şehir içinde hummer kullanmak

nişantaşı'nda trafikte takılmış, eşek kadar hammer'ı görüdükten sonra derin düşüncelere boğan aktivite.
arabanın genişliği caddenin genişliğiyle aynı. enfes bir görüntü. sanki harp var, oraya gidiliyor..sanki cemse.

türkiye sokaklarında biraz zorlasada tadından yenmiyecek olan durum.

(sehir: hummer)

(bkz: şehir içinde hummer kullananların aslında demek istedikleri)*

(bkz: bok yemenin arapcasi)

(bkz: sehir icinde f16 kullanmak)

zaman zaman size prim yaptırabilen tesadüfi bir hadisedir.
şöyleki: bursa terminalden şehir merkezi istikametine, yanımda pek de yakinen tanımadığım bir arkadaş olduğu halde arabamla ilerliyor idim. birden önümüzde bir hummer belirdi. arkadaşla aramızaki samimiyeti arttırmak amaçlı oynayalım mı şu ipneyle diyivermiş bulundum. arkadan hızla sokuldum hummere akabinde çocuk garip bir hezeyanla aha amcam lan bu lakırtısını yapıştırıverdi bir tokat edasıyla nur cemalime. ben kendimi bozmayarak yanaştım arabaya durdurduk kendisini.ve şehrin hatrısayılır kalabalık mekanlarından birinde hummerden inen bir zatla el sıkıştım o kadar insanın gözü önünde inanılmaz bir duygu herkesin yaşaması lazım.

(bkz: tırnak içinde hummer kullanmak)

(bkz: garaj icinde hummer kullanmak)

(bkz: cümle içinde hummer kullanmak)

(bkz: kac kac hulya avsar geliyor)

şehir içinde askeri bir araç kullanıyor olmak demektir, param olsa yaparım, evet.

söz konusu şehir bağdatsa yeri gelince götü kurtarabilecek durumdur....

öküzlüktür afedersiniz. zaten genelde içinden inenler göbekli, bıyıklı ve konuşunca şivesi de ağzından dökülen kişilerdir. yani sonradan görmedir bunlar.

(bkz: bilkent otogarında iki hummer ın çarpışma ihtimali) *

"elinin hummeriyla sehir içine karışma" derler adama !!!!