bugün
- vahdettin'e hain diyenleri susturacak tarihi belge19
- sürekli milletin entrylerini eleştiren tip11
- fatih terim'in yuhalanması10
- crop giyen erkek11
- icardi190530
- 30 nisan 2024 bayern münih real madrid maçı8
- temizlik hastası eşle sevişme öncesi diyaloglar11
- sözlük erkeğinden damat olmaz16
- vatandaşlık farkı alan otel26
- nazar değdi sözlük12
- çabuk vazgeçen insan8
- sözlük kızından gelin olmaz22
- hamas bir terör örgütüdür23
- güne bir şarkı bırak10
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız23
- uludağ sözlüğün bitmiş olması8
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi16
- icardi1905 silik olsun kampanyası20
- şehirler arası aşk yaşamak10
- true'nin porno arşivi kaç gb9
- suriyeliler suriye'ye dönsün12
- bir kadının yemek ısmarlaması15
- erkeğe ne hediye alınır34
- bir sözlük yazarını kaşır mısınız11
- futbolcu ismiyle nick almak11
- anın görüntüsü11
- sözlükte ateist gibi takılan yahudiler10
- aleyna tilki10
- herkes güncel fiyatını yazabilir mi9
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim22
- ağaç gövdesi gibi bacakları olan kadın14
- sözlük yazarlarının tatlıları8
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim22
- alınan en güzel iltifat14
- kızımın kiminle yatıp kalktığıyla ilgilenmezdim9
- cumaya gidenlerin çok azalması10
- bik bik'in balona binmesi34
- en yaşlı özelliğiniz9
- sabah aç karnına içilen bira13
- ideal duş alma sıklığı14
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız9
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı23
na ve bi kelimeleri farsça ve arapça'da yokluk belirtirler..
daha ismiyle bile kendisini anlatabilen şair..
namahrem,(mahrem olmayan)binamaz(namaz kılmayan) gibi..
ayrıca urfalıdır, kürttür.. bununla ilgili komik bir menkıbe bile var..
--spoiler--
Devrinin namlı şâiri Nâbî'nin kardeşi, Urfa'dan istanbul'a ağabeyini ziyârete gelmiş. Kardeşi Nâbî'de misâfir iken pâdişâh, Nâbî'yi bir ziyâfete çağıracak olmuş. Tabiî nezâketen kardeşini de çağırmış.
Bütün saray erkânı ve dâvetliler huzurunda, yemekten sonra bir ara pâdişah tabaktan bir elma alıp, kendi eli ile Nâbî'nin kardeşine ikrâm etmiş. Nâbî'nin kardeşi de ne bilsin garip, elmayı almış, 'Hart!' diye ısırıp yemeye başlamış. Oradakiler sıkılmışlar, pâdişah huzûrundaki bu edepsizlikten rahatsız olmuşlar ama, seslerini de çıkartamamışlar. Pâdişâh da renk vermemiş ve meclis dağılmış.
Çıkışta Nâbî, kardeşini bir kenara çekip paylamış.
-Ne yaptın yâhû, demiş, pâdişâh bir şey ikrâm edince, 'Devletle pâdişâhım' dersin, koltuğunun altına sıkıştırırsın. Çıkınca da güzelce yersin.
-Peki, demiş kardeşi, ben ne bilirim. Bir daha öyle yapayım mâdem.
Bir zaman sonra, pâdişâh bunları başka bir ziyâfete dâvet etmiş. Yine âbi kardeş gitmişler. Sofrada, ortada bir tabakta tavuk varmış. Pâdişâh bu sefer de tavuktan bir but koparıp eli ile Nâbî'nin kardeşine ikrâm etmiş. Tabiî bu sefer tâlimli, 'Devletle sultânım' demiş ve budu aldığı gibi koltuğunun altına sıkıştırmış.
Meclis buz gibi olmuş. Hem kimse edebinden bir şey söyleyemiyor, hem de mesele yenilir yutulur cinsten değil. Ne yapsın Nâbî, vaziyeti yumuşatmak için irticâlen bir beyit söyleyivermiş:
'Nâbî'yi Nâbî yapan bir hüsn-ü nazâr,
Urfa'nın Kürd'ünde nezâket ne gezer?'
--spoiler--
daha ismiyle bile kendisini anlatabilen şair..
namahrem,(mahrem olmayan)binamaz(namaz kılmayan) gibi..
ayrıca urfalıdır, kürttür.. bununla ilgili komik bir menkıbe bile var..
--spoiler--
Devrinin namlı şâiri Nâbî'nin kardeşi, Urfa'dan istanbul'a ağabeyini ziyârete gelmiş. Kardeşi Nâbî'de misâfir iken pâdişâh, Nâbî'yi bir ziyâfete çağıracak olmuş. Tabiî nezâketen kardeşini de çağırmış.
Bütün saray erkânı ve dâvetliler huzurunda, yemekten sonra bir ara pâdişah tabaktan bir elma alıp, kendi eli ile Nâbî'nin kardeşine ikrâm etmiş. Nâbî'nin kardeşi de ne bilsin garip, elmayı almış, 'Hart!' diye ısırıp yemeye başlamış. Oradakiler sıkılmışlar, pâdişah huzûrundaki bu edepsizlikten rahatsız olmuşlar ama, seslerini de çıkartamamışlar. Pâdişâh da renk vermemiş ve meclis dağılmış.
Çıkışta Nâbî, kardeşini bir kenara çekip paylamış.
-Ne yaptın yâhû, demiş, pâdişâh bir şey ikrâm edince, 'Devletle pâdişâhım' dersin, koltuğunun altına sıkıştırırsın. Çıkınca da güzelce yersin.
-Peki, demiş kardeşi, ben ne bilirim. Bir daha öyle yapayım mâdem.
Bir zaman sonra, pâdişâh bunları başka bir ziyâfete dâvet etmiş. Yine âbi kardeş gitmişler. Sofrada, ortada bir tabakta tavuk varmış. Pâdişâh bu sefer de tavuktan bir but koparıp eli ile Nâbî'nin kardeşine ikrâm etmiş. Tabiî bu sefer tâlimli, 'Devletle sultânım' demiş ve budu aldığı gibi koltuğunun altına sıkıştırmış.
Meclis buz gibi olmuş. Hem kimse edebinden bir şey söyleyemiyor, hem de mesele yenilir yutulur cinsten değil. Ne yapsın Nâbî, vaziyeti yumuşatmak için irticâlen bir beyit söyleyivermiş:
'Nâbî'yi Nâbî yapan bir hüsn-ü nazâr,
Urfa'nın Kürd'ünde nezâket ne gezer?'
--spoiler--
güncel Önemli Başlıklar