekli olduğunu ve yerine veysel hocanın geldiği gördüm dün. ilk izlenimim ise genç olmasına rağmen 2 dakikalık görüşmede güven veren bir yapısı olduğu.
tanım: istanbul üniversitesi iktisat sosyolojisi ana bilim dalı yeni başkanı

26 ocak 2011 beşiktaş trabzonspor maçı

ilk yarı ağzım açık izledim,ikinci yarı rahat izledim, her ne kadar trabzon toparlanmış olsa da beşiktaşın istediği an gol atabileceği gibi bir hissiyat var artık içimde, ama bundan sonra nasıl olacak bilmiyorum ersan gibi kadroya ilk yazılacak adamlardan birinin olmayışı, alternatif olarak yabancı stoperlere yöneltecek ve bu da hucum hattındaki kadro yapısında revizyona sebep olacak gibi geliyor umarım düşündüğüm kadar kötü olmaz. ya da ekrem dağ bir an önce form tutup hilbert'i aratmaz.

ricardo andrade quaresma bernardo

dün akşam ki Trabzonspor maçında da gösterdiği üzere keyfiniz yerindeyken izlemesi çok zevkli oluyor;
misal ilk yarı kartalımız gümbür gümbür saldırırken süründüre süründüre adam geçmesi pek bi zevkli, hele attığı golden sonra bir sevinmemiz vardı ki tribünde birbirimiz kafalarına vura vura hayvanlar gibi sevindik,
gel gör ki ikinci devrede, o süründürme hareketlerini yaparken maçın tehlikede olması, sürekli zorlayarak top kaptırması ve peşinden koşmaması, bencillik üstüne bencillik yaparak ayağında topu zamanında çıkarıp belki de 3 yüzde yüz gollük pozisyona girebilecek arkadaşını çıldırtması tribünde o çılgınca sevinen bizleri de kanser etti
evet izlemesi gerçekten çok zevkli ama Simao'nun yüzde 25'i kadar takım oyunu oynasa tek başına bile Türkiye'de bi kulübü şampiyon yapabilir.