bugün
- sürekli geçip dikkat çekmeye çalışmak8
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar9
- icardi190519
- bik bik'in balona binmesi21
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- bir kadının yemek ısmarlaması12
- icardi1905 silik olsun kampanyası23
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- futbolcu ismiyle nick almak9
- yol bitimindeki kuytu mekan8
- anın görüntüsü20
- 22 şubat 2024 sparta prag galatasaray maçı16
- kanınıza rengini verir misiniz16
- abır nerede sorunsalı8
- arkadaşlar biri var11
- suriyeliler suriye'ye dönsün9
- erkeğe ne hediye alınır32
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri14
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız17
- nickli başlık açanlar çaylak yapılacaktır8
- bir sözlük kızı ile yakınlaşmak13
- uzağı göremeyen insan18
- türkiyede çok abartılan arabalar15
- alınan en güzel iltifat8
- vatandaşlık farkı alan otel10
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım28
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı24
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi11
- ideal duş alma sıklığı12
- integralin müfredettan kaldırılması15
- artificialintelligence11
- ak partiliyi çok fena döven chp belediye başkanı11
- 26 nisan 2024 adana demirspor galatasaray maçı51
- kültürlü entelektüel alçak gönüllü güzel kadın13
- kekeme olan biri doktor olurmu11
- arkadaşlar cumaya neden gelmediniz14
- nickini google da aratınca çıkan ilk görsel16
- seni seviyoruz insan olmaya çeyrek kala8
- bik bik moderatör olsun10
- bik bik moderatör olunca bana kız ayarlar mı10
- antalya'ya abartılmış şehir diyen göt11
- istanbul suriyenin başkentidir12
- nervio'nun ellerinde cenneti koklamak9
- cumaya gidenlerin çok azalması13
- pahalılıktan dolayı suriyeye dönen kadın8
- azerileri çok seviyorum ne yapmalıyım13
- genç kızlıktan teyzeliğe geçiş13
- aristoteles'in orta yolu10
Henning Mankell isveç'in tam kuzeyinde bir zamanlar Norveç'e ait olan Harzedalen bölgesinde büyümüş. "Çocukluğum Noel çamlarının ve köknar ağaçlarınan oluşan bir ormanın ortasında geçti. Aklınıza hayalinize gelmeyecek kadar her şeyden uzak ıssız bir yerdi," diyor eski günleri anlatırken. Açık düzlükleri seviyor. Bu nedenle isveç'in güneyine Wallander romanlarının geçtiği Skane bölgesine yerleşmiş. Onu bu bölgeye çeken nedeni şöyle açıklıyor: "Hiç ağaç yok. isveç topraklarının sona erdiği, sanki Doğu Baltık kıyılarında bir tür Rip Grande gibi bir yer. Dünyanın geri kalan kısmı diğer tarafta..."
ilk yazı yazmaya başladığı o büyülü dakikayı asla unutamıyor. "Bir kelimenin ardında diğer kelimeyi ve bir diğerini koyup bir cümle yaptım; bir cümlenin ardından bir cümle daha ve ortaya bir öykü çıktı. Yazdığım ilk öyküyü asla unutmuyorum: Robinson Curusoe'nun bir taklidiydi. Bütün öykü tek sayfadan ibaretti. Onu kaybettiğime hala üzülüyorum. Karanlık ormandaki bu küçük çocuk Afrika'ya kaçmayı düşlüyordu. Yaşadığı yerin yakınındaki nehirde yüzen tomurcukların birer timsah olduğunu hayal ediyordu. Her çocuk dünyanın sonunu bulmak ister. Benim için dünyanın sonu Afrika'ydı. Düşünebildiğim en heyecan verici şeydi. Bu düşümü hiç yitirmedim, aklımda hep Afrika vardı. Hayal gücü sadece yaratıcılık değil, yaşantımızı düzene sokan bir eylemdir ve yaşamımızdaki krizleri aşmamıza yardımcı olur..." diyor Mankell. Yirmi yaşında Stockholm'de tiyatroda ayak işleri yaparak hayatını kazanya başlayan yazar, para biriktirip Guinea-Bissau'ya gitmiş: "Uçaktan indiğim anı asla unutmuyorum, sanki yuvama dönmüş gibi bir duyguya kapılmıştım. Tabii çok komik bir duyguydu. Orada tek akrabam bile yoktu. Ayrıca dünyanın sonu diye bir şeyin olmadığını anladım ve o an çocukluk yolculuğumun sona erip, erişkin yaşamımım başladığını farkettim..." Mankell yirmi yıldan fazla bir süredir Afrika'da yaşıyor. Afrika'da yaşamasını, Avrupa'nın dışından bakarak dünyayı iki ayrı görüş açısından görmek isteği olarak açıklıyor.
Oyunları isveç'te en çok sahnelenen yazarlardan biri olan Mankell'in, Afrika'yı konu alan sosyal içerikli dört romanı da var. Birkaç yıldan beri isveç ve Mozambik'de yaşayan yazar Maputo'da Avenida Tiyatrosu'nu yönetiyor. Çocuklar için de yazan Mankell'in ingilizceye çevrilmiş iki kısa romanı da var. "Secrest in The Fire" ve "Playing With Fire" adını taşıyan romanların kahramanı Mozambikli Sofia adında gerçekten yaşamış bir genç kız.*
ilk yazı yazmaya başladığı o büyülü dakikayı asla unutamıyor. "Bir kelimenin ardında diğer kelimeyi ve bir diğerini koyup bir cümle yaptım; bir cümlenin ardından bir cümle daha ve ortaya bir öykü çıktı. Yazdığım ilk öyküyü asla unutmuyorum: Robinson Curusoe'nun bir taklidiydi. Bütün öykü tek sayfadan ibaretti. Onu kaybettiğime hala üzülüyorum. Karanlık ormandaki bu küçük çocuk Afrika'ya kaçmayı düşlüyordu. Yaşadığı yerin yakınındaki nehirde yüzen tomurcukların birer timsah olduğunu hayal ediyordu. Her çocuk dünyanın sonunu bulmak ister. Benim için dünyanın sonu Afrika'ydı. Düşünebildiğim en heyecan verici şeydi. Bu düşümü hiç yitirmedim, aklımda hep Afrika vardı. Hayal gücü sadece yaratıcılık değil, yaşantımızı düzene sokan bir eylemdir ve yaşamımızdaki krizleri aşmamıza yardımcı olur..." diyor Mankell. Yirmi yaşında Stockholm'de tiyatroda ayak işleri yaparak hayatını kazanya başlayan yazar, para biriktirip Guinea-Bissau'ya gitmiş: "Uçaktan indiğim anı asla unutmuyorum, sanki yuvama dönmüş gibi bir duyguya kapılmıştım. Tabii çok komik bir duyguydu. Orada tek akrabam bile yoktu. Ayrıca dünyanın sonu diye bir şeyin olmadığını anladım ve o an çocukluk yolculuğumun sona erip, erişkin yaşamımım başladığını farkettim..." Mankell yirmi yıldan fazla bir süredir Afrika'da yaşıyor. Afrika'da yaşamasını, Avrupa'nın dışından bakarak dünyayı iki ayrı görüş açısından görmek isteği olarak açıklıyor.
Oyunları isveç'te en çok sahnelenen yazarlardan biri olan Mankell'in, Afrika'yı konu alan sosyal içerikli dört romanı da var. Birkaç yıldan beri isveç ve Mozambik'de yaşayan yazar Maputo'da Avenida Tiyatrosu'nu yönetiyor. Çocuklar için de yazan Mankell'in ingilizceye çevrilmiş iki kısa romanı da var. "Secrest in The Fire" ve "Playing With Fire" adını taşıyan romanların kahramanı Mozambikli Sofia adında gerçekten yaşamış bir genç kız.*
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar