bugün
- anın görüntüsü11
- mert hakan yandaş32
- kitap okumanın zararlı ve gereksiz olması14
- ankarayı öven tip15
- bugün üike olarak resmi yastayız13
- şeriat ülkesinde bir kadın nasıl öldürülür8
- sokak hayvanları uyutulacak25
- galatasaray13
- arkadaşlar damatlık bakıyorum da sizce bu nasıl20
- türk kızları neden gülümsemiyor9
- rusların en iyi olduğu şeyler24
- icardi190536
- bir galatasaraylının kulağına fred diye fısıldamak12
- fenerbahçe büyüklüğü11
- akp'nin fenerbahçe ve beşiktaş düşmanlığı14
- bir şarkı sözü der ki12
- erkeklerin hep fotoğraf istemesi18
- insanlara olan inancınızı ne zaman kaybettiniz17
- icardi1905'i silip atmak20
- afganistan yardımlaşma derneği başkanı15
- akpnin hala bedava kek vaadini tutmaması13
- spor salonuna gitsem erkekler popoma bakar mı15
- sevgilinin kız arkadaş lobisi10
- escort ile evlenmek11
- şişmanlar ölünce nereye gider9
- ellerim bos gonlum hos10
- karınızla gratise gider misiniz10
- kilo almak için bik bikle evlenmek11
- alex de souza vs fred10
- cumhrbaşkanm sizi dünya yenemedi ben nasıl yeneyim15
- cehennemde türkçe konuşulur8
- 19 mayıs 2024 fenerbahçenin bütün oyunları bozması16
- iran'ın depremde yas ilan etmemesi9
- dondurma yalarken erkeklerin sürekli bakması8
- jayden oosterwolde11
- fenerbahçe'nin attığı golde faul olması17
- karınız olsa döver misiniz9
- fenerbahçe15
- yeşil gözlü erkek olmak10
- hani u19 gelecekti ühühühühühühü10
- fulya öztürk9
- iran cumhurbaşkanının helikopter kazası43
- maldivlere gitmek varken eminönü nde takılan martı10
- dursun özbek19
- yazarların bugün içtiği sigara sayısı12
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı101
- izmir sıcağı9
- fethullah gülen şu an ne yapıyordur17
- karıya kıza doymuş erkek8
- ibrahim reisi13
kanal istanbul şu an tek gündemimiz nedense...
iktidar sürekli "boğazlardan para kazanamıyoruz, kanal istanbul'u yapınca para kazanacağız" diyor. (kolpa)
kanal istanbul'u yapınca para kazanacaklarını iddia etmeleri tam bir komedi ve cahillik örneği.
ama konumuz bu değil.
konumuz boğazlardan neden para kazanamadığımız...
montrö boğazlar sözleşmesi boğazların ve marmara'nın statüsünü belirleyen bir antlaşmadır.
malesef tayyip erdoğan da dahil olmak üzre akp'lilerin yüzde 98'i bu antlaşmanın maddelerini hiç okumamışlardır.
antlaşmanın metninin linki aşağıda;
http://sam.baskent.edu.tr/belge/Montro_TR.pdf
montrö sözleşmesinin 26. maddesinde antlaşmanın belgelerinin fransa arşivlerinde saklanacağına dair bir mutabakat vardır.
görsel
antlaşmaya taraf olan devletler bu antlaşmanın garantörü olarak fransa'yı belirlemişler demek ki.
montrö antlaşması'nın ek-1 metninde boğazlardan geçecek taşıtların ücretlendirmesi altın frank cinsinden şöyle yapılmış;
görsel
altın frank nedir?
altın frank o dönem, altının frank cinsinden değerini belirlemek için kullanılan bir birim.
Altın Frank, "Franc Germinal" ya da "Napolyon Altını", Napolyon tarafından 1805'te dolaşıma sokulmuş ve 1920 yılında Milletler Cemiyeti tarafından da hesap birimi olarak kabul edilmiş 0,290 gram saf altın içeren bir para birimidir.
montrö'nün imzalandığı 1936 senesinde altın-frank paritesi 1.20 franktır.
bu parite her sene güncellenir, altın frank değeri hesaplanır ve boğazları kullanan taşıtlardan ona göre tahsilat yapılırdı.
ta ki 1953 senesine kadar.
1953 senesinde ne olmuş biliyor musunuz?
altın frank tedavülden kaldırıldı.
altın frank kuru da dolar karşısında en düşük değerindeyken sabitlendi.
kim tarafından?
demokrat parti hükümeti, adnan menderes tarafından...
ve takip eden yıllar boyunca türkiye cumhuriyeti boğaz geçişlerinden bu düşük kur üzerinden para almaya başladı.
bir allah'ın kulu da bu işe uyanmadı, ses çıkarmadı iyi mi?
tam 29 sene boyunca boğazlarımız sömürüldü.
bu sömürüyü şöyle kabaca izah edecek olursak, senelik 2 milyar dolar gibi bir kaybımız oldu, bu da 29 sene boyunca ne yapar?
58 milyar dolar...
sonra, sene 1982.
darbeci dediğimiz, sevmediğimiz kenan evren bu saçmalığa uyanıyor.
aslında bu iş kenan evren'in işi değil tabi.
kenan evren'i başbakan bülend ulusu uyandırıyor. zira bülend ulusu emekli bir oramiral, yani denizci...
ve 1982'de türkiye resti çekiyor ve tedavülden kalkan altın frank yerine boğaz geçiş ücretlerinin dolar üzerinden alınacağını ilan ediyor.
ve bu karardan sonra transit geçiş ücretleri neredeyse 10 misli artıyor.
tabi bu karar ile birlikte uluslararası denizcilik örgütü (bkz: imo) dünyayı ayağa kaldırıyor.
başta abd, ingiltere ve yunanistan(küçük enişte) olmak üzre bütün dünya türkiye'nin aldığı bu karara itiraz ediyor.
hatta sovyetler birliği türkiye'yi resmen tehdit ediyor.
türkiye bu restlerin hepsine göğüs geriyor.
ta ki 1983 senesine kadar.
1983'te ne oluyor?
genel seçimler ve turgut özal'ın anap'ı iktidara geliyor.
iktidara gelen anap ve başbakan turgut özal ilk iş olarak ne yapıyorlar biliyor musunuz?
1982 senesinde bülend ulusu başbakanlığındaki darbe hükümetinin aldığı bu kararın kanun haline getirilmesini erteliyor bu uygulamayı yürürlüğe koymaktan vazgeçiyorlar.
ve böylece türkiye, 1953'te menderes tarafından düşük kurdan sabitlenen birim üzerinden boğaz geçişlerinden para almaya devam ediyor...
sene 1953.
sene 2019...
aradan tam 66 sene geçmiş.
yıllık 2 milyar dolardan hesaplıyorduk hatırlıyorsanız. ne yapar?
132 milyar dolar.
görsel
tam 66 sene boyunca türkiye'nin menderes ve özal sayesinde ettiği zarar bu rakam sevgili arkadaşlar.
bakın aslında türkiye montrö'yü uygulasa boğazlardan şakır şakır para kazanacak.
ama menderes ve özal'ın bu ihanetleri yüzünden yıllardır para kaybediyoruz.
türkiye boğazlardan ne kadar para kazanıyor peki?
300 milyon lira civarında. (dolar değil lira)
görsel
tabi bu 2017 yılının rakamı.
o zaman dolar kuru daha düşüktü, şimdi 500 milyon gelir elde ediyoruz sayalım.
lakin bu elde ettiğimiz gelirlerin hemen hemen tamamı zaten boğazların güvenliği, işletmesi, fener bakımları vb giderler için harcanıyor, yani bu gelirin vatandaşa bir katkısı olmuyor.
oysa bugün biz montrö antlaşmasını uygulasak ve geçiş ücretlerini altın frank üzerinden alıyor olsaydık boğaz geçişlerinden yılda yaklaşık 2.5 milyar dolar gelir elde edecektik...
peki akp bunu bilmiyor mu? 17 senedir devleti yönetenler hiç buna dikkat etmemiş mi? araştırmamış mı?
tam tersi, biliyorlar. üstelik araştırmışlar da.
hatta, bu altın frank olayını 2011'de gündeme getirmişler.
bakınız dönemin enerji bakanı taner yıldız "altın frank'a geçebiliriz" diyor;
görsel
bu arada önemli not:
akp'nin altın frank açıklaması: 7 ocak 2011.
akp'nin kanal istanbul açıklaması: 27 nisan 2011.
peki ne oluyor da altın frank'ı gündeme getirdikten 4 ay sonra apar topar çılgın proje açıklaması yapılıyor ve kanal istanbul ortaya atılıyor?
yoksa aklıma gelen şey mi?
kandırılmışlar mı?
birileri erdoğan'ın kulağına gidip; "reisim, bak şuraya bir kanal yapalım boğazlardan para kazanamıyoruz, para basarız burda, hem bir sürü yeni konut felan yaparız" mı dedi?
inşaat ya resulullah diyerekten ve milyonlarca metrküp beton dökme aşkıyla altın frank uygulamasına geçmekten neden vazgeçildi?
toplayacak olursak;
1-altın frankı düşük dolar kurundan uygulamaya koyan kim?
adnan menderes...
2-altın frank'a geçilmesini erteleyen ve yeniden menderes dönemindeki düşük kurdan işlem görülmesini sağlayan kim?
turgut özal...
3-17 senedir tek başına ülkeyi yönettiği halde altın franka geçmek yerine, yeni bir kanal yapıp milleti borç batağına sürüklemek isteyen kim?
tayyip erdoğan...
adnan menderes, turgut özal, tayyip erdoğan...
kim bunlar?
milletin adamları(!)...
görsel
eh, hakikaten de milletler hakettikleri şekilde yönetilirmiş...
bonus;
(bkz: ya kanal ya istanbul/#42611390)
#tarih
#ekonomi
iktidar sürekli "boğazlardan para kazanamıyoruz, kanal istanbul'u yapınca para kazanacağız" diyor. (kolpa)
kanal istanbul'u yapınca para kazanacaklarını iddia etmeleri tam bir komedi ve cahillik örneği.
ama konumuz bu değil.
konumuz boğazlardan neden para kazanamadığımız...
montrö boğazlar sözleşmesi boğazların ve marmara'nın statüsünü belirleyen bir antlaşmadır.
malesef tayyip erdoğan da dahil olmak üzre akp'lilerin yüzde 98'i bu antlaşmanın maddelerini hiç okumamışlardır.
antlaşmanın metninin linki aşağıda;
http://sam.baskent.edu.tr/belge/Montro_TR.pdf
montrö sözleşmesinin 26. maddesinde antlaşmanın belgelerinin fransa arşivlerinde saklanacağına dair bir mutabakat vardır.
görsel
antlaşmaya taraf olan devletler bu antlaşmanın garantörü olarak fransa'yı belirlemişler demek ki.
montrö antlaşması'nın ek-1 metninde boğazlardan geçecek taşıtların ücretlendirmesi altın frank cinsinden şöyle yapılmış;
görsel
altın frank nedir?
altın frank o dönem, altının frank cinsinden değerini belirlemek için kullanılan bir birim.
Altın Frank, "Franc Germinal" ya da "Napolyon Altını", Napolyon tarafından 1805'te dolaşıma sokulmuş ve 1920 yılında Milletler Cemiyeti tarafından da hesap birimi olarak kabul edilmiş 0,290 gram saf altın içeren bir para birimidir.
montrö'nün imzalandığı 1936 senesinde altın-frank paritesi 1.20 franktır.
bu parite her sene güncellenir, altın frank değeri hesaplanır ve boğazları kullanan taşıtlardan ona göre tahsilat yapılırdı.
ta ki 1953 senesine kadar.
1953 senesinde ne olmuş biliyor musunuz?
altın frank tedavülden kaldırıldı.
altın frank kuru da dolar karşısında en düşük değerindeyken sabitlendi.
kim tarafından?
demokrat parti hükümeti, adnan menderes tarafından...
ve takip eden yıllar boyunca türkiye cumhuriyeti boğaz geçişlerinden bu düşük kur üzerinden para almaya başladı.
bir allah'ın kulu da bu işe uyanmadı, ses çıkarmadı iyi mi?
tam 29 sene boyunca boğazlarımız sömürüldü.
bu sömürüyü şöyle kabaca izah edecek olursak, senelik 2 milyar dolar gibi bir kaybımız oldu, bu da 29 sene boyunca ne yapar?
58 milyar dolar...
sonra, sene 1982.
darbeci dediğimiz, sevmediğimiz kenan evren bu saçmalığa uyanıyor.
aslında bu iş kenan evren'in işi değil tabi.
kenan evren'i başbakan bülend ulusu uyandırıyor. zira bülend ulusu emekli bir oramiral, yani denizci...
ve 1982'de türkiye resti çekiyor ve tedavülden kalkan altın frank yerine boğaz geçiş ücretlerinin dolar üzerinden alınacağını ilan ediyor.
ve bu karardan sonra transit geçiş ücretleri neredeyse 10 misli artıyor.
tabi bu karar ile birlikte uluslararası denizcilik örgütü (bkz: imo) dünyayı ayağa kaldırıyor.
başta abd, ingiltere ve yunanistan(küçük enişte) olmak üzre bütün dünya türkiye'nin aldığı bu karara itiraz ediyor.
hatta sovyetler birliği türkiye'yi resmen tehdit ediyor.
türkiye bu restlerin hepsine göğüs geriyor.
ta ki 1983 senesine kadar.
1983'te ne oluyor?
genel seçimler ve turgut özal'ın anap'ı iktidara geliyor.
iktidara gelen anap ve başbakan turgut özal ilk iş olarak ne yapıyorlar biliyor musunuz?
1982 senesinde bülend ulusu başbakanlığındaki darbe hükümetinin aldığı bu kararın kanun haline getirilmesini erteliyor bu uygulamayı yürürlüğe koymaktan vazgeçiyorlar.
ve böylece türkiye, 1953'te menderes tarafından düşük kurdan sabitlenen birim üzerinden boğaz geçişlerinden para almaya devam ediyor...
sene 1953.
sene 2019...
aradan tam 66 sene geçmiş.
yıllık 2 milyar dolardan hesaplıyorduk hatırlıyorsanız. ne yapar?
132 milyar dolar.
görsel
tam 66 sene boyunca türkiye'nin menderes ve özal sayesinde ettiği zarar bu rakam sevgili arkadaşlar.
bakın aslında türkiye montrö'yü uygulasa boğazlardan şakır şakır para kazanacak.
ama menderes ve özal'ın bu ihanetleri yüzünden yıllardır para kaybediyoruz.
türkiye boğazlardan ne kadar para kazanıyor peki?
300 milyon lira civarında. (dolar değil lira)
görsel
tabi bu 2017 yılının rakamı.
o zaman dolar kuru daha düşüktü, şimdi 500 milyon gelir elde ediyoruz sayalım.
lakin bu elde ettiğimiz gelirlerin hemen hemen tamamı zaten boğazların güvenliği, işletmesi, fener bakımları vb giderler için harcanıyor, yani bu gelirin vatandaşa bir katkısı olmuyor.
oysa bugün biz montrö antlaşmasını uygulasak ve geçiş ücretlerini altın frank üzerinden alıyor olsaydık boğaz geçişlerinden yılda yaklaşık 2.5 milyar dolar gelir elde edecektik...
peki akp bunu bilmiyor mu? 17 senedir devleti yönetenler hiç buna dikkat etmemiş mi? araştırmamış mı?
tam tersi, biliyorlar. üstelik araştırmışlar da.
hatta, bu altın frank olayını 2011'de gündeme getirmişler.
bakınız dönemin enerji bakanı taner yıldız "altın frank'a geçebiliriz" diyor;
görsel
bu arada önemli not:
akp'nin altın frank açıklaması: 7 ocak 2011.
akp'nin kanal istanbul açıklaması: 27 nisan 2011.
peki ne oluyor da altın frank'ı gündeme getirdikten 4 ay sonra apar topar çılgın proje açıklaması yapılıyor ve kanal istanbul ortaya atılıyor?
yoksa aklıma gelen şey mi?
kandırılmışlar mı?
birileri erdoğan'ın kulağına gidip; "reisim, bak şuraya bir kanal yapalım boğazlardan para kazanamıyoruz, para basarız burda, hem bir sürü yeni konut felan yaparız" mı dedi?
inşaat ya resulullah diyerekten ve milyonlarca metrküp beton dökme aşkıyla altın frank uygulamasına geçmekten neden vazgeçildi?
toplayacak olursak;
1-altın frankı düşük dolar kurundan uygulamaya koyan kim?
adnan menderes...
2-altın frank'a geçilmesini erteleyen ve yeniden menderes dönemindeki düşük kurdan işlem görülmesini sağlayan kim?
turgut özal...
3-17 senedir tek başına ülkeyi yönettiği halde altın franka geçmek yerine, yeni bir kanal yapıp milleti borç batağına sürüklemek isteyen kim?
tayyip erdoğan...
adnan menderes, turgut özal, tayyip erdoğan...
kim bunlar?
milletin adamları(!)...
görsel
eh, hakikaten de milletler hakettikleri şekilde yönetilirmiş...
bonus;
(bkz: ya kanal ya istanbul/#42611390)
#tarih
#ekonomi
güncel Önemli Başlıklar