bugün

entry'ler (77)

resmigaste

zaytung yazarlarının kendi işlerinin patronu olmak istemeleri sonucu ortaya çıktığı söylenen mizahi site. çok da güzel olmuş. site tasarımı olağanüstü. içerik çok kaliteli.
(bkz: hoşgeldin bebek)

yüzde 99 u müslüman ülkede gelir adaletsizliği

(bkz: kendine müslüman)

halimize şükredelim yavşaklığı

ülkemizdeki bir çok kimsenin sık sık yaptığı yavşaklık türüdür. nispeten daha kötü durumda olanı görünce hemen yapıştırırlar: "halimize şükredelim". kötü durumda olan birini gördüklerinde korkuları azar. tanrılarına yavşamaya başlarlar.
fakir mi gördüler: "halimize şükredelim" derler. engelli mi gördüler: "halimize şükredelim". açlıktan ölen mi var: "halimize şükredelim". çöpten topladıklarıyla beslenen mi gördüler: "halimize şükredelim". kış aylarında evsize mi rastladılar: "halimize şükredelim". televizyonda kemikleri birbirine geçmiş somalili çocuğu mu gördüler, yavşaklık iş başı yapar hemen: "halimize şükredelim".
iğrenç bir ahlak anlayışları vardır. birine yardım edeceklerse bizim de başımıza gelebilir diyerek yardım ederler ancak. onların başına bu tür olayların gelmeyeceğini biri garanti etse bu tiksinti verici yardımları da ortadan kalkacaktır.
kohlberg'in tanımladığı ahlak aşamalarında bile yerleri yoktur bunların. ilkelden daha ilkel...

8 mart 2012 femen istanbul eylemi

eyvah ne yaptınız siz? dedirten eylem. kızım adamlar burda taş atan çocuğa bile tecavüz ediyorlar. size neler yapmazlar ki. amirinden memuruna çoğaltırlar sizi burda. dava açacaksınız zaman aşımından düşecek. düşmese bile sizin kışkırttığınız söylenecek. hem şimdi size tecavüz edecek olan hayvanla evlendirmeye de çalışacaklar. bir sürü iş. yaktınız kendinizi. bizimkiler niye eylem yapmıyor zannediyorsunuz. allah vere de çok fazla şeetmeseler.

rüya yorumları

rüya yorumlamak oldukça ciddi bir iştir ve bir çok kişinin yaptığı gibi sığırca da yapılmaz. rüyalar bireylerin psikolojik, biyolojik, fiziksel-çevresel ve hormonal durumları ile ilgili ciddi bilgi alabileceğimiz yapılardır. örneğin uyurken burnu tıkanan bir kişi rüyasında nefes alamadığını görebilir. ya da çok sıcak bir odada uyuyan bir kişi bir hamamda olduğunu görebilir. ya da hamile bir kadın, hamile olduğunu bilmese bile, rüyasında göğsünden süt aktığını görebilir ve bu rüya ona hamile olduğunu bildirir. rüyayı görmesine neden olan şey hamilelikle birlikte oluşan hormonlardır. rüyalarımız bize semboller aracılığıyla vücudumuzda olup bitenleri - hastalık gibi- haber verebilirler. bu bakımdan sağlıklı rüya yorumları önem kazanmaktadır. rüya yorumları dediğime bakmayın aslında söz konusu olan yorum değil çözümlemedir, tahlildir, analizdir.

rüyaların dili semboliktir. bu açıdan hem işitsel hem de görsel sembollerin iyi yorumlanması-çözümlenmesi gerekmektedir.
sonuç olarak her rüyaya 'sana yol görünüyor', yada 'eline para geçecek' diye yorum getiren gerzeklerin yaptığı gibi yapılmaz.

hatta, örneğin rüyasında kendisini bir hıyar tarlasında gören bir kıza 'senin eline yüklü bir miktar geçecek' demek yerine 'yavrum, hayırlısına hayırsızına bakma, bir kısmet bulursan hemen evlen' demek bile daha sağlıklı bir yorum olacaktır.

auschwitz de soykırım yapılırken tanrı neredeydi

çok kaliteli el sabunları yapıyordu.

belgeselde kurt görünce duygulanan ülkücü

kurda it diyene de bozuluyordur.

tıp fakültesi

arada bir 'hekim' de çıkaran fakülte. bu fakülteden çıkanlar genelde artist oluyorlar. sinemacı, çalgıcı, çengici filan. mesleğe devam edenler de artist gibi davranıyor. hastaya sen diye hitap etmeler, azarlamalar, afra tafralar...

felsefe

cinselliği bastırınca yönelinen oluşum. ilgilenenlere marx'ı bırakıp sex'e başlayın derim. yapacaksanız yatak odasında felsefe yapın. felsefe "yolda olmaktır" diyorlar. yol yakınken dönün diyorum. sonu yok bu işlerin.

herkesin biraz karşı cins olması

carl gustav jung'a göre erkekler "anima" denen kadınsı, kadınlarsa "animus" denen erkeksi içsel bir kişilik yapısına sahiptirler. jung'a göre anima ve animus, farklı iki cinsiyet olarak kadınlar ve erkeklerin birbirlerini anlamaları ve kabullenmeleri sonucunu doğurur.

kadınını ağlatan erkek

ancak ve ancak mutluluktan ağlatıyorsa kabul edilebilir bir davranıştır. yoksa kadın dediğin ağlatılır mı. ha kadının ağlayası gelmiştir, o başka.
bir türlü anlayamıyorum hocam: güzel mi güzel kadınlar tevazu gösterip lezbiyen olmadan bu kıllı, kaba, tiksinti verici herifleri seviyorlar ama bu öküzcanlar şu güzelim kadınları ağlatıyor. hayret valla.
sevgiliye hakettiği değer verilmiyor hocam. terslenirim buna.

kırık oklava

bu pazar günü 3 arkadaş kadıköy'de yürürken rastladığımız derginin adı. dergiyi 3 adet hanım dağıtıyordu ve dergiyi dağıtırken kadın haklarından bahsediyorlardı. derginin adını görünce güldük. hanımlardan birine: "bu oklava erkeğin başında mı kırıldı" diye sordum. içlerinden biri atıldı hemen: "gel ben sana gösteriyim nasıl kırıldığını". tehdit etti beni. bu yerli femen'in neden bu kadar kızgın olduğuna anlam veremedim. muhtemelen daha önceki hayatında öküzün birine denk gelmişti ve bu öküz femenimize inek muamelesi yapmıştı. ya da kendisi açılmadan iade türünden biriydi. bilemiyorum. ama feminist olmak için saldırgan ve suçlu gibi davranmak gerekmiyor ki femen teyzeciğim. ben de kadınlara kötü davranan öküz hemcinslerimden tiksiniyorum ama bu muamele yanlış...

nineteen eighty four

orwell'in stalin dönemini ve özellikle troçki'ye yapılanları yerinde gördükten sonra totaliter rejimleri eleştirme amacıyla yazmış olduğu başyapıt. kitap ellinci sayfadan sonra vites yükseltir ve doyumsuz bir hal alır. bakış açınız değişmeye başlar. sonra iki kere ikinin bir bile etmediği zamanlar olur.

her erkek eninde sonunda bir kadınla sevişir

bak şimdi ümitleri yeşerttin dedirten önerme. hayatımda cinsellik adına en son yaşadığım şey bir yaşımdayken, genç bir kadın olan sütannemin memesini emmekti. o memelerin kıymetini bilememişim. çocukluğuma denk gelmiş tabi. yoksa şimdi olsa...
bekleyip göreceğiz. gelişmelerden haberdar ederim.
ha bir de 3 yaşımdayken yaşadığım ödipal komleks var. babam kazandı tabi.

immanuel kant

yaşadığı yerin yüz kilometre ötesine bile gitmemiş olan filozof.

sevgili

kim bilir ne kadar güzel bir şeydir. 33 yaşımda olmama rağmen hayatım boyunca hiç sevgilim olmadı. hiç... cennette insanların 33 yaşında olacakları söylenir. 33 yaşımda olmama rağmen hayatımda bir huri var mı? yok. benim yaşadığım 33 yaşında cehennemde olmak gibi bir şey. kim bilir ne güzel şeydir sevgilisi olmak. düşündükçe serebral korteksimin uyuştuğunu hissediyorum.
sonrası malum tabi: cinselliğimizi bastırıp felsefeye verdik kendimizi. yazık ettik. platon iyi bir sevgili değil. tek taraflı aşk biraz şey oluyor. her neyse,
sevgilisi olan insanları kıskanırım ama onlara bir taraftan hayranlık da beslerim. sevgili yapmış olmaları hayranlık uyandırır. nasıl yapıyorlar bilmem. iki sevgili olsa olsa bir film olabilir diye düşünüyorum. gerçek hayatta bunlar olur mu henüz bilmiyorum. hem bu saatten sonra bir sevgilim olsa onunla ne yapacağımı bile bilmem. nietzsche'ye bakılırsa kırbaçlamam gerekiyor. ama yok ben dersimi aldım. bu pezevenkler yüzünden sevgilisiz kaldım zaten. ya da sevgilisizlik yüzünden bu pezevenklere kaldım. ikisi de doğru gibi.
bekleyip göreceğiz neler olduğunu. belki bir gün... neden olmasın?

güzel ve zeki kızların hep yalnız olması

güzel olup zeki olan kız bulmak neredeyse imkansızdır. zira güzel kızlar küçüklüklerinden itibaren güzellikleriyle ön plana çıkarıldıkları, yani bir bakıma güzellikleriyle ödüllendirildikleri için onlar fizikselliğe alışır ve zihinlerini pek fazla geliştiremezler. istedikleri ilgiyi görüntüleriyle elde ederler. bu bakımdan fiziksel açıdan gittikçe gelişince bu evrimsel süreçte zihinsel, dilsel, entelektüel gelişim gibi diğer gelişim alanları güdük kalmaya başlar. zaten bu gelişim alanlarına pek ihtiyaç duymaz. sarışınların aptal olduğu tezi bu temele dayanmaktadır. güzel kadını seviyorum, zeki kadına hayranım. ikisi bir yerde ancak birbirlerinin kuması olarak bulunurlar.

lady gaga nın öpmesi

gagalamaktır o.

çocuk istismarı sayılabilecek isimler

anne ve babalar tarafından çocuğa verilen, çocuk istismarı sayılabilecek adlardır. satılmış, döndü, ajdar veya şukufe bunlardan bazılarıdır.

iddaa

2 lira verip kupon tutturmadan 50 liralık keyif alınan kumarımsı.