bugün

bir üniversiteyi alienin yanında okumak değildir.
Riske girmeyenlerin yaptığıdır. Geneli pişmandır.
Ailem bana karışmasın, kafama göre geziyim tozuyum diyorsanız aile yanında okumamanız tavsiye edilir.
bizzat tercih ettiğim, aileniz ortalama bilince sahipse ve büyük bir şehirde yaşıyorsanız kesinlikle tavsiye ettiğimdir.
kendi artılarımı sayayım:
-okula arabayla gitme imkanım var.

-eve geldiğimde yemeğim hazır.

-çamaşırım, ütüm annemde *

- ankara'nın sokaklarını dahi ezbere biliyorum. Bu inanılmaz bir kolaylık.

-tamamen derse odaklanıyorum, bu sayede 3.84 ganoya ve fakülte derecesine sahibim.

-eve kız, erkek arkadaşlarımla geldiğimde adeta gün varmış gibi pasta, börek yapan bir annem var *
Ayağında çorapla uyumak gibi. Sıcak ama rahatsız.
görsel
Lise hayatından farksızdı benim için.
Sıkıcı bence ya. 24 yaşındayım. 10 yıldır ailemden ayrıyım. Kendi hayatımda Dışarı çıktığımı eve geç geldiğimi falan bilirler hayatta her konuda bana güvenirler ama yine de tatillerde ailemin yanına gittiğim zaman saat 22 de ararlar nerdesin geç kaldın diye.

Ayy canlarım benim çok özledim ben onları ya.
-anne ben akşam berklere gidebilir miyim? ders çalışacağız.
+ berk kim? annesi babası ne iş yapar? nerede oturuyorlar? vb sorular uzar gider

bence üniversiteyi ailenizin yanında okumayın sonra pişman olursunuz. ben üniversiteyi başka şehirde okudum ve size de kesinlikle tavsiye ederim.

not: berk kim bilmiyorum *
ister aileniz özgür olsun, isterse çok zengin olsun yapmayın. yemek, bulaşık, çamaşır, fakirlik v.s kötü gözle bakılıyor ama bir şeyleri güzel kılan şey bunlardır. o yemek sırası kavgası, bir şey almak için para biriktirmek v.s inanılmaz keyifli.

aile baskısından kurtulmak paha biçilemez. gecenin 2'sinde evden çıkmak, 1 hafta boyunca eve geri gelmemek ve siz bunları yaparken kimsenin size karışmaması muazzam.
kısmen yaptığım olaydır. çünkü ne bekar evindeydim, ne yurtta ne ailemin yanında. abim vardı. avantajları vardır. yemek yapmayı öğrendim mesela mecburiyetten. ayrıca sağolsun hiç harçlık sıkıntısı da çekmedim öğrencilik hayatımda.
Beceriksiz ve salak tiplerin yapması gerekir.
çoğu gencin asıl amacı okumak olmadığı için bilerek bu tercih yapılmaz.
Erkeklerinde kızların da sorumluluk duygusunu perçinliyor bence bu durum.
Armut piş ağzıma düş. Eve gelirsin yemek hazır, çamaşırlar, ütü vs. yapılmış. 24-25 yaşına kadar böyle rahat yaşayan insan biraz geç olgunlaşır bence. insan bir yaştan sonra bireysel yaşamını sürdürmeye hazırlanmalı diye düşünüyorum.
üniversite yaşamının keyfi aileden uzak yaşamakta çıkar.
Büyük avantajdir. Benim çocuğa ağzını, burnunu kırarım ne yapıp edip, izmir'den bir üniversite kazanacaksin, aksi takdirde üniversiteyi unut dedim. Çalıştı ve kazandı, arkadaşlar ortam çok bozuk, çocuklarınızı başka şehirlere okumaları için gönderirken, iki kere düşünün, neler görüyoruz anlatilir gibi değil.
keşke yapmış olsaydım dediğim hededir. ama şehirde iyi bir üniversite yok maalesef.
kişisel gelişim zirvalıkları yetmedi bir de bu çıktı. şehir dışında oku hayatı öğren falan... üniversite farklı yoksa şehir dışında okumak boşa masraf boşa sıkıntı bana göre.
"büyük bir lükstür ve şanstır. zaten mecbur kalınca o sıkıcı, yalnız, olgun ve bireysel yaşama gireceksin. ne kadar geç o kadar iyi bence."

"keşke yapmış olsaydım dediğim hededir. ama şehirde iyi bir üniversite yok maalesef.
kişisel gelişim zirvalıkları yetmedi bir de bu çıktı. şehir dışında oku hayatı öğren falan... üniversite farklı yoksa şehir dışında okumak boşa masraf boşa sıkıntı bana göre."
+1 diyorum..

Yaptım, okul bitti.
iş hayatına başladım. Ve hiçbir zaman pişman olmadım.

Hepinizin ailesi mi eylemlerinizi kısıtlıyor anlamıyorum ki.
1 yıl kadar yaptığım şey. o sonra üniversiteyi bıraktım. bir süre hiç okumadım. ama sonra yine kazandım bir üniversite hiç çalışmadan.
olması gerekendir. devir kötü.