bugün

ruhen ve bedenen insanı pes ettiren duygudur.

sevgini içine bile bile atmak bunlardan sadece bir tanesi ve en etkilisidir.
(bkz: az çok acı çekmek)
(bkz: acıların çocuğu)
ben ya dirrek sana ya kabristana ya hindistana çok canım acıyo ya! nil karaibrahimgil e katılınası şarkıdır. ve doğrudur.
acıdan konuşamamaktır. susmaktır acıyı yaşamak. ne kadar anlatılırsa o kadar acı çekilmiyor demektir.

öyle diyorsam öyledir.
kimi zaman farklı kavramlarla eşdeğerdir:
(bkz: aşık olmak)
- hasta olmak.
- sevdigini kaybetmek.
- caresiz olmak.
- umutsuz olmak.
- amacsiz olmak...
güçlenmektir.
(bkz: nietzche)
birini kaybetmek ve aşık olmak olabilir.
tek kelime, 5 harf (bkz: dişçi) *
hayattaki en değer verdiğin varlığı, yerine kimseyi koyamayacağın biriciğini morgta görmek.
(bkz: canı adana çekmek)
eğer çekilen acı bir de hak edilmişse kişi acılardan bir ölüyorsa o acıları hakedecek şeyler yapmanın verdiği utançla bin ölür.
fırsat varken sevgiliyle sevişmemek, sonra da onu başkasıyla sevişirken görmek. *
çok acı çektim sözlük. *
tek başına, bir başına olmaktır,

trilyonlarca kilometre yerin altında senelerce yanan canın küllenmesini beklemektir.
geçicidir. bir avuntu olarak " ömür boyu acı çekecek halim yok ya.. eminim ki bundan bir hafta sonra bu kadar çok acı çekmiycem " diyebilirsiniz. *
(bkz: babanın ölmesi)*
hani bir süre sonra zevk verirmiş ya, ben o evreyi atladım sanırım.
mutluluğun değerini anlamayı sağlar.
nedeni niçini sorgulatır durur.
insanın eli sıcak yağın içine girdiğinde olan durumdur. hatırlıyorum da parmak ucum girmişti tencereye ama koltuk altımdaki kemik dahi sızlamıştı.
çok zordur.. seversin karşılıksız. ama herşeyden öte seversin. o bilmez. sonra ne mi olur? böyle sözlüklerde konu açarak kendin gibi yaralı insanlarla knuşarak dert yanar, çözüm ararsın.
herkesin acısı kendine büyük olduğuna göre çok acı çekmek de göreceli...mesela şuan dünyanın en çok acı çeken insanı benim! ama belki bu yazıyı okuyanlardan biri benden çok daha acı çektiğine emindir...
anatomik olarak sinirlerin beyni kamcilamasi.
ağlarken göz yaşlarının akmamasıdır.