bugün

türk milli basketbol takımı

açıkçası bu sene çok fazla üzerine gelinen takımdır. kapasitesi geçen senenin neredeyse yarısına inmiştir. ayrıca polonya maçını es geçersek yenildiği maçlarda elinden gelenin en iyisini yaparak yenilmiştir.

kerem tunçeri'nin iki yıl ki performansı arasında dağlar kadar fark var. mental bir soruna dönüştü bu turnuvada bu kerem için ve geçen turnuvaya kıyasla en büyük eksiğimiz aslında bu turnuvayı tunçeri'siz oynamamız.

kerem gönlüm sakat. kerem gönlüm asla bir yıldız değil ama bu takımın kilit oyuncusu. zaman zaman 3 numara oynayabiliyor ve onunla beraber alan savunması yapmak inanılmaz bir avantaj. onun yokluğu furkan aldemir'le bir nebze ama sadece bir nebze hafifletilebilirdi ama o da yapılmadı ve bana kalırsa kerem gönlüm büyük bir eksiktir.

ersan ilyasova'nın sayı konusunda istikrarsızlığı geçen turnuvaya oranla direncimizi çok kırıyor çünkü havaya girmiş bir ilyasova her zaman mvp adayıdır.

semih erden ki kendisini hiç sevmememe rağmen büyük bir rol oyuncusu. ömer aşık oyunda olmadığında yol geçen hanına dönen pota altımız semih varken böyle bir tehlike yaşamıyordu.

orhun ene iyi bir coach değil. bogdan tanjevic de değildi. iyi coach, erman kunter'dir, ergin ataman'dır, oktay mahmuti'dir, zeljko obradovic'tir, dusan ivkovic'tir... ama bunların üçünün üzeri turgay demirel tarafından çizilmiştir. bilin bakalım hangileri?

ve son olarak geçen sene takımların yıldızları yoktu bu sene var. ve gerçekten çok çok üst düzey takımlarla aynı gruptayız ve her zaman kazanmak zorunda değilsiniz. bazen mücadele edersiniz ama gücünüz yetmez hepsi bu.

edit: tutku açık sırf galatasaray'da oynuyor diye iyi bir guard değildir. kerem tunçeri ve ender arslan varken kimse tutku'yu tercih etmez. bu sene galatasaray'da oktay mahmuti'nin tercih etmeyeceği gibi. ama türkiye çok iyi guardlar yetiştirmektedir. şafak edge(92), kenan sipahi(95), kartal özmızrak(95) gibi...