bugün

okul yıllarında yapılan bir olaydır. yeni alınan beyaz yada o tür renklerde silgide yazı silindiği vakit siyah bir leke kalır. öğrenci insanı silgisini tertemiz tutmak için vargücüyle o lekeleri çıkartma pahasına parmağı incelecek olsa bile uğraşır, bir çaba sarfeder.

ayrıca bu olayı insanlar bir kez yapmaz. herhangi bir yazıyı silerler, sonrasında hemen silgiyi yine temizlerler. silgi öylesine temizdir ki, yazının silindiği kağıtta bile yazı izi varken, silgide kirden eser yoktur.

sanarsınız ayşe teyze çamaşır suyuyla temizlemiş.
(bkz: arı mayalı silgi)
(bkz: silginin ceylan gibi sekmesi)
bu hastalık yüzünden artık silgi kullanmayı bırakmı$ nice öğrenciler tanırım.*
(bkz: kokulu silgi)
silgiyi duvara sürterek temizlemek. *
hatta bu tiplerden kimisi kendi silgisiyle yetinmez başkalarının silgilerine de haberleri olmadan aynı işlemi uygular. silginizin yarısı gitmiştir ve sanki çok iyi bir şey yapmış gibi yüzünüze bakar bu tipler. size de o silgi tozlarını geri yapıştırmaya çalışmak düşer.*
ders calışmaktan kaçmak için öğrencilerin sıkça basvurduğu yöntemdir kendisi.hatta bu yöntemle olası bir sınavda o anın stressiyle dakikaların kaybedildiği bile görülmüştür.
kokulu silgi alıp ısırabilecek kadar kafayı yemiş talebeden küçük performans.
silgi tozundan savaşlar yapan ve ya silgiyi halıya sürterek temizlemeye çalışanların en sonunda elde ettiği silgi özelliği.
hijyen hastalığı olan insanların yapabileceği bir çeşitliliktir.
Ders esnasında dersi dinlememek için yapılan aktivitenin sonucudur. Ya kalem çevirilir, ya da silgi temizlenir. o kadar ders saati sonunda da malum silgi lekesiz ve bembeyaz olur.
silgiyi jelatininden çıkaramamaktır. * *
(bkz: silgiyi başka bir silgiyle silmek)
(bkz: kafayı yemiş öğrenci hareketleri)
silgiyi çamaşır makinesine atmak veya temiz duvara haşin ve gaddarca süttürmek.
arkadaştan alınan silgiyle kirlenen silginin kirlerini silmekle çözülen durum.
bir obsesif kişilik göstergesi.
takip edin bunu yapan adamı eve gidince çoraplarını da kokluyor.