bugün

entry'ler (30)

türkçesi varken yabancısını kullandığımız sözler

public transportation *

kadin dusmani zeki erkek

kadın düşmanı zeki erkek ama neden? çünkü adam çirkin çirkin...

kuran ın okullarda seçmeli ders olarak okutulması

çok merak eden alsın okusun.

ehliyet sınavında motordan 100 alan bayan

mekaniği anlamak erkek zekasına özgü birşey değildir. şaşırmayınız bu kadar.

let me kiss you

Close your eyes,
And think of someone,
You physically admire,
And let me kiss you.

devamı dramatik acıtabiliyor.

sütyen kopçasını tek eliyle açan erkek

önden kopçalıysa rezil olabilen aynı zamanda.

çıplaklık

dikkat dağıtıcı, yanıltıcı, farklılaştırıcı unsurlardan arınmışlık durumu olmakla beraber çıplaklık en saf hal midir? sorusuna tutulmama yol açmaktadır. lakin çıplaklığın çıplaklığı da vardır.

nihat doğan ın sözlük tayfasına serzenişi

nihat doğan'a hakettiği değeri bir tek okan bayülgen veriyor. aydınlat bizi nihat doğan. önemsiyoruz.

yağmur sesi

toprak kokusuyla birleşince huzur ve özgürlük hissi verir bana.

vicky cristina barcelona

javier bardem ile penelope cruz'un ispanyolca yaptığı kavgalar zihinlere kazınmıştır. sırf kavga da kullanmak için ispanyolca öğrenme isteği uyandırır.

prison break

dizinin adından dolayı sürekli bir hapishaneye düşme ve ordan firar etme söz konusu, gerçekten sıkıyor bir yerden sonra. dizinin yapımcıları şu an isim seçimi konusunda pişman olsa gerek. isimden dolayı kendini tekrar etmek zorunda kalan bir senaryo.

robert pattinson

sürekli hakkında kötü koktuğuna dair haberler çıkan şahıs, gerçekmidir test etmediğim için bilemiyorum. ayrıca country music ile ilgilenmektedir kendisi.

barack obama

mükemmelleştirilmiş son model amerikan prodüksiyonu ürünü.

bardağın dibine sigara söndürmek

bir de yemekten sonra yakılan sigaranın yemek tabağına söndürülmesi eylemi vardır ki en nefret ettiğim durumdur. tercihim boş bira, cola vs kutu veya şişelerinin küllük görevi görmesidir, özellikle arabada pencere açıkken sigara içiyorsanız küllerin uçuşup arabayı mahvetmesini önler.

milk

Gus Van Sant çekiyor Sean Penn oynuyor bir de gerçek bir hikaye anlatılıyor, sanırım izlemek için yeterli nedenler. Sean Penn, Harvey Milk karakteri ile filmi alıyor ve çok yükseklere taşıyor. Ayrıca filme, gelecek vaat eden genç aktörlerden Emile Hirsch' ün canlandırdığı Cleve Jones karakteri de inanılmaz bir sevimlilik ve eğlence katıyor. Seann Penn'in yönettiği ve Emile Hirsch'ün başrol oynadığı (bkz: Into the Wild)da izlenerek bu ikilinin ilerde daha da güzel işlere imza atacağını düşünerek heyecanlanmaktayız.

peaches

2008'de babylon'daki performansını bir mariah carey şarkısı söyleyerek bitirmiştir. bir de performansı boyunca arkasında, sarışın taş gibi bir hatun sigara şampanya eşliğinde takılmıştır.

the teaches of peaches.

marilyn manson

2007' de radar live da sahne almıştır kendisi. manson'dan daha iyi bir sahne şovu beklerdik, ama olsun dünya gözüyle sahnede kendisini görmüş olduk. ayrıca 'eat me drink me' adlı son albümünden 'evidence' adlı parça harikadır.

queen of the damned

izledikten sonra en iyi vampir filmi diye düşünmemize neden olan şey çok güçlü soundtracklere sahip oluşudur. ayrıca vampir lestat'in rock star oluşu ayrı bir etkileyicilik katmaktadır. 'interview with the vampire' de unutulmamalıdır, yine de benim favorim 'queen of the damned'.

kolbastı

bedük'ün automatik klibiyle gündeme geldi bir anda her yerde görür ve duyar olduk. bu kadar abartılacak ne var ben anlamış değilim.

lost izledigini belli etmeye calisan insan

özellikle ilk izlemeye başladıklarında nicklerini 4 8 15 16 23 42 yapıp, sonra bir de utanmadan 'ilk sezonu izledim ama sarmadı zaten herkes izlio, ben herkesin izlediği şeyi izlemem' edalarında dallama olduklarını kanıtlarlar.