bugün

türkiye cumhuriyeti'nin kurulduğu günden bu yana, zikredildiği her alan ve her zamanda düşünce anomalisinden muzdarip kıt akıllı neanderthallerin zoruna gitmiş cümledir.

hardcore şakirtlerin midesindeki yumrudur. kusun da rahatlayın aq.
din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması değil miydi? yanlış hatırlamıyorsam. bu şekilde öğretilmişti laiklik. şimdi sorarım ben size diyanet işleri bizim devletimize bağlı bir kurum değil midir? o zaman bu nasıl bir laik devlet anlayışıdır. neyse zaten bizim devletimizin işlerine anlam veren de çıkmamıştır herhalde... o zaman anlamsız bir söylemdir. "türkiye laiktir laik kalacak"
geçerliliğini günden güne yitiren fikir.
laiklik, 18. yüzyılda, yahudiler tarafından çıkarılan bir kavram olarak, dünyanın dinsizleşmesini amaçlayan bir fikirdir. bizim cumhuriyetimizin akıllı! kurucularıda her şeyde olduğu gibi, bunuda taklit ederek, müslüman türk milleti üzerinde 80 senelik zulümle uygulamaya çalışmış ancak başarısız olmuşlardır. diğer devrimlerinde olduğu gibi (şapka vs..).
yine sokaklara mi dokulsek?
yine biz olmedik buradayiz mi desek?
birilerine bu ulkenin degisemeyecek degerlerini mi hatirlatsak?
birilerine gizliden korku mu salsak?

15 aya inat gun gelecek bu ulke bu sloganla inleyecek.
Bu önerme mi desem, cümle mi desem, baştan yanlış. Türkiye laik değil ki. Anayasaya laik yazınca laik mi oluyorsun? YA da yazmazsan olmayacak mısın? Laik (veya seküler) kelimesi ABD anayasasında geçmez. ingiltere'nin anayasası zaten yok. Bu ülkeler laik ama. Devlet, her dine eşit mesafede duruyor. isteyen ateist, isteyen aşırı derecede dindar oluyor, karışan eden yok. Türkiye öyle değil ama.

Yine de bu cümleyi söyleyenin, türkiye'nin laiklik seviyesinden memnun olduğunu düşünüyorum. Ve öyle kalması gerektiğini de kendi söylüyor zaten. Onlara geçmiş olsun, zira böyle kalmayacak. Gerçekten laik olacak ve bu laiklik içinde başörtülüler gibi dinini özgürce yaşayanların görünürlükleri artacak. HEm de çok artacak. Ülkede kadınların yüzde 702i kapalıysa, sokakta gezen, üniversitede okuyan, devlet dairesinde çalışan kadınların da yüzde 70'i kapalı olur üç aşağı beş yukarı. ama türbanlı, ama tülbentli.

Sene 2010 arkadaşlar. Tek parti iktidarlarının örnek aldığı rejimlerin en sonuncusu bile yıkılalı 20 yıl oldu. Uyanın. Ya da uyanmayın bana ne lan, komik duruma düşün durun. Kılıçdaroğlu da yüzde 27 oy alınca oyumuz yüzde 2 arttı diye sevinin.
amerika veya ingiltere dini öğelerden dolayı bölünme yaşamamıştır, dolayısıyla onlarda dini şeyler bizden daha serbestidir. çok önce değil daha cumhuriyet tarihinde çıkan isyanların ve yakın tarihimizde çıkan karışıklıkların çoğu dini nedenlerle yada bahanelerle ortaya çıkmıştır. bunları çıkaran kimler? amerika veya ingiltere veya benzeri ülkeler değil mi? türkiyenin bölünmesinin en basit sebeplerinden biri milliyetçilik ve dindir. insanlar tarihine dönüp baktığında bu gerçeği hala anlayamıyor veya bilinçli bir şekilde anlamak istemiyor. laikliğin kalkmasıyla özgür olacağını sanan insanlar, gerçekten zavallı insanlar. her ülkede laikliğin uygulaması farklı ve bizimkinin onlara benzer olması şart değil ve mümkün değil. bu ülke için din ve dinsel öğeler ayrılıkçı bir süreç içermediği sürece okullarda türban yasağı desteklenmelidir ta ki din sömürü aracı ve bölünme amacından sıyrılana kadar.
bu ülkenin değişmeyen değerleri zaten mevcuttu. bunu zorla değiştirmek ve yeni ilkeler getirmekle o ilkeler nasıl ülkenin değişmez değeri oluyor?
bir düşünün ki cumhuriyet kuruluyor ve insanlara bunun, halkın kendi kendini yönetmesi olduğu anlatılıyor. insanlara seçme hakkı veriliyor ama seçmek için yalnızca bir yönetim var.
bu ülkenin değişmez ilkeleri inkılapla zaten idam edildi. onun yerine gelenler değişmezler değil, ancak birer yama olabildiler.
o zamanın şartlarına göre insanların kafaları bunu anlayamayacak kadar karışıktı. 1946'da bir parti daha çıktı da insanlar daha noluyoruz demeden seçtiler o partiyi. fakat ne yazık ki, demokrasi o bilindik manada "cumhuriyetin" altında ezildi. zaten açıkça bazı şeyleri insanlara dayatamazsınız. bunlara kılıf bulmazsanız isyanlar çıkar. diğer türlü de çıkan bir kaç küçük isyanı da bastırıverir, isyancıları da asıverirsiniz. işte değişmez dediğiniz değerler böylece yerleştirilmiştir. ama bu üstün körü, zorlamayla, alelade bir yerleştirme olmuştur. bu gömlek bu millete uymadı. şimdiye kadar uymadı ve uyacağı da meçhuldür. bu millet özüne dönene kadar çığırtkanlar çığırmaya, milli duyguları da sömürmeye devam edeceklerdir.
beni çok güldüren söz.
El uzatan mı var ?
keserim o elini!
öyle olmayan söz. türkiye sadece lafta laiktir. bu halk sonuna kadar şeriat destekçisidir.
laiklik, kuran'da yer alan hükümlerle devleti yönetmemek üzerine kurulu bir sistem midir? bence değildir. laiklik, devlet ile kişi arasındaki çatışmalarda, kişinin dini tercihlerine göre hüküm verilmemesidir. yani laik sistemde, ateist ile müslüman eşit hizmet almalıdır.
(bkz: laiklik adam olmaktır)
bir kısma şemsiye görevi yapan sözdür. her ne kadar şerit gelecek deseler de türkiye kağıt üzerinde hala 'laik' öyle değil mi? kurucusu hala atatürk, hala atatürk'ün portresi asılıyor hala istiklal marşı okunuyor hala hala ve hala. uzatılabilir bu. ve şöyle bir gerçek var ki,destekçisi çok ya da az, bir şeyleri değiştirirken ülke mutlaka ayaklanır. savaş çıkar. ülke bölünür. şu an laikçiler şeriatçılara göre pasif olabilir, ama siz o son gün olan olayları bekleyin ve görün, cop kimin bi tarafına giriyor.
kemalistlerin diline sakız olan sloganlardan birisidir.
daha çok bir tatmin işlevi gören cümle. çoğu zaman bir tatmin ihtiyacı hasıl olduğu zaman ağızlara pelesenk olur; ve sadece anlık olarak ferahlama etkisi sanrılarına bir nebze derman olduğuna inanılan daha çok bir plasebo etkisi gördüren slogan.
kemalistlerin zihinsel mastürbasyonu, he tamam laik olacak yürü git ahaha.
elbette kalacak lakin bunu her zaman insanların yüzüne vurmak, dini bir durum gördüğünde bu lafı sürekli tekrarlamak, bir süre sonra halkı bezdirir, angarya ve zorlamalar her zaman tepki yaratır, onun haricinde elbette laik kalacaktır, elbette ki isteyen namazında isteyen içkisinde olacaktır.
ben laik türkiye vatandaşıyım diyenler... önce git bi araştır laiklik ne demek. laikliğin dinsizlik olmadığını öğren de gel. laiklik devlet işlerinde dini baz almamaktır. devlet ve dini ayırmaktır yani dini yok etmek değil. o sığ beyinleriniz bir türlü atatürkün anlatmak istediği laikliği anlamadı. yıllarca çarpıttınız hala da çarpıtıyorsunuz. dine hıncınızı laikliğin arkasına sığınarak kusuyorsunuz. ve siz böyle yaptıkça dini inancı olanları laik olmamakla şeriatçı olmakla suçluyorsunuz. hay sizin fındık kadar beyninize...
en son 2007 ler de nispeten gürleşmiş olarak duyduğum sestir. he sonra ne oldu 2 kere aldılar ağızlarının paylarını, bak daha sonraki seçimleri saymıyorum bile.

o kadar da gitmeyeyim üzerinize. şöyle köşede falan içinizi dökün. ihtiyacınız var böyle şeylere.
yakında tunceli veya kandil gibi yerlere sürülecek olanların sloganı.

gidin tikko'cularla yaşayın veya pkk'cılarla; onlar ağır laikçidir.
pos bıyıklı o itici tiplerle grupta kurarsınız, trende olur; olurda olur.
laiklik türk' ün öz kökeninde, kültür yapısında ve geleneğinde var mıdır? hayır yok, fransızlar' dan alınma bir ideolojik kavram, diğer taraftan bazen kelimeler ifade ettiği anlamdan çok zayıf kalabilmekte sadece çerçeve bir kavram, ruhsuz bir hal alabilmektedirler. Bu gün maalesef laiklik kelimesi içerdiğinden ziyade kelime olarak çok daha fazla yer işgal etmektedir.Bu kelimenin üzerinde durmadığımızda göreceğiz ki her şey çok daha kolay ve ifade ettiği anlam bakımından daha çok işlev görecek bir hale gelecektir. Cumhuriyetin ilk yıllarında bu kelimenin üzerinde durmak belki doğruydu o zaman ki şartlara göre,ama geldiğimiz günümüzde ki çağdaş dünyada artık medeniyet ve insanlık özgürlüğü, bağımsızlığı, etkin ve çok yönlü düşünme ve ifade özgürlüğü kavramlarının fiili hayatiyet bulmasında tavan yapmış olduğundan, artık bilimsellik ve ilericilik herkesin bünyesinde yer etmiş olduğundan dolayı, bu tarz kelime ve sloganlar sadece antipati oluşturmakla kalmaz, nifak oluşturarak ve ayrıştırmacı bir rol oynar, kelimelere kavramlara takılmadan özgürlüklerin önünü açmak zaten laikliğin ruh manasını teşkil etmektedir ve Türk toplumunda bu kelime çok uzun yıllar çektirilen sıkıntıların üzerinde perde görevi gördüğünden dolayı, toplum tarafından sevilmez soğuk bakılır, bizim için önemli olan isminden ziyade etkisi ve içeriği olmalıdır.
hayallerde yaşayan kemalistlerin sloganı.
halkının cogunlugu Müslüman olan ülkede laiklik propagandası yapan kemalistleri anlamak mümkün değil.
iki üç hizbullahçı artığına ,kalacak değil ya tabi güzel sözdür.
ilk kısmı doğru ikinci kısmı ise yanlış olan önermedir. kıyamet vakti geldiğinde hak'tan olmayan hiçbir şey kalmayacaktır.