bugün

azısı kötü ve düzensiz olan bir ilkokul öğrencisi, her yeni beyaz sayfaya hevesle yazmaya

başlar. biraz önceki düzensiz ve kötü yazılmış sayfa artık çevrilmiştir, geride kalmıştır.

ve öğrencimiz yeni sayfa için fazlasıyla hevesli; bu kez güzel yazcam, bu kez sayfa

düzenini koruycam diyerek kendi kendine sözler vermektedir. bir kaç satır geçer ve değişen

pek bişey yoktur. sonra bir kaç sene sonra keşfeder ki yeni sayfalar ona pek bir yenilik

getirmemiştir. yeni yıl bize yepyeni bir sayfa getiriyor ama dedim gibi biraz önceki

sayfaya kaldımız yerden devam etmek dışında birşey değil bu.
bir süre sonra hiç bir şey ifade etmeyen bir oluşum olur çıkar. her yıla yeni umutlarla başlamanın bi boka yaramadığını anlayan insan, bi süre sonra hiç umursamaz bunu. belki de bu yüzden her geçen yıl, yılbaşını sevinçle karşılayanların sayısı azalıyordur.

hayat hep aynı çünkü. 9'muş 10'muş farketmiyor ne yazık ki..

john lennon'un da dediği gibi, "so this is christmas.." başka da bi numarası yok.
buyuk ikramiye ve getirilerinin hayalidir.
bana her seferine haram olan gündür. her yıl o günün akşamında bi halt olması zorunludur sanki. mesela sizin tarafınızdan sevilen kızın o gece başka bi erkeği sevdiğini öğrenmek ertesi yıl o kız yine tek sevdiğinden ayrılmış iken sizde hala onu severken lan bu sefer sıra bende hadi bakalım bismillah derken o yine aynı erkekle barışıp hayatına onla devam etme kararını alırken siz tek başına bilmem kaç metrekare odanızda önünüzde bi büyük vodka ile geçirdiğiniz o an sevdiğinizin o diğer erkeğin kollarında oldunu bilerek geçirdiniz ve durmadan içtiğiniz gecedir o gece unutulmazdır acıtır..
2011 yılında kışa geleceği için yine soğuk geçecek baştır.
(bkz: iğrenç espriler)
Elazığ ilinin Kovancılar ilçesine bağlı bir köy.

ilçenin tüm köyleri için:

(bkz: kovancılar/#5120468)
evde oturup televizyon seyrederek yemek, içmek, nete girmek hep en iyi kutlama şekli olarak görünmüştür gözüme. yine öyle yapacağım muhtemelen. dışarı çıkıp eğlenmeye kastıkça eğlenilmiyor ya da ben eğlenemiyorum bilmiyorum.
jingle bells,
jingle bells,
jingle all the way!
oh what fun it is to ride
in a one horse open sleigh!

jingle bells,
jingle bells,
jingle all the way!
oh what fun it is to ride
in a one horse open sleigh!

ayrıca ; (bkz: yeni yıla sözlükte girmek)
yılbaşı bilinenin aksine Hz. isa'nın doğum günü değildir. (ki isa'nın doğum günü belli değildir, roma'da yaygın bir din olan mitra dinine göre 25 aralık güneşin yeniden doğduğu gün olarak kabul edilir. hıristiyanlar da bu geleneğe uymuş ve isa'nın doğum gününü 25 aralık'ta kutlamaya başlamışlardır)

yılbaşı, yeni yılın gelişidir. normalde eski toplumlarda (ana tanrıça kültünün yaygın olduğu toplumlarda) 21 martta ekinoks tarihinde, baharın gelişi sebebiyle kutlanan yeni yıl konstantin zamanında "güneşin yeniden doğduğu gün" olan 25 aralık'a çekilmiştir.

eski türklerde "nardugan" * * adı ile kutlanan yılbaşı hayat ağacını temsil eden akçam ağacı süslenerek kutlanır ve tanrı ülgen'e dua edilirdi.

yılbaşında ağaç kültürü, hıristiyanlarda ve türklerde olduğu gibi daha birçok toplumda olan bir kültürdür. zaten anadolu kökenlidir. (bkz: attis)
yaklaştığında insanlar bir telaş ve paniğe neden olur o gün ne yapıcam ne yapmalıyım diye düşüncelere sevk eder.
garip bi umutla beklenen,ama sonucu hiç değiştiremeyen gecedir...
genelde kutlamayanlar tarafından şu sözler söylenir;

-yılbaşını hayatta kutlamam ben yeaaa
-yılbaşında evde oturmak en iyisi dışarda ne işim var yeeaaa

tanım: kutlanasıdır.
nedense insanlarda garip bir heyecan yaratan zamandır. insanlar ciddi ciddi gece saat 12'yi geçtikten sonra hayatlarında köklü bir değişim olacağını ya da saat 12'de ne yapıyorlarsa bütün yılın öyle geçeceğini falan düşünüyor. ilginç. 2011 yılına girecez nerdeyse lan bırakalım bu işleri artık.
sayısal verilere göre en çok içilen, kızların bekaretinin en çok kaybettiği zamandır.
arkadaşlarla kutlanması gereken, eğlenceli bir yıl atlama olayı.
tatil nedeni.
Çok gariptir ki yıl sonuyla çakışmaktadır. Herhalde bu yüzden zilyon kişi bir araya gelip kutluyor bu günü.
seviyesiz, zeka yoksunu esprilerin günü.

(bkz: seneye görüşürüz)
(bkz: happy birthday jesus)
insan kılığına girmiş, arsızlığı tavan yapan kimseler için kadınları, içkinin de verdiği cesaretle taciz etmek ve 62 liraya günü kurtarmak demektir.
(bkz: saçmalık)
milli piyango bileti satan bir abiye bir vatandaşın söyledikleriyle anlam kazanmıştır:
-oğlum yılbaşı yılbaşı diye bağırma albaşı albaşı diye bağır işlerin açılır.
yıllar ilerledikçe anlamsızlaşan sıradan bir gün. çocukken farklı anlamlar yüklerdim yılbaşı gecesine. tv de eğlenceli çocuk filmlerinin döndüğü, akşam eve gelirken hediyeler getiren babamın yolunu gözlediğim günlerdi. şimdi ise anlam veremiyorum insanların abartısına. 31 aralık ve 1 ocak arasındaki farkı, "10, 9 ,8...1, 0" diye sayarken 1 ile 0 arasındaki farkı anlayamıyorum. 2011 yılına girince takvimlerdeki bir rakamın dışında hiçbir şey değişmeyecek, tıpkı bir önceki yıl 2010' a girerken hiçbirşeyin değişmediği gerçeği gibi. yine de insanlar oradan oraya koşturup, para harcıyorlar; firmaların alışveriş stratejisini görmezden gelerek. ben bu yıl da sakin bir akşam geçireceğim sözlük mantıksız kurgulara inat.
(bkz: bir önceki yılın kıçından sonra gelen gün)
(bkz: yılbaşı kutlamaları tahlili/#10344300)