Doggystyle da kalçaları sağlam bicepsleriniz sayesinde öyle bir kavrarsınız ki, kadının poposu adeta bir gemi dümeni gibi nereye çevirirseniz oraya döner.
Misyoner pozisyonunda bacak kaslarınız sayesinde öyle bir çakarsınız ki adeta suudi arabistanda bulduğunuz petrol kuyusunu sondajlarsınız.
Cowgirl pozisyonunda karın kaslarınız sayesinde kadını üzerinizde öyle bir tutarsınız ki kendini adeta azgın bir boğanın üzerinde rodeo yaparken bulur.
Nereden mi biliyorum? ahahha güldürmeyin beni.
Daha fazlası için dm...

Etiler sanayi.

Bu teze göre taşak bacakarasındaki memedir ve emilebilir diyebiliyor muyuz?

1 defa. Buzlar ülkesinin güneş prensesine selam olsun.

Ölene kadar kimse kimsenin ağız kokusunu, negatifliklerini, tafrasını tribini çekecek diye bir dünya kanunu yok arkadaş. 2 kadın boşadım, bir daha olsa bir daha yaparım. Evli yaşıtlarım sinir stresten saçları dökmüş, göbekleri salmış, götleri pörsümüşken benim kafa rahat vücut taş kariyer aldı yürüyor. Evliliğe karşı değilim 3'üncü evliliği mutlaka yapıcam ama bu sefer en doğru en arkadaşım olan kadınla olacak.

20 yaşındayken iphone 4s i almak gibi bir cahillik yaptım bu şekilde. Ödeyene kadar o zamanlarda canım çıkmıştı. Zaten kuş kadar maaş alıyordum. Bir daha ne iphone kullandım, nede böyle bir harekette bulundum. Paramın yettiği kadar modeli alıp çöp olana kadar kullanıyorum. Yurtdışında sadece abd de bu teknoloji çılgınlığı var başka hiçbir ülkede görmedim.

Acayip rahatsız oluyorum bu durumdan. Sevdim ve orada bitir arkadaş bu ilişkiyi. Ne daha uzatıyosun? Neyin peşindesin? Arkamdan gelerek seni evime alacağımı falan mı düşünüyorsun? Seni bu hayattan çekip çıkaracağımı mı? Bazı insanlar da böyle. Bitiş noktasını algılayamıyor işte. Paçamızda geziyorlar.

Bir ara bi manitam vardı her akşam buluşur oturur bişeyler içerdik. ilişkinin 4 üncü ayında öğrenmiştim soyadını. Oda uyap şifresini verip bi davasına bakmamı istemişti. Ne bileyim gerek duymadım demek ki.

Sol komşum hayko cepkin, sağ komşum barış manço olsa negzel olurdu. Sürekli müzik yapar müzik dinlerdik.

Allllaaaah diye bağıran bir adam vardı kahvede. Bir tek onu hatırlıyorum.

Ölüme yaklaştıkça hayatı daha fazla yaşama isteği bu. içgüdüsel sanırım.

Bu aralar çok pis hayal kurmaya başladım. Kafamda bir sahne yaratıyorum, sonrasında o sahneden itibaren olaylar kendiliğinden başlıyor gelişmeye. Bir anda kendimi uykuya dalarken buluyorum ve bom! Rüyamda da aynı şeyleri görürken yakalıyorum kendimi.

O muhtar önce türkçesini düzeltsin. Sonra konuşma ve yazı yazma hakkına sahip olsun.

Benzinciye gidip benzin ver dersiniz. Yasak der. Mazot ver o zaman dersiniz. ahahahha

Benimdir bu. Bayram üstü işler durdu zaten. Patron geçerken çatır çatır entry giriyorum. Diğer arkadaşlar sürekli çaya sigaraya kaçıyor. Ciddi bakışlarla entry girince bi bok yapıyorum zannediliyor.

Cepheye göndermeye gerek yok, bu tip stratejist otuzbircileri eğitim sahasına götürüp kulağının arkasından iki mermi sallasan donunu doldururlar. Ama sözlükte ahkam kesmek kolay tabi suya sabuna dokunmak yok nede olsa.

Kalpte böyledir. Bir kere kırdıktan sonra içine kurt düşer ve tekrar bakmak istersin. Hala benim mi diye. Ne fayda. Artık gitmiştir.

Şu iki ucube zihniyeti devletin sarı torbası bile kabul etmez be.

BiLLURLAR KIRILMASIN

Bir yolculuk sırasında Enceşe isimli bir arkadaşı develerin önünde, daha hızlı yürümeleri için şarkı söyleyerek tempo tutmaktadır. Şarkı hızlanır, tempo yükselir ve develerin sürati de artar. Develerin üzerinde bulunan hanımlar için endişelenen Hz. Muhammed (asv) Enceşe'ye seslenir:

"Enceşe dikkat et! Billurlar kırılmasın!"[5]

Allahın elçisi ne de güzel şakalar yaparmış. Bize de binlerce yıl sonra okumak nasip oldu. Elhamdülillah.

6 Aydır yönetici olarak başladığım şirkette 20 gün önce başıma gelen durum. Her yönetici gibi gelir gelmez kendi sistemim ve kendi kurallarımla oynamak istedim. Şirket yönetimi de buna müsade etti ve hızlıca işe koyuldum. Ancak içerideki uzman arkadaşlardan ikisinin arkamdan ''gelir gelmez başımıza kral kesildi, 2 aya bunu kovduralım da görsün anasının .mını ve bunu kovdurduğumuz gün arkasından gülerek izleyelim'' cümlelerini bir şekilde duydum ve şirket yönetimine ispatladım.

Sonuç : Elemanlardan en zayıf olanını kovdurdum. Daha iyi çalışanı da kendime köpek yaptım bu aralar elimi ayağımı yalatıyorum.

Haklılığınızı ispatlarsanız insanların gözünün yaşına bakmayın. Acımayın çünkü müdahale etmediğiniz her geçen zaman davanız zayıflayacak ve onlar yeni hamleler yapacak. Kötülük her yerde...