bugün

her millete peygamber gönderildiği gibi yaygın olarak bilinen bir durum varken tartışılması anlamsız sözdür.
ciddi anlamda insanın içini burkan, hüzünlü düşüncelere sevk edip kadere isyan ettiren durumdur. üstelik türban meselesinden sonra türkiye'nin en büyük sorunudur, türkiye'nin başka problemi yoktur.
tarihçilerin acilen "yaa tonyukuk aslında peygambermiş, yeni çözümlenen bi balbalda bulduk" şeklinde bir açıklama ile durumu kurtarıp necip türk milletinin gönlüne su serpmesini bekliyoruz...
kafasıyla götünün yerini karıştıranların islamiyete bağlamayı başardığı durumdur. evet dediğin gibi arkadaşım kafamızla düşünelim götümüzle değil.
türklerin gök tanrıya kendi kendilerine inandıkları düşünüldüğünde doğru önermedir. kendi kendine bulmuş idi adamlar yolunu..
ülkücülerin: biz düzgün bir ırk olduğumuz için bize peygamber gönderilmemiştir diye sunduğu komik önerme.
barış gelinine tecavüz edip öldürebilme potansiyeline sahip insanlara "ne olur ne olmaz" diyerek, hiçbir şey göndermeme eylemidir, gayet yerindedir.
(bkz: fetullah gülen)
(bkz: ben geldim ya lan)
peygamber olmasa da ibret alınsın diye seda sayan gönderilmiştir efendim, unutmayalım bunları.
birinci sebep allah'ın biz türkleri bir peygamberle imtihan etmek istememesi. malum inananlar oluyor, inkar edenler oluyor.
ikinci sebep bizde geçmişe sahip çıkmama onu toptan yok sayma huyu var.
üçüncü sebep allah sizin türk, alman yada arap olmanıza bakmaz. sizin içinizden bir peygamber derken bütün insanlığı bir bütün olarak zikreder.
dördüncü sebep bizden daha çok ihityacı olanlar varmışki bize sıra gelmemiş.
Kimseye gelmese bile ferhat göçere gelmiştir.
(bkz: biri bana gelsin)

daha entryi yazmadan edit *: bu entry tamamen geyik amaçlı bir entrydir, hiç bir din, dil ve ırkla dalga geçme payesi taşımamaktadır. bu entryden alınacak biri varsa o da ferhat göçerdir, o da alınmasındır, maksat muhabbettir.
Kaşgarlı Mahmud'un Divân-ı Lüğâti't Türk'ünde; yalavaç, yalvaç gibi resul, peygamber anlamında türkçe kelimeler bulunması, Türklerin en eski devirlerinde bile peygamber kavramının bilindiğinin canlı şahitleridir. Eski Türk inancında görülen Yaratıcı inancının islama çok yakın olmasının sebebi de peygamberlerdir. Bu inanca göre Tanrı'nın sıfatları şöyledir ki Kuranı Kerim'deki ihlas suresini hatırlatır. BiR/Tek olan, MENGÜ/sonsuz, BAYAT/Başsız, MUNGSUZ/Kendi kendine var olan (Doğmamış, doğurulmamış) ve sıkıntılardan uzak olan, DiRi/Hayat sahibi, ERKi/irade sahibi, OGAN/Kudret sahibi, TÖRÜTGEN/Yaratıcı...

işte bu noktayı araştırmış olan tarihçilerden Hüseyin Hüsamettin Efendi, Şerh-u Esmai'l Mürselin isimli kaynağa dayanarak tam 24 adet türk asıllı peygamberin ismini nakletmektedir. (...) Türkler arasında görev yapmış şanlı peygamberlerin isimleri türkçe olmakla birlikte kaynaklara arap imlası ve telaffuzuyla şu şekilde geçmiştir;

"Amun, Anuh, Barah, Cosan, Düvil, Ğadat, Hamun, Hemudin, Hıcah, Hicil, Katın, Kedük, Kharkıl, Laycu, Narın, Sakun, Salah, Savıs, Takhım, Tamur, Umıd, Yahur, Yasan, Yevik..."

kaynak: http://www.biyografi.net

demek ki araştırmadan sallamamak lazımmış.. yok yine bodoslama dersen ki "aga bu isimleri kafadan atmış", "bunlar sahte şeyh lan" ya da "ben bunların peygamberliğine inanmam, bunlar 3 yaşındaki kızla evlenmiş, miras paylaşımında matematik hatası yapmış, cart etmiş, curt etmiş.." o da senin bileceğin iş güzel arkadaşım.*
türklerin dünya sahnesinde var olduğu binlerce yıl boyunca, hiç bir zaman sapıtmadıklarını; insanlıktan çıkmadıklarını onaylayan durumdur, haldir.

sami ırkına tanrı 4 defa peygamberle beraber bonus olarak kitap göndermişte ne olmuştur? tartışılır.
şöyle bir şey var ki peygamberler ırklara değil kavimlere gelmiştir. Hatta daha ötesi ırk diye bir şey yoktur. bir ırkın parçalanması diğer ırkçıkları ortaya çıkarmıştır. dolayısıyla saf bir türk olmadığı gibi saf olan başka bir ırk da yoktur. dolayısıyla ırklara gönderilen peygamber de yoktur. Kaldı ki peygamberimiz sadece bize değil tüm sisteme gönderilmiştir.

Not: Ey nefsim sana da peygamber geldi yani safa yatma derim ben.