bugün

her kadında erkeksi, her erkekte kadınsı özelliklerin olması halidir. bunlar tamamiyle manevi ve ruhsal durumlardır. asla cinsiyet karıştırılması olayı değildir. mesela genelde her erkek özel günleri unutur ya da kaale almaz, buna haiz az da olsa kadın vardır. özel günleri önemsenemez, hatta mümkünse üstü kapalı geçsin ister. velhasıl her kadın biraz erkek, her erkek biraz kadındır.
(bkz: hepimiz gayız)
ucunu kaçırmazsan iyidir.
tamamen kişiye özel bir olgudur. düşünceye bağlı olarak değişir. sen sen ol her yerde böyle konuşma yoksa düdüklerler. demedi deme.*
(bkz: testesteron)

(bkz: östrojen)
Evlilik ile karşı cinse ait özellikler artışa geçer.
Erkek, daha fazla kadınsı özellikler ve davranışlar göstermeye başlar. Sakinleşir, yemek tariflerine ilgisi artar ve biraz da ev işleri yapmaya başlar.
Kadın ise otorite tesis eder ve hanlığının sınır ve alanlarını erkek üzerinden genişletir.
insanın kendini cinsiyetsiz hissettiği zamanların dışında bir de kendini karşı cins hissettiği kısa süren zaman dilimlerinin toplamı.
inci sözlüğe herkesin biraz ılık göt olması gibidir.
carl gustav jung'a göre erkekler "anima" denen kadınsı, kadınlarsa "animus" denen erkeksi içsel bir kişilik yapısına sahiptirler. jung'a göre anima ve animus, farklı iki cinsiyet olarak kadınlar ve erkeklerin birbirlerini anlamaları ve kabullenmeleri sonucunu doğurur.
(bkz: empati)
kararında olursa iyidir, sonuçta çoğu zarar, azı karardır.