sözlük yazarlarının itirafları

zaman zaman asagidaki kivama gelen itiraflardir.

görsel

az önce bir başlığın altına üç numaralı entryi yazmaya çalışırken entrynin başına "3." yazdığımı farkettim sözlük. Farkedince yıkıldım, yazdıklarımı da sildim. Sanırım iyi değilim be sözlük.

bu amına kodumun iphone oyunları beni deli ediyor. paralıyken ücretsiz olan uygulamaların alayını indirdim 6 sayfa uygulama oldu, birçoğunu oynamadım, oynadıklarımda da sinir oluyorum. asphalt 6 oynuyorum, kaybediyorum, nfs undercover oynuyorum yine kaybediyorum, 30 kere oynasam da sonuç değişmiyor ama o bir kerelik yenmenin tadı için 35000 kere de oynamak istiyorum lakin bu sefer de alet ısınıyor, boktan bir oyunda yenilmek çok koyuyor adama amına koyim. ağlıycam lan sözlük.

yaşıyomuyum yaşamıyomuyum belli değil sözlük.
benden adam hiç olmaz sözlük.
hayatımı bir hiç uğruna harcıyorum sözlük.
bari şuan yaşadığım sıkıntılar ilerde bi işime yarasa da rahat bi hayat yaşasam sözlük.

sözlük ayrıca sözüm burdan liselilere.. gram aklınız varsa istanbulu kazanın.

taşı toprağı altın sözlük. ne kadar yaşam zor olsada bu şehir insanı mutlu eder.

bazen hayat oyuna yeni giren futbolcunun sahaya depar atarak dalması kadar anlamsız.

gerçekten seviyorum. ama ismini buraya yazmaya bile korkuyorum. söyleyemem çünkü artık. söylememem lazım. çünkü böyle. böyle olması gerekiyor. neden? çünkü aptalım.

içten kendimi beğenmiş ama dıştan mütevazi görünen çift karakterli bir tipim lan ne yapsam ki?

aşık oldum sözlük.

acilen açılmam lazım ama nasıl? ben bilgisayar mühendisliğindeyim, o kimya mühendisliğinde. bugün baktım göremedim. nasıl yapacağız bilemiyorum valla.

itiraf ediyorum bugün saçmaladım.

entryme kendi kendine resim falan eklendi lan. link kısaldı falan. noluyoruz amk.

not: sarhoş değilim.

çok kötü bir şey yaptım.

Meraklı insanların sürekli yazdığı şeydir.(itiraflar vs. vs)

hayatımda yuvarlak olan hiçbir şeyi sevemedim..

dün akşam eve aşırı stresli ve de morali bozuk olarak gittim. işler istediğim gibi gitmemişti. evde biraz esip gürledim. babam geldi odama.

- kızım krem gibi bişey vardır sende versene.
- kremi napıcaksın baba metroseksüel olmaya mı karar verdin?
- deli kız ver hadi, sende elini yüzünü yıka yemek yicez.

babam odadan çıktı kafa zaten dolu bi de kremi napıcak sorusuna takılmadım tabii. benim daha büyük dertlerim vardı. mizanı tutturamamıştım. kasa da açık veriyordu.

bi süre sonra odadan çıktım. baktım babam ayna karşısında kremi boynuna sürüyor. yaklaştım. boynu küçük küçük kırmızı noktalar şeklinde tahriş olmuş. elinden kremi aldım. nemlendirici krem ona sürülür mü diye de sitem ettim biraz.

- nasıl oldu bunlar baba traş bıçağını değiştir o yaptı kesin. aa bakıyım ellerinde de var. baba hastaneye gidelim çabuk.
- yok be deli kız 3 5 sivilce için hastaneye gidilir mi.
- belki hastalık sebebi falan!
- evladım bugün işler çok yoğundu (torna teknisyeni) bende dikkatsiz çalıştım makineden çıkan çapaklar ( ufak demir parçaları) üstüme gelmiş farkında değilim. e demir sıcak olduğu için iş elbisesini delip tahriş etmiş işte.

bi süre babamın suratına öyle boş boş baktım.
o benim babam.
35 senedir aralıksız çalışan,
3 çocuk okutan,
emekli olmasına rağmen çalışmaya devam eden,
o benim babam.
kızının maaşına dokunmak istemeyen,
canının kıymetini bilmeyen,
çocuklarımın canı sağolsn diyen
o benim babam.

evet benim daha önemli sorunlarım vardı mizan tutmuyordu, kasa da açık veriyordu. zaten çayım masama hep soğuk geliyordu...

itiraf ediyorum sözlükte aklıma tanım gelmediği için üstteki entrylerden biraz ondan biraz bundan şeklinde çalıyorum.

dandik bir gün olacak hissediyorum...

http://www.muzikkafe.com/...2011-video_c5317d41b.html

beyaz peynir almamışlar dün sikicem yaa. kahvaltı yapamayacağım şimdi.

her ruhsal aydınlanma(belirsizlik kıskacındaki karanlık dehlizlere gerçeğin ışıklarının nüfus etmesi durumu)neticesinde tesadüfen televizyonda rastladığım bir pop şarkısı ruhuma pek iyi geliyor, en az elli altmış kez dinliyorum.* çok ilginç bir durum. fazıl say gibi deha olsam senfoni bestelerdim, bendeki icraatsa deliliğimi tescil ettirmek.* bu seferki baya feci çarpmış ki aydınlanma pek bi derin vuku bulmakta. ama bir o kadar da şahane.
bir sefer de mevlana haklı çıkmasa, ateşi rüzgarı başımıza sarmasa. schopenhauer olaya el atsa yoksa jung 'a başvurmak zorunda kalıcaz. ummadık taş* baş yararmış. hades'e fazla yaklaşmamak lazımmış yoksa baldıran zehirini içirtirmiş. trajedyaları ezberleyenin, ezberleri bozması tuhafmış. insanın yazdığı şeyi* yaşaması pek bi acayipmiş. alacakaranlık kuşağı ndan beter masters of horror ya da esrarengiz bir kuantum sıçraması. haklısın nietzsche içimden kocaman bir taşı yuvarladım.* * **
acayip bir ruhum var, anlamlandıramıyorum, don kişotu yaya bırakır o derece.* ay tutulması öncesi bu durum şahane ötesi, umarım ay tutulmasında, cereyanda kalıp iyice üşütmez ruhum.* cyrano de bergerac a da selam olsun.

o zaman ne yapalım; önce ben sonra dünya daha da bir güzelleşsin, hepsini yanaklarından öpelim; geyikli gece 'de senfoni dinleyerek göğe bakalım durasız.

evrensel not: teşekkürler. teşekkürler. teşekkürler...

itiraf ediyorum :

Hala yastığın köşesiyle oynuyorum.

hayal ettiklerimi elde edemediğimin acısını yaşadığım zamanlar kıskançlığın saldırganlığıyla çok sevdiğim birinin üstüne oynayabiliyorum ve bunu bilinçsiz yapıyorum,taa ki onunla bu konuda ciddi konuşmalar yapana kadar.

babamla ya da abimle konuşsam ne kadar rahatlarım kim bilir.şu hafta geçsin abim yanıma gelsin istiyorum sözlük, eskiden olduğu gibi, geçmişten konuşalım hiç geçmemiş gibi.ablam da gelsin sonra.ben kıskanayım dışladınız ama beni diye atarlanayım.sonra abim saçlarımı karıştırsın yürü lan kalk su getir, yok öyle bir şey ufaklık desin.ablam yaptığı cevizli çikolatalı kek pişmeden ''bak bakalım olmuş mu bu, tadı yerinde mi, şekeri eksik mi?'' diye çiğ yumurtalı o şeyi tüm itirazlarıma rağmen bana yedirsin.sonra hep beraber oturalım, onlar anlatsınlar ben dinleyeyim huzur içinde, ben 'evet ya ne zormuş cidden.' dediğimde her zamanki gibi kaile almasınlar küçük çocuk muamelesi yapsınlar.''aman aman büyümüş de zor mu gelmiş hayat, daha dün altını değiştirdiğimiz ufaklığa da bak hele büyümüş de fikir sahibi olmuş.' diye gülüşsünler, bozulayım içten içe sonra ''ya of kaç yıl geçti üstünden büyüdük herhalde be siz de hea!'' diye cemkireyim onlara abim uzanıp saçımı karıştırsın yine, doğduğunda keldin sen ha, şimdi benim saçlar dökülüyor bak açıldı yanlardan dediğinde içim burkulsun, ama duygusala bağlamayalım diye ''ilk maaşımla sana saç ektiricem lan.'' diye dalga geçeyim.''bak bak sen okulunu bitir atan önce bir ahahahaha.'' desin bana.sonra ben ''gıcıklık yapma be, atanıcam tabi olum, saç ektirdiğimde dua edersin artık .'' diye cemkireyim.abim yine tüm gıcıklığılya saçımı dağıtsın.babam gelsin içerden ''çocuk musunuz artık, sen evlendin koca adam oldun hala kardeşinle uğraşıyorsun, peki sen kızım öğretmen olacaksın bir yıl sonra.''ama baba o başlattı, saçımı çekiyor hep diyeyim abim o arada babamın görüş alanından çıkmanın rahatlığıyla yine saçımı çeksin.ben uzanıp kolunu ısırayım.babam baksın olacak gibi değil, ne haliniz varsa görün kaç yaşına geldiniz desin.abimle birbirimize bakalım gülmemek için zor tutalım kendimizi.sonra ablam ikimizle de dalga geçsin.derken abim gitar çalsın bize ablam da eşlik etsin ona.ben de sabote etmek için höykürürcesine eşlik edeyim onlara, kızarak ama gülen gözlerle baksınlar gözlerimin içine.
bu anda olmak istiyorum sözlük.zaman geç çabuk, çok özledim!

doğru insan değilmişim be sözlük çok üzüldüm buna ne yapsam ki şimdi.

bazen ben bile kendime katlanamıyorum. bana katlanabilen bütün kızları takdir ediyorum.

şimdi şimdi farkediyorum ki ben 16-17 yaşındayken arkadaşlarımdan çok daha çocukmuşum. keşke o zamanlar biraz daha bilinçli olsaymışım. keşke.

sevip sevilmemek canımı acıtıyor. gururumu da zedeliyor. unutmam lazım sözlük.