bugün

çoğu kişinin bok attığı, birçoğununda gerizekalıların gittiği yer olarak düşündüğü üniversitelerdir.
gerçekte devlet üniversitelerinden çok daha rahat, çok daha nezih, çok daha teknolojik, çok daha fazla imkanı olan üniversitelerdir.

maddi durumunuz yeterliyse herhangi bir devlet üniversitesinde okumaktansa özel üniversitede okumanızı tavsiye ederim.

tabi bu öneriyi yaparken şunları hatırlatmakta fayda var;

kesinlikle üniversite okuyacağınız şehri iyi seçmelisiniz.

istanbul, ankara, izmir gibi şehirler daima önceliğiniz olsun, çünkü herşey iyi bir bölümden mezun olmak ya da iyi bir üniversiteden mezun olmak değildir, kendi donanımınızı, bakış açınızı geliştirmeniz de önemlidir.

simdi gidip samsun 19 mayıs üniverstesinde bir bölüm okumaktan daha iyidir gidip istanbulda bir özel üniversitede o bölümü okumak.

19 mayıs üniversitesi eski bir devlet üniversitesidir, yalnız samsun'un sizin gelişiminize katkısı çok azdır, sizle eşdeğer bir insan istanbul da okuyor diye, o yürürken siz koşmak zorundasınızdır.

ha bu şu anlama gelmez, ben istanbul'a gittim tamamdır, ya da samsun'dayım ne yapsam elde edemem.

herşey daima sizde biter. sadece istanbul'a gelmek de yeterli değildir. içinizde potansiyel bir güç olmalıdır.

adam vardır, siirt'te paris'i yaşar adam vardır istanbul'da siir'ti bile yaşayamaz.

emin olun samsun'daki bir çok öğrenci istanbul'daki birçok öğrenciden çok daha iyi, ama kendileri gibi potansiyele sahip öğrencilerden daha iyi değiller.
içinde okuyanlara istemsizce 2. sınıf, başarısız insan gözüyle bakmışımdır hep. tam sebebini ben de bilmiyorum.
herkesin söylediği "aman sakın gitme aman diyim yazma bilerek sınıfta bırakıyorlarmış sonra para alıyorlarmış" cümleleriyle ünlenen güzide üniversiteler.
güzel tarafları da olan üniversitedir. bu entry'i de bilhassa bu aralar tercih yapacak arkadaşlarım için yazıyorum.

arkadaşlar, okulumda 15-16 bin kişi okuyor. bölümüm de biraz izole bir bölüm. yani ortalamanın üstü bir kültür seviyesine sahip insanların biraz daha fazla olduğu bir topluluk. o yüzden sadece onlara mahsuben konuşursam sizi yanıltırım, tüm okulun da size seceresini çıkaramam.

zaten bu tonlamada eleştiri yapan ve kişisel sorunları olan insanları da dikkate almayın. hayatınızla ilgili bu kadar ciddi kararları alacak yaşa geldiyseniz üç aşağı beş yukarı da insanların halinden tavrından dertlerini anlarsınız zaten.

amma velakin benim genç kardeşlerime bu minvalde çizmek istediğim tablo biraz daha gerçekçi.

şimdi bir kere apartmana veya iş hanına açılan özel okullardan birinden bahsetmiyorsak bil ki eğitim ve hocalar kalifiye olacaktır. üstüne üstlük hesap sorma hakkında olacaktır.

yanlış gördüğün bir şeyi lisan-ı münasip ve etik kuralları çerçevesinde dillendirme hakkın olan yerlerdir özel okullar. evet, sadece para verdiğin için öyle ve bu acı bir şey.

ki devlet okulunda okuyan yaşıtların ve arkadaşların yanlışlığa ve haksızlığa gayet demokratik bir şekilde tepki göstermek istediklerinde coplanırlar ve devlet tarafından basit tabirle hırpalanırlar ki bu daha da acı olanıdır.

eğitim gibi kritik ve zaman zaman sesini çıkarman ve hakkını yedirmemen gereken bir mecrada sesini çıkarabiliyorsan kabul et veya etme bu avantajdır.

bütün bunları muhaliflik kisvesi adı altında serserilik yap diye demiyorum, beni yanlış anlayacaksan da sakın bu yazının devamını okuma.

bu bir realitedir, isteyen kabul etsin, isteyen etmesin.

bir ikincisi özel okul dediğin yer, şöyle bir ciddiyeti olan yerdir. herkes belli bir mecradan gelir -burslusu,burjuvası- ve herkes başarıya açtır. yani insanların söylediği gibi özele boş adam girer lafı yüzde doksan yalandır. neden yüzde doksan dediğimi ayrıca anlatacağım.

bu okulda hemen herkes başarmak ister, öğrenmek ister ve pastadan payını almak ister. çünkü devlette okuyan arkadaşlarının aksine onun sırtında koskoca bir kamburu vardır, onların 7-8 senede okulu bitirmek gibi bir alternatifi yoktur.

bazı salaklar zannediyor ki herkes parayı sokakta buluyor. hayır efendim, herkes ailesinin sırf kendisini okutmak için bir takım fedakarlıklar yaptığının ve başarılı olmalarının ne kadar önem arzettiğinin farkında.

bu biraz da gururlar alakalı bir şeydir, belki ben okulda hep doğru düzgün insanlarla muhattap olmayı seçiyorum, belki de hakikaten yeni nesil isterse olgunlaşabiliyor.

uzun lafın kısası özel okul, senin özel sektörde yani kapitalist sistemde nefesini kesecek rekabetin ilk defa en ciddi biçimde solunduğu yer.

diyeceksin ki herkes mi idealist, herkes mi bu kadar sorumluluk duygusuna sahip?

elbette ki hayır. elbette ki bu 15 binin rahat 5 bini çok gerizekalı herifler, ellerindeki imkanların, onlara sunulanların farkında bile değiller.

işleri güçler karı, para, ot, araba olan yok mu? dolu. ama bunlar devlette de olacaktır. bu senin iyi bir eğitim almana sen istedikçe engel olamaz.

bu adamların da bir kısmı derslerini de götürebilen, fazla umursamasa da değer veren adamlar, bir kısmı da hiçbir boka yaramayacak, çok sivri gibi görünen silik herifler.

okulun yüzde onluk bir kısmıysa sadece okumak için okuyacak kadar zengin insanlar. onlarla okulda çoğu insanın da dünyası bir değil.

buna rağmen o kısımdan da çok iyi dostlar edinilebiliyor, farklı dünya insanları aynı dünyayı paylaşabiliyor, yerine göre dayanışabiliyor.

zaten üniversite okumayı değerli kılan şey de aslında akademik kariyerden ziyade aldığın terbiyedir. senden çok farklı insanlarla etkileşime girmenin, saçma sapan önyargılarla suratına bile bakmayacağın insanlarla yeri gelince notunu, yeri gelince ekmeğini, yeri gelince de kardeşlik, aşk gibi şeyleri paylaşabilmeyi, onlarla birlikte yaşayabilmeyi öğrenmendir.

böyle bir anafikre rağmen hala ''özelde okuyan salaktır, hededir, hödödür'' diyen insan ya hiç üniversite okumamış, ya da okuduğunu anlamamıştır. hiç sikleme, sen okumana bak.

zaten okurken anlayacaksın hayatta aslında ne kadar yalnız olduğunu. sen bakma o konuşanlara. insan iyiyi de, kötüyü de kendine yapar. ekmek kavgası o dediğim yüzde 10 hariç herkes için.

sonuç olarak sana bir özel üniversite tanımı yapmam gerekirse, sen bir yerlere gelmek istiyorsan ve bunu hocalarına hissettirirsen, sana sunulacak imkanın hiçbir zaman sınırı olmayacağı yerdir.

sen yeter ki öğrenmek iste, mensup olduğun bölüme aşkını göster, insanlara saygını göster.
lise hayatini dalgaya aldigi icin buralara giren ve sonra arap ati gibi acilan pek cok insan tanimama vesile olan yerdir. uzak durulmalidir. zira halkimiz diplamanin para ile alindigini, derslerin calisilmadan gecildigini zannetmektedir.
yaşamayanın bilemiyeceği anca kulaktan dolma bilgilerle konuşacağı okullardır. hayatı görmenizi sağlar aslında özel üniversiteler. her kesimden insanla tanışırsınız. çoğunda özgür düşünce ortamı olduğundan kozmopolit yapıdadırlar insanları bir görüşe kanalize etmeye çalışmazlar bazı devlet ünileriden olduğu gibi. en önemlisi kalitesiz insan sayısı azdır. yani adam ya babadan zengin her şeyi görüp geçirmiş deneyimlemiş veya çok zengin bir aileden gelmese bile çok okumuş her konuda bilgi sahibi insanlar olduğundan her öğrenciden hayata dair bir şeyler öğrenmeniz mümkündür. ayrıca hocalarının da kalitesiz ders işleme gibi bir lüksleri yoktur.
bu yilki ücretler:

http://www.kpssrehber.com...ne-kadar-para-aliyor.html
birkaç tanesi haricinde diğerlerinin mezunlarının birçok kurumsal firmada çok dip seviyeler haricinde iş bulamadığı okul türü. lütfen tercih yaparken bu duruma dikkat edin.
en iyi 5 vakıf üniversitesinden 3. sü başkent üniversitesidir. ve yeditepe ve doğuş sıralamada yoktur. kime göre neye göre dedirten sıralamadır? sözlük yazarları araştırın öyle yazın.
türkiye'de ismi daha çok vakıf üniversitesi olarak geçer. tabiri caizse baba parası ile 2 yada 4 yıllık okursun sonra özel üniversite mezunu olduğundan havalanırsın öyle her işi beğenmezsin falan fıstık işte.

türkiye'de sıralama yapacak olursak en vakıf üniversiteleri

bilkent üniversitesi
sabancı üniversitesi
koç üniversitesi
yeditepe üniversitesi
özyeğin üniversitesi

olarak sıralanabilir.
bilkent harici hikaye olan kurumdur. Bir nebze de koç falan. Gerisi tıraştır. Bir de burada eğitimin falan süper olduğunu söyleyen mallar var. Kendinizi boşuna tatmin etmeyin, daha ilk 10bine girememişsin mal! Aksini iddia eden pm, her türlü tartışırım.
deniyor ki ozel universitelerdeki hocalar daha kaliteli falan. hukuga cumhiriyet savcisi, muhendislikte bilmem kimler falan. arkadasim her sey senin algi duzeyinle ilgili. burslular icin demiyorum. sen ossde baraji gecip girmissin buraya matematigin yok gibi birsey. senin dersine mercedes benz bas muhendisi girse ne olur ? en kotu devlet universitesinin bile taban puanina erisememissin hukuk dersine anayasa mahkemesi baskani girse ne olur ? birakin bu isleri ortalamaniz 3.00i gecince yatay gecis muhabbetlerine baslamiyor musunuz tiki kantinlerinizde.
allah sabır versın okuyanlara. abi galatasaray üniversitesinde okuyorum millet özel sanıyor yok puanın mı yetmedı yok paranız bol galiba gibi durumlarla karşılaşıyorum. parası var ki okuyor aq. götüne güvenmese neden yazılsın.
bok atmak kolayda kıyaslama yapmadan önce kıyasladığımız iki şeyi de iyi bilmek gerekir.
-ben kimim? hem devlet hem özel üniv. görmüş biri olarak söylüyorum-:

sanıldığı gibi kolay girilir belki ama sanıldığı gibi kolay mezun olunmaz özel üniv.lerden.*
-ben bursluydum ve öküz gibi bir ortalamayla * * mezun oldum orası ayrı.-

ayrıca bu ülkenin ciddi iyi özel üniversitesileri vardır bir çok gereksiz devlet okuluna da sağlam kafa tutar.
-bilenler bilir, saymaya lüzum yok, bilmeyenler varsa bana ulaşabilir özelden.-

(bkz: biliyoruz da konuşuyoruz).
burada okuyan erkekler kafasını gösteren gri eşofman altı giyer.
Özel üniversite ve vakıf üniversitesi kavramları farklıdır.
Vakıf üniversiteleri kar amacı gütmezken (olması gereken), özel üniversiteler bir şirkettir ve her şirket gibi kar güdüsü ile hareket eder.

Örneğin Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi bir özel üniversitedir, vakıf değildir.
lisans eğitimi için değil ama yüksek lisans eğitimi için bilkent, sabancı ve koç düşünülmelidir.

eğer mühendislik programları üzerine yüksek lisans yapmayı düşünüyorsanız sabancı doğru bir seçim olabilir.
adaletsizliktir, senin paran yoktur 400 puan alırsın istediğin bölümü okuyamazsın; başkasının parası vardır 300 puan alır baba parasıyla o bölümü okur. sonra da kendini bir şey sanar.

not: bursluları tenzih ediyorum.
kazanıldığını düşünen aciz insanlar vardır.
öğrencilerinin bir kısmından aldıkları tonla parayı diğer kısma dağıtan kurumlar. *
türkiyede üniversite kazanma olayını bitirmiştir.
Bu yıl türkiye 1.lerinin tercih ettikleri üniveriste türü.
parayla okuyup okuyorum ben ya diye ortalarda gezmektir, böyle bir üniversite kazanmış havası falan. aöf öğrencisi daha değerlidir gözümde.
Düşünüyorum da..
Ne salakmışız arkadaş!

Bir gram beyni yokken baraj denen komediyi geçip de babasının parasıyla eczacılık okuyan, hukuk okuyan tanıdıklarım var şu anda...
Kimse karşılaştırırken sen devlet üniversitesinde okudun, o parasıyla okudu demiyor!

O avukat, sen öğretmensin diye yorumluyorlar.
Babasının anasının emekleriyle okuyup da gelip karşımda mesleği ile kasım kasılanlar var ya;
onların kasılırken kullandığı her bir kemiğe ayrı ayrı sokayım!

Emeğiyle okumuş insanlara hakaret etmek için açılan kurumlardır.
300.000 sıralama ile mühendislik okuyup düz integral almayı beceremeyen tanıdıklarımın okuduğu okullardır.
güncel Önemli Başlıklar