bugün

Yurtdışına çıkanların ilk günlerde başına gelen durum.
Yaşanmış örnek :
Telefonda bir iş görüşmesi yapan Türk arkadaş karşı tarafın sesini alamıyor ve ağzında şu cümle çıkıyor: "sorry sir,your sound don't come"
(bkz: SEN ÖĞRENDiN BU iŞi)
(bkz: where is the hareket there is the bereket)
(bkz: under my penis november pasha)
(bkz: time is the bad keep your back)
türkçe kokan ingilizce cümleler kurmakla sonuçlanan eylemdir.
ingilizce konuşan kişinin aksanı ne kadar düzgün olursa olsun, kurduğu cümlelerden türk olduğu anlaşılan şahsın sergilediği eylemdir.
türkiye deki yabancı dil eğitimi malesef iyi bir düzeyde olmadığı için, yabancı dil eğitimi almış veya alan birçok türk öğrencinin kanayan yarasıdır bu. belki de bu yüzden geç öğrenilir..

baktığımızda türkiye de ingilizce bilen insanların çoğunun yabancı bir filmi sanki türkçe izliyormuşçasına hiçbir yeri kaçırmadan izleyemediğini görürüz. işte bunun nedeni de ingilizce dinlerken ve konuşurken kafamızdan türkçeye çevirmeye çalışmamızdandır.
amerikada bi turk gencinin 2 cekle kavga ederken soyledikleri...
"hey man... who r u? i'm sad i'm upset. i heard somethings about u. i can fight u. both of u. who r u? i'm turkish." *
(bkz: tu ti tu tu tu tu)
(bkz: türkce düsünüp almanca konusmak)
ayakkabı boyacısı turiste yapışmış şunu söylemektedir:
don't cut my bread(ekmeğimle oynama)

genç Türk abazanı da bayan turiste şunu demektedir:
are you sex?(sevişesin var mı? diye çevrilebilir)
ingilizce konuşmayı yavaşlatacak olan durumdur. eğer gerçekten iyi derecede ingilizce konuşmak istiyorsanız kesinlikle yapmamanız gerekir. ayrıca bazı türkçe kelimelerin ingilizce karşılığı yoktur kendinizi boşuna kasmış olursunuz yani.
örn: hayvan oğlu hayvan
eşekoğlueşek
valla ben çeviremedim çevirebilen bana da haber versin. *
(bkz: why are you looking perpendicular perpendicular)**
örneklersek:
--spoiler--
i am married with her
--spoiler--
olmaz:
--spoiler--
i am married to her
--spoiler--
olur. tipik öğrenci hatasıdır.
zordur efenim. bir sürü hata yapmanıza hatta bazı sözcükleri çevirememenize neden olabilir.
what work?**
ingiliz: silly!
türk: you look yourself.
ingiliz: oo, he is a Turkish.
türk: it's true, true. are you know from where?**
ingilizlere rehberlik yapan türklerin sık sık yaşadığını düşündüğüm hadise.
'ne diyor bu .mına koduğum' diye düşünerek ' what are you talking about ?' demektir.
while you going, we are returning back.
gibi bir cümle kurulmasına sebep olabilen durum.
(bkz: ibranice düşünüp latince konuşmak)
(bkz: fatih terim)
askerdeyken...

komutan: "you are selling him!" "insert your brain!" "birnikimbile yok! çevir!"

birnikimbileyok: fatal error
(bkz: iki işi bir arada yapabilmek)
airplane out of the fart, say hi to that sweetheart.*
(bkz: sensitive meat ball)