bugün
- bu gece intihar edeceğim27
- okan buruk'un rakiplerine küfür etmesi22
- fenerbahçe30
- allah neye benzer13
- icardi190512
- albay kemal13
- fenerbahçe taraftarı13
- fenerbahçe 38 de 38 yapsa olacaklar10
- düğün yapmak akıl dışıdır9
- anın görüntüsü10
- bütün pitbullar uyutulmalı17
- ilkokuldaki sevgilinizle yaptığınız çılgınlıklar9
- son 22 yılın özeti12
- akp döneminde kürtlerin asimile olması9
- sinovac mı biontech mı12
- hadise'nin külotla marş söylemesi26
- sözlük yazarlarına acı ama gerçek bir şey söyle9
- akp'nin galatasaray'ı destekleme nedeni8
- kulaklığını paylaşan erkek cuckold mudur8
- keyiflenmek için ne yapıyorsun9
- fettullah gülen'in ölmesi26
- kılıçdaroğlu'nun yeniden aday olacağım demesi19
- ateist ve deistler bunu açıklasın12
- karısının onlyfans açmasına izin veren erkek11
- sözlük abazanları kız bulduğu zaman olacaklar8
- galatasaray29
- allah intikam sahibidir15
- fenerbahçe amblemindeki ot11
- kur an çevirisi yapmanın haram olması34
- mauro icardi23
- ülkemde başı açık tavuk is te mi yo rum8
- fransız kızın üzerine işeyen göçmen15
- dilan dere ile evlenmek11
- müslümanların anadili arapçadır13
- ali koç9
- sevgiliyle uyumak13
- kadın vücudunun olağanüstü bir tasarım olması8
- emre belözoğlu15
- sözlüğün en iyi yazarı olmak11
- mert hakan yandaş16
- abberrline9
- 2023 2024 sezonu süper lig şampiyonu galatasaray17
- israil'in refahta sivil çadırlarını vurmasi27
- fenerbahçe'nin gs'nin balonunu patlatmış olması20
- astrolog meral güven20
- galatasaray ın verilmeyen penaltısı9
- hamas9
- para bok huzur yok10
- galatasaray'ın hakemleri kutlamalara çağırması11
- neden yazarlık yapıyorsunuz8
Frank Zito (Elijah Wood) içedönük, utangaç, yalnız yaşayan bir genç adamdır. Annesi Angela (America Olivo)ölünce oğluna bir cansız manken dükkanı bırakmıştır.
Bu dükkan 3 kuşaktır Zito'lara aittir. 1930'ların anlayışıyla oluşturulmuş mankenleri onaran Frank dükkanı ne yapacağını bilemez, onun bu antika restorasyonuyla kimse ilgilenmez. Dükkanı kapatmak, eski biçemli mankenleri terk etmek istemez çünkü onların insanlardan çok daha karakteristik yapıları olduğunu düşünür.
Dramatik ve hüzünlü bir geçmişi olan Frank gündüzleri sıradan bir yaşam sürse de geceleri insan avına çıkar. Randevu sitelerinden, sokaklardan bulduğu fahişeleri, eskort kızları öldürüp kafa derilerini yüzer. Bu kafa derilerini mankenlerin başlarına monte eder. Frank'e göre saçlar bedende sonsuza kadar kalan tek öğedir. Cinayetlerinden sonra pişmanlık duyan, kendinden nefret eden Frank, Dr. Jekyll - Bay Hyde gibi çift kişiliklidir. Bastıran korkunç itkisini Frank denetleyemez.
Gerçeğin yine tümüyle dışındadır, pathosu özgündür. Bir gün dükkanına genç sanatçı Anna (Nora Arnezeder) gelir, Frank'tan yeni sergisi için yardım ister. Fotoğrafçı Anna, Frank'ın yaşamını tümüyle değiştirecektir. The Hills Have Eyes (Tepenin Gözleri /2006), Mirrors (Aynalar/2008), Piranha 3D (2011) filmlerinden sonra Alexandre Aja - Grégory Levasseur ikilisi bu kez William Lustig'in kült korku filmi Maniac'ı (Manyak) (1980) ele aldılar.
Seksenlerin en tedirgin edici Slasher'ında geceleri kadınların kafa derilerini yüzen seri katille skandal yaratan bu öncü örnek kotku türünü etkiledi. Alexander Aja, Hign Tension'daki (Yüksek Tansiyon-2002) mola yerindeki tuvalet sahnesiyle Maniac'a gönderme yaptı.
Yönetmen Franck Khalfounun (Wrong Turn at Tahoe/2009) yeni Maniac'ı özgün versiyonun birebir kopyası değil. Seri katili iriyarı, ürkütücü Joe Spinell yerine ufak tefek çelimsiz Elijah Woood canlandırıyor. Tehlikesiz görüntüsü, mavi masum gözleriyle bir çocuğu andıran Wood'un arkasında insan avıyla geçinen yırtıcı bir hayvan saklanmaktadır.
Öykü de New York yerine Los Angeles'ta geçiyor. Yönetmen Khalfoun, Melekler Kenti'nin paranoyak potansiyelini sürekli sömürmüyor. Öznel kamerayla öyküsünü anlatan yönetmen izleyiciyi Frank'ın hastalıklı zihninin içine sokuyor, bu kanlı yolculuğu Frank'in gözünden izliyoruz.
Görüntü yönetmeni Maxime Alexandre'ın usta resim seçimiyle, Rob'un ürkütücü müziği atmosferi alabildiğine gerginleştiriyor. Frank'in görüntüsü aynaya, cama, dikiz aynasına, arabanın kaportasına, TV ekranına yansıyor. Bu olgu bir anlamda onun ikiye bölünmüş kişiliğinin uzantısı. Frank'ı sesiyle, soluk alıp vermesiyle, içsel konuşmalarıyla ayırt ediyoruz.
O kendine mankenleriyle apayrı bir dünya kurmuştur, başka bir döneme aittir, eski filmleri izlemeyi sever. Dr. Caligari'nin Muayenehanesi en sevdiği filmdir. Sin City (Günah Şehri - 2005), Green Street Hooligans'tan sonra Elijah Wood yine karanlık bir karakteri yorumlar, ona göre ise Frank kötü biri değil. Sadace o korkunç itkisini denetlemekten acizdir.
Seri katillerin psikolojisini çok ilginç bulan oyuncu Frank Zito'nun bugüne dek canlandırdığı en derin karanlık karakter olduğunu belirtiyor. Dr. Jekyll and Mr. Hyde (Rouben Mamoulian /1931), Lady in the Lake (Robert Montgomery / 1948), Profond Rosso (Dario Argento /1975), You,Murderer (Robert Zemeckis / 1995), Strange Days (Kathyrn Bigelow / 1996) Maniac gibi öznel kamerayla çekilen filmler.
(Aslı Selçuk, Cumhuriyet)
Bu dükkan 3 kuşaktır Zito'lara aittir. 1930'ların anlayışıyla oluşturulmuş mankenleri onaran Frank dükkanı ne yapacağını bilemez, onun bu antika restorasyonuyla kimse ilgilenmez. Dükkanı kapatmak, eski biçemli mankenleri terk etmek istemez çünkü onların insanlardan çok daha karakteristik yapıları olduğunu düşünür.
Dramatik ve hüzünlü bir geçmişi olan Frank gündüzleri sıradan bir yaşam sürse de geceleri insan avına çıkar. Randevu sitelerinden, sokaklardan bulduğu fahişeleri, eskort kızları öldürüp kafa derilerini yüzer. Bu kafa derilerini mankenlerin başlarına monte eder. Frank'e göre saçlar bedende sonsuza kadar kalan tek öğedir. Cinayetlerinden sonra pişmanlık duyan, kendinden nefret eden Frank, Dr. Jekyll - Bay Hyde gibi çift kişiliklidir. Bastıran korkunç itkisini Frank denetleyemez.
Gerçeğin yine tümüyle dışındadır, pathosu özgündür. Bir gün dükkanına genç sanatçı Anna (Nora Arnezeder) gelir, Frank'tan yeni sergisi için yardım ister. Fotoğrafçı Anna, Frank'ın yaşamını tümüyle değiştirecektir. The Hills Have Eyes (Tepenin Gözleri /2006), Mirrors (Aynalar/2008), Piranha 3D (2011) filmlerinden sonra Alexandre Aja - Grégory Levasseur ikilisi bu kez William Lustig'in kült korku filmi Maniac'ı (Manyak) (1980) ele aldılar.
Seksenlerin en tedirgin edici Slasher'ında geceleri kadınların kafa derilerini yüzen seri katille skandal yaratan bu öncü örnek kotku türünü etkiledi. Alexander Aja, Hign Tension'daki (Yüksek Tansiyon-2002) mola yerindeki tuvalet sahnesiyle Maniac'a gönderme yaptı.
Yönetmen Franck Khalfounun (Wrong Turn at Tahoe/2009) yeni Maniac'ı özgün versiyonun birebir kopyası değil. Seri katili iriyarı, ürkütücü Joe Spinell yerine ufak tefek çelimsiz Elijah Woood canlandırıyor. Tehlikesiz görüntüsü, mavi masum gözleriyle bir çocuğu andıran Wood'un arkasında insan avıyla geçinen yırtıcı bir hayvan saklanmaktadır.
Öykü de New York yerine Los Angeles'ta geçiyor. Yönetmen Khalfoun, Melekler Kenti'nin paranoyak potansiyelini sürekli sömürmüyor. Öznel kamerayla öyküsünü anlatan yönetmen izleyiciyi Frank'ın hastalıklı zihninin içine sokuyor, bu kanlı yolculuğu Frank'in gözünden izliyoruz.
Görüntü yönetmeni Maxime Alexandre'ın usta resim seçimiyle, Rob'un ürkütücü müziği atmosferi alabildiğine gerginleştiriyor. Frank'in görüntüsü aynaya, cama, dikiz aynasına, arabanın kaportasına, TV ekranına yansıyor. Bu olgu bir anlamda onun ikiye bölünmüş kişiliğinin uzantısı. Frank'ı sesiyle, soluk alıp vermesiyle, içsel konuşmalarıyla ayırt ediyoruz.
O kendine mankenleriyle apayrı bir dünya kurmuştur, başka bir döneme aittir, eski filmleri izlemeyi sever. Dr. Caligari'nin Muayenehanesi en sevdiği filmdir. Sin City (Günah Şehri - 2005), Green Street Hooligans'tan sonra Elijah Wood yine karanlık bir karakteri yorumlar, ona göre ise Frank kötü biri değil. Sadace o korkunç itkisini denetlemekten acizdir.
Seri katillerin psikolojisini çok ilginç bulan oyuncu Frank Zito'nun bugüne dek canlandırdığı en derin karanlık karakter olduğunu belirtiyor. Dr. Jekyll and Mr. Hyde (Rouben Mamoulian /1931), Lady in the Lake (Robert Montgomery / 1948), Profond Rosso (Dario Argento /1975), You,Murderer (Robert Zemeckis / 1995), Strange Days (Kathyrn Bigelow / 1996) Maniac gibi öznel kamerayla çekilen filmler.
(Aslı Selçuk, Cumhuriyet)
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar