bugün

entry'ler (49)

sickthread rilodid

5.nesil yazar olmaya hevesli, ama bir türlü çaylaklıktan kurtulamayan aslan parçası.

otobuste arka koseye oturma psikolojisi

eğer ilk duraktan binilecekse otobüse, kesinlikle tercih edilmesi gereken koltuktur. buradan hem yolu, hem de otobüstekileri görme olanağına sahip olursunuz. ayrıca diğer koltuklarda oturduğunuzda üstünüze abanırcasına gelen insan kalabalığından korunur, yer vermek zorunda kalmaz ve yanınızda oturan kişinin sizden önce inecek olma durumunda da rahatsız olmazsınız. otobüse eğer ara duraktan biniyorsanız aklınız da hep o arka koltuk vardır. akbilinizi basmadan önce arkadaki o köşe koltuğa önce bir göz atarsınız,eğer ki doluysa psikolojiniz bozuk bir şekilde, arka köşe koltuktan sonra gelebilecek olan en iyi koltuk arayışı içine girersiniz.

marlboro icen insan karizmasi

'lost control' demek yeterli olur sanırım.

toplama bilgisayar alan fakirler

girdiğimiz bazı entry'ler kabul görülmezken hem de içinde bu kadar iğrenç yazılar olmadığı halde bu entry'nin nasıl olur da kabul gördüğünü merak ediyorum doğrusu. toplama bilgisayara fakir insanlar sahip değildir. gerçekten bilgisayar bilgisi olan, bilgisayarı amacına göre kullanmak isteyen insanlar sahip olur. bu arada benim pc'ler toplama değil. toplama pc'ye sahip bilgisayar dehası arkadaşlarım var. ve onlar da fakir değiller.

otobüs kavgaları

otobüse binmeden önce, bindikten sonra, inerken, mutemadiyen yaşanılması kaçınılmaz olaydır.

sickthread rilodid

5.nesilin aslan parçası, sözlüğün olmazsa olmazı, şimdi çaylak olmuş çok şaşırtıcı...

hayal kırıklığı

çok istediğimiz birşeyin hayalimizde yaşattığımız şekliyle, gerçekleşmesini isteyip, tam olacak diye sevinilirken, son dakika gelişmesi ile engellenen, ortaya çıkan yeni durumu kabullenmek istememe durumudur.

bayramda pos makinesiyle dolaşan çocuk

günümüze ayak uydurmayı başarmış, artık parası olan insanların evlerinde dahi nakit bulundurmadığını kavramış, kartı olmayan hiçbir vatandaşın bulunmadığına inanmış, harçlığını garanti almak isteyen, zeki zamane çocuğudur.

fatih te kara çarşaflıların cirit atması

21. yy'da olduğumuzu idrak edemeyen, sadece beyinlerinin dondurularak günümüze kadar gelmiş, yeniliklerden bihaber olan kişilerin, ortalıklar da dolaşması durumudur.

pazar sabahı

her sabah erken uyunılması dokunmasa da, pazar günü erken kalkıp işe gitmek nedense pek bir dokunur insana. herkesin pazartesi sendorumu olurken, pazar sendromu yaşayanlar da vardır benim gibi arada. aslında diğer günlerden pek de bir farkı olmasa da, yine de evde uyuyabildiğin kadar uyumak, ailecek kahvaltı yapmak, tv ve pc karşısında pinekledikten sonra yavaş yavaş kendine gelmek, gidilip görülecek arkadaş ve bilimum kişilerle istediğin ortamda bulunma isteği özleminin olması, pazar günleri çalışmak zorunda olmayanların varlığını bilmek, psikolojik çöküntü yaşatır insana.

direksiyon sınavı

titreyerek koltuğa oturulan, koltuğu ayarlayıp, sonra aynayı ayarladığımız, emniyet kemerini takmaya yeltenirken içeride bulanan, hoca dahil sınav görevlilerinin hep bir ağızdan 'takma' diye seslenmelerine karşın takılmayan kemerden sonra, el frenini indirip sinyal verilerek vitesi önce 1'e sonra 2'ye alarak gaza basıp, ufaktan ufaktan yol alma sonucunda, sola dönüş yapılmadan önce hocanın sessiz sessiz 'sinyal ver' demesinin ardından verilen sinyalden sonra, yapılan dönüş ve nihayetin de geçilen sınavdır.

not: hocanın yol boyunca sessiz sessiz konuşarak bir takım talimatlar vermesi sonucu, yüksek sesle 'efendim' diyerek bulunulan ortamdan tamamen kopma durumu da sözkonusudur.

all nightmare long

efsane grup metallica'nın, metallica bitti diyenlere en açık cevabı.'all nightmare long' death magnetic albümündeki, daha uzun yıllar hafızalarımızda kalacağını şimdiden ispat etmiş şarkısıdır.

tus kilidini acmak icin cilingir cagirmak

çilingir sevgilisi varsa onu görmek için bahane yaratmaktır.

her yerde kokartlari ile dolasanlar tipler

bu kişiler şirketine ve mevkiisine o kadar çok güvenirler ki, sokak da, toplu taşıma araçların da sıkça karşılaşırız. adeta kokartlarını gözümüzün içine sokmaya çalışırlar. bizlerin de istemeden de olsa gözümüz takılıverir. eğer baktığımızı anlarlarsa kendilerine çeki-düzen verip daha bir havalı olurlar. ya kendine güveni olmayıp bu şekilde bir şeyleri ispat etmeye çalışırlar ya da boyunlarından aşağı birşeyler sarkıtmaktan mutluluk duyan kişilerdir.

ben butonu

sözlüğü açar açmaz ilk olarak tıklanan, iyi birşey yoksa hemen kapatılan, varsa sevinilerek daha bir hevesle entry girmemizi sağlayan butondur.

fahiş fiyata satılan türk kahvesi

eğer ki türk kahvesini belirli kahve mekanlarının dışında bir yerde içiyorsanız bilin ki, orada falınıza bakmaya gönüllü kişiler de vardır. tabii babasının hayrına bakmayacaklar. içtiğin kahvenin mönü de yazmayan fiyatına dahil edilen, fal ücreti ile birlikte ortaya çıkan fahiş fiyat karşılığında, artık dışarıda türk kahvesi içmekten vazgeçebilirsin.

msn siz bir hayat surmek

msn i tanıdıktan sonra onsuz bir hayat sürdürmek pek tabii ki düşünülemez bir durumdur. ayrıca bazı sözlük yazarlarının ( bizzat tanık olduğum ) özel mesajlarını msn niyetine kullanmaları, msn haricindeki programlar da kendilerini öksüz hissetmelerine sebebiyet vermektedir. zaten sözlüğe yazar olmuş kişilerin msn den gelen yazma alışkanlığını burada devam ettirmelerinin sebebi de sayılır.

10 09 2008 msn messenger sorunu

sabahtan beri bağlanamadığım 'an' itibariyle bağlanabildiğim, uyuz olduğum durumdur. bu arada tarih 11.09.2008, sorun hala devam etmektedir.

japon balığı

bir zamanlar akvaryum alınıp balık beslemek gelenek haline geldiğinde, ilk akla gelen ve alınan uzun ömürlü balık olmakla birlikte, bir hevesle beslenilen, ilk zamanlar ev halkının yemi elinden düşürmediği, sonradan varlığından haberdar bile olunamayan, gün gelir ters dönmüş bir şekilde görmek zorunda kaldığımız, tahlihsiz balık türüdür.

nerde o eski ramazanlar

'nerde o eski ramazanlar' derken aslında hangi yıla ait eski ramazandan bahsedildiği bir türlü belli olmayan, her yaştan insanın sarf ettiği, her ramazan duyduğumuz klişeleşmiş sözdür.