bugün

ünlü biri kadın ise erkek için para meselesinden dolayı utanç olabilecek durum.
(bkz: eş durumundan ünlü olmak)
bir yere yetişmeye çalışırken ergen hayranlarının salyaları yüzünden beklemek zorunda kalmaktır.

çılgınca bir şey yapmak istediğinde tanındığı için götünün yememesidir.

salak saçma reklam olaylarına boyun eğmektir.

sokakta rahatsız edilmeden yürüyememektir.

ünlü egosu da bonusudur.
(bkz: çakma cool adam başlıkları)
nereye gideceğine, ne yapacağına, ne yiyip içeceğine bile başkaları karar verecek. ünlü sevgilisi olanların çöpe atılacak çok zamanı var demektir.hayat kısa değmez.
layla veya reyna* çıkışında gazetecilerden kaçmadan koluma takacağım akabinde hepsinin önünde domaltıp bağırtmama sebep olacak durumdur. ve sonra o muhteşem açıklamayıda patlatacağım.
(bkz: biz sadece arkadaşız)
fenerbahçenin yurtdisin dada yasayan turk futbolcusu.
dusun dur.
deniz seki' nin sevgilisi olmaktır.popülarite artışı sağlar.
özgürlüğünün kısıtlanmasıdır.

öyle canın nereye isterse oraya gidemezsin. kibrit kutusunda yaşayan bir fil gibi hissedersin.

basit şeylerde bile kısıtlanırsın.

"sinemaya mı gitsek?" sorusuna "boşver ya evde izleyelim şimdi birileri çeker eder başımıza bela almayalım" diye cevap verirsin.

arkadaşlarınız gece kulübüne giderken biz evde oturalım demek zorunda kalırsın. çünkü kameralı iblisler pusuda beklemektedir.

ücra köşelerdeki cafelerde bile otursan, birileri sürekli rahatsız eder. personel yalakalık yapar, insanlar ya gelip muhabbetinin içine sıçar ya da tren görmüş öküz gibi bakar.

aynı istikamete gidecek ve dönecek olmanıza rağmen iki araba gitmek zorunda kalırsınız. ( tabii bu arada öpücük atan, korna çalan, türlü kevaşelikler yapan kadınları da görmek zorunda kalırsınız... )

daha da saçması sanki o insan değilmiş de sen aralarında bir tercümanmışsın gibi her boku sana anlatırlar, sorarlar ya da senden izin alırlar.

ev bakmaya gidersin satıcı, "nasıl evlerden hoşlanıyor? kaç+kaç olsun?" vb sorularını sana yöneltir. "aq onun kulakları yanında değil mi git ona sor amcık!" diyemezsin.

cafeye gidersin, garson gelir, "portakal suyuna buz ister mi acaba?" diye sana sorar. iki yaşında bir çocuğun ebeveyni gibi hissedersin.

eğer birlikteliğini de işin vb gibi bir sebepten gizlemek zorundaysan tam sıçtın.

orospuluktan kıvranarak asılan iş arkadaşlarının ağzına sıçma hakkın bile yoktur.

bok gibi bir şeydir bir ünlüyle sevgili olmak.

diken üstünde değil, alevli kazık üstünde yaşamaktır.
Imkansızlığın daniskasıdır.
bende ünlü değilsem küçük düşürücüdür saçmadır.
zordur, yüzü sokakta çokça tanınan bir adamla türkiye şartlarında rahatça görüşmek bir kere imkansıza yakın zordur.
söz konusu ünlü de elbette aptal değil ya adam şöhretine kapılıp da yanına sokulanla gerçekten seveni ayırdedemeyecek kadar duygusal zekadan yoksunsa balon şöhret demektir, o zaman da şöhret de gider sevgi de gider.
eğer sen de ünlü değilsen çoz zor olan durumdur.
Kimisi o kadar çok ister ki bunu rüayalarına bile girer. Hatta o kadar ki dört gece aralıksız olur bu rüyalar.
(bkz: sinem kobal)
(bkz: pınar altuğ)
(bkz: doğa rutkay)
(bkz: aydilge)
ilişkinin pek uzun sürmeyeceğidir.
Kim olduğu değil, benim için ne anlam ifade ettiği önemli.
ha imkansız mı değil, belki de imkansızdır, bilemem.
Ünsüz biriyle sevgili olmaktan tek farkı herkesin ilişkiniz hakkında söz sahibiymiş gibi konuşması olacaktır.
Zor olan. Ünlüler şımarık oluyorlar bir neden yoksa bile sıkıldım senden diyerek bile ayrılabiliyorlar. Ünlü olup da olgun ve sorumluluk sahibi olanlar çok nadir. Para her halükarda bozuyor adamı azizim.
Magazin muhabirleriyle iyi anlaşmayı gerektirir, hallediyoruz elhamdülillah.