bugün

cem karaca' nın hatta belki de türk müziğinin en acıklı şarkılarından birisidir. çok hüzünlü bir hikaye anlatır. türk filmi tadında da diyebiliriz. ayrıca cem karaca' nın oğlu emrah karaca da çok güzel yorumlar bu şarkıyı.
beni ağlatan bir kaç şarkıdan biridir , moraliniz kötüyken veya aşıkken dinlemeyin .
--spoiler--

"kalktı hilal kaşları, sordu; "kim bu serseri?"

--spoiler--

yıkıp geçen şarkıdır. bir daha kimse böyle bir şarkı yazamaz, yazsa da böyle söyleyemez gibi geliyor...
tamirci çırağı

gönlüme bir ateş düştü yanar ha yanar yanar
ümit gönlümün ekmeği umar ha umar umar

elleri ak yumuk yumuk , ojeli tırnakları
nerelere gizlesin şu avucum nasırları

otomobili tamire geldi dün bizim tamirhaneye
görür görmez vurularak başladım ben sevmeye

ayağında uzun etek dalga dalga saçları
ustam seslendi uzaktan oğlum al takımları

bi romanda okumuştum buna benzer bir şeyi
cildi parlak kağıt kaplı, pahalı bir kitaptı

ne olmuş nasıl olmuşsa aşık olmuştu genç kız
yine böyle bir durumda tamirci çırağına

ustama dedim ki bugün giymeyim tulumları
arkası kuşlu aynamda taradım saçlarımı

gelecekti bugün geri arabayı almaya
o romandaki hayali belki gerçek yapmaya

durdu zaman durdu dünya girdi içeri kapıdan
öylece bakakaldım gözümü ayırmadan

arabanın kapısını açtım , açtım girsin içeri
kalktı hilal kaşları sordu kim bu serseri

çekti gitti arabayla egzozuna boğuldum
gözümde tomurcuk yaşlar ağır ağır doğruldum

ustam geldi sırtıma vurdu unut dedi romanları
işçisin sen işçi kal giy dedi tulumları

(bkz: alın teri değil kopyala yapıştır)
klibide güzeldir, hoştur.
tamirci çırağı kendi üst sınıfından bir insana kapılamaz! kapılsada kapıldığı ile kalır.
dinlemekten bıkmadığım şarkıdır. Cem Karaca nın unutulmaz eserlerinden biridir.
(bkz: tamirci ciragi)

Bir şarkı bu kadar mı dokunur insana. O tamircinin, çırağın yaşadığı hayalkırıklığını bu kadar mı hissettirir bir şarkı insana. Acımak değil de orada olmak, elini o çırağın omzuna koyup "boş ver be koçum" deyip bir bira ısmarlama hissi oturur insana. Bu şarkının filmi de yapılır, kitabı da yazılır.
arabesk tadında olmasına karşın süper kaliteli bir cem karaca şarkısı. şarkıda can alıcı bir dörtlük şöyledir.

ustama dedimki bugün
giymeyim tulumları
arkası puslu aynamda
taradım saçlarımı.
içinizi acıtan,ağlatan şarkıdır.

bir aşk bu kadar mı acıklı, samimi, gerçekçi yazılabilir ve yaşatılabilir?
hangi 'vicdan' bu şarkıyı bu kadar mükemmel seslendirebilir?

ve hangi aşkın sonunda bu kadar üzülebiliriz?

şarkıyı dinlerken kendinizi o çırağın yerine koymadan edemezsiniz..
cillop gibi klibe sahip harika şarkı.

http://www.youtube.com/watch?v=dW7iN9OgwCw
son zamanlarda türk ve rus kızları arasındaki farkı anlatan kısa film de çalan efsane cem karaca şarksı.
(bkz: tamirci çorabı)

(bkz: tamirci çorbası)
cem karaca'nın en sevilen parçalarından biri, arabesk rock tarzının da en nadide eseri. severek dinliyorum.
çatı katını temizlerken, bahçe işleriyle uğraşırken dinlediğim ruh halimin içine sıçan parça.

lakin giriş bölümü dark tranquility'nin lethe ismili parçasının introsuyla esrarengiz bir biçimde benzerlik göstermektedir.
ağır roman'ın bi cem karaca şarkılı soundtracki olması gerekliydiyse , bu şarkı olmalıydı o soundtrackte..
klip ruslardan, şarkı cem karaca'dan. e gerçekten güzel bir görüntü olmuş. buyrun izleyelim efendim;

zveri - do skoroy vstrechi

http://www.youtube.com/watch?v=jz3swti6rgM
eskimeyen şarkı.

--spoiler--

bünyemde gösterdiği reaksiyon hep aynıdır bu şarkının. iyidir, hoştur. gözler dolar, düşünürsün vesaire vesaire fakat şarkıyı dinlerken neden hep benim aklıma gülşen bubikoğlu ya da müjde ar geliyor? hmm? arabasını tamirden almaya giden sanki onlardan biriymiş gibi. her seferinde aynı şey gerçekleşiyor. gülşen bubikoğlu ve müjde ar' ın o sert tavırları, böyle hayal etmeme sebep oluyor sanırım. fatma girik' in de sert tavırları var ama o gelmiyor mesela aklıma. ne bileyim..

--spoiler--
işçisin sen işçi kal tabirini dilimize yerleştiren efsane şarkıdır.
özlenen adamın en baba şarkısı.her dinleyişte o kıza sövülür durulur çırağı bulup sarılmak istenir..
sanki film izlemişsin gibi bir hisse kaptıran cem karaca şaheseri.
cem karaca nın asla eskimeyecek, her dinlenişinde insana ben neyim sorusunun cevabının bir kısmını verecek şarkısı. allah rahmet eylesin.
grup çığlık da coverlamıştır bu klasik eseri. tam anlamıyla sıçmıştır içine, rezil etmiştiy. yav öyle böyle değil yani. rezalet! iyi ki çığ bestelememiş diye de şükür secdesi yapacağım birazdan.
her dinleyişte insanı farklı duygular içine sokan müthiş bir (bkz: cem karaca) şarkısı.
işçisin sen işçi kal demesi bu şarkıyı efsaneleştirmeye yetmiştir.
an itibariyle iklimimi alt üst etmiş, içimde tüm dünyayı yakma hissi uyandırmış, jilet kadar keskin, kurşun kadar ağır, tuz gibi yakıcı; inanmadığı bir sistemin parçası olmaktan utanç duyan kendimden biran evvel çekip gitme hissi uyandıran; tüm şarkı tanımlarını yıkmış şiddetli tufan.

'ustama dedim ki bugün giymeyim tulumları...'
...
'kalktı hilal kaşları sordu kim bu serseri...'
...
'çekti gitti arabayla egzostuna boğuldum...'
...
'işçisin sen işçi kal giy dedi tulumları...!

sanırım beyin kanaması geçiriyorum.