bugün

çocuğun yaş seviyesine inmek, yaşça ya da "zekaca" küçük olan insanların seviyesine düşmek.
buyukle de buyuk olunabiliyorsa insanın ne zaman nasıl davranması gerektigini anladıgını gosteren eylem
tehlikeli bir durum arz eden aktivite.

zira çocuk yüz bulup ağıza sıçmaya yeltenebilir. çocukla çocuk olmaktansa, onu kendi yaşında varsayarak, ona erişgin gibi davranmak, hem çocuğun gelişimi açısından, hem de senin* huzurun için yerinde olacaktır. evet olacaktır.*
karsındaki kişiyi küçüksemek amaclı soylenen genelde yanındakilerin soyledigi sozdur.
eger eglenecek $eyler araniyorsa, o vakit bazi cahil cocuklarla cocuk olmak gerek, yoksa zaten cocuk olan mahlukatla neden ayni seviyeye iner er ki$i.
(bkz: cocuklari bilgilendirme servisi) *
cok guzel eglenceli bir seydir ama daha eglencelisi araniyorsa buyukle cocuk olmak secilmelidir.
torunları seven insanların duştugu durum. * * *
çocukla oynarken iyi, kavga ederken kötü bişi.
az önce halamlar evdeyken küçük kuzenlerimle bulunduğum faliyet.onlar aptallık yaptı ben videoya aldım.
insanı insan kılan erdemlerden biridir. çocukla çocuk da olmalı insan, yaşlının son günlerinde ölümden korkmamasını sağlamak için gerekirse yaşlı.
0_4 yaş zekasına inmek yapabilenlere helal olsun. anaokul öğretmenlerini müthiş sabırlarından dolayı kutluyorum!!
bu yüzden uludağ sözlüğe ayak uyduramamak.
54 yaşında birey olarak 4 yaşındaki torununuzla toka için tartışırken içinde bulunduğunuz durumdur.
yaş kaça gelmiş olursa olsun çocuklarla oyun oynamaktan, onlarla birlikte kahkaha atmaktan zevk almak.
benim ruhum 13 yaşında diyen 45 lik teyzemizin yanına 13 lük insanları alıp hoppidi hoppidi gezmesi halidir.
meleklerle beraber gülümsemektir,

içinizdeki tüm sıkıntıların gitmesidir,

gözlerindeki parıltıyı, ruhlarındaki saflığı hissedince mutlu olmaktır,

onlarla oyun oynamak,

mutlu olmalarını gülümsemelerini seyretmektir...
onun gibi umarsız, çıkarsız davranmaktır. beraber bir sürü komikliğe imza atmaktır. yeri geldiğinde onun yaptığı gibi mimiklerde bulunmak, onun gibi konuşmak, onun gibi şarkı söylemek hatta onun gibi boynunu büküp küsmektir. kısacası onun dilinden konuşmaktır, dünyanın en saf ve en sevimli dilinden...
çocuk kalbini anlayabilmektir.
(bkz: barış manço)
o sana vurunca sen de ona vur mantığıdır
çocuktan beter olmak.
çocuğun seviyesine inemezsiniz,çünkü çocuğun seviyesi sandığınızdan çoktur
ancak o seviyeye ulaşmaya çalışabilirsiniz demişti bir hocam.
sınıf öğretmenleri için her gün 40 çocukla günü geçirileceği düşünülürse hiç de zorlanılmayacak durumdur.örnek;
-kalemim nerede çocuklar?
-(hep bir ağızdan konuşmaya başlayan çocuklar)bilmiyoruz öğretmenim
-ama bu kaçıncı kaybolan kalemim burak söyle kesin sen aldın değil mi kalemimi?
-hayır öğretmenim.
-ak söylemezsen senin öğretmenin olmam
-tamam,cebimde kalmış olabilir bir bakayım öğretmenim.
benim için dünyanın en güzel şeyi..
çocukluğunu tekrar yaşamak için fırsat.
+yaaa anne babam benim tabancamı aldı
-ne pis yalancı sende arabayı almıştın bana tabanca kaldı...
Genelde 70 yaşını geçenlerde sıkça görülür.