bugün

bugün takımı kendi sahasında fenerbahçe'den 2 yemiş adam.

carlos gibi bir adamla yaşadığı diyalog o kadar çirkindi ki nefret ettirdi kendisinden. ne lan bu böyle? adam mısın sen şimdi? e milli takımın "patron"u fatih terim gibi bir mafya adamı olup da bunca saygı görüyorken böyle elemanların da bu tip hareketlerle takdir görmesi çok da yadırganacak bir şey değil aslında; ama utandırıyor valla. en azından beni.
okuduğu kitapların bir işe yaramadığı görülen *. teknik direktörlüğü çabuk benimsemiş anlaşılan o kabadayı tavırlar falan. yerler seni ..tünü indirirler. maçtan önce de "fenerbahçe her zaman bir bahane bulur" demiş. şimdi bulacağı bahaneyi ben söylemeyeyim *.
peşin edit: hakaret yok. tanımsa tanım .
8 mart 2009 kayserispor fenerbahce maçında roberto carlos'a "lan yürü git" diyen kayserispor teknik direktörü.
bugün yaptığı çocukça hareketi gördükten sonra ilkokul kitapları okuduğunu düşündüğüm insan. yaşı 40 geçip ama adam olamayanlardan biri.
roberto carlos'a "arkadasim once o elini bi indir" reveransını öğreten turist dostu insan.
ayrıca carlos-tolunay ittirilme vakasıyla ilgili "van minıt" esprisi hiç dönmediyse sözlük ahalisine teessüf ediyorum, kınıyorum kendilerini.
kitap okumayı ve kavgayı sevdiğini söyleyen futbol adamı.kayseri için yeterli mi tartışılır.
carlos'a her türkün genlerinde bulunan, ''önce indir o elini'' refleksini vermiştir.
roberto carlos a yaptığı hareket ile seviyesini belli eden adam(?)dır. gördüğünüz gibi stadlarda değişse, takım şampiyonluğa da oynasa bu tiplerle türk futbolunun gidebileceği nokta budur. en azından kayserispor için. bir de mehmet topuz. türk futbolunun son dönemde yetiştirdiği en kaliteli futbolculardan biri bence kendisi ama tolunay kafkas ın yaptığı şeyden sonra ''sen dalarsan ben de dalarım abi'' tavrı yerine biraz daha sakin olabilrdi.

anlıyorum tolunay, trabzonspor daki anıların insan olmanı engelliyor, kuyruk acısı sonuçta. ki fenerbahçe ye olan nefretini herkes biliyor güzel kardeşim. zamanında galatasaray a transfer olduğunda da trabzonspor da fenerbahçe ye gol atamamıştım inşallah burda atıcam diye açıklamalar yapan sendin.

hem sen de biliyorsun ne roberto carlos kadar iyi bir futbolcu olabildin, ne de carlos kadar iyi bir futbol adamı olabilirsin ve adında hatırlanmayacak carlos gibi. senin forma numaranı pek az insan hatırlar ama carlos u sen bile çok iyi bilirsin.

en azından kötü hatırlanma değil mi tolunay.
saygısız , kendini bilmez , yenilgiye karşı hazımsız adam.

(bkz: roberto carlos un yerinde olup tolunay a uçmak)
carlos'a sen kimsin de bana öyle yavşak yavşak yanaşıyosun dercesine diklenen adamdır. haklıdır. zira carlos ne kaptan'dır ne idari menajer ne de buna benzer sıfatları olan bir adam. sadece bir futbolcudur ve başka bir futbolcunun bir teknik direktöre bu tarz girişimlerinde bu ülkede kıyametler kopmuştur.

ben teknik direktörüm sen futbolcu diyen kişilik.
biz atomu parçalamıyoruz cümlesini futbol literatürüne kazandırmış teknik direktör. bülent uygun ile kendisini bol kitap okumasından dolayı tebrik ediyorum. en azından klasik konuşmalar yapmıyorlar.
ola ki büyük bir takıma es kaza gelirse fatih terim'i yanına malzemeci olarak aldırmak isteyecek gibi görünen tolunayıdır. bu ne oğlum, kimsin, kayseriye vali oldun da haberimiz mi yok? tamam anladık, kuyruk sokumunda yıllar öncesinden kalma bir sancı var. ama bu kadar zamanda geçmediyse bir doktora görün. hadi gözlerinden öptüm, kib!
son derece hırslı, yüksek egolu bir insandır. zaman zaman bu hırsına yenik düşüp haddini aşabilir ama genelde duruşu bellidir. bülent uygun gibi fener maçlarını bekleyip gelin gibi giyinmeyen ve yalakalık yapmayan teknik direktördür.

teknik açıdan da türkiye'nin en iyi defans yaptıran hocasıdır.
şampiyonluğa dahi oynamayan bir takımın teknik direktörüymüş. carlos dedi. iyi de dedi. allah muhafaza ya şampiyonluğa oynasaydı? sahaya girer alex'i, carlos'u, semih'i döverdi sanırım. seviyesizdir. o kadar. ayrıca kayserispor'un oynadığı futbol nasıl bir futboldur. utanmasalar takımın tamamını sakatlayacaklardı.
tolunay kafkas beş para etmez bir teknik direktördür.
kayserispor yönetiminin kadir has stadının zeminine fırlattığı yabancı madde tadında adam. çalıştırdığı takım lig sonuncusu hacettepe'den sonra ligin en az gol atan ekibi.

hocalığı ile tam bir fiyaskodur. sürekli önümüzdeki sene mükemmel bir kayseri izleteceğiz deyip her sene daha kötü bir takım izlettiriyor.

sevimsizdir.
yapılan bu linç kampanyasına anlam veremediğim adam.
şayet fenerbahçe yenilseydi, mehmet topuz gidip aragones'e aynı hareketi yapsaydı bu kadar tarafsız olabilir miydik acaba? ya da bunun galatasaray'da bülent hoca'ya yapıldığını tahayyül edin.

yapanın kimliği roberto carlos olunca ne değişir? zamanında hagi de yapardı bu tarz hareketleri çoğu hoca da altında ezilirdi.

ben o hocaların futbolcusu olsam hocama rakip takımın oyuncusu böyle el ense çekse hocayı sallamam o dakikadan sonra.
futbolcu kendi hocasına yapamayacağı şeyi başka takımın hocasına da yapamamalı. aragones'e bu tarz bir hareketle yaklaştığını düşünün roberto carlos'un. ne olurdu sizce?

yok şöyleydi yok böyleydi, bize hep böyle yapıyor, bize karşı farklı oynuyor laflarını geçip objektif bakmak lazım. bu hafta bülent uygun'un hareketleri daha çok tartışılması gerekirken biz tolunay kafkas'ı tartışıyoruz.
el kol hareketleri ile hakemin deli olduğunu iddia eden roberto carlos efendiye yaptığı "sktir lan ordan" hareketi ile takdirimi toplamış, yapması gerekeni yapmış olan teknik direktördür. keşke herkes senin gibi şu carlos züppesine gereken cevabı verebilse. kutluyorum.

ne carlos muş arkadaş ya...

edit: hepimiz carlos us. tamam. carlos tanrı, ona hiçbir şey yapılamaz.
aşağılık kompleksi olan bir antrenör. roberto carlosun dostane bi şekilde sarılmasını bile aşağılanmak olarak algılayabilen insan.
görülmeyen kahraman.
kayserispor iyi top oynuyor, iyi transferler yapıyor kimse farkında değil.
2007-2008 sezonu içinde trasnfer edilen futbolcular ve geldikleri kulüplere şöyle bir bakalım

Salomon Olembé--Wigan Athletic
Alioum Saidou--Nantes
Milan Puroviç --Sporting Clube de Portugal
Julius Aghahowa--Wigan Athletic
Tevfik Köse--Bayer 04 Leverkusen
Durmuş Bayram--FC Schalke 04
Bilal Aziz--VfL Osnabrück
Umut Koçin--arminia Bielefeld
Furkan Özçal --1860 Münih

bu adam yurtdışını iyi takip ediyor. makul miktarlara işe yarayacak futbolcu transfer ediyor. bir tarafta carruscalar , gordon schildenfeldler, josicolar bir yanda bu adamlar.

sporu takip ederken obejktif bir gözle yapmak lazım bunu bu adam her yönüyle başarılı.
hiç ama hiç umut vermeyen teknik direktör. kayserispor gibi anadolunun en büyük potansiyeline ve en iyi kadro gücüne sahip takımına oynattığı karaktersiz futboldan dolayı kendinden nefret ettirmiştir. izlediğim kayseri maçlarının tamamında maçın daha 22. dakikasında vakit geçirmeye çalışan, gol için hiçbir şey yapmayan, oyunu çirkinleştirmek ve yavaşlatmak için elinden gelen her şeyi yapan bir kayserispor izledim.

bu vizyon ile ileride ne bir büyük takım ne de milli takım çalıştırabilecek kişidir.
köylü kabadayısı.
spor basınımızda tolunay kafkas için söylenenler yüzünden yakında tuyap kitap fuarında konuşmacı olarak katılmasını beklemekteyim; şöyle ki ''futbolculuk döneminde uçakta giderken diğer futbolcular hay huy dalgasını geçerken o bir kenarda kitap okumakta.. kafka okuyor vs..'' nerdeyse bir edebiyatçı felsefe adamı statüsüne taşıyacaklar.ne yazık ki överken imparatorlaştırıyoruz,yererken de kıyafetinden saç taramasına varıncaya kadar yerlerde eleştirilerde bulunuyoruz..
insan dünyaya sadece kitap okumak için bile gelebilir,diyerek futbolsever okurların kalbini fethetmiş teknik direktör..
rıza çalımbay-youla konusunda "şimdi birileri bu adamı almak isterse türkiye'den işte o zamn türkiye'de teknik direktörlük bitmiştir" gibi bir açıklama yaparak olaya damgasını vuran adam. "teknik direktör oyuncunun arkasında kalırsa onun hiçbir önemi kalmaz" diye de vurguladı bunu.

futbolu sadece sahada değil düşüncelerinde de oynatıyor. futbol üzerine düşünmek çoğu kişinin yapamadığı bir şeyken bu adam ülkede entellektüel futbol kavramını layıkıyla taşıyor.

kanat atkaya, mehmet demirkol gibi yazarlar tolunay kafkas gibi hocalar çoğalınca bu ülkede spor hakettiği yeri alacaktır.
2. bülent uygun vakası.