bugün

- baba, kabartma tozu keki nasıl kabartır?
+ oğlum bu bosch reklamı, dr. oetker değil.
- ha, pardon. baba bu ocak nasıl bu kadar iyi pişiriyor?
+ git annene sor.
bosch reklamıdır. bu senenin en güzel reklamıdır bence.
baba yemek yapalım mı?
kalk çayı koy la, eşşek sıpası...
reklamın en güzel saniyeleri babanın pastanın üzerine 1 mum koyacağını söylerkenki jest ve mimikleridir. *
erkekleri mutfağa yönelteceğini umduğum hoş bir reklamdır.
aslında gayet güzel düşünülmüş, sevimli, sonu da esprili biten bosh reklamıdır. lakin erkeklerin mutfakta bu kadar temiz ve düzenli çalışma olasılığı gayet düşük olduğundan inandırıcılıktan uzaktır kanımca. mutfakta bembeyaz üstelik, breh breh breh...
şu diyalog reklamın hem final hem de en güzel yeridir. iş bitmiş yemek ve pasta hazırlanmıştır.

oğul: annem ne şanslı kadın değil mi baba ?
baba: o bizim şansımız....
anneye imrendiğim reklamdır. zira hatun için hayatının iki en değerli erkeği sürpriz hazırlamaktadır. ve bomba sözcükler gelir.
annem ne şanslı kadın değil mi baba?
o bizim şansımız... bir çok kadının içini cızlatan kadirşinas lafı etmiştir baba...
bosch * reklamıdır. güzeldir, hoştur lakin o kalitede ve büyüklükte bir mutfak türkiye yapısı düşünüldüğünde ne kadar uygun kaçar bilemiyorum.
Sonu güzel biten reklamdır.
-Annem şanslı kadın baba
-o bizim şansımız oğlum.*
(bkz: alper saldıran)
kadınların özenerek izlediği bir reklamdır.
(bkz: taner birsel)
oyuncuların ürünün önüne geçtiği bir bosch reklamı daha. tamam reklam yalındır, güzeldir ama bosch ile ilgili pek bir şey vulmak mümkün değildir. baba-oğulun dayanışması, yemek hazırlaması gibi temalar iyi yansıtılmış ama reklamın bosch olduğu ancak en sonda anlaşılıyor. bundan önceki reklamlarında da aynı durum ön plana çıkıyordu. biraz daha ürünlere yönelik reklamlara ağırlık verseler daha başarılı olurlar diye düşünüyorum.
taner birsel'in karizma abidesi olarak boy gösterdiği reklam. izlemeyenler için:

http://www.medyaloji.net/..._usta_cirak_bir_arada.htm
baba ile oğulun birbirlerine yaptıkları gıcık hareketler ile beni gıcık eden reklamdır. çocuk fırını açarken bilerek babasına çarpar. sebzeleri yıkarken musluğu paylaşamazlar. gibi. bir de birbirlerine attıkları gıcık bakışlar yok mu ulan iyi ki bi mutfağa girmişsiniz ne bu hava. reklamın sonunda da hiçbirşey olmamış gibi davranmaları. gıcık etti bu reklam beni. keşke reklamın başındaki bölümü atsalar. veya o gcıkı hareketler olmasa o zaman güzel olurdu işte. sonu çok güzel çünkü reklamın.
hayvani bir mutfağa sahip olacak kadar zengin olup, yine de kendileri yemek yapan insanları anlatan reklam. gözler, hizmetçi, aşçı, çırak vs. falan aramıyor değil.
zibidilik.

çırağan kempinski'nin mutfağı gibi mutfak, ciks giyim kuşam, ciks hareketler.. amerikan filmi çakmaları sizi.
şu ana dek en beğenilen reklamlar arasındadır. abuk subuk değildir en azından.
duyduğuma göre geymiş onlar. benden duymuş olmayın.
babam böyle "bosch" tencereyi nerden buldu?