bugün

''özgürlüğüm. sana böyle seslenirdim.
özgürlüğüm uzaktasın kokunu özledim, bakışlarını özledim, beden sakladıklarını özledim. beni karşında çıplak bırakırken içinde taşıdıklarını özledim. çılgınlıklarımızı özledim, hesapsız,plansız yaşamamızı özledim.
elim yandığında sakaryadan yanık kremi getirmeni özledim, limonlu birayı özledim, sarhoşken kustuğum zaman kovanın içinde yüzen makarnalara bakıp bakıp gülmeyi özledim. karanlık bir gecede taş sektirmeyi özledim.
bunlardan ziyade özgürlüğüm bana rındık demeni özledim.
okur musun bunları bilmem ama sen bilmeden sesiz sedasız seni bunları yazıp aptal aptal ağlamak çok kolay geliyor bana.
mehmet atlıyı sürekli dinliyorum biliyor musun, denge dile min şarkısını çalmayı bile öğrendim. sen gelince çalacaktım sana... olmadı aramızdaki ''o'' duvara yenildin sen önce ardından ben aramızdaki uzaklığa yenildim.
aptal aptal neden buraya bunları yazıyorum bilmiyorum ama sadece dayanamıyorum artık.
off yine çok konuştum ben demi.
mutlu ol sen özgürlüğüm bakma bana, bakma seni görmek istemiyorum dememe ben hep seni istiyorum''

dedi kadın ve bir daha söylememek üzere sustu.
tam 219 entrymi silmişim bir haftada. bu entryi saymazsak da 219 entrym var sözlükte. kalanları da silmek istiyorum da zamanıma yazık.

edit: ne kadar da çok da kullanmışım. bu kalsın.
öncelikle, okumazsanız pişman olacağınızı garanti ediyorum *
Yıllardan 2002. bir fen lisesi'nde öğrenciyim. dönem arkadaşlarımın hepsi inanılmaz zeki insanlar. ama gel gör ki notlarımız düşüktü o yıllarda. çünkü hocalar dışarıdaki liselerden çok daha zor sınavlar yapardı. bu gidişe dur demek lazımdı.

Biz de o zamanlar pek az kimsenin bildiği bpk keylogger denen bir program bulmuştuk. klavyede basılan her tuşu aralıklı olarak e-posta adresinize gönderiyordu. üstelik programın çalıştığını kimse göremiyordu. ancak ctrl+alt+windows+L tuş kombinasyonuna basılınca yönetici paneli açılıyordu. Bunu okuldaki bilgisayarlara yüklersek soruları bilgisayarda hazırlayan hocaların sorularını ele geçirecek ve çok yüksek notlar alacaktık. Ama nasıl, bir cd ye keylogger programını autorun olarak ekleyip, gizli dosya haline getirdik. cd yi takmak yeterli olacaktı. yani 30 saniyelik bir boşluk gerekiyordu.

Bir gün cebimde hazır cd dolaşırken müdür geldi. oğlum şu masamın üzerindeki çay bardaklarını topla deyip lavaboya gitti. Hemen içeri gidip cd yi bilgisayara taktım.

işte asıl hikaye burada başladı.
Ben her gün merakla, yeni yazılı sorusu olacak mı diye fake email adresimi kontrol ediyordum. arkadaşlarım da bana soruyordu. Gelen emailler ise hayretlere düşürdü beni. çünkü okul müdürümüz, herkesin görünce altına sıçtığı o adam günaşırı porno sitelere giriyordu. adam dialup bağlanıyor, hemen peşinden pornoya giriyor. Oha amk dedim. yazılı soruları beklerken neler oldu!

Hemen bir sahte email adresi aldım. bel.tek.egitim ya da buna benzer bir adres alıp, resmi bir dille şöyle yazdım.

Sayın ...
Yaptığımız incelemeler neticesinde, türk toplumunun genel ahlaki yapısına, gelenek göreneklerine aykırı internet sitelerini ziyaret ettiğiniz anlaşılmıştır. Bu davranışın devamı halinde başlatılacak olan soruşturma ile görevden süresiz uzaklaştırılmaya varabilecek cezai yaptırımlar mevcut olup, bu elektronik posta bir uyarı niteliğindedir.

Bu emaili yazdıktan birkaç gün sonra, okulun bilgisayar öğretmeninin müdürün odasında bilgisayarın başında yeniden sistem kurduğunu gördüm.

işte bu, bir okul müdürünün acı dolu hazin hikayesidir.
Bir kadını ağlatırken çok dikkat edin, çünkü Tanrı gözyaşlarını sayar!

Kadın erkegin kaburgasından yaratıldı, ayaklarından yaratılmadı, öyle olsaydı ezilirdi; üstün olmasın diye başından da yaratılmadı.

ama göğsünden yaratıldı,

Eşit olsun diye;

kolun biraz altından,

korunsun diye....

kalp hizasından SEViLSiN diye ..
Temizlik yapmaktan nefret ediyorum.
eurovision 2012' de malta grubunun yaptığı ayak dansını öğrenmek için neredeyse şarkıyı 20 kere dinledim.
nasıl bir sapıksam bir kızın mimarlıkta okuduğunu öğrendiğimde birden çekici bulmaya başlıyorum onu ben.
tutmayan başlıklarımı sessiz sedasız siliyorum sözlük. biliyosun.
bu aralar her yere geç kalıyorum. çok canımı sıkıyor bu iş benim çok.
bir de bu iş olacak iş mi hiç bilmiyorum.
itiraf ediyorum bir şarkıyı boku çıkana kadar dinliyorum.
bu ara çok "koy göte rahvan gitsin" modundayım sözlük. bi vurdumduymazlık bi tek başınalık bi kimseyi sallamazlık hakim. hadi hayırlısı.
az once avemeyi tavaf ettim ama bir kez olsun kiz kesmedim. noluyor lan bana !
çişimi tutup en sonunda salıyorum, mastürbasyon etkisi veriyor...
işyerinden cuma namazına diye çıkıp evde sözlüğe giriyorum.
geceleri seni düşünüp ağlıyorum. belki sen de birisini düşünüp ağlıyorsundur kim bilir. ama beni düşünmediğin kesin.
Oha diyorum sözlük! 3 saat 1 dakikalık sözlükte bulunma rekorumu ikiye katlamış bulunuyorum şu an da. Gün geçtikçe daha da yalnızlaşıyorum galiba.

6 saat 43 dak. oldu.

Evet, sabahtan beri evden çıkmadım. Çünkü onunla karşılaşmak istemiyorum. Ve evet. evet evet. KOCA* bir yalnızlık benimle.

(bkz: yalnızlık bir insan olsaydı ona söylenecekler)

Bir saat kırk iki dakika sonra gelen edit: 8 saat 25 dak. oldu.
hayatıma giren kızlarda büyük izler bırakıyorum. hayır kendimi övmüyorum şu an ve bunun farkına henüz vardım.
beni unutamadıklarını söylüyorlar. benden sonra aşık olamıyorlar. farklı arayışlar içine girip yanlış insanlarla yanlış şeyler yaşayıp pişman oluyor yine yeniden bana yazıyorlar. bende onları unutamıyorum. hepsinin yeri çok ayrı.
neden böyle olmuşum ben amk
bir yıldır aynı kişiden hoşlanıyorum ama bunu ona söyleyemeyecek kadar korkağım.
tanıdığım en özel insan o , sürekli ona yazılar yazıyorum asla gönderemediğim mesajlar yazıp siliyorum.
Ara tuşunda elim terleyene kadar bekleyip telefonu bir köşeye fırlatıyorum.
onu delicesine kıskanıyorum,ölüyormuşçasına özlüyorum.
her gün onu sevdiğim için kendime küfredip onu unutmaya karar veriyorum.
ertesi gün onu daha çok severek uyanıyorum.
onunla göz göze geldiğimde bakmak benim için anlam değiştiriyor.
o benim gözümde tek bir kelimesiyle beni mutlu ya da mutsuz edebilecek "süper kahraman."
belki de ona bunları anlatmam imkansız değil.
ama bir şeyin mümkün olması onun olacağı anlamına gelmez.
bir şeyi istersin,delicesine istersin,bedeli ne olursa olsun istersin ama olmaz.
olmaması için hiçbir sebep yoktur ama yine de olmaz.
ve ben bütün bunları ona söyleyemeyeceğimi biliyorum.
işte benim sevgim de böyle ama artık büyüyüp "süper kahramanlar"ın dünyada olmadığını öğrenmem gerek sözlük.
yaşım en fazla 4 yada 5 idi.

büyük abim evden tam çıkacakken yetişip para istemiştim *abimle bakkala gidip bişiler almak için. bana 5 milyon vermişti* ''yarısını umuta* ver yarısını da kendine al.'' demişti bende gözünün önünde kağıt parayı tam ortasından ikiye ayırıp yarısını cebime koymuştum. o anki bakışını hala unutamıyorum sözlük o umutsuz bakışı çaresizliği * o inkar edici bakışı unutamıyorum sözlük.
biktim. otobuse binmekten yolculuk yapmaktan. hepsinden.
Eskiler bir bir cıkıyor saklandıkları yerden. Gozume girermiscesine, hatta girmek istermiscesine. Ben ne yapacagımı bilememekteyim.
Eminim bilsen salak dersin. Ben biliyorum ne yapacagımızı dersin. Biz diye bir sey olsa belki yapardık. Ama aynı zamanda yapmazdık da. Çünkü artık yapamayız. Nasıl bir şey anlamadım. Ama artık o uzerimdeki huzurun hicbir zaman gelmemek uzere gittiginden adım gibi eminim. Bu kadarmıs. Amaan neyse oyle bi haldeyim ki suraya dert anlatıyorum. Gülü gülü.
Fazla eksi alinca yazdiklarimi siliyorum. Yanlis anlasilmasin.
kazık kadar olmama rağmen, (çok utanıyorum sözlük) evet açıklıyorum, kazık kadar olmama rağmen, evde yalnız uyuyamam. açarım ışığı ve televizyonu sabaha kadar otururum. ben galiba baya korkağım be sözlük.
isterse omrum boyunca abaza kalirim fakat kizlarin kolesi olmam.
1. dönemki yüksek başarımdan ötürü öğrenci işleriin kapısında kendi adımı yüksek şeref listesinde gördüm, fakat bu dönemlki boşverliğimden ötürü beni şerefsizler listesine atacaklar. herkes benden çok şey bekliyor be sözlük.