bugün

görsel
türk dizilerini izledikçe daha çok insanın aklına takılan konudur. hangi kanalı açsan bir bakıyorsun hep boğazı-denizi gören havuzlu devasa villalarda yaşayan insanlar, herkesin altında lüks spor otomobiller- lüks suv'lar, pahalı-güzel mekanlarda sarap eşliğinde yenen yemekler vs vs.

normalde zengin olma takıntısı-hırsı olan bir insan hiç olmadım da, yine de insan merak etmiyor değil;

sadece bir günlüğüne bile şu hayatı yaşasak ne düşünür? ne hissederdik acaba?
bilmem nasıl bir şey? şeklinde cevaplanacak sorudur.
çok paran olduğunu unutmak gibi.

görsel
böyle bir şey:
http://images.jagran.com/car5-07-03-15.jpg

böyle bir şey:
http://i.capsspot.com/s/35/10/1018690.jpg
zengin olunca artık hergün ne kadar borcun olduğunu düşünmezsin veya ne kadar para harcadığının farkına varmazsın çünkü zenginsindir bir gün 20 bin tl harcarsın bir gün 50 bin tl harcarsın ama çok zengin olduğundan günlük ne kadar para harcadığın senin umrunda olmaz işte budur zengin olmak.
Etikete bakmadan alışveriş yapmaktır. Bu tanım çok hoşuma gider.
Bir zamanlar hiç önemsemezdim ama gerçekten şu an çok ihtiyaç duyduğum şey :/
Zenginlik, simdi hiç görmeyen birine,
Gökkusagini anlatmak kadar zor ve imkansiz.
Güzel bir şey.Tabi akrabalar olmazsa.
Gülücük.
Dönerciye gidip ekmeksiz et döner yemektir.
henüz deneyimlemediğim ama zaman içerisinde zengin olmasam da hali vakti yerinde biri olsam benim için yeterli.
yoksullarla dalga geçmiyoruz, bizene yoksullardan değil mi?

--spoiler--
- yoksullll, çay ver!
+ çay yok, bok için!
--spoiler--
Tek derdin para oluyor paraya birşey olmasın diye kaygılanıyorsun bu kaygı deliliğe dönüşüyor insanları maddi durumlarıyla ezip eğleniyorsun yeşilçam gibi değil yani.
Çok güzel bir şey bence.
Zenginlik tamamen göreceli bir kavram olduğu için, hiçbir zaman tek bir cevabı olmayacak sorudur.
Cuzdan cok dolu oluyor, bar sandalyesine oturunca rahatsiz ediyor.
Sağlıklıysanız en büyük zenginlik odur olum. Gerisi gelir dert etmeyin.
Maddi olarak daha tatmasam da manevi olarak dünyanın en zengin adamıyım.
çoğu yorum boş ve gereksiz. zengin adam para için kaygılanmaz akıllıysa parayı katlar ki zenginse akıllıdır. her şey rahat oluyor parayla ilgili sorununuz olmadıgı icin bir çok probleminiz kalkıyor. finans bazında ki sıkıntılarınızı unutuyosunuz. sene de 3-4 kere tatil yaptıgınız için rahat, dinç ve gergin dahi olmuyosunuz.. kısacası ciddi anlamda paranın satın alamayacağı şey yok.

kilo alıyosun mide aldırma ameliyati oluyosun zayıflıyosun.
kalp krizi geçiriyosun, devlet hastaneleri seni yer yok diyerek sevk ediyor fakat özel hastanede öyle bişey yok.
bunun ve böyle bir çok örneği var.. kısacası sen zaten zenginsen yaşıyosun...
Çocuktum. Bir gün babamın iş yerine gittim. Oralarda dolaşırken, bana laf attı,
Oradan biri; adın ne, senin?
Ben; bayram,
oradan biri; okuyormusun?
Ben; evet, evet hemde yatılı.
Oradan biri; nerede?
Ben; ankara'da,
Oradan biri; korkmuyormusun?
Ben; korksam ne olacak, babamın, tarlası, fabrikası yok ki.
Farkettim ki, adamın ardı kalabalık.
Arkasındakilerden biri; efendim, personelden birinin çocuğu olsa gerek, gerekli...
Oradan biri; kimin yanına geldin,
Ben; babamın,
Oradan biri; o zaman babanın yanına gidelim.
Arkasındakilerden biri; zahmet buyurmayın. Çağırtalım!
Oradan biri; acelem var. Gecikmeyelim,
Arkasındakilerden biri; emredersiniz efendim.
Ben önde, oradan biri ardımda, arkasında ordusuyla. Oradan biri'ni karşısında görünce, benzi atan,
Babam; işe dalmışım, çıkmış efendim!
Oradan biri; neden getirdin. Kurallar malum,
Babam; çok merak etti de efendim!
Oradan biri ardını dönünce, ordusuda döndü. Aralarından biri, babama gözünü belertti. Kapı kapandı. Bir saniye sonra, kapı açıldı. Kapıdan başını uzatan,
oradan biri; bayram,
Ben; efendim,
Oradan biri; gel biraz sohbet edelim,
Bsbam; rahatsız etmesin, efendim!
Oradan biri; lütfen! Gidelim.
Aralarından biri yine babama yine gözünü belertti. Çıktım odadan. Koridorda, ardına dönerek;
Oradan biri; ebeveyninden izin işini organize ediniz. öğle yemeğine çağrılımdır, evladı,
Arkasındakilerden biri; efendim!
Oradan biri; savsaklamayın, lütfen.
Oradan biri'nin eli omuzumda. Odasına gittik. Sonra arabasına bindik. Sonra şatosuna gittik. Orada bir çok şey yedim. Ancak bir kuşbaşılı biber dolması yedim ki, tadını bugün bile unutamam.
Demem o ki; onlarda yani zenginlerde, hepimiz gibi insanlar. Oturuyorlar. Kalkıyorlar. Yürüyorlar. Tek fark var. Onların dolması kuşbaşılı. Bizimkisi dolmanın yalancısı..
herhalde haftasonu evde ne kahvaltılık var mı diye düşüneceklerine haftasonu kahvaltıya roma'ya mı paris'e mi gitsem diye düşünüyorlardır.
Bu soruyu biri sorana kadar cevabını düşünmemek.. Gibi bir şey.
harika da, senin işte olman gerekmiyor mu ? hadi bakim.
müşterimiz olan bir ağır sanayi fabrikanın sahibi ile geçen hafta çarşamba günü aramızda geçen diyalog:

+ abi selam, yarın müsaitsen şu revize edilecek sistem hakkında konuşmaya geleyim diyorum.
-aa berfocum, yarın öğlene kadar gelirsen konuşalım, zira öğlen yemeği için Fransa'ya gidicem. ya da dilersen cuma günü gel daha rahat konuşuruz.
+tamam abi, cuma görüşürüz o zaman, konu uzun uçak kaçmasın.
-kaçmaz abim, uçak bizim çok şükür.

revizyon konuşmasında ise 10 dolar için hayvan gibi pazarlık yaptı amk pinti pezevengi...