bugün

elle, kolla girişmek...
bir işi başarmaya, yapmaya, bitirmeye çalışmak. (bkz: gereksiz entry) (bkz: gereksiz başlık)
çabalamak bir şey yapmaya çalışmak, elindeki elinde ki tüm olanakları kullanarak bir şeyi gerçekleştirmeyi denemek bir durumdan kurtulmak amacıyla çırpınmak. veya bir insan diğer kişiye şöyle der. ne kadar çabalarsa çabalasın ilgisini gizleyemiyordu. aralarını bulmak için çok çabaladım.
Bir kadın sizin için çabalıyorsa sakın sıkılmayın, sarılın. Çünkü kadın inancını yitirdiği yerde ipin ucunu bırakır.
daha çabuk batmanın garantili yolu. (bkz: don t try)
nereye kadar, ne zaman kadar çabalamak? en önemlisi için ne için çabalamak? genç bedene hapsolmuş yorgun bir ruh için, anlamsız çabalamak.
sonucu normal olarak iyi ya da kötü biten eylem..

kötü biterse ki biz bunu boşa kürek çekmek deriz, hüsranın bini bin para. *
Bir erkek için asla ve asla yapılmaması gereken hadisedir.
maddi manevi, ruhen ve davranış şekli olarak, öz gücünüzü ardına kadar kullanmaktır. ben elimden geleni yaptım sözünün, vicdani rahatlığının paha biçilemeyeceği şeyler çoktur şu hayatta.
Eşittir ben.
Çabalamak emektir, yorulmaktır, özveridir. Ve bunların bir getirisi olarak her zaman saygıyı hak eden bir eylemdir. işini iyi yapmak için çabalayan, elinden gelenin en iyisini yapan insan benim gözümde büyük insandır. Çünkü bu kişi her anlamda sorunun değil, çözümün bir parçasıdır.
Kelime anlamı olarak, Uğraş sarf etmek kavramının manevi yönden anlam bulmuş ve samimiyet kazanmış halidir. Genelde pozitife dönük izler bırakmakla birlikte, kendini ifade şekillerine yakışan bir kelime olduğu kanaatindeyim. Kişi, karakteristik edinim sağlamak maksadıyla üzerine yoğunlaştığı konulardaki çabalarından bahsettiğinde, bunu olumsuz yönde algılamak adına pek az(yöntemlerin tartışılabilirliğinin esnek olması kaydıyla) gerekçe mevcuttur. Aynı şekilde ben, kişinin; kendine has ve ya içerisinde bulunduğu olayların gidişatı üzerindeki olumsuz durumlardan, olumlu etkiler/edinimler çıkarmak maksadıyla çabaladığını idrak ettiğimde, bunun altında kişinin zihninde geçerli temeller üzerine kurulmuş olan “arzular/hedefler” ya da ileriye dönük “avantaj/geçerlilik” istenci taşıdığını anlıyorum. Kişinin kendinden öte, bir başkası için ve ya kendinden kopuk olgular adına çaba göstermesi ise, fedakarlık kavramı ile ilintili olacağından, bunun da kavramsal ve duygusal yönden alt dallarını dikkatle incelemek icap eder.
nereye kadar ya da ne için? en sonunda denizden gelen bir dalga yaptığımız kumdan kaleleri bir anda silip götürmeyecek mi? başlangıç ile son arasındaki bu süreçte yaşadıklarımız ne kadar önemli? insan hayatı neden bu dar alanda sıkışıp kalıyor acaba?

daha bugün uzaktan birinin ölüm haberini aldım. beni üzmedi. zaten hayatımda hiç görmediğim bir yüzdü. yine de düşündürdü; ölene kadar yaptıklarımız yaşadığımız hayatın değerini belirleyen temel haraketlerimizdir genelde ya da başka bir şekilde söylemek gerekirse geride ne bıraktıysak biz o'yuz aslında. var olup olmadığımız sadece "o" şey ile belirlenir olacak. belki bir eser, belki de insanların aklında kalan bir anı. şahsen insanların aklında güzel bir anı olarak kalmak benim için yeterli olurdu sanırım. peki bunun için ne yapmalı? değer mi ki bunun için yaşamak?

sanırım çok fazla soru soruyorum.
sordukça da yeni ve içi karanlık kapılar açıyorum kendime.
bir yerden sonra da kayboluyorum ve ne için çabalamam gerektiğini unutuyorum.
yine de unutmak belki de en güzel şey.
(bkz: boşa kürek çekmek)
Işık görüyorsanız sonuna kadar gidilmelidir lakin karanlıksa harcanmış emek ve zamandır.
iyi tahlil etmek gerek.
bu eylemi olabildiğince gerçekleştirdiğinizde sonuç ne olursa olsun vicdanen rahata ereceğiniz durumdur. boşa çabalamak mevzusuna değinmek ise şöyle bence; olmayacak duaya amin demek, bile bile lades gibi örnek deyimlerin ışığında, denemeden bilemeyeceğiniz şeyler de vardır. inancınız ne yönde bilmem bilemem ama, zor lakin iyi olacak uğur, istek, iş için sırf gösterilen çaba, takdiri ilahinin hoşuna gider ve hayatın ne getireceğinin belli olmayacağı noktası size olumlu anlamda yansıyabilir.
bazen boşa kürek çekmektir. ama hiç değilse keşke yerine denedim dersin.
hiç işe yaramayan bir eylemdir. üçkağıt, dalavere, yalakalık, torpil vb. şeylere çabalamak derseniz o başka.
sonucu hüsran olsa da en azından denedim diyebilmek için gerekli olandır.denemeden, çaba göstermeden kaybetmek daha kötü.şahsi fikrim pişmanlık başarısızlıktan daha ağır bir yük.
boşa kürek çekmek değildir çabalamak. yani öyle olsa bile, bu şekilde düşünmeye itmemelidir. çabalamak bir şeyi tamı tamına yapmak, erişmek değildir zaten. tırnak içinde ben elimden geleni yaptım, yaptığıma inanıyorum demenin vicdani rahatlığıdır çabalamak. o kadar çabaladım yine olmadı diye bir şey de var. bende hep şöyle düşünürüm, düşünmeye çalışırım. demek ki olmaması gerektiği için olmuyor gibisinden. yani böyle yazıyorum diye hayata hep olumlu yönden, güllük gülistanlık bakan biri de değilim. buraya yazarken en çokta kendime söylüyormuşum aslında bunları gibi geliyor. inancınız ne yönde bilmem ama çabalayın. hiç kimse görmese bile yukarıda ki görür. her şeyin hayırlısı yine de.
Dünyada bir insan için yapabileceğiniz en özel şey. Birini seviyor oluşunuz ikili ilişki için asla yeterli değil ve olmayacak. insanlar genel olarak söylenmeyi ve şikayet etmeyi çabalamak sanıyorlar veya çabalamaktan tamamen kaçınıyorlar, bu sebeple asla sağlıklı iletişim kurulamıyor. Bu lanet şey asla tek taraflı da başarı getirmiyor.
Umuyorum hayatta hep uğruna verdiğiniz çabayı görecek ve buna karşılık verecek insanlarla karşılaşırsınız.
bazen verimsiz bir toprağı çapalamaktır. umudun kardeşidir.
çabalamak başarıya götürür fakat acı çektirir.
güncel Önemli Başlıklar